Dünyanın ardından ülkemizde de Disney+ ve HBO Max’in nefesini ensesinde hisseden Netflix, deyim yerindeyse, sahip olduğu liderlik pozisyonunu kaybetmemek için çetin bir mücadeleye girdi. Yani sektörün en eskisi olarak yeni nesil platformlarla savaş veriyor. Öte yandan, 3 Haziran’da karşımıza çıkan Kuş Uçuşu da benzer bir durumu ekrana taşıması bakımından döneme cuk oturan bir proje. Fırtına öncesi sessizlikten önce izleme şansı bulduğumuz bu çiçeği burnunda diziyi tanımak isterseniz sizi sonraki satırlara bekliyoruz.

KİMLİK BİLGİLERİ

Tür: Gerilim, Dram
Sezon/Bölüm Sayısı: 1 sezon 8 bölüm
Süre: 41-51 dakika
Yaratıcı: Meriç Acemi | Yönetmen: Deniz Yorulmazer
Platform: Netflix
Önemli Bağlantılar: Resmi SiteIMDbVikipedi

KONU

Üniversitenin basın-yayın bölümünden mezun olan Aslı, uzun zamandır hayalini kurduğu dünyaya kuş uçuşu dalmak için kolları sıvar. Küçüklüğünden beri idolü olan ünlü haber sunucusu Lale Kıran’ın programında çalışıp onun gibi “önemli” biri olma amacıyla Mon5 kanalında staj yapmaya başlar. Fakat Aslı aşırı hırsından, Lale ise etrafındaki değişen dünyaya rağmen kendi bildiğini okumaktan öylesine kör olmuştur ki bu iki farklı kuşağın iç içe geçen öyküsü herkes için tahmin edilemez sürprizlere gebe olacaktır.


KARAKTERLER

(yukarı-soldan sağa): Yusuf, Müge, Aslı, Gül / (aşağı-soldan sağa): Selim, Lale, Kenan

  • Lale Kıran (Birce Akalay): Türkiye’nin en ünlü ve başarılı haber sunucularından biri. 10 yıldır hazırlayıp sunduğu ‘Öteki Taraf’ programıyla reyting rekorları kırıyor. İki kızı, destekçi eşi ve sayısız başarısıyla örnek alınacak bir kişilik. Fakat bu başarının getirdiği ego ve “ben bilirim” hali, etrafındaki tehlikeyi sezmesini güçleştiriyor.
  • Aslı Tuna (Miray Daner): Lale’yi idol olarak gören, onun gibi olmak için gözünü karartmaktan çekinmeyen bir genç kız. Normal bir hırstan daha fazlasına sahip. Oyunu kuralına göre oynamadan, kendi bildiği yoldan şöhret merdivenlerini tırmanmak istiyor ama ormanın kralını tahttan indirmesi o kadar kolay olabilir mi?
  • Kenan (İbrahim Çelikkol): Programın yapımcısı, eskiden beri Lale’nin yakın arkadaşı. Tek gecelik ilişkilerin çapkın ve karizmatik adamı. Lale’yle geçmişte arkadaşlıktan çok daha fazlasını yaşadığı ve dikiş tutturamadığı bir dönem olsa da aralarındaki iş ilişkisini olumsuz etkilememiş.
  • Selim (Burak Yamantürk): Lale’nin eşi. Restoran işletmecisi olsa da Lale’nin yoğun temposu nedeniyle babalığa daha çok mesai harcıyor. Ona her daim destek olup kararlarına saygı duyan, Kenan’la olan durumunu sessiz bir anlaşmayla kabullenmiş, sorumluluk sahibi biri.
  • Müge (İrem Sak): Lale ve Kenan’ın yakın arkadaşı, programın baş editörü. Güçlü bir kadın, anlayışlı bir dost olarak karşımıza çıksa da içten içe Lale’nin kendisinden daha çok öne çıkmasının rahatsızlığını yaşıyor.
  • Gül (Defne Kayalar): Mon5 kanalının CEO’su. Özgüvenli, dik duruşlu, şık, havalı biri. Hem programın repütasyonunu hem kanalın başarısını hem de koltuğunu korumak için her şeyi yapmaya hazır.
  • Yusuf (Demircan Kaçel): Basın-yayın mezunu olmasına rağmen kanalda ofis boy olarak çalışıyor. Kendi halinde, içine kapanık görünse de zeki bir genç. Aslı’yla yolu sürpriz şekilde kesişiyor.

Not: Ünlü oyuncu Nejat İşler de karakteristik sesiyle hikayenin anlatıcısı olarak karşımıza çıkıyor.


SON SÖZ

TV sektörünün arka planıyla ilgili işlere ayrı bir zaafım olduğu için Kuş Uçuşu‘nu merakla bekliyordum. Üstelik merkezine koyduğu kuşak çatışması da her daim geçer akçe olan, iyi işlendiğinde seyir zevki veren bir tema olduğu için beklentilerim artmıştı. Ufak Tefek Cinayetler’in ilk sezonunu ayıla bayıla izlediğim için Meriç Acemi‘nin yine imrenilesi dünyalara çomak sokma üzerinden yola çıkması ve kurduğu çoğu formülün tıkır tıkır çalışması sayesinde benzer tatta bir proje izlediğime memnun oldum. Kaleme aldığı dizilerin 2. sezonunda aynı başarıyı gösteremeyen bir senarist olsa da trend koklama ve izleyici yakalama konusundaki başarısını bir kez daha kanıtlıyor.

Dinamik rejinin yanı sıra yüksek performansları ve ekran enerjileriyle Birce Akalay ile Miray Daner de dizinin verdiği lezzette büyük pay sahibi. Tabii senaryonun göze çarpan kusurları da yok değil. Sürpriz bozmamak adına fazla detaya girmeyeceğim ama örneğin Lale’yi daha empati kurulabilir bir kişilikle ele alıp altını olabildiğince doldurmaya çalışırken aynısını Aslı’ya yapmaması, motivasyonu hakkında akıllarda soru işaretleri bırakması, niye başkasına değil de Lale’ye takıntılı olduğunun cevabını vermemesi gibi detaylar diziyi zayıflatıyor. Bunun gibi “oldu bitti” durumları pek çok izleyicinin ısınamamasına neden olabilir ama beklentilerini buna göre ayarlayan herkesi bir şekilde yakalayabilecek, Ay Yapım klasına yakışır, sürükleyici bir iş olduğunu inkar etmek de zor. Şimdiden iyi seyirler.

10 yıl boyunca televizyondan izleyicilere ulaşan bu cümle, Aslı’nın en büyük motivasyonu olmuş: “Ben Lale Kıran, Öteki Taraf’a hoş geldiniz.”