Cold Case — Tanıtım
13 yorum aytackara 26 Haziran 2012 10:10
Kaliteli polisiye dizilerin yayıncı kanallarından CBS ile CSI ailesi, Without A Trace gibi polisiye dizilerin yapımcısı Jerry Bruckheimer, 2003 yılında yeni bir polisiyeyi daha bizimle buluşturdular: Cold Case. 2010 yılına kadar süren ve toplamda 7 sezonu bulunan bu dizi, nasıl bir şeydir derseniz buyurun yazının devamına.
Cold Case de diğer Jerry Bruckheimer polisiyeleri gibi, aslında yayına giren birçok polisiye gibi her bölümü farklı bir cinayet araştırması üzerine kurulu bir dizi. Ama bu diziyi diğerlerinden epeyce ayıran birçok özelliği de bünyesinde mevcut. Giriş kısmını çok da uzatmadan direk dizinin yapısına-konusuna geçersek:
1) CBS yapımı dizi, konusu gereği “soğuk davalar” üzerine yoğunlaşmış bir dizi. Yani, emniyetin artık üzerinde çalışmadığı, fail-i meçhul olarak kalmış davaları inceleyen bir ekibin başından geçenler bu dizinin iskeletini oluşturuyor. Polisiye dizinin mekanı Philadelphia ve araştırılan bütün cinayetler, bu şehrin geçmişinde kalmış dosyalardan yapılıyor. Ayrıca, dizide 3-4 yıl öncesinde işlense de araştırılması kapanmış bir vakadan, 1910’lu yıllara kadar her dönemden vaka bulmak mümkün.
2) Peki, vakalar nasıl ortaya çıkıyor? Dizideki karakterler, elbette ki kapanmamış dosyaların tutulduğu bir depoya gidip de rastgele bir cinayeti seçip araştırmaya başlamıyorlar. Yıllar sonra bulunan cinayet silahı, kazılırken ortaya çıkan kemikler ya da kanser olduğunu öğrenince vicdan azabından polise gelip de önemli şeyler anlatmaya başlayan tanıklar… Dizi bölümünün başlarında ortaya çıkan yeni ipucu, ekibin yeniden açacağı dosyanın hangisi olduğunu belirliyor.
3) Dizinin içeriğiyle ilgili bir başka husus ise flashback, yani geriye dönüşler. Dizideki her bölümün başında yıllar önce işlenen cinayete ait çeşitli detaylar da bizlere sunulmakta. Yani, ölen kişinin hayatındakiler, muhtemel cinayet şüphelileri, ölümden önce karakterlerin başına gelenler ve cansız bedenleri… Bu nedenle birçok kez dönem dizisi havası sezildiği oluyor. Hatta öyle ki 2000’li yıllarda karşımıza çıkan kişinin cinayet dönemindeki haliyle arasındaki değişim de saniyelik geri dönüşlerle gösteriliyor.
4) Peki, yöntem? Soğuk davaları işlemek, gerektiğinde 1930-1940’lara gitmek güzel bir fikir gibi görünse de tahmin edersiniz ki pratikte pek de kolay olmayabilen bir durum. Yıllar öncesinden bu döneme halen yaşayan tanıklar bulmanın zorluğu, hafızalarının güçlü olmasını beklemek ve o dönemden kalmış delillerin sağlamlığı gibi çeşitli konular karakterleri zorlayan konulardan. Ama onların işini kolaylaştıran bir nokta varsa, bu da kuşkusuz günümüz teknolojisinin yapabildikleri. Tabii, olayların Amerikan Başkanı’na suikast, Ay’a çıkış gibi önemli günlerde meydana gelmesi de zaman zaman karşımıza çıkan, özellikle hafıza bakımından işe yarayan bir nevi bonus.
Yazıya, dizideki karakter bazlı kadroyladevam edecek olursak:
Lilly Rush, şehirde cinayet masasında görevli tek kadın dedektif olma özelliğini taşıyan polis ve Cold Case’in ana karakteri. Hayatına giren erkeklerle bir şeyler yürütmeyi pek beceremeyen, ailesiyle ve geçmişiyle arasıysa bundan daha karışık olan Lily, davaları çözmek için sınırları zorlamayı seven ve işkoliklik derecesinde işine bağlı biri. Karakteri, çıkışını bu rolle yapmış olan Kathryn Morris canlandırıyor.
Scotty Valens, Lily’nin davalardaki ortağı, ekipteki en büyük ve sadık desteği, karşı cinsle ilişkide neredeyse Lily kadar bir şeyleri yürütmeyi beceremeyen dizi karakteri. Ayrıca Scotty, davaları incelemedeki tutumu nedeniyle ekibin başı en çok ağrıyan da üyesi. Karakteri, bu rolüyle tanınırlık kazanan ve şu an bir diğer polisiye Law and Order: SVU‘da ana karakter olarak yer alan Danny Pino canlandırıyor.
Ufak not: Danny Pino, kadrodaki oyunculardan oynadığı karakterle ödül alan tek oyuncudur. Pino, Latin kökenli insanların aday olarak gösterildiği Imagen Ödülleri‘nde, 2010 yılında “En İyi Dizi Aktörü” ödülünü kazandı. Bu ödüle daha önce 2 kere de aynı karakterle adaylık kazanmıştı.
John Stillman, ekibin patronluğunu yapan ve gerektiğinde siyasi ya da diğer alanlarda ekibi -özellikle Lily ve Scotty- için mücadele veren bir komiser. Çünkü kuşkusuz, yıllar öncesinde işlenmiş suçların yeniden araştırılması, siyasi ya da birçok alanda ekibin başını ağrıtan bir diğer nokta. Karakteri, zengin oyunculuk geçmişi bulunan John Finncanlandırıyor.
Nick Vera, ekibin en eğlenceli karakteri ve kendi içinde sorunları olsa da hayatı en normal denilebilecek ekip üyesi. Nick, geçmişe konuk olunan davalarda orijinal yöntemlerini kullanmaktan geri durmayan, Lily ya da Scotty kadar olmasa da olayları sonuçlandırmak için sınırları zorlamayı seven biri. Karakter, zengin oyunculuk geçmişi bulunan bir diğer isim, Jeremy Ratchford tarafından canlandırılıyor.
Will Jeffries, ekibin bir diğer kıdemlisi ve John’un yardımcısı. Bunun yanında, Vera’nın da ekipteki ortağı. Will de ekipteki diğer bütün üyeler gibi özel ve aile hayatında problemleri pek bitmeyen, ama yine de neredeyse Vera kadar normal bir ekip üyesi. Karakteri, siyahi oyuncu Thom Barry canlandırıyor.
Ufak not: Dizi ilk başladığında, birkaç bölümlüğüne Chris “Lass” Lassing (Grey’s Anatomy‘nin Alex’i Justin Chambers) karakteri Lily’nin ortağı olarak yer almış olsa da 1×06’dan itibaren, Scotty Valens karakteri diziye giriş yapmış ve ortak konumuna gelmiştir.
Kadronun ardından yazıya, dizi ile ilgili çeşitli detaylardan bahsederek devam edersek:
a) Cold Case, kullanılan müziklerin lisanslı olması nedeniyle, bu derece uzun soluklu olan, ama Amerika’da DVD’si çıkmamış nadir dizilerden birisidir. Dizide çoğunlukla, araştırılan davanın geçtiği yıllara ait olan müzikler kullanılmaktadır. Dizi sayesinde bazı eski şarkıların Amerika’da yeniden popüler hale geldiği olmuştur.
b) Dizi, ülkemizde sezonlar boyunca Cnbc-e tarafından yayınlandı. Bunun yanında, içinde Emmy dahil olmak üzere 25 ödül adaylığı almış ve 6’sı ASCAP Ödülleri’nden olmak üzere toplamda 9 ödül de kazanmıştır.
c) Bu CBS dizisi de Jerry Bruckheimer’ın projeleri arasında zaman zaman başvurduğu ortak bölüm (cross-over) yönteminden nasibini alan bir dizi. Dizinin ana karakterlerinden Scotty Valens, CSI:NY 3×22‘ye, bir davayla ilgili dedektiflerden Stella Bonesara’nın bilgisine başvurmak için konuk olmuştur.
d) Cold Case, 6. sezonunda reytingleriyle orta seviyeyi tutturan bir yapımdı ve CBS, Without A Trace ile arasında yaptığı seçimde Cold Case’i devam ettirdi. 7. sezonda saat değişiklikleriyle yayınlandığı Pazar günü, reytinglerinde biraz daha düşme yaşayınca, CBS “fazla masraflı” olduğu gerekçesi ile bu sefer devam etmemeyi seçti ve dizinin 8. sezonunu istemedi. Ancak bu, dizinin ucu açık bir sonu olduğu anlamına gelmesin. Cold Case final denilebilecek bir sonla yayın hayatını bitirmese de son bölümüyle tutarlı bir şekilde ekranlara veda etti.
Cold Case, bu zamana kadar bitirilme kararına en çok üzüldüğüm dizi olma özelliğini taşıyor. Müzikleriyle, geçmişe dönük vakalarıyla, bu vakaları işleme ve çözme yöntemleriyle kendini diğer polisiyelerden, hatta diğer yapımlardan farklı kılmayı iyi bilen bir dizi. Karakterlerin kendi özel hayatları ve birbirleriyle olan ilişkilerinin dizideki payı da cabası… Oyunculukların yeterli olduğunu söylememe bile gerek yok sanırım. Sonuçta Cold Case, hiç değilse denenmesi için kesinlikle tavsiye edebileceğim, konusu ilgisini çeken herkesin izlemesi gerektiğini düşündüğüm bir dizi.
Bitirmeden önce, dizinin giriş müziği ve tam versiyonu… İzleyenlere ve izleyeceklere iyi seyirler.
yorumlar
Oh beee! İçime dert olan bir yarayı kapatmışsın aytackara. (Cold Case’in buralarda tanıtım yazısı olmamasına pek üzülürdüm ben.) Ellerine sağlık.
Kaç sezon boyunca bayıla bayıla izlediğim, hiç sıkılmadığım, tutarlı bulduğum nadir polisiyelerdendir. Bi bu kadar daha devam edebilirdi, ben de devam ederdim. İptal ettiği sene, “Pahalıymış, peeeh…” dedirttiydi CBS bana aylarca. Ben de senin gibi hala üzülürüm iptaline. Tüm karakterler dostumdu benim yahu…
Sonradan ek :
Bir de bölüm başında ilgili cinayeti gösterirken fonda çalan şarkının kaç yılına ait olduğunu ve dolayısıyla kaç yılındaki cinayeti çözeceğimizi bulma oyunu oynardık biz evde. Pek eğlenceliydi. (Hatta bir keresinde şu yazıma ilham kaynağı olmuştu.)
@dkamoy Cold Case ve The Closer .. Bu ikisinin olmamasına ben de bozuluyordum. Hele hele buna… Açıkçası elim gidemedi, çünkü yazması ağır geliyordu. Sonunda, “cesaretimi toplayabildim” diyebileceğim bir şekilde başına oturdum ve bitti.
Masraf konusuysa benim de sürekli laf saydığım bir şey. Bu yazı boyunca kaç kere daha laf saydım bilmiyorum… CSI’ları ve bu diziyi ömrüm boyunca izleyebilirim. Hatta, izlediği dizileri tekrardan izleyen biri olmamama rağmen zaman zaman aklımdan geçer tekrardan başlamak… Kim bilir belki de ölmeden önce bir gün yaparım. Ben teşekkür ederim.
Ek: The Closer’ı aylardır bekletiyorum ama başına oturamadığmdan değil. 13 Ağustos’ta dizi finali var. Hatta aynı gün, spin-offu Major Crimes da başlıyor. Dizi finalinden sonra yazayım diye aylardır bekletiyorum…
Hiçbir zaman düzenli takip ettiğim bir dizi olmadı ama ne zaman Cnbce’de görsem seyrettim. Hatta CBS’teki tek sevdiğim polisiye bile olabilir kendisi.
Karakterler çok güzel yaratılmıştı. Özellikle Lilly Rush’ın soğukluğunu hep sevmişimdir.
Sitede tanıtımı olmamasına üzülüyordum. Ellerine sağlık.
Geçenler de dizilere bakarken tanıtım yazısı olmadığını görünce üzülmüştüm ama şimdi çok sevindim. Ellerinize sağlık. Ben bu diziyi son sezonlara doğru izlemeye başlamıştım. Bir kaç bölüm izledim ama izlediğim her bölüm çok güzeldi. Diğer polisiyelere nazaran daha durgun bir yapısı var. Belki karakterlerinden de dolayıdır. Durgun, sakin pek aksiyonu olmayan bir dizi. Bölümün sonlarına bayılırdım. Hem eski hem yeni halini göstermeleri ve eski ile bağlatılı final yapmaları çok etkileyici gelirdi bana… Müziklerin güzelliğini söylememe gerek bile yok…
Lilly Rush ile Sarah Linden yapı olarak birbirine benzer karakterler sanki. Saga Norén de katılabilir mi benzerlik açısından, daha seyredemedim The Bridge’i.öyle bir izlenim edindim sanki.yapı olarak birbirlerini andıran karakterler gibi.
Cold Case benim de cnbc-e’den takip ettiğim bir diziydi. son bir, belki bir buçuk sezonunu seyredemedim (teknik sorunlar yaşadım,uzun hikaye), ama seyrettiğim hemen hemen bütün bölümlerinden keyif aldım. ağır havasını seviyordum, cinayetin olduğu senenin favori şarkılarını çalmaları güzel bir ayrıntıydı, favori bölümüm 5.sezon 3.bölümdür,bir şarkı bir dizideki konuyla ancak bu kadar örtüşebilir (kelly clarkson-breakaway).
seyredemediğim bölümleri bir zaman bitireceğim ama ne zaman olur bilemiyorum.önümüzdeki yıllar gösterecek.
@abidin77: Lilly ile Sarah Linden benzetmene katılıyorum.
Saga Noren daha çok Bones, Sheldon ya da Data‘ya benziyor.
En sevdiğim 5 diziden biriydi. Ne yazık ki birçok bölümünü kaçırdım. İnternetten indirmeye kalktığımda ise birçok bölümün Türkçe altyazısının olmadığını gördüm. Bahtsız bir dizi.
Bu diziye başlamam Cnbc-e ile oldu benim çok severek izledim. İlk sezonlar çok kaliteliydi ama bana göre son sezonlar o kadar iyi değildi. Lily nin hatrı için izledim denilebilir.
The Closer dizisi ise en sevmediğim polisiye dizilerinden O kadın başrol beni diziden ayrı bir soğutuyor.
Dizinin tanıtımını tesadüfen gördüm ve çok mutlu oldum. Cnbc-e’de karşıma çıktıkça izlediğim en favori polisiye dizisiydi. Bu kadar güzel yazılmış bi tanıtımdan sonra, baştan sona izleme kararı aldım. Teşekkürler @aytackara
Reboot planlıyorlarmış. CBS’te, orijinal yaratıcısıyla. Yepyeni bir araştırma ekibiyle.
Aman Tanrım falan. Ne oluyor lan? Ben bir şok olup geliyorum.
Başlığa bir heyecanla girdim ve sevindim habere ama keşke reboot değil de eski ekiple devam etse… Favorilerimdendir.
CBS yokum diyor