Too Close to Home — Tanıtım
24 yorum aytackara 13 Eylül 2016 09:03
TLC kanalı ülkemizde çoğunluğun gündemine Cnbc-e kanalı sahip ve isim değiştirince girmiş olsa da Amerika merkezli ve burada olduğu gibi orada da reality şov ağırlıklı yayın yapan bir kanal. Ama dizi işiyle alakası olmayan kanalların bile dizi yapmaya başladığı şu dönemde TLC’nin de buna girişmesi pek sürpriz olmadı açıkçası.
Ağustos ekranına dahil olan Too Close to Home, 22 Ağustos’ta ekranlara gelmeye başladı.
* Dizi, Tyler Perry’nin yaratıcısı olduğu bir yapım. Kendisi merkezinde siyahların olduğu film ve dizileriyle ünlü bir isim aslında, Too Close to Home‘ta ise bütün başrolleri beyaz olan ama içinde çeşitlilik de bulunduran bir kadro var.
* Sezonu sekiz bölüm, hala da devam ediyor. Çift bölümle açılış yapan dizi, üçüncü bölümü yayınlandıktan sonra ikinci sezon onayı aldı. Reytinglerinin kanal için güzel olduğu durumu bir yana, ilk dizisini yapan kanalların zaten dizilerini iptal ettikleri söylenemez. O nedenle sürpriz olmadı.
“Amerikan başkanı Beyaz Saray çalışanlarından birisiyle Oval Ofis’te seks yaparken kalp krizi geçirirse ne olur?”
Skandal oluyor ama Scandal dizisi olmuyor, onu baştan söyleyeyim. Monica Lewinsky skandalının Monica tarafından bakılmış değişik bir versiyonu oluyor desek daha doğru.
Anna Hayes (Danielle Savre), kökleri Alabama’ya dayanan işçi sınıfından gelme genç bir kadın. Hani şu küçük bir yerde kıt kanaat geçindiği bir hayatı olan, o nedenle yeterince büyüdükten sonra kapağı başka yere atmaya can atan modelden. Zamanı gelince de iki kız kardeşini, annesini ve sevgilisini arkasında bırakıp Washington’a gitmiş de zaten.
Beyaz Saray’ın dahil olduğu, geçmişinden tamamen uzak yeni hayatında kendisini yakından tanıyan kişiler zengin bir ailesi ve prestijli bir hayatı olduğunu zannediyorlar. O tarafınsa hiçbir şeyden haberi yok yani. Bir de kontrol delisi ülke başkanıyla ilişkisi olduğu kısım var haliyle. İşte günün birinde Oval Ofis’te seks yaparken adam üstüne yığılıp kalıverince zaten sahte ve karışık olan hayatı hepten tepesine yıkılmış oluyor.
Önce First Lady, ardından kendisi hakkında aslında bir şey bilmeyen yakın arkadaşları, ardından da medya durumu öğrenince Anna için bir kaçış hikayesi başlıyor. Daha doğrusu tüm ülke suratını bilir ve gerçeği merak eder hale gelmişken, sığınabileceğini düşündüğü ama yıllardır ayak basmadığı eski evine gitmeye, mütevazı hayatına mecburen dönmeye karar veriyor.Too Close to Home, başlamasıyla birlikte bir yandan Washington’daki bu krize odaklanırken aynı zamanda Alabama’daki devam eden hayatı da izleyiciye sunuyor. Yani Anna ilk bölümün sonunda Alabama’daki eski evinin kapısına varmıyor…
* Anna’nın bir restoranda garsonluk yapan ve ailesinin yükü üzerinde olan kardeşi Bonnie (Kelly Sullivan) de bu kısmın merkezi olarak öne çıkıyor. Diğer kardeş Shelby (Brooke Anne Smith), uyuşturucu bağımlısı ve kimseye bir faydası yok.
Annesi bakıma muhtaç, onu da üstlenmiş durumda. Birisi Shelby’nin işe yaramazlığı nedeniyle kendisinin büyüttüğü (Curran Walters) olmak üzere iki çocuğun bakımını da unutmamak gerek. Sorunlu bir ilişkisinin olduğu sevgilisi J.B. (Brad Benedict) de cabası.
* Anna’nın arkasında bıraktığı eski sevgilisi Brody‘nin (Brock O’Hurn) başında ise Alzheimer hastalığı yüzünden pek bir şey hatırlamaz olan babası var. Ayrıca Bonnie ve annesinin ev sahibi olduğundan kirayı o alıyor.
Dizinin durumu, tipi, hali vakti aşağı yukarı böyle yani.Too Close to Home, izlemesi insanı yormayan bir dizi. Ortadaki skandalı ve karmaşayı dozunu abartmamakla birlikte pembeye varan bir şekilde anlatmalarının da bunda payı var elbet. Yeterince orijinal olduğunu iddia etmesem daha iyi ama klişeye de boğmuyor tabii. Her ne kadar ilk dizisi bile olsa TLC gibi kanaldan daha fazlasını beklememek gerektiğine hazırlıklı olduğumdan da çarpmamış olabilir.
Sonbahar sezonuna girdiğimiz şu karmaşanın ortasında böylesi bir dizi gerekli mi peki? Tabii ki hayır. Daha çok boş ve sakin bir dönemde gidecek türden olduğunu düşünüyorum. İzlemeye devam ettikçe alıştığımı da itiraf edeyim. İlk başlarda Anna karakteri oyunculuğun da etkisiyle içi boş ve çekilmez gelirken, Washington hikayesini de tabiri caizse fazla gürültülü buluyordum. Zamanla bu kısma izleyiciyi alıştırıp kendilerini de törpülüyorlar mesela. Oyunculukların da devam edildikçe alışılası olduğunu düşüncesindeyim.
Alabama hikayesi ise yardırmıyor olsa bile beklediğimin aksine daha çok hoşuma gitti mesela. Hikayenin merkezinde asıl o olsa daha iyi mi olur diye düşündüğüm de oldu açıkçası. O nedenle Washington’ı en azından göründüğü kadarıyla oraya doğru yürütmeleri bence doğru olmuş. Bu tarz bir hikayenin sonrasını nasıl yürüteceklerini kişisel olarak merak etmem de cabası oldu.
Too Close to Home üzerine diyeceklerim genel olarak bu şekilde işte. İzleyecek olanlara iyi seyirler efendim…
yorumlar
İlk kısa haberini hazırladığım andan beri radarımda olan bir dizi. İzlemek niyetinde olsam da Türkçe altyazısı çıkmadığı, ya da dizisiz kalmadığım sürece bulaşmayı düşünmüyorum şimdilik. (Bu 2 durum da kısa vadede gerçekleşmez herhalde.)
Tanıtım için eline sağlık @aytackara
Dizi dışarıdan biraz fıs gözükse de tanıtımla daha bi hoşuma gitti diyebilirim, ama tabii sonbahar başlamışken böyle bir diziye pek gerek yok şu an benim için. Belki diziler ara verdiğinde, belki önümüzdeki yaza olabilir.
Eline sağlık @aytackara.
İlk hafta çift bölüm yayınlandı diye haftalardır bir kabul eden de var ayrı kabul eden de var, bölüm sayılarını karıştırdılar resmen. Neyse Wiki 5. bölüm diyor, ben de öyle diyeyim.
1×05 üzerine:
* Babaları kim kuğzum bunların? Doğurduğunuzla kalıp başka bir şey yapmadınız mı siz?
* Victor’ı bir bakıma anlıyorum da az biraz kendine sahip çık veya düzgün dur be adam. Hetero olsan da o muameleyi görmemen işten değil yahu.
* Bonnie Alabama ahalisine iki beden büyük bana kalırsa.
1×08 (Sezon finali) üzerine:
Son 10 dakikası ne kadar güzeldi ya öyle? Çok sağlam bir kapanış yapmışlar, sorusu aklımdaydı ama cevabının böyle bir şey çıkacağı hayatta aklıma gelmezdi. Şaşırdım kaldım.
Sezonun en güzel bölümü de bu olmuş. Gider ayak güzel sürpriz yaptılar.
Fragman çok hoşuma gitti. Yine pespembe bölümler getirecekler sanırım.
Sonundaki soruya “Hayır,” diyorum. Gerçi yapabileceklerine göre cevabım değişebilir.
0.32 reyting ve 1.027 milyon izleyici sayısı ile ilk sezon rakamlarının çok üzerinde, parlak bir başlangıç yapmış sezona.
Geçen sezonun finalinden dolayıdır. İlk kez gördüğümüz bir şey değil de bunda öyle bir sundular ki o nasıl bir kafadır hala anlamadım desem yeri. Neyse:
2×01 üzerine:
Pamuk gibi oldum sayesinde. Sanki gündüz kuşağında izleyip de peşinden sürüklendiğin pembe dizi gibi. Ama sezon 8 bölüm.
Bir ara epey güldüm (Şerif Allah da seni güldürsün);
bir ara epey şaşırdım (Dax o nasıl intikam planı?! Çüş.);
bir ara da tam Türk dizisi moduna bağladık (Annie bir git işine gücüne, giderken Rebel’i de yanına al)
…derken bitti bölüm. Lütfen böyle devam etsin.
2×03 üzerine:
2×04 üzerine:
J.B. artık coming out yapsa da kendi de kasabadakiler de bir rahatlasa. Hep ondan oluyor bence bu saçmalamalar. Bu bölümde sezonun genel hikayesinde isteseler çok rahat ilerlerdi ama bilerek yavaşa oynamışlar resmen.
Ayrıca Şerif bey yine doğru bir tespitte bulundu.
Bunu başka birisinden duymak ne kadar rahatlatıcı oldu anlatamam.
0.31 reyting ve 1.084 milyon izleyici sayısı ortalaması ile sezonu noktalamış.
İlk sezon rakamlarına oranla aşağı yukarı %50’lik kazanım elde etmiş bu sezon.
2×08 (Sezon finali) üzerine:
* İlk başta ciddi değiller sanıyordum, ciddi çıktılar tabii ki. Az şey vardı zaten, bu da eklenmiş oldu…
* En sonunaysa ne diyeceğimi bilmiyorum. WTF efendim?! Şakaysa söverim bak.
* Victor ile Dax ya ayrılık seksi yapıp konuyu kapatsınlar ya da biri diğerini gebertsin de ikisi birden rahatlasın. Dramadan içim şişti ayol, kaç bölüm oldu daraldım artık.
* J.B. ve Rebel’in bu dizide başlarına gelecekleri genel olarak hak ettiklerini düşünüyorum. Rebel yaştan kurtarıyor biraz sadece.
Bunu dediğime pişmam olmam umarım ama bir ara 3. sezon onayı açıklanırsa güzel olur.
TvLine 2017’nin en kötü 10 dizisini seçmiş. İçinde bu da var. Sorun değil, ona itiraz zaten ol(a)maz da içinde henüz iptal haberi resmen gelmedi yazıyordu.
Ben de Ausellio beyciğime üçüncü sezon gelecek diye mention yazdım. Resmi hesaptan henüz onaylanmadı diye cevap geldi. IMDb hala S3 gösteriyor. Wiki’de de sezon sayısı 3 ama bölümler kısmında 3 için yer yok, onayın lafı geçmiyor. Başrol kadın da Shonda dizisine girdiydi zati.
Marvel’s Inhumans’ın ilk sıradan girmesi doğru olmuş ama Twin Peaks’in orada ne işi var yahu.
TVGuide da onu En İyi 25 listesine koymuş mesela.
Bir dolu kötü dizi varken ona kötü demesi saçma. En azından hakkını veren var
S01E01-02
Yaklaşık 5 sene sonra şans verebildim nihayet diziye. İyi başladı çift bölümle. Beklemediğim kadar keyif veren bir dizi olacak gibi duruyor.
*Mübarek kadınsın Bonnie! Cidden, normal olmayacak kadar mübarek! Sezon içerisinde izlemesi en keyifli karakter Bonnie olacak benim için kesinlikle.
*Heather Locklear tam anlamıyla göçmüş artık. Karakter de epey antipatik olunca …
*Jason Momoa sevimsizine/yeteneksizine verilen roller Brock O’Hurn’e verilsin sektörde bence.
S01E03
*16 saat mi dedi o? Washington’dan Alabama’ya? Arabayla? Nasıl bir matematik lan bu? Idaho ve Wyoming’i geçip Colorado’ya belki varırsın 16 saatte. O da belki!
*Kardeş miymiş şimdi bunlar?
*Şu siyahi hatun ağzını açtığı anda bana geliyorlar.
*Koçum sorunun ne senin? Niye kaşındın durduk yere? Var gizemli/anormal bir şeyler bu çocukta ama …
*Anne tam da beklediğim gibi çıktı.
*Buradan
O kadar boş bir bölümdü ki … Cidden hiçbir şey olmadı bölümde.
S01E08 (Sezon Finali)
S02E01
Kötü bir başlangıç yapmış sezona. Şu siyahi karakter takviyeleri de aşırı gereksiz olmuş.
S02E08 (FİNAL)
Sezonun geneline kıyasla hareketli bir bölüm olmuş. Bir şeyleri nihayete erdirmişler falan ama nihayetinde açık bitmiş denebilir.
İlk sezonun çok çok altında kaldı bu sezon. Tyler Perry, bu derece tıkandıysa yanına 1-2 yardımcı senarist alaymış keşke. O kadar kötüydü ki sezon boyunca diyaloglar. Aynı veya benzer cümlelerle sakız gibi uzayan sahnelerle doluydu tüm sezon. Annie’nin Washington’dan eski dostları tamamen kafa ağrısı oldular tüm sezon boyunca. Brody ise Annie ve Bonnie arasında daha etkin kullanılabilecekken kaybolup gitti bu üçlünün yanında. JB ve Washington ahalisi de iyice gereksizleşti bu sezon. Kız kardeşlerimizden de olması gereken katkıyı alamadık ne yazık ki bu sezon. Sezonun ilk bölümünde burun kıvırdığım o siyahi karakter takviyelerinin bu berbat sezona minik de olsa nefes olabildiğini itiraf edeyim. Bu berbat sezonun üstüne 1 sezon daha çekmemiş olmaları iyi olmuş kısacası.