New Girl | tanıtım
154 yorum behman 10 Kasım 2011 08:36
New Girl (fox)
Artık Zooey Deschanel‘le özdeşleşen, hatta vahdet-i vücud olan yeni sezonun yeni kızını barındıran yeni dizi New Girl FOX aracılığıyla 20 Eylül‘de bekleyenlerine ve ekran başında olanlara “merhaba” dedi. İçeriğinde sizi üzecek ispiyon olmayacağından emin olarak, yazının devamında, nerede güleceğinize sizin karar vereceğiniz (suni kahkaha efektsiz) dizinin konusu, oyuncuları, geleceği vb. hakkında malumat edinebilirsiniz.
* ÇOK DA iSPiYONSUZ KONU
Konumuz aslında çok basit: “1 kız, 3 erkek aynı evi paylaşırsa?”dan türeyen komedinin formülünü arıyoruz.
Olaylar nasıl gelişir? – biraz ispiyon olabilir bu kısım – Gözlüklü, şarkı söylemeyi seven, Dirty Dancing filmini defalarca izleyen ve bu filmde söylenen bir şarkının ara nağmesi “I’ve had the time of my life” tek mısrasını dilinden düşürmeyen Jess isimli kızımız, aynı evi paylaştığı (benim kanaatimce) oldukça lüzumsuz ve itici kişilik olan erkek arkadaşı tarafından aldatılınca ve kıcağızımız da buna bizzat şahit olunca, ayrılmanın ve başka bir yere taşınmanın zamanı geldiğini anlar ki böylece Winston, Nick ve (adamım) Schmidt’le tanışarak onların hayatına yepyeni bir soluk getirir!
* OYUNCULAR VE UYUM:
Komedi dizilerinde genellikle sitkomun konusundan ziyade, kimlerin oynadığına ve bu oynayacak olan kişilerin birbirleriyle olan uyumuna bakarım. Çünkü:“drama” dalında bile sıkıntı yaşayan dizi dünyası “komedi”de ne kadar özgün ve yaratıcı olabilir ki..? Bu kıtlıktan mütevellit, malum konular, muayyen şekilde, muhtelif oyuncularla, mütemadiyen önümüze sunuluyor (gazı almışken “takdim ediliyor” mu deseydim?).
Zooey Deschanel ve oyunculuğu konusunda biri diğerine denk yorum yapamayacağım, zira güzelliği dillere destan bir kadın iken, o güzelim ses tonu yüzünden oyunculuk performansı kısıtlanıyor, düşüyor ve ister istemez karakter oyunculuğuna kayıyor. Yanlış anlaşılmasın; çok severim gırtlağına sarılınmış gibi (mesela Laura Innes‘in de Fran Drescher‘in de ses tonlarına bayılırım) çıkan ses tonlarını; fakat bu tonlar, kişinin oyunculuk performansını kısıtlayan dezavantajlardır.
Winston, Nick, Schmidt, Jess
* Oyunculuk derslerimizi bir kenara bırakıp diğer oyunculara geçersek:
Sanırım bu dizide (evet Zooey’den bile çok – hatta Zooey’in karakterini (Jess) sevmiyorum, çok sinir bozucu bir kişilik, zira hayatta aynı evi paylaşmam!) en sevdiğim karakter Schmidt! Max Greenfield‘in canlandırdığı bu karakter, ikinci bölümde gelen* siyah inci, zenci karakter Winston’dan (Lamorne Morris) bile daha çok renk katıyor diziye. Mark Ruffalo‘nun gayrı meşru kardeşi olduğundan şüphelendiğim (inanılmaz benzetiyorum; hem zahiren, hem oyunculuken) Jake M. Johnson‘un canlandırdığı karakter Nick, tescilli romantik-komedi kralı olmaya aday. Zira, Schmidt gibi anlamsız (ki onun komedisi aslında karakterin manasızlığında saklı) bir karakterin yanında, marmelatımsı aşk akıtan ve amorf romantizm kokusu salgılayan bir karakter de elzemdir!Fakat sonuç itibarıyla, aynı çatı altında toplanan karakterlerden uyumsuz olanı perla negra Winston‘dan başkası değil! İlk bölümdeki kalaydı iyiydi.
* DiZiNiN GiDiŞATI ve GELECEĞi:
Sezona oldukça iddialı ve iyi başlayan (10 milyon), fakat ilerleyen bölümlerde ve verilen (neredeyse 1 ay!) aradan sonra, yayınlanan bölümüyle izleyici kaybı yaşayan (en son yayınlanan bölüm 5 milyon civarı idi) dizi, daha önce, gittiği yere kadar takip edecek olanları tam sezon siparişi alarak zaten sevindirmişti. Yani gönül rahatlığıyla ilk sezonu izleyebilirsiniz.* TANITIM ViDEOSU
http://www.youtube.com/watch?v=2qqojuj1zoU
Keyifli seyirler..
* İlk bölümde evin sakinlerinden Koç’u Damon Wayans Jr. canlandırıyordu. Ancak aktör, Happy Endings dizisindeki rolüne devam ettiği (dizi 2. sezon onayı alınca devam edebildiği diyelim) için New Girl‘den ayrıldı ve yerine ikinci bölümde Winston rolüyle Lamorne Morris girdi.
yorumlar
Koç kalıcı olmuş.
Bu arada bu sezon boyunca 2 Broke Girls geçirip durduk ama New Girl’Den ondan beter bir şekilde kötü bir sezon geçirdi. Hiç aklımda şöyle beğendiğim bir bölüm gelmiyor. Onların kahkaha efekti varsa bunlarında sürekli bağıran sesleri var; ikisi de rahatsız etmeye başladı :/Yine de sezonu iyi kapattıklarını düşündüm iki dizininde.
@mertkytrk: Ben kaç yıldır dizi izlerim gördüğüm en kötü sezon finallerinden birisiydi 2 Broke Girls ve Mom’ınkiler.
Jessica Bi el atmış New Girl‘e.
Bu öylesine izlediğim komedilerden ama yeni sezona sağlam girmişler.Normalden fazla güldüm.Winston’ın tuz,biber sahnesi ayrı kopardı.
insan new girl izleyince oradaki arkadaşlığı istemeden edemiyor
Sezonu en iyi açanlardan biriydi gerçekten
4×05 üzerine:
Kulaklarım yanılmıyorsa -çünkü şüphem var- Julian Morris Pretty Little Liars’ta oynarken o güzelim İngiliz aksanının yarısını içeri girerken dışarıda bırakıyormuş. Karakteri İngilizdi tamam ama New Girl’deki kadar bariz aksan yoktu galiba, daha az oynardı.
(Merlin şu sıralar gündemdeyken bunu Colin Morgan’ın yapıyor olduğu aklıma geldi; hem de İngiliz dizisinde. Gerçi onun da yapmasının bir nedeni vardı.)
Arada bakıyordum yorumlara da sıradan falan gibi bir şeyler görünce hiç bulaşmamıştım.
Alacağınız olsun yapılır mı bu Uzun zamandır bu tarz bir komedi aradığımı fark ettim izlerken. 3. sezon başındayım ve epeydir bu kadar eğlenmemiştim.rum
Ekleme ; Tekrar baktım yorumlara da “sıradan” kısmını resmen cımbızlamışım lâf aralarından onu fark ettim. Meğer bakmak ve görmek arasında gerçekten de fark varmış
@tyndale: Üşenmedim yukarıdaki yorumlarda “sıradan” kelimesini arattım. Çünkü bu diziyi beğenmeyenlerden duyduklarım hiç o yönde olmuyor. Genelde “gürültülü” ya da “kızı sevmedim” şeklinde beğenmiyor beğenmeyen ama sıradan..? (bi tek aytackara’nın diziyi övmek için yazdığı şu yorumda geçiyor o kelime)
Ben mi? Peşpeşe izleyemeyecek kadar kafamı şişirdikleri için epey geriden geliyorum hala. Tipleri seviyorum. 2. sezonun sonlarında mıyım neyim, unuttum şimdi
Sonradan ek: Ben bu yorumu yazarken sen kendi yorumuna ek yapmışsın aynı konuda. :))
@dkamoy ben de şaşırdım yorumları okurken. Hep aklımda aynı konuyu işleyen birbirinin kopyası sit-komlardanmış gibi kalmış. Hatta 4. sezon olduğunu görünce hâlâ mı iptal olmamış dediğimi hatırlıyorum
Geçenlerde can sıkıntısından öylesine bir bakayım dedim. 4-5 bölüm ard arda izleyip öyle kalkabildim başından
bu arada içimde kalmasın söyleyeyim 4. sezon, kötü geçen 3. sezonu unutturdu.
Laf gelmişken ben de yazayım, bu sezonun öncekine göre güzel olduğunu düşünüyorum. Yine arada bağırıp çağırıyorlar ama kulak tırmalamıyor sanırım. Asıl 2 haftadır yazacağım güya ama sallıyorum: Jeneriği değiştirdikleri iyi oldu. Biraz daha uzun tutsalarmış daha iyi olurmuş tabii ama yine güzel.
Zooey Deschanel is pregnant!
Dizi şimdiye kadar ki en iyi sezonunu geçiriyor bence, şu ana kadar izlediğim hiç bir bölümde sıkılmadım ve gülümsetmeyi de başardı. Tabi bunda yakışıklı İngiliz’in de etkisi olabilir.
Zooey nişanlanmış.
Bir karakterini kaybedecekmiş.
Nihayet gördüm sezon finalini. Bu sezon verdiği araların da etkisiyle “Ne ara izledim de 22 bölüm geçti?” dediğim en bir numara dizi kendisi. Açıkçası tamam, kötü bulmasam da bu dizide de 2 Broke Girls gibi alışkanlıktan izlemeye devam etmenin olmaya başladığını düşünüyorum artık.
Son 2 bölüm güzeldi mesela; hem gülebildim, hem bir üstte de geçen ayrılığı nasıl toplayacaklar konusunu iyi idare ettiler, hem de yaptığı bazı hareketlerle gelecek sezon için iyi bir izlenim yarattılar. Ama totale bakarsak reyting neden o kadar düşük sevileyelere indi, ben anlayabiliyorum. Sezonun yarısı birbirlerine bağırmalarıyla geçti be bunların!
2) Cece-Schmidt konusunu ısıtıp ısıtıp getiriyorlar; artık Cece aşık olduğunu anladığını ara yeter moduna falan geldiydim.
3) Winston bir ara iyiydi, seviyordum ama bu sezon ikinci yarı zamanı onu da eski sevmediğim sululuğuna çevirdiler.
4) Koç’a ilk başta ısınamadıysam bile çok sevdiğim bir karakter haline gelmişti. New York’a taşınmak suretiyle güzel çıkardılar ve galiba özleyeceğim.
5) Nick-Jess konusunu da finale kadar toplayın ve şu ikisini tekrar birleştirin please. Ben o ikisini amaçsız olsalar bile yan yanayken seviyordum.
5. sezonda dizide uygun bir hikaye toparlaması yapsınlar ve bitirelim, ben de iyi bir şekilde hatırlayayım işte.
1. Sezon üzerine:
Pek güldürmesede keyifli zaman geçirten bir dizi oldu benim için. Devam edeceğim.
7.8/10
Ayrıca yazının sonunda yer alan reyting haberini görünce ağzım açık kaldı.
David Warton, Dr. Sam rolünü tekrar etmeye birden fazla bölümlüğüne geri dönüyormuş. Lucy Punch (Ben and Kate) da Jess’e çalışma arkadaşı olarak diziye katılmış birden fazla bölümlüğüne.
5×01 üzerine:
Düşündüğümden daha çok özlemişim. Belki de bölüm hoşuma gittiğinden öyle gelmiştir.
Eskisi kadar bağırıp çağırmadılar üstelik. CeCe’nin annesini de bir bakıma takdir ettim diyebilirim. Ocak başında yayına girdikten sonra niye 22’de direttiler de 15’e inmediler merak etmiyor değilim, nasılsa Syndication sezonunu geçeli de çok geldi. Neyse artık, welcome back.
5×03 üzerine:
Bu bölümde Zooey’in hamile olduğu bilen kişi için belli ediciydi. Ayrıca özellikle bölümün ikinci yarısında cidden eğlendim.
5×05 üzerine:
Bölümdeki ‘Shameless’ fikrini sevdim, izlemesi eğlenceliydi. Sonu da gülümsetici cinsten olmuş.
Ben bu kadar abartmam tabii.
bir yerde okumuştum sanırım ama unutmuşum. 5×06 içinde bütün o ihtişamıyla görününce bölümün geri kalanını ağzım açık izledim. <3 Allahım ne güzel kadın. Neredeyse
Ayrıca bu bölüm şimdiye kadarki en iyi bölümdü.
5×06 üzerine:
Megan Fox diziye iyi uydu. İki bölümdür dizi iyi iş çkarıyor gerçekten.
* Haftaya Salı günkü bölüm 100. bölümmüş ve Zooey Deschanel geri dönüyormuş.
* Birkaç bölüm içinde Schmidt’in babasını oynayan Peter Gallagher konuk olacakmış. İzleyen niyesini biliyor.
5×09 üzerine:
Zooey’siz bölümlere özellikle mi özeniyorlar, Megan Fox mu diziye yaradı tam bilemedim ama bu sezon dizinin bölümleri geçen sezona göre daha çok hoşuma gidiyor resmen.
5×13 üzerine:
Son sahneyi “Nimet o nimet!” modunda falan gülümseyerek izlerken Jess’in son repliğinde gülmeye başladım bir anda.
Ayrıca David Walton saç-sakal bırakmasın lütfen, peruktu zaten o tamam da yine de bu herkesin bildiği hali iyi.
Caitlin FitzGerald 3 Mayıs’taki çift bölümerden birinde dizide olacakmış, Sam’in eski bir arkadaşı olarak.
Ben bu Sam karakterini yeniden konuk oluyor sanıyordum, daha ortalıkta olacak demek ki.
Winston’uın sezonlardır grubun en dibinde durması vallahi boştan yere değil.
5×17-18 üzerine:
Devamı gelen bölümler aynı akşam yayınlanınca daha bir iyi olmuş. Erkeklerin bekarlığa veda macerası daha bir güzeldi sanki, zellikle Roar şarkısından bölüm sonuna kadarki kısım.
Kızlarda da sonlara doğru topladılar. Sezon finalinde yapacaklar gibi görüne şeyi az daha nasıl uzatacaklar merak ediyorum açıkçası.
@aytackara
Erkeklerin tarafı tabi daha iyi olur. Uzun zamandır diziyi erkekler taşıyor bence. Cece ve jess dizinin yumuşak karnı. Hadi Cece benim için zaten hiç bir zaman hikaye malzemesi olmaktan öteye geçememişti ama ismi New Girl olan dizide Jessin bu kadar bayması hoş değil gerçekten. Jess hamilelik arasından geri geldiğinde “biz new girlle mutluyduk bu old girl niye geldi” diye kendi kendime espri bile yapmıştım.
Şimdi düşündüm de Cece karakterinin bu kadar silik kalması sanırım oyuncunun beceriksizliği. Bu kadronun içinde senelerdir odun gibi oynarsan sana yazılan repliklerde öyle olur. Megan Fox geldi 2 bölümde grupla kaynaştı, ama senelerdir aynısını Cece yapamadı. Mesela bunun pozitif versiyonu da Winston. Başta en gereksiz karakterken gibi gözükürken oyuncu sayesinde şu anda en sevdiğim karakter.
@meorman Winston da mesela bana zaman zaman gereksiz görünüyor. Daha doğrusu karakteri fazla abartıyorlar. Mesela son dönemdeki Ally hikayesini seviyorum ama az yukarıda 5×15’te adamdan hoşlanmadığımı yazmışım. Winston için arada geliyorlar bana böyle sezonlardır.
Ben kızları pek dert edinmiyorum aslında ama o tarafı erkeklerle yan yanayken veya Jess’in hayatında biri varken daha izlenir bulduğum doğru.
Megan Fox zamanı cidden iyiydi.
Çift bölümü bitirdiğimden beri şuraya gelmeye çalışıyorum ama gündem izin vermiyor resmen.
Güzel bir kapanış oldu sanki. Beklenen olayı bölümlere biraz fazla yaydıklarını hala düşünüyorum gerçi. 21, genel olarak 22’den daha iyiydi. 22’nin de ikinci yarısında topladılar aslında. 21’nin bitişinde bölümün konuk oyuncusu olarak bölümde görmediğimiz birini gösterdiler; bilmeyen için gelecek bölüm açısından tuhaf olmuştur.
Gerçi ben sezon finaliyle ilgili bir toplu bir fotoğraf görmüştüm zaten, ‘ne olacağını’ biliyordum. Gerçi bilmemeyi tercih ederdim açıkçası. En azından…
Nasim Pedrad’ın girdiği dizi pilotunda değişikliğe gidildiğinden biraz daha ortalıkta kalacak gibi. duruyor.
* 21’de bu kız niye bu kadar beş karış ağzı açık kaldı onu anlamadım sayılır. Düşünmesi o kadar da zor olasa gerek yani… Aynı laf Sam’den önce benim ağzımdan da çıktı yahu.
Nick’in 3 aylığına gidişi aslında güzel fikir de Nick-Jess ikilisinin karşısında olan keşke Reagan olmasaydı. Ben karakteri sevdiydim. Dizide kalsın diyeceğim, olmayacak bir şey olacak.
Megan Fox diziye dönüyormuş. 8 bölüm civarı.
New Girl ve Brooklyn Nine-Nine ortak bölüm yapıyorlarmış. 11 Ekim’de.
Sezonun ilk bölümünü Zooey yönetecekmiş. Meğers geçen szon 5. bölümü de Jake Johnson yönetmiş.
https://www.youtube.com/watch?v=F79U_wElQ90
Bu da poster:
https://pmctvline2.files.wordpress.com/2016/08/new-girl-season-6-poster.jpg?w=620&h=897
6×01 üzerine:
Ara ara gülümsetmeyi başaran bir açılışt. Herkes eskisi gibi, böyle yuvarlanıp gideriz herhalde yine. Hikaye de tam olmasını istediğim bir noktada.
6×02 üzerine:
Seçim yaklaştığı için seçim temelli bölüm yapmalarını yadırgamadım da ilk dakikasını biraz ağzım açık izlediğimi itiraf etmezsem olmaz. Bu kadar ‘bariz saf’ beklemiyordum açıkçası.
6×03 üzerine:
Şarkı kısmı çok hoşuma gitti, devam etselerdi dinlemeyi isterdim. Geldikleri nokta da güzel oldu ayrıca.
New Girl ayarında bir bölüm olmuş. Brooklyn 99 ile cross-over bölümü olduğundan dolayı tiplemeleri burada görmek güzeldi ama biraz az gördüğümüzü düşünüyorum, crossover yapacağız deyince insan biraz daha fazlasını bekliyor sanki. Sahneler eğlenceliydi ama.
Brooklyn 99’a New Girl’den giden oldu mu bilmiyorum ama Brooklyn’i izleme zorunluluğu yaratan bir çakışma olmamış. Üstelik B99 saat olarak daha önce yayınlanıyor.
Umarım bu sezon bitirirler bunu. Bence 6 sezon herkese yeter de artar bile. Bu sezon da iyice vites küçülttü dizi zaten.
Bunun yeni bölümü ne zaman gelecek yahu? 6×06 için imbd’de geçen haftayı gösteriyor, 6×07 için de 15 kasımı. Başka da bölüm görünmüyor. Var mı bilen?
Wikipedia’ya göre 6×05 18 Ekim ki ben de öyle hatırlıyorum zaten.
25 Ekim’de yoktu, çünkü beyzbol şampiyonasının 1. maçı vardı
1 Kasım’da yoktu, çünkü beyzbol şampiyonasının 6. maçı vardı.
8 Kasım’da yok, çünkü Amerika’da seçim var.
6. bölüm 15 Kasım, 7. bölüm de 22 Kasım görünüyor. Sonrasında klasik sezon arasına girebilir diğer diziler gibi.
@keremaci : Şurası sürekli güncelleniyor. Belki yardımı dokunur.
@aytackara ve @dkamoy: Teşekkürler, şimdi oldu. Wiki’ye bakmak aklıma gelmedi. Bağlantıdaki site de çok iyiymiş.
* Gidişat açısından tahmin edilebillirdi ama özellikle ikinci yarısı olmak üzere eğlenceliydi.
* Allah sizi bildiği gibi yapsın
6×12 üzerine:
Gerçeği bilmeme rağmen Nick’in Agatha Christie ile dedikleri yüzünden şüpheye düştüm bir an. İlahi Nick ya