Dijital platformlar arasındaki yarış kızıştıkça ortaya çıkan yapımların kalibresi de artıyor desek yalan olmaz. 2017’den bu yana ekrana getirdiği dizilerle kısa zamanda adından söz ettiren BluTV de ilk dönem projesi olan Yeşilçam‘ı geçtiğimiz günlerde izleyici karşısına çıkardı. Uzun süredir merakla beklenen bu iddialı projeyi daha yakından tanımaya ne dersiniz?

KİMLİK BİLGİLERİ

Tür: Dram, Komedi
Sezon/Bölüm Sayısı: 1 sezon, 10 bölüm (ilk 4 bölümü yayınlandı, 2. sezon onayı cepte)
Süre: 50-55 dakika
Yapımcı: Sunset Film
Yönetmen: Çağan Irmak | Senaryo: Levent Cantek & Volkan Sümbül
Önemli Bağlantılar: Resmi SiteIMDbVikipedi

KONU

1960’lı yıllar, Yeşilçam’ın en parlak dönemleri… Ateş Film markasıyla başarılı filmler çeken genç yapımcı Semih Ateş elindeki her şeyi eski ortağına kaptırsa da pes etmeden yoluna devam etmeyi kafasına koyar. Büyük Ateş adlı yeni bir yapım şirketi kurduktan sonra çekecek proje arayışına giren Semih’in aradığı fırsat bir gün tesadüfen ayağına gelir. “İki Kız Kardeş” adlı bu senaryo, o dönemde sıkça çekilen melodram filmlerinden oldukça farklıdır ve çekilmesi durumunda büyük başarıya ulaşacağı neredeyse kesindir. Semih tüm imkanlarını zorlayarak elini taşın altına soksa da bu süreç hiç kolay olmayacaktır, zira Yeşilçam’ın arka sokaklarında binbir çeşit gizli iş, karanlık sır ve ayak oyunu gizlidir.


KARAKTERLER

(soldan sağa): Mine, Semih, Tülin

  • Semih Ateş (Çağatay Ulusoy): Genç, hırslı ve gözü kara bir film yapımcısı. Küçüklüğünden beri sinemaya ve Yeşilçam’a aşık olan Semih’in tek hayali kendisini eski günlerine döndürecek bir film çekmek. Şirketi başta olmak üzere elindeki her şeyi kaybetse de hem itibarını hem de eski eşi Mine’yi geri kazanmak için elinden geleni ardına koymayacak.
  • Tülin Saygı (Afra Saraçoğlu): Tesadüfen keşfedilen Tülin, hem güzelliği hem de zekasıyla Semih’in hayalindeki yıldız adayı. Ünlü ve başarılı bir oyuncu olmayı her şeyden çok istese de şöhrete giden yolun iniş çıkışlarla dolu olduğunu fark etmesi, üstelik Semih’ten etkilenmesi uzun sürmeyecek.
  • Mine Cansu (Selin Şekerci): Semih’in eski eşi, Yeşilçam’ın yıldız oyuncusu. Ancak gittikçe yaş aldığı için yavaş yavaş gözden düşeceğinin farkında. Semih’i içten içe sevmeyi sürdürse de onun kendisinden çok filmlere tutkun olduğunu ve bu yüzden tekrar evlenemeyeceklerini biliyor.

(soldan sağa): Reha, İzzet, Hakan, Mümtaz, Adviye

  • Reha Esmer (Yetkin Dikinciler): Yeşilçam’ın en ünlü ve önde gelen prodüktörlerinden. Güçlü, eli kolu uzun biri, Yeşilçam’ın nabzını tutuyor desek yeri. Başarılı olduğu kadar, söz konusu kendi çıkarları ve iktidar hırsı olduğunda en yakınlarını bile silebilecek derecede tehlikeli.
  • İzzet Orkan (Özgür Çevik): Amerika’dan yeni dönen genç bir diplomat, geleceğin başbakanı olarak görülüyor. Sinemayla siyasetin birlikte işlemesi ve milli filmlerin çekilmeye başlaması gerektiği kanaatinde. Ancak bu zeka ve idealistliğin ardında sırlarla dolu bir kişilik var.
  • Hakan İncekara (Bora Akkaş): Semih’in dostu, iş ortağı ve Mine’nin kardeşi. Semih’in başını çoğu zaman belaya sokan, uçarı ve fırlama biri olsa da iyi niyetinden sual olunmuyor. Sinema dışındaki en büyük tutkusu ise kadınlar. Öyle ki bu çapkınlığın dozu çoğu zaman kaçabiliyor.
  • Mümtaz Bolat (Altan Erkekli): Semih’e gençliğinden beri sahip çıkan, onun sinema sevgisinin büyümesinde etkili olan bir emektar. Dile kolay 20 yıldır birlikteler. Vizyondaki filmlerin gişe durumları, sektörden son gelişmeler ve daha fazlası ondan soruluyor.
  • Adviye Saygı (Nilüfer Açıkalın): Tülin’in annesi. Biricik kızının bu parlak dünyada kaybolmaması için güvenilir insanlarla birlikte çalışmasını istiyor ancak gece hayatına ve alkole olan zaafı nedeniyle çoğu zaman işleri sarpa sardıran kendisi oluyor.

SON SÖZ

Öncelikle sinemaların kapalı olduğu ve alternatif mecraların yükselişe geçtiği pandemi döneminde bir dijital platformun sinema tutkusunu merkezine almış bir proje hazırlaması, oldukça manidar ve bir o kadar da keyifli. Semih Ateş’in yedinci sanata yürekten bağlı olan herkeste iz bırakacağı kesin. Tabii bunda karakterin iyi yazılmasının yanı sıra Çağatay Ulusoy‘un başarılı oyunculuğunun da etkisi büyük. Hakan: Muhafız’da senaryonun vasatlığı nedeniyle kendisinden göremediğimiz kaliteli performansa burada fazlasıyla şahit oluyoruz. Öyle ki yan karakterlere dönüldüğünde bir tık tempo kaybeden dizinin enerjisini adeta tek başına yükseltiyor. Onunla birlikte tüm kadroyu takdir etmek de lazım çünkü herkes üzerine düşen görevi başarıyla yerine getirerek hikayenin tıkır tıkır işlemesini sağlıyor.

Sırtını sadece başrolündeki star oyuncuya dayayıp gerisini boş vermemiş bir senaryo izlemekten dolayı mutluyum açıkçası. Dönemin siyasi olaylarının da hatırı sayılır bir yer tutması diziyi derinlikli hale getirirken ilmek ilmek işlenen bu arka planın hikayede nasıl bir noktaya varacağını merak etmemek zor. Bu tarz siyasi soslu hikayelerde oldukça deneyimli oluşu nedeniyle güven veren Çağan Irmak‘ın oldukça özenli bir işçilik çıkararak projenin hakkını verdiğini belirtmek de şart. Öte yandan dönemin yansıtılma ruhunun bazen “fazla Yeşilçam” bazen de fazla modern kalması yer yer göze batabiliyor ama teknik açıdan neredeyse kusursuz oluşu ve izleyici dostu senaryosuyla ortaya izlemesi keyifli bir iş çıkıyor. Kısacası Yeşilçam’ı son dönemin kaliteli Türk dijital dizileri arasına şimdiden yazmak mümkün. İzleyecek herkese iyi seyirler.

Not: Öte yandan Şokopop’un hazırladığı Yeşilçam 101 adlı seri de dizinin yayın süreci boyunca BluTV’de izleyiciyle buluşacak.