Terra Nova — tanıtım
56 yorum rpdi 01 Kasım 2011 07:31
26 Eylül’de FOX‘ta başlayan, en yüzeysel tarifiyle “Spielberg‘ün dinozorlu bilim kurgu dizisi” diyebileceğimiz, yılın iddialı dizilerinden Terra Nova‘nın ilk bölümünden ispiyonlar içeren tanıtımı, yazının devamında.
NOT: Tanıtım, dizi birinci sezon finalini yaptıktan sonra (Aralık 2011’de) güncellenmiştir.
2 saatlik pilot bölümüyle yayın hayatına başlayan dizimiz, aslında 2011 Mayıs’ında görücüye çıkacaktı fakat görsel efekt ekibine zaman kazandırmak amacıyla Eylül’e ertelenmişti. Televizyon tarihinin en pahalı dizisi olmaya adaydı. Özellikle geçtiğimiz yaz FOX, inanılmaz tanıtım kampanyaları yaptı. Çok iddialı geldi. Bekleneni karşılayamadı, ama bu meseleleri en sona bırakıp önce konusundan bahsedelim:
Jim (Jason O’Mara) ve Komutan Nathaniel (Stephen Lang)
2149 yılındayız; dünya kaynakları tükenme noktasına gelmiş, hava kirliliği, nüfus artışı almış başını yürümüş. Devlet, nüfus planlaması ile ailede iki çocuktan fazla olmaması şartı koymuş. Hava kirliliği sebebiyle insanlar maskeyle geziyor (bildiğiniz ekosistem faciası gerçekleşmiş yani). Kısacası, Dünya yok olmanın eşiğinde. Ama ortada elbette ki muazzam bir teknoloji var ve bunun sayesinde zamanda geri gitmenin bir yöntemi bulunmuş. Dünya’yı bu durumdan kurtarmak için de belli sayıda insanı, belli periyotlarda, kafileler şeklinde 85 milyon yıl öncesine, dinozorlar çağına gönderiyorlar.
Evcil türlerden sevimli bir Brakiyozor
Böyle bir ortamda, hayatını devam ettirmeye çalışan Shannon ailesi, aile planlaması kuralına uymayıp üçüncü çocuklarına da sahip olmuşlar. Bu yüzden gerçekleşen polis baskını sonucunda, ailemizin babası Jim hapse düşüyor. Bu esnada yetenekli bir cerrah olan eşi, ailesi ile birlikte Terra Nova’da çalışma teklifi alıyor. Jim de hapisten kaçtıktan sonra kafileye katılıyorlar ve esas olaylar başlıyor. İlk bölümü özetlemişim gibi göründüğünün farkındayım ama aslında öyle değil. Bu olaylar çok çabuk oluyor, dizinin ilk dakikaları pek bir hareketliydi. İlerleyen bölümler için aynı şeyleri söyleyemiyoruz tabi.
Dizinin görsel anlamda doyurucu olmadığını söylemek haksızlık olur
Şimdi, pek de parlak olmayan oyuncu kadrosundan ve karakterlerden kısa kısa bahsedecek olursak…
Jason O’Mara
Baş karakterimiz, fedakar baba Jim’i Jason O’Mara canlandırıyor. Kendisini Life on Mars, In Justice gibi dizilerden tanıyoruz.
Shelley Conn
Başarılı bir doktor olan annemiz Elisabeth rolünde Shelley Conn adlı adlı İngiliz aktristi izliyoruz. How Do You Know filminden hatırlıyor olabilirsiniz.
Landon Liboiron
Ailenin ergen, pek bir asi olan oğlu Josh ise Landon Liboiron tarafından canlandırılıyor. Hemen hemen her karakter sinir bozucu, ama bu çocuk başka birşey.
Naomi Scott
Evin 16 yaşındaki çalışkan ve zeki kızı Maddy ise Naomi Scott adlı, kariyerinin başında olan ve pek de gelecek vaadetmeyen genç bir bayan tarafından canlandırılıyor.
Stephen Lang
Dizide sevilebilecek nadir oyunculardan Stephan Long ise Komutan Nathaniel’ı canlandırıyor. Kendisini Avatar‘da çok benzer bir rolle izlemiştik.
Allison Miller
Oyuncular arasında tanıdık bir isim olarak Kings dizisinden Allison Miller‘i de sayabiliriz. Burada Skye adlı sevecen bir karaktere hayat veriyor.
Kadronun diğer isimlerine şuradan ulaşabilirsiniz.
Soldan sağa: Shelley Conn, Landon Liboiron, Alana Mansour ,Naomi Scott ve Jason O’Mara
–Kişisel Görüşlerim–
Dizinin ilk iki bölümü iyiydi. Ama sonradan o kadar kötü devam etti ki… Hatta ben 9. bölümün ortalarında pes edip güle güle demiştim. Son dört bölümün biraz daha iyi olduğu duyumlarını aldıktan sonra devam ettim ve pişman olmadığımı söyleyebilirim. Belirttiğim gibi, oyunculuk gerçekten kötü. Ama bir süre sonra alışıyorsunuz. Dizinin çok sağlam bir konusu var ve sonlarına doğru, nihayet iyi bir şeyler çıkıyor ortaya. (Biraz geç oldu tabii.)
Diziye hiç başlamadıysanız, sizi gerçekten zorlayacak olan bir yığın bölüm var önünüzde, baştan bunun tedbirini almanızda yarar var Buna razıysanız, bu diziyi izlemelisiniz. Son yıllarda bilim kurgu kıtlığı yaşadığımız bir gerçek ve Terra Nova’nın, bir nebze olsun, bu boşluğu doldurduğunu düşünüyorum.
Reyting durumları pek istenilen düzeyde olamadı. İzleyici sayısı, aşağı yukarı 6-7 milyon gibi bir rakamda sabitlendi. Sonlara doğru artış gösterdi ama, tvbynumbers, son indeksinde “%50 devam eder” demiş.
Dizi 19 Aralık’ta sezon finalini yaptı. 16 Ocak’ta da onun saatinde J.J. Abrams‘ın Alcatraz‘ı başlayacak. (Bölüm sayısı uzatılmadı diye endişelenenler varsa içleri rahat olsun yani, başından beri böyle planlanmıştı.)
Fox, iptal ya da devam kararını büyük ihtimalle Mayıs’ta verecek. Yani dizinin kaderi, FOX’un sezon ortasında başlayacak dizilerinin durumuna bağlı.
Tanıtım filmini merak edenler buradan izleyebilirler.
İzleyeceklere keyifli seyirler…
yorumlar
@rpdi: Vay! İkinci tanıtım gelmiş bile. Tebrikler.
Dizinin şu andaki gidişatı drama ile aksiyon ağırlıklı olduğu için dişimin kovuğuna pek gitmiyor. Ama bilim kurgu seven bir izleyici olarak bu tarzda bir diziyi 3-4 bölümde değil de sezonu sona erince ele almaktan yanayım. O yüzden sezon bitince daha sağlıklı bir yorum getirmeyi umuyorum. Hayırlısı…
Çok daha fazla şeyler beklediğim bir diziydi ancak beni bir türlü yakalayamadı. Bir sürü klişe, süper görsel efektlerle süslenmiş, buyrun izleyin denilmiş. Ama yazıda da bahsedildiği gibi şu bilim kurgu kıtlığında; Keçiye Abdurrahman Çelebi misali izliyoruz işte. Muhteşem işlere imza atmış bir ekibe ve O kadar harcanan paraya rağmen böyle bir iş çıkması ise üzücü. Olsa olsa 10 üzerinden 6 puan alır benden.
Ilk bolumde karar vermistim eger sezonun her hangi bir yerinde kucuk kizi o evcil dinazor yanardagdan kurtarirsa bolum ortasinda birakirim diye. Hala beklemedeyim.
Ilk bolumden beri Lessie – Kucuk Ev hatirlatip duruyor dizi bana.
beklentilerimin altında başladı ancak ileyleyen bölümlerde gidişatının daha iyiye gideceğimi ümit ettiğimden beğenerek izlemeye devam ediyorum.
yıllarca şans gelmediği için yedek kulübesi mahkum olan ama hocasının (dkamoy) verdiği ilk şansı iyi değerlendirip umut vadeden yazılar yazan ‘genç semih’ pardon ‘genç rpdi’ geleceğe artık daha bir umutla bakıyor, kendisiyle yaptığımız kısa röportaj,
abidin77: tebrikler genç rpdi, bugün ikinci yazını yazdın,neler hissediyorsun
genç rpdi: evet, bugün ikinci yazımı yazdım,ne diyeceğimi bilemiyorum,çok heyecanlıyım,başta başkanım shane, hocam dkamoy olmak üzere tüm 22dakika.org camiasına destekleri için teşekkürler,
abidin77:yakında senden gene böyle güzel yazılar görecek miyiz
genç rpdi: umuyorum bundan daha güzel yazılar gelecek, daha alışma dönemindeyim, mutluyum ama bu yazıları unutup gelecek yazılara bakmak zorunda olduğumu da biliyorum
abidin77: tebrikler genç rpdi
genç rpdi: teşekkürler
neyse geyik kısmını bırakıp tebrikler genç, pardon @rpdi diyorum, güzel yazı
diziye gelince Steven Spielberg ismi hepimizde beklentileri en baştan tavan yaptırdı, adamın geçmişte yaptıkları belli sonuçta, ama o beklentileri tam olarak karşılayamadığı kesin, onun için hayal kırıklığı biraz fazla oldu,aynısı Falling Skies için de geçerli (filmlerden Cowboys & Aliens ve Super 8 için de)
ama gene de böyle dizilerin (ve filmlerin) olmasından şikayetçi değilim, her iki dizi de yeni bir şey vermiyor (sayılır), geçmişte benzer hikayeleri sinemada çok gördük ama gene de çekilmesinden şikayetçi değilim, dünya kadar polisiyenin olduğu tvde böyle dizilere de ihtiyaç var, seyretmeye devam
Ellerine sağlık rpdi, yine çok güzel bir tanıtım yazısı olmuş.
Dizinin ilk 2 bölümünü çok sevmiştim. Ama daha sonra 3’te olaylar iyice aile dizisine döndü gibi geldi bana. O zamandan beri izlemiyorum. Reytingleri fena değil gibi duruyor ama bu kadar pahalı bir dizi için yeterli olur mu bilemiyorum. 2.sezon onayı alırsa tekrar dönebilirim, başka türlü iptal etmiş olacağım.