Kuş Uçuşu || Aslanlar ve Kuşların Bitmeyen Mücadelesi – Tanıtım
41 yorum aserat 06 Haziran 2022 08:27
ay yapım birce akalay Burak Yamantürk defne kayalar demircan kaçel deniz yorulmazer dijital dizi ibrahim çelikkol İrem Sak Kuş Uçuşu meriç acemi miray daner nejat işler netflix netflix türkiye tanıtım yerli dizi
Dünyanın ardından ülkemizde de Disney+ ve HBO Max’in nefesini ensesinde hisseden Netflix, deyim yerindeyse, sahip olduğu liderlik pozisyonunu kaybetmemek için çetin bir mücadeleye girdi. Yani sektörün en eskisi olarak yeni nesil platformlarla savaş veriyor. Öte yandan, 3 Haziran’da karşımıza çıkan Kuş Uçuşu da benzer bir durumu ekrana taşıması bakımından döneme cuk oturan bir proje. Fırtına öncesi sessizlikten önce izleme şansı bulduğumuz bu çiçeği burnunda diziyi tanımak isterseniz sizi sonraki satırlara bekliyoruz.
KİMLİK BİLGİLERİ
| Tür: Gerilim, Dram |
| Sezon/Bölüm Sayısı: 1 sezon 8 bölüm |
| Süre: 41-51 dakika |
| Yaratıcı: Meriç Acemi | Yönetmen: Deniz Yorulmazer |
| Platform: Netflix |
| Önemli Bağlantılar: Resmi Site – IMDb – Vikipedi |
KONU
Üniversitenin basın-yayın bölümünden mezun olan Aslı, uzun zamandır hayalini kurduğu dünyaya kuş uçuşu dalmak için kolları sıvar. Küçüklüğünden beri idolü olan ünlü haber sunucusu Lale Kıran’ın programında çalışıp onun gibi “önemli” biri olma amacıyla Mon5 kanalında staj yapmaya başlar. Fakat Aslı aşırı hırsından, Lale ise etrafındaki değişen dünyaya rağmen kendi bildiğini okumaktan öylesine kör olmuştur ki bu iki farklı kuşağın iç içe geçen öyküsü herkes için tahmin edilemez sürprizlere gebe olacaktır.
KARAKTERLER
(yukarı-soldan sağa): Yusuf, Müge, Aslı, Gül / (aşağı-soldan sağa): Selim, Lale, Kenan
- Lale Kıran (Birce Akalay): Türkiye’nin en ünlü ve başarılı haber sunucularından biri. 10 yıldır hazırlayıp sunduğu ‘Öteki Taraf’ programıyla reyting rekorları kırıyor. İki kızı, destekçi eşi ve sayısız başarısıyla örnek alınacak bir kişilik. Fakat bu başarının getirdiği ego ve “ben bilirim” hali, etrafındaki tehlikeyi sezmesini güçleştiriyor.
- Aslı Tuna (Miray Daner): Lale’yi idol olarak gören, onun gibi olmak için gözünü karartmaktan çekinmeyen bir genç kız. Normal bir hırstan daha fazlasına sahip. Oyunu kuralına göre oynamadan, kendi bildiği yoldan şöhret merdivenlerini tırmanmak istiyor ama ormanın kralını tahttan indirmesi o kadar kolay olabilir mi?
- Kenan (İbrahim Çelikkol): Programın yapımcısı, eskiden beri Lale’nin yakın arkadaşı. Tek gecelik ilişkilerin çapkın ve karizmatik adamı. Lale’yle geçmişte arkadaşlıktan çok daha fazlasını yaşadığı ve dikiş tutturamadığı bir dönem olsa da aralarındaki iş ilişkisini olumsuz etkilememiş.
- Selim (Burak Yamantürk): Lale’nin eşi. Restoran işletmecisi olsa da Lale’nin yoğun temposu nedeniyle babalığa daha çok mesai harcıyor. Ona her daim destek olup kararlarına saygı duyan, Kenan’la olan durumunu sessiz bir anlaşmayla kabullenmiş, sorumluluk sahibi biri.
- Müge (İrem Sak): Lale ve Kenan’ın yakın arkadaşı, programın baş editörü. Güçlü bir kadın, anlayışlı bir dost olarak karşımıza çıksa da içten içe Lale’nin kendisinden daha çok öne çıkmasının rahatsızlığını yaşıyor.
- Gül (Defne Kayalar): Mon5 kanalının CEO’su. Özgüvenli, dik duruşlu, şık, havalı biri. Hem programın repütasyonunu hem kanalın başarısını hem de koltuğunu korumak için her şeyi yapmaya hazır.
- Yusuf (Demircan Kaçel): Basın-yayın mezunu olmasına rağmen kanalda ofis boy olarak çalışıyor. Kendi halinde, içine kapanık görünse de zeki bir genç. Aslı’yla yolu sürpriz şekilde kesişiyor.
Not: Ünlü oyuncu Nejat İşler de karakteristik sesiyle hikayenin anlatıcısı olarak karşımıza çıkıyor.
SON SÖZ
TV sektörünün arka planıyla ilgili işlere ayrı bir zaafım olduğu için Kuş Uçuşu‘nu merakla bekliyordum. Üstelik merkezine koyduğu kuşak çatışması da her daim geçer akçe olan, iyi işlendiğinde seyir zevki veren bir tema olduğu için beklentilerim artmıştı. Ufak Tefek Cinayetler’in ilk sezonunu ayıla bayıla izlediğim için Meriç Acemi‘nin yine imrenilesi dünyalara çomak sokma üzerinden yola çıkması ve kurduğu çoğu formülün tıkır tıkır çalışması sayesinde benzer tatta bir proje izlediğime memnun oldum. Kaleme aldığı dizilerin 2. sezonunda aynı başarıyı gösteremeyen bir senarist olsa da trend koklama ve izleyici yakalama konusundaki başarısını bir kez daha kanıtlıyor.
Dinamik rejinin yanı sıra yüksek performansları ve ekran enerjileriyle Birce Akalay ile Miray Daner de dizinin verdiği lezzette büyük pay sahibi. Tabii senaryonun göze çarpan kusurları da yok değil. Sürpriz bozmamak adına fazla detaya girmeyeceğim ama örneğin Lale’yi daha empati kurulabilir bir kişilikle ele alıp altını olabildiğince doldurmaya çalışırken aynısını Aslı’ya yapmaması, motivasyonu hakkında akıllarda soru işaretleri bırakması, niye başkasına değil de Lale’ye takıntılı olduğunun cevabını vermemesi gibi detaylar diziyi zayıflatıyor. Bunun gibi “oldu bitti” durumları pek çok izleyicinin ısınamamasına neden olabilir ama beklentilerini buna göre ayarlayan herkesi bir şekilde yakalayabilecek, Ay Yapım klasına yakışır, sürükleyici bir iş olduğunu inkar etmek de zor. Şimdiden iyi seyirler.
10 yıl boyunca televizyondan izleyicilere ulaşan bu cümle, Aslı’nın en büyük motivasyonu olmuş: “Ben Lale Kıran, Öteki Taraf’a hoş geldiniz.”
yorumlar
s01e01-02
Bir türk dizisi için alışık olmadığımız bir hızda ilerleyişine alışamasamda, genel itibari ile başından eğlenerek kalktım. Eğlendim kısmı beğendim anlamı taşımasın, zira konu çok fazla mantık hatası içermekte, daha bir olaya yuh demeden diğerine atlamaları dizi ile bağlantı kurmama engel oluyor, karakterlere empati oluşmasını engelliyor.
Birce Akalay ve Miray Daner savaşı daha ilk dakikadan heyecan yaratsa da dış ses bu heyecanı hemen yok ediyor, daha kötü bir anlatıcı bulamamışlar mı merak ediyorum.
O kadar çok basit hata var ki, lise öğrencisine ver daha mantıklı bir senaryo yazar, yayınlanmadan önce dışarıdan bir göz aslında tüm hataları hemen sıralayabilirdi.
Lale ve Aslı savaşı için devam edeceğim, sonuna kadar dayanabilir miyim kısmı şüpheli.
+ 1. sezon diye görünüyor ama devamı gelmezse dert olmaz. Ona uygun bir kapanışı var.
Gelirse herhalde zaman atlaması yaparlar. Hatta sözleşme meselesi nedeniyle 3 sene falan olabilir. Kenan tekrar ortaya çıkıp başka bir kanalda yeni bir program için ikna edebilir, diğer tarafla rakip olurlar vs. Ya da Kenan’ın çalıştığı yerdeki bir programı kabul edebilir.
Selim bu olanlarla ne yapar kısmını bilemedim tabii.
+ Sevdiğim tarafları da oldu, gözüme batanlar da elbette. Kendimce Swimming with Sharks edası var diyorum da, bir şeye benzetmeden de az çok tahmin edilebilir matematiği var bana kalırsa.
Ayrıca 8. bölümün Netflix sitesindeki kısa konusunda bölümle ilgili “fazla” şey yazıyor, aklınızda olsun.
– Resmen yazmışlar Lale’nin tufaya düşmeyip sonra da ekrana veda edeceğini. Yazacak başka bir şey mi yoktu?
– Yalnız tamam, genç jenerasyon farklı geliyor da bizim sezonda buna dair nasıl bir argüman vardı ki? Aslı, hayran olduğu kişinin gözüne girebilmek ve kendisini girebilmek için yeri geldiğinde aklına ne geldiyse yaptı.
Bu kız oraya Lale’yi devirmek için girmemişti ki başta. İstediği akıl hocalığını bulamayınca mesele başka bir yere evrildi. Ayrıca hadi Lale’den boşalan yere genç birisini alacaksınız, direkt Aslı olduğuna mesela nasıl karar verdiniz?
Herhangi bir ekran deneyimi de görmedik. Müge de zaten bir ara “Eh, bakacağız işte,” diyerek ufaktan geçiştirdi.
– Büşbüş meselesini de bir tuhaf kapattılar. Yusuf olduğu ortaya çıktıktan sonra Kenan’la karşılıklı bir sahnesi olmasını beklerdim mesela. Gül, adamı kovup odağını Aslı’ya çevirdi ve orasını unuttuk gibi oldu.
– Ben Swimming with Sharks’ta da aynı şeye sinirlenmiştim, kadın (bknz: Aslı) kafasındakileri işletirken gereki zaman gelene kadar kimse “boşlukları” fark etmiyor. Çıldırmazsın ama göz devirirsin.
Utanmasalar armut piş ağzına düş olacaktı. Öte tarafta da Yusuf’un Aslı’yı neredeyse utanmadan taciz etmeye kalkması var. Ona girmiyorum daha.
+ Sezonun genelinde en çok Birce Akalay’ı ve dolayısıyla Lale karakterini beğendim.
İbrahim Çelikkol, Miray Daner ve İrem Sak, gerekeni yapmışlar. Defne Kayalar’ın karakteri Gül’e de alışması zor olmuyor.
Bonus: That’s the spirit
Düşündükçe daha da yazarım aslında ama sanırım bu kadar yeter.
Yarım bölüm kadar şans verdim ben buna ve hiç ilgimi çekmedi açıkçası. Birce Akalay ve İbrahim Çelikkol’un sektörden bana uzak olan isimler olmasının da payı vardır elbette bunda ama yapay buldum sundukları ofis ortamını ayrıca. Miray Daner’in karakterinin o adanmış halinin arkasında yatan sebebi bile merak edemedim o ilgimi çekemeyen ortam tasviri içerisinde.
@aserat Ay Yapım için mi çalılşıyorsun? İnan bana ay yapım için çalışan hiç kimse böyle bir övgüyü hiçbir paraya yazmaz yazamaz. Harcanıyorsun.
@basket case Bak ne güzel cevap vermişsin çalışan kimse yazamaz diye. Demek ki nefret kusmayı bırakıp mantık yürütürsen cevabı bulabilirsin.
Dizinin senaryo açısından büyük kusurları olduğunu inkar etmiyorum (ki yorumumda onları da belirttim) ama genel olarak baktığımda keyif aldım, o kadar. Sırf istediğin şeyi yazmadım diye suçlu mu oluyorum, anlamadım? Aynı fikirde olmamak normal ama bunu böyle bir üslupla ifade etmek gülünç gerçekten.
Sezonun ardından
Sanırım bu şekilde kalacaktır, bitirdikleri noktadan ileri gitmek gereksiz.
Öncelikle izlerken eğlendiğimi itiraf edeyim, sıkılmadım, izlediğime de pişman olmadım, LAKİN, dizi her anlamda dökülen, her cephede vasat altı kalan bir yapım olarak aklımda yer edecek.
Sonuçta platform dizisi, seyirci olarak ne istediğinize karar verin, eğlenmekse bence yeterli, haaa mantıktır, düzgün bir senaryodur, karakterin nedenleridir, muhteşem oyunculuklardır falan beklentiye girmeyin.
Kuş Uçuşu, 6-12 Haziran haftasında 18,310,000 saat izlenerek Netflix’in Dili İngilizce Olmayan Diziler listesinde 2. olmuş.
İlk 3 günlük performansıyla geçen haftanın listesine giremeyince ben yine ülke sınırlarında izlenen bir iş olduğunu düşündüydüm doğruya doğru.
Benim sonunu göremediğim bir dizi oldu yani 4 bölüm falan izledim hikaye amaç ne izliyoruz neden izliyoruz hic bana geçmedi cidden iyi bir iş olduğunu düşünmüyorum.
Tam senaryodaki saçmalıklara laf ediyordum ki Meriç Acemi ismini gördüm jenerikte.
Buna 3. sezon da planlıyor olabilirler.
– “Kuş Uçuşu”nun ilk sezonuna yönetmen olarak imza atan Deniz Yorulmazer Darmaduman dizisini çektiği için Koray Kerimoğlu, “Kuş Uçuşu”nun yeni yönetmeni oldu.
– İkinci sezon çekimleri biter bitmez kısa bir ara verilip hemen 3. sezonun çekimlerine başlanacak.
++Tilbe Saran, Arif Pişkin ve Burak Sergen
Konuk.
“Tilbe Saran’ın sağlık sorunu nedeniyle dizide olamadığı yerine Yeşilçam’ın değerli oyuncularından Itır Esen’in rol aldığı öğrenildi. Esen yeni sezonda Zerrin adlı duayen gazeteciye hayat verecek.”
+Melih Selçuk
Mart ayının 2. haftası 3’e başlıyorlar.
Dizinin 3. sezonunu Burak Müjdeci yönetecek.
Bir şahsın 3. sezonda olmadığı konuşuluyor. Evet, 3.
+Gülen Gedikoğlu
“Hale İleri”yi canlandıracak ve Aslı’nın (Miray Daner) asistanı olarak onun adına bilgi toplamaya çalışacak.
3. sezon çekimleri bitmiş.
Bu pazar tanıtım geliyor gibi.
Fake hesap.
Bana da öyle geldi de işte… Eylül’de Kulüp var zaten. Terzi 3’ü de sonbahar içinde verecekler.
Neremize girecek o.
Yıl bitmeden 2. sezon gelecek diyollağ. Diyen de Elle’e konuşan Miray Daner gerçi.
2. Sezon | Resmi Tanıtım Fragmanı
First Looks
Aslı, Lale’nin kopyası olmuş tahmin edildiği gibi.
Yalnız şu başlığa heyecanla girdim, isyan ederek çıkıyorum. Asırlar geçti yahu ilk sezonun üstünden (biraz mübalağa). Resmi olarak açıklayın artık ikinci sezon tarihini.
@lukedanes_jakeperalta 14 Aralık (fragmanda yazıyor)
Fotoğrafları açtım sadece, yazıya dikkat etmemiştim. Teşekkür ederim @aserat
2. sezon fragmanı
1. Sezon Özeti
Aşağı yukarı ilk sezon ayarında gidiyor. Bu sefer Aslı’nın damdan düşmüş halleri olmadığından yaptıkları gözüme daha az batıyor neyse ki. Aslı da Lale de zaten bildiğimiz gibi. Bir de Selim orta yerinden çatlarsa gerisi gelir bir şekilde.
* Aslı’nın yine bir şekilde işleri yolunda gidiyor elbette… Programdan kovulmayacağı malumdu, o yüzden meseleyi halletmesine şaşırmadım da her olayda bir şekilde çevirmesine göz devirmeye başladığım noktaya da geldim.
Kızın intiharı meselesini halletti, üstüne Gül’ü yedi. Varoşlardan geliyorum haberini nereden aldı nereye koydu falan. Bir de etraftakiler “Bu sefer bitti!” moduna girmezler mi… Türkiye’de yaşıyoruz sayın seyirciler biz. Azıcık gerçekçi olun.
* Gül nereden ne şekilde çıkacak bakalım. Yusuf biraz kamu spotu tadında olsa dahi iyi gidiyor şimdilik. Aslı ile Kenan’ın ilk tanıştığı döneme girmelerini klişe de olsa sevdim. Şifannur Gül’e kötü karakter mi yakışmıyor yoksa Güliz mi olmamış bilemedim, Aslı’yı ya da Müge’yi buna tercih ederim yahu.
Not: Her şeyin bir şekilde Müge’nin etrafında dönmesinden de zevk alıyorum
205 ve 206’yı da izledim.
207’nin içinden takriben 1’er dakika süren/sürmeyen rollerle Kıvanç Kasabalı ve Arif Pişkin çıktılar.
Ay Yapım sağ olsun demek gerek herhalde buna.
* Aşağı yukarı ilk sezonla benzer ayardaydı. Onu seveni bununla da geçinir gider… İlk yarısının temposu biraz daha düşüktü, benzer şeyler biraz tekrara girdi. İkinci yarıda ona nazaran topladılar sayılır.
– Aslı’nın başı belaya girer, bir şekilde batırır ama toplar. En olmazdayken de Lale’nin yardımıyla halletti zaten. İlk sezonda daha olmaz bir şekilde damdan düşer halde ilerlemişlerdi. Bu sezon onu bile inkar etmediler zaten. Bu sefer en azından “o kadar” abartmadılar.
Gül kovuldu ama Aslı’yı Esra Erol misali birine evirtip program yapmaya başladılar. Gerçi dizi final yapıyor da değil sonuçta, geminin bir şekilde yürüyeceği belliydi.
O format (gerçi orijinal değil tabii) Müge’ninki miydi peki? Herhalde değildir. Peki, Müge’ye en son ne oldu acaba? Gül’le anlaşamadılar haliyle, Lale gerçekleri öğrendi ve yüzleştiler, Aslı’yla zaten malum. Onu da gelecek sezonda bir yerde buluruz elbet.
– Haber programın başına Yusuf’un geçmesi hoş bir sürpriz oldu. Lale, ben yokum deyip farklı bir şey söylediğinde internete geçecek ya da Aslı misali farklı bir program yapacak diye düşündüydüm. Açıklamaya fırsat olmadı.
Aslı+Yusuf’un kapı önü sahneleri de iyiydi. Yusuf’a böyle bir gerçek gerekiyordu zaten.
* Son sahneyi çıkartırsak aslında final bile yapabilirlermiş. Ayrıca başka bir şey bulamadınız mı?
Seks kaseti de nedir allesen? Ayrıca kiminle, kocasıyla mı Kenan’la mı? Yeni mi eski mi? Hacklenme mi başka şekilde mi?
Burak Yamantürk için 3. sezonda rol almayacak denmişti. Kıvanç Kasabalı’nın karakteriyle de yatmadılar zaten. Kenan desen, cidden bir de çektiniz mi kasedi? Belki de kocasıdır ama bir şekilde sızmıştır falan+filan.
İlla uyduracak olsam gençliğinden kalma derim. Neyse geldiğinde bakarız üstüne.
Not: Hazır aklımdayken, Kenan ile Lale’nin bir araya gelme biçimine biraz göz devirdim. Adam gider ayak durumda + kadın kocadan ayrılmışken kıymete bindiler bir anda. Ben de “Artık birbirimize zincirli gibi olmadığımız için aramızda engel kalmadı,” tavrına büründüklerini düşündüydüm. Sonra da kanala birlikte gittiler
* 208’e de yine 1 dk. sürmeyen konukluklarla Burak Sergen ve Zafer Ergin geldi.
* 3. sezondan küfür çeşitliliği rica ediyorum. Madem serbest atış yapabiliyorsunuz, bari yelpazenizi genişletin. Herkes başka bir şey bilmiyormuş gibi (bknz: Shit!) aynı lafı edip duruyor. Bir herhalde Müge gelişine yapıştırdı bu sezon, diğerlerinde accık tuhaf durdu.
* 3. sezon geldiğinde görüşürüz artık. Netflix her aya ikişer içerikle gitmeye devam ederse 1 yıl daha dolu ama bir yere girer artık.
CÖzdemir bey iki gündür Kuş Uçuşu’nun gerçeklerden uzak hazırlanışı tatlı tatlı gömüyor.
Gerçi bu diziden niye gerçeklik bekliyor o da başka nokta da neyse.
3. Sezon | Tarih Duyurusu
Fragman
2. sezon özeti
Bu sezonu 2. sezondan daha fazla beğendim. Haber merkezi ya da sosyal medya dinamiğinin bu şekilde işlemediğini önceden kabul edip anlatmaya çalıştıklarına odaklanmaya kalkınca oldu tabii bu. Öteki türlü zor, zira niyetlerini kenara koyarsak yaptıkları işi oyuncağa çevirdiler.
– Yusuf’la başladık.
– Yusuf+Aslı oldu.
– Kısa süreli Aslı oldu.
– Aslı+Lale oldu.
– Kısa süreli Lale oldu.
Ve bunların hepsi Lale’nin son sezonu dediğimiz yayın döneminde oldu. E kullanıcı alışkanlığının içine ettiniz siz bu arada. Bu kadar sunucu mu değişir? Güliz, “Gel haftaya başla,” dedi Aslı’ya mesela. RedW’da da Lale’nin yerine Müge geldi mesela.
* Arkasında durmak gibi olmasın ama ben bu sezon en fazla Gül’le empati yapmış olabilirim. Neyse onun olağan karşılığı hiç değilse kadın. Diğerlerinin ayarı kalmadı, bitti.
+ Lale finalini yaptı, Kenan da onunla devam etti. Müge işi bıraktı. Aslı haliyle kovuldu. Yusuf ondan önce kovulmuştu. Patronculuk oynayan Güliz’i saymıyorum tabii.
Bir de içimde kalmasın, “Yusuf’un birlikte olduğu kadın kim?” meselesini biraz fazla oyaladılar.
* Eski vs. Yeni Kuşak çatışmasına güya devam etseler de kör göze mesaj vermecilik yapmadılar ya da dozundaydı en azından. Aslı ve Lale’nin ilişkisi rayına oturunca aldığım zevk arttı.
* Bir de gelmişken son sahnenin hakkını vereyim.
Not: Aslı ile Yusuf anladığım kadarıyla halen birlikteler (Yusuf’un ekran görüntüsünü yormasaydık da altını çizseniz daha iyi olurdu). Lale-Kenan zaten devam.
Bu da böyleydi. Netflix’in karmakarışık yerli portföyünü göz önünde bulundurursak en azından ortanın üstüne koyarım ben bunu.