The Serpent Queen – Tanıtım
8 yorum aytackara 01 Kasım 2022 08:35
Tarihi dramalarla iyi bir çıkış yakalayan Starz kanalının bir diğer yeni dizisi The Serpent Queen ise 11 Eylül’de izleyiciyle buluştu. İlk sezonu 8 bölümden oluşan dizi, geçtiğimiz pazar günü yayınlanan bölümüyle ara verdi ve geçtiğimiz hafta 2. sezon onayını da aldı.
Fransa Kraliçesi olarak 16. yüzyıla damgasını vuran Catherine de Medici‘yi konu alan dizi Leonie Frieda imzalı “Catherine de Medici: Renaissance Queen of France” adlı kitaptan uyarlanarak hazırlandı. Justin Haythe yaratıcısı olarak görev alıyor. Lionsgate Television ve 3 Arts Entertainment yapımını üstlendiler.
Not: Catherine de Medici, daha önce Reign dizisinde de yer aldı. Mary Stuart’ı konu alan The CW dizisi 4 sezon sürdü ve karakteri dizi boyunca Megan Follows canlandırdı.
Konusu:
Floransalı zengin bir ailenin öksüz bir kızı olarak manastırda yetişen Catherine’i politik ve ekonomik kazanç için kullanmaya karar veren amcası Papa Clement VII, Fransa Kralı’nın küçük oğlu Henri ile evlenmesi için anlaşma yapar. Cazibesi olmayan 14 yaşındaki Catherine’den çeyizde bir servet getirmesi ve birçok varis doğurması beklenmektedir.
Ancak kocasının 35 yaşındaki Diane de Poitiers‘e aşık olduğunu keşfeder, çeyiz parası bir türlü ödenmez ve hamile de kalamamaktadır. Hayatta kalmayı öğrenmek zorunda olan Catherine, zekası ve kararlılığıyla evliliğini canlı tutmayı başararak monarşiye herkesten daha iyi hakim olur ve Fransa’yı uzun yıllar yönetir.
** Samantha Morton‘un (The Walking Dead) başını çektiği kadrosunda Liv Hill, Alex Heath, Ludivine Sagnier, Lee Ingleby, Charles Dance, Antonia Clarke, Ray Panthaki, Raza Jaffrey, Kiruna Stamell, Sennia Nanua, Colm Meaney ve Ruby Bentall da yer alıyor.
** The Serpent Queen’in bölümleri birine ağırlık vermek üzere 2 farklı zamanda ilerliyor. Bir yandan Catherine ve Henri’nin gençlikleriyle (Hill-Heath) başlayarak evliliğin ilk zamanlarına tanık olarak ilerliyoruz. Diğer yanda oğlu Francis’i yeni kaybettiği ve diğer oğlu George’un tahta çıkmaya hazırlandığı dönemde buluyoruz Catherine’i.
Sarayda hizmetli olarak çalışan, çoğu kişinin ya umursamadığı ya da kötü davrandığı Rahima ile Catherine’in yolu kesişiyor. Hatta Catherine hikâyesini ona anlatmaya başlıyor ve yeri geldiğinde şimdiki zamana dönerek yaşananlar hakkında sohbet de ediyorlar. Buna Catherine’in içinde bulunduğu saray atmosferi ve etrafta olanlar da ekleniyor.
** Peki, bazen Catherine ya da Rahima üzerinden 4. duvarı yıktıklarından bahsetmiş miydim? O da var, evet.
Not 2: Memet Ali Alabora, ilk 2 bölümde rol alıyor ve Sultan Süleyman karakterini canlandırıyor.
Yorum:
The Serpent Queen’i sezonun ilk yarısı ve ikinci yarısı olmak üzere iki ayrı şekilde değerlendirmek mümkün. Hikayede ilerlerken araya giren zaman atmalarıyla birlikte sezonun ortasına gelindiğinde oyuncu değişikliğine gidiliyor ve Morton iki dönemde de karaktere hayat verirken Henri’yi Lee Ingleby devralıyor. Diğer oyuncular ise aynı kalıyor.
Bana kalırsa genç oyunculardan olgun oyunculara geçtikten sonra dizinin kendisini başta sevdiren komedisi daha geri planda kaldı ve draması ön plana çıktı. Dördüncü duvarı yıkmaları gözüme batmadı ama bu tarz yapımlarda görmeye alışık olmadığım için ilgincime de gitti. Dolayısıyla Starz’ın son dönemde ekrana getirdiği Tudor soslu dizilerden farklı ayarda bir iş.
Genç Catherine ve Henri’nin ilişkisi, metres Diane’in sahne çalan (scene stealer) varlığı, anında ciddileşebilen/sertleşen atmosferiyle yeri geldi mi The Great’in biraz daha gerçekçi bir versiyonu olduğunu da düşündürttü. Onun kadar sevmesem de The Serpent Queen’den de memnun kaldım. Liv Hill ile Samantha Morton karakter için doğru seçim olmuşlar, haklarını vereyim.
Sezon finalinde bıraktıkları nokta itibarıyla (tarihe göre) en az 1 sezonluk daha malzemenin olduğu söylenebilir. Gerisini de kendileri bilir tabii… Döndüklerinde yeniden görüşmek dileğiyle, umarım fazla bozmadan ilerlemeye devam ederler. İzleyeceklere iyi seyirler.
yorumlar
++
Minnie Driver (Good Will Hunting, Chevalier)
Angus Imrie (Emma), Emma McDonald (Moonhaven), Stanley Morgan (I Used to Be Famous), Philippine Velge (Station Eleven).
Rosalie Craig (1899), Isobel Jesper Jones (The Hunger Games: The Ballad of Songbirds and Snakes), Bill Milner (Son of Rambow), Ashley Thomas (Them), Alexandre Willaume (The Wheel of Time)
Season 2 Teaser
Season 2 Official Trailer
2×01 üzerine:
* Yaklaşık 3.5 dk. previously vardı. Pek de bir şey unutmamışım ama iyi oldu.
* İlk sezonda gençlik ve günümüz şeklinde iki taraflı ilerledikleri için daha farklı bir anlatım tarzı vardı. Sezon ilerledikçe yetiştiler, artık tek yoldan gidiyorlar. Bir de kallavi zaman atlamışlar. Dördüncü duvarı şimdilik yıkmadılar kaçırmadıysam.
* İlk bölüm her zamanki tadındaydı. Dizinin iğneleyici ve laf sokmalı anlatımını seviyorum. Bir de sadece Catherine’de kalmayıp dağıttılar yine. Bu bölümde Françoise de Guise de öne çıktı.
Aklımda birinden böyle bir şey çıkacağı vardı ama Françoise’yi seçmezdim herhalde.
Not: Olmaz olsun öyle anne.
Not 2: Bu nasıl oğlan? Eksik olmuş bu.
2×03 üzerine:
– Go girl! Sonda Help deyince kahkaha attım.
– Fraonçois seninle ne yapsam bilemiyorum ben.
2×05 üzerine:
– Bıktım bu erkeklerden. Erkek olan bireyler kapatılsın.
– Son kısımda kahkaha attım
2×06 üzerine:
“Yiyin birbirinizi, geriye bir şey kalmasın,” kafasındayken (bknz: Gif) devamında olana bak… Oh, no.
Catherine’in özellikle sezonun sonuna doğru verdiği kararlar, çocukların ondan aşağı kalmayışı derken ortalık o kadar karıştı ki… bırakın dağınık kalsından bir adım ötede değilim.
Catherine-Rahmina dinamiğinin geldiği hal ilk sezona oranla nereden nereye misali oldu. Catherine’in dördüncü duvarı kırıp içinden geçeni söyleyip sonra yine de “gerekeni” yapması… Yer yer sinirimi de güzel bozdular. I. Elizabeth tarafını da biraz daha iyi işleseler daha iyi bile olabilirdi.
Yalnız sezon finalindeki “yedek” muhabbetine bir tık itirazım var, çünkü ben buna geçen bölümden sonra özellikle baktım:
Charles’ı rahmetsiz ve duasız uğurladıktan sonra başa Anjou’nun geçebileceğini ima ederek onu gösterdiler de… başa o geçmemiş ki? Anjou başa hiç geçmemiş hatta.
Charles’tan sonra Henry III, ardından bu sezondan tanıdık hale geçen Henry IV başa geçiyor. Etrafta olup da benim dikkat etmediğim başka bir Henry var mı diye baktım ama IMDb’deki tek Henry, IV olan.
Göz önünde değildi, uzaktaydı gibisinden çıkaracaklar desen o zaman Anjou’yu niye gösterdiniz? Neyse.
Umarım 3. sezon da gelir, saray draması olarak beklediğimi gayet veriyor.