the gates — tanıtım
9 yorum armny 25 Haziran 2010 14:27
doğaüstü varlıkların konu alındığı kahramanlık ya da aşk öykülerine zaten alışıktık fakat “”true blood”” ile bu varlıkların bir drama dizisine konu olması bize yeni bir bakış açısı kazandırdı. hbo’nun gittiği yoldan devam eden cw da “”the vampire diaries””‘i çekerek bu piyasadan kendisine pay çıkarmak istedi ve yoğun aşk temasının sayesinde onlar da tutturdular. bildiğiniz üzere bu iki dizi de kitap uyarlamasıydı. abc de hala bu piyasanın canlılığını kaybetmediğini düşünmüş olmalı ki karşımıza yepyeni bir senaryo ile çıkıyorlar. the gates, özel bir topluluğu barındıran amerikanvari mahalle düzeninin içinde kapalı kapılar ardında geçen olayları konu alıyor. aile hayatı, aşk, doğaüstü varlıklar ve biraz da polisiyeyi bir araya getirmişler fakat olaylara küçük kasaba mantığıyla değil de daha modern bir açıdan yaklaşmışlar.dizinin pilot bölümü 22 haziran’da yayınlandı, ben de çok bekletmeden izledim ve ilk izlenimlerimi sizlerle paylaşmak istedim. daha önce 22 dakika’da 2 ayrı yazıda (burada ve burada) biraz bahsedilmişti. bu daha çok ilk bölüme ve karakterlere yönelik bir tanıtım olacak.
nick monohan (frank grillo): kasabanın yeni şerifi ve ailesinin reisi. o gelene kadar bu özel topluluk hayatlarını rahat bir şekilde sürdürmektedirler.
sarah monohan (marisol nichols): nick’in eşi ve 2 çocuk annesi. komşularının masum ve tatlı insanlar olduğu fikrine sahip.
charlie monohan (travis caldwell): nick ve sarah’nın büyük çocukları. okuldaki hareketleri ile yeni çevresinde göze batıyor.
dylan radcliff (luke mably): başarılı bir bioteknik firmasının ceo’su, vampir. ayrıca bir de çocuk babası.
claire radcliff (rhona mitra): dylan’ın eşi ve üvey çocuklarının annesi, vampir. yeni çevresine uyum sağlamakta güçlük çekiyor.
andie bates (skylar samuels): charlie’nin yeni okulunda okuyor ve charlie ile arasında yaşanacaklar ortalığı biraz karıştıracağa benziyor. aynı zamanda brett’in kız arkadaşı.
brett crezski (colton haynes): okulun amerikan futbolu takımında oynuyor. kıskanç erkek arkadaş, kurt adam.
leigh turner (janina gavankar): kasabanın yardımcı şerifi. kasaba halkının gerçek kimliğinden habersiz.
marcus jordan (justin miles): kasabanın diğer yardımcı şerifi. o da kasabada olanlardan bihaber.
devon (chandra west): kasabadaki bitki çayları dükkanın sahibi, cadı.
peg mueller (victoria platt): kasabanın diğer bitki çayları dükkanın sahibi, devon ile aralarında ciddi bir rekabet var. o da cadı.
nick monohan, chicago’da cinayet masası dedektifiyken kendisini bu küçük topluluğun polis departmanında şerif koltuğunda bulur. yeni görevine başladığı bu kasabaya ailesini de beraberinde getirir, artık eşi ve çocukları ile bu topluluğun bir parçası olacaklardır. dışarıdan oldukça masum gözüken the gates halkı aslında içinde büyük sırlar barındırmaktadır. doğaüstü varlıklar toplumdan izole olmuş bir şekilde burada yaşamlarına devam etmektedirler fakat hayatları göründüğü kadar sakin değildir. yeni şerifimiz de görevine başladığı gibi bu garip olayları fark edecek ve bunların bir parçası olacaktır, tabii ki ailesi de.dizinin oldukça sıradan bir konusu var aslında, benzerlerinden farkı içinde doğaüstü varlıkları barındırıyor olması fakat ilerledikçe senaryosu güzel bir hal alabilir. ilk bölümden çok iddialı bir şey söyleyemeyeceğim, şans verilebilir. iyi seyirler
yorumlar
Yine iyi bir tanıtım olmuş, ellerine sağlık.
İzlediğim ilk bölüm itibarıyla kendi adıma “bu diziden cacık olmaz” modundayım.
ilk bölümde o cevheri ben de göremedim aslında ama gene de birkaç bölüm sabretmeyi düşünüyorum, belki ortalama bir şeyler çıkar. gerçi o zaman da abc’nin merhametine kalacak dizi
biraz eureka kopyası sezdim sanki …Ek: Evet ilk bölümü izledim.Formülü sunuyorum,katılmayanlar kendi formüllerini yazabilirler.[Vampire Diaries+Eureka+Supernatural] – Supernatural ın +16 vahşet sahneleri – Eureka’nın komikliği = The Gates.İkinci bölümü izleyeceğimi sanmıyorum,küçük kıza ve kurtadamın sevgilisine gıcık oldum.
Neye başlayayım derken The Gates aklıma geldi. Umarım ucu açık bitmiyordur. Vasat bir dizi ama Frank Grillo hatırına bile izlenebilir. Abc yerine The CW’da olsaydı kesin devam ederdi bence.
@hsparks: hiç başlama, ucu açık bitiyor,hem de ne açık.
@abidin77: Tüh yahu üzüldüm şimdi. Ama kendim kaşındım gidip iptal olmuş diziye başlayarak. Teşekkürler söylediğin için.
İlk bölümünü izledikten sonra ucu açık biticeğini öğrendiğim halde bırakamadım diziyi ama sonu da bu kadar kötü bitmez ki kardeşim! İnsanı çatlatıyorlar resmen. Abc’de iptal olacağını bile bile niye başlatıyorsa anlamadım. Belki SyFy ya da The CW’da şansı olabilirdi. Keşke bir şeyler olsa da diziyi başka bir kanal satın alsa ama hayal kurmaktan başka bir şey olmaz bunu düşünmek. Bari Leigh’ın neyi olduğunu açıklasalardı final bölümünde.
Ayrıca ilk kez bu tarz bir fantastik dizide vampirler, kurt adamlar, cadılar, dişi iblisler ve diğer yaratıklara bu denli eşit yer ayırıldığına şahit oldum. Normalde sadece birinin üstüne yoğunlaşırlar, diğerleri geri planda kalırdı. Zaten en başından beri öcülü böcülü şeylere bayılırım, direk tutkunu olmuştum. Üzüntümü hala üstümden atamadım
S01E01
Başladığı vakitler ilk bölümünü izleyip vedalaşmıştım ben bununla. Neden sarmamıştı tam olarak hatırlamıyorum ama muadili TVD kadar ilgi çekici gelmemişti muhtemelen.
Tabi komple çöpte bırakmak olmazdı bu diziyi. Hele hele çok çok beğendiğim 2 aktrisi (Rhona Mitra ve Janina Gavankar) kadrosunda bulunduruyorken! Bu iki taş hatun dışında kadrodaki isimlerdem Colton Haynes, Marisol Nichols ve McKaley Miller’ı da severim. Frank Grillo da rolü için biçilmiş kaftan gibi duruyor.
Vampirler, kurt adamlar ve cadılar… İzlemeye devam!
S01E13 (FİNAL)
Bitti.
Güzel bir serüven oldu. Sezonun başları daha tutuk başlasa da özellikle son 5 bölümde epey sürükleyici bir hal aldı hikaye. Sezonun genelinde bir akıcılık problemi hiç olmadı ama. Sıkmadan izletti kendini. Kapanış bölümü ise en tempolu bölümlerden biri oldu. Tam bir sezon finaliydi. Ucu da açık bitti haliyle.
*Rhona Mitra’nın karakterinin daha merkez bir karakter olmasını bekliyordum ama daha çok kendi hikayesi içinde izlediğimiz bir karakter oldu. Son bölümdeki Claire tarzı bir Claire’i sezon içerisinde daha fazla görmek isterdim.
Son bölümdeki malum sahnenin bir Karanlıklar Ülkesi hissi verdiğini ve hoşuma gittiğini belirtmeden de geçmeyeyim.
Pek iyi bir oyuncu olduğunu düşünmesem de çok severim Rhona Mitra’yı. Başka projelerde görüşmek dileğiyle.
*Frank Grillo ile beraber en fazla süre almasını beklediğim kişi Rhona Mitra idi. Lakin pilot bölümün akabinde hiç beklemediğim üzere Luke Mably’yi merkeze koydular. İlk bölümlerde bu ikiliyi fazlaca izlememiz bir hayal kırıklığı yaratmadı değil hani.
Mably’yi izlerken hafiften Freddie Stroma’yı izliyormuş gibi olduğumu da söylemeden geçmeyeyim.
*Marisol Nichols’ün karakteri Sarah daha çok pinpon topu gibiydi. Olduğu anlarda birileri nereye yol almasını istiyorsa oraya yol alıyordu. Pasif bir karakterdi ama memnundum varlığından.
*Monohanların oğlu Charlie’ye pek ısınamadım ilk andan itibaren. Tipten kaybediyordu muhtemelen.
*Andie, dizinin ergen dramasının kaynağı oldu. Genelde seveceğim bir tipleme değildir ama burada batmadı bu karakter açıkçası bana hiç.
*Genelde iyi görünümlü kötü kadın karakterleri sevmişimdir ama Devon istisna oldu kesinlikle. Hiçbir vakit sevemedim karakteri.
*Colton Haynes her dizisinde olduğu gibi yine öfkesiyle öne çıkan bir karaktere hayat veriyordu. Yeni bir karakterde izliyormuşum gibi değildi hiç.
*Janina Gavankar’a pek süre ayırmadılar. Aldığı sürelerde de yancı kontenjanından gözüktü genelde. Yetmedi açıkçası onu burada izlemek yine.
2. sezon olsa daha fazla ortalıkta olacak gibi bir izlenim verdiler sezon finalinde ama kısmet değilmiş işte!
*McKaley Miller’ı izlemek keyifliydi. Tatlıydı kerata. Peg ve Lexie’yi de sevdim. Doğal yüzü, kıvırcık saçları ve şehla gözleriyle çok tatlıydı Rachel DiPillo.
*Konuk oyuncu kontenjanından Arrow’dan Paul Blackthorne, The O.C.’den Shannon Lucio, One Tree Hill’den Barbara Alyn Woods, Teen Wolf’tan Melissa Ponzio, Katheryn Winnick, Gloria Votsis ve Andrea Powell’ı izlemek de keyifliydi.
Vampirler, kurt adamlar, cadılar ve diğer doğaüstü varlıklarla bezeli güzel bir dizi oldu.