sylar’sız bir bölüm daha geçtiği için üzüntüler içindeyim, bu yüzdendir ki yine kime ne olmuş temalı heroes özetiyle karşı karşıyasınız. birinci bölümün devamı olmuş bu da, görmediklerimizi hâlâ göremiyoruz. en azından peter kendine gelmeye başladı, belki geçen sezonkü sümsüklükten kurtulur irlanda mafyalarında çılgın atarak.alejandro ve maya hikayesi yeni jessica/dl olmaya gidiyor, esas ekipten bağımsız, kenarda gidip son 2-3 bölümde bağlanmalı. daha ilk bölümden bana sevimsiz gelmeye başlamışlardı, hâlâ da sevmiş değilim ikisini de. karanlıklar içinde sahneleri içimi sıkıyor açıkçası. hiro’yu da geçmişte bıraktık, getiremiyoruz zamanımıza. o da sıkıcı bir hikayeye dönüşüyor sanki.bundan sonrası spoiler.

mohinder, şirketin gönderdiği ilk hastasına gidiyor. sadece kardeşi ve molly’de görülen bir virüsü bu sefer eski dostumuz haitian kapmış. onu tedavi ediyor ama haitili zihnini sildiği için yeni patronuna anlatacak bir şey kalmıyor. bunun yine hrg’yle beraber planladıkları bir numara olduğunu ilerleyen sahnelerde görüyoruz, haitian noah bennet’i ziyarete gidiyor.

bu capture'ın tek sebebi, peter'ın güzel görünmesi.

bu capture’ın tek sebebi, peter’ın güzel görünmesi.

peter, irlanda’da hâlâ kim olduğunu bilmezken güçlerini yavaş yavaş keşfetmeye başlıyor. dl’den kaptığı güçle iplerden kurtulmalar, sylar’dan gelen telekinetikler sayesinde mafya için önemli bir adam olabileceğini gösteriyor. blackie, peter’ın kimliğinin ve bütün bilgilerinin bulunduğu bir kutuyla ortaya çıkıp, kendilerine yardım etmesi karşılığında kutuyu ona vereceğini söylüyor. muhtemelen burdan bir de aşk hikayesi çıkacak, blackie’nin kardeşi pek etkilendi peter’dan.

no waay.

no waay.

bennet ailesi, dış dünyaya karşı normalleri oynamaya çalışıyor ama claire isyan üzerine isyan çıkarıyor. biyoloji dersinde kertenkeleler ve renejerasyonu üstünde ısrarlı sorular sorunca durum west’in ilgisini çekiyor. chandra suresh’İn kitabından bahsediyor claire’a ama babasının sözünü dinlemeye çalışan claire west’i tersliyor. tabii bu merakının biteceği demek olmuyor. evde “acaba bi yerimi kessem yeniden uzar mı?” merakını yenemeyip ayak parmağını kesiyor, parmak yerine geri gelince şaşkınlıkla sevinç arasında gidip gelirken bu sahneye west’in tanık olduğunu farkediyor. claire dışarıda west’e bakınırken mr muggles havalara bakıp havlayıp duruyordu, muhtelemen claire de west’in tepede olduğunu görecek 3. bölümde.

bu arada noah bennet’in elinde isaac mendes’in çizdiği 8 tabloluk diziden bir tanesi mevcutmuş ve bu kaito’nun ölümünü gösteren resim. noah bundan sonraki planı diğer 7 resmi elegeçirmek üzerine yapıyor.

beter ol hıh.

beter ol hıh.

matt parkman, kaito nakamura’nın esrarlı ölümünü araştırmaya başlıyor. angela petrelli‘yi sorguya aldıklarında kadın matt’in zihnini okuyabildiğini farkediyor. daha sonra dışarıda nathan‘la konuşurlarken angela bilinmeyen bir varlığın saldırısına uğruyor ve matt angela’daki üstü kırmızı işaretle çizilmiş fotoğraf parçasını görüyor.

godsend

godsend

hiro nakamura, takezi kensei’nin alkolden baygınlıklar içinde geçirdiğini görüp çocukluğunda okuduğu efsanelerden birini gerçekleştirmeye bizzat gidiyor. 12 adamı alt ettiği gibi yaeko’yu da kendine hayran bırakıyor. bir sonraki görevi gerçekleştirmesi için gerçek kensei’ye gaz verirken yaeko malum kılıcı geri getiriyor. tam göreve koşacakları sırada kapıda hiro’nun altettiği adamlar beliriyor ve kensei’yi okla öldürüyorlar. amaaaa takezi kensei ölmüyor! bir kendini yenileme yeteneği de burada karşımıza çıkıyor böylece.

alejandro & maya kardeşler, amerika’ya kaçma yollarındalar. bu sefer, tam anlamadım ama, bir akrabalarından yardım istiyorlar. orada mistik güçlerle insan iyileştiren bir kadın maya’nın lanetli olduğunu söylüyor. kaçarlarken kardeşler birbirlerinden ayrıldığında maya’nın gücünün ne olduğunu görüyoruz; gözlerinden rimel-kan arası birşeyler fışkırtarak karşısındaki insanı aynı şekilde öldürmek. alejandro da onun yaptıklarını geri alan, yanındayken maya’yı etkisiz hale getiren güçmüş. (aman da aman.)

3. bölüm olan kindred‘de çok şükür sylar çıkıyor. “neredeyim?” soruları soruyor promoda, onun hafızası yerindedir umarım.