Efsanenin Yeniden Doğuşu : Dracula | İnceleme
28 yorum Emir Han 03 Kasım 2013 10:39
NBC’nin merakla beklenilen sonbahar dizilerinden biri olan ve daha önce şu yazımızda da kendisinden bahsettiğimiz Dracula en sonunda açılışını yaptı. Bu kez kan, korku ve akıl oyunlarının ön planda olduğu dizinin, diğer Drakula yapımlarından farkı, Drakula’nın kendisini çok iyi temsil edebilmesi ve kamufle olabilmesi… Tabii Drakula karakteri için bu tür nitelikleri karşılayabilen bir oyuncudur Jonathan Rhys Meyers (Mission: Impossible III, The Tudors). Onun adının duyulması bile diziye olan ilgi ve saygınlığın artmasına neden olduğu kesin.
Ancak her şey bir oyuncuyla bitmiyor. Diziye ısınıp, sadık bir izleyici olabilmemiz için senaryo ritminin performansı da çok önemli. Her hafta koskoca 45 dakikamızı bir diziye ayırmamız için bizi o diziye çeken bir şey olmalı. Bir etken, bir sempatisi olmalı… Dizinin geleceği için konuşmak henüz erken, fakat hit bir dizi olacağı şimdiden belli.
Kazıklı Voyvoda olarak bilinen Drakula, gerçekte 1456 yılında Osmanlılar’a esir düşmüş ancak sonunda ülkesinde vali olarak atanmayı başarmıştır. İlk yıllarda Osmanlılarla ilişkisinin iyi olmasına rağmen sonraki yıllarda Avrupa ittifakına katılıp Osmanlılara karşı savaş açmıştır. Drakula kazıklara oturtarak birçok Osmanlı askerini öldürmüştür.
Gerçek hayattan alınan bu kişilik, Bram Stoker‘ın romanlarıyla farklı bir seviyeye taşınmıştır. Stoker’ın romanlarındaki Drakula karakterinin etnik kökeni Macar olup, Transilvanya’da yaşamaktadır. Aynı zamanda kendisi güçlü bir vampir, simyacı ve büyücüdür. Stoker’ın romanlarının ana konusu, Drakula Şatosu’nda kalan Kont Drakula’nın kendisini yok etmek isteyen bir grup insan ile olan mücadelesi hakkındadır.
Yazının buradan sonrasının ilk bölüme göz atıldığı takdirde okunması tavsiye edilir.
Eğer Drakula’nın geçmiş yıllardaki serilerini ve hikayelerini bilirseniz, dizide Dracula efsanesine değişik bir bakış açısıyla bakıldığını görebilirsiniz. Dizinin açılış sahnesinde Drakula’nın dirilişine tanık olduktan kısa bir süre sonra, dünyanın en ünlü vampirini Amerikalı girişimci Alexander Grayson kılığında görüyoruz. Bram Stoker’ın romanlarından apayrı ve izleyiciye de yabancı bir girişle başlanılsa da şunu söylemek lazım ki NBC’den beklenilmeyecek bir hareketti.
Dizide romandan ayrı olan karakter sadece Drakula değil. Drakula ile birlikte, Renfield (Nonso Anozie), Jonathan Harker (Oliver Jackson-Cohen), Mina Murray (Jessica De Gouw) ve Van Helsing’e de (Thomas Kretschmann) romana uymayan birçok özellik eklenmiş. Ayrıca bunların dışında, dizi, izleyiciye kimin hangi safhada olduğunu ya da niyetinin ne olduğunu kesinlikle belli etmiyor. Örnek vermek gerekirse: Dracula bir yandan düzenlediği partide teknolojiyi geliştirmek istediğini dile getiriyor ve “kablosuz” enerji gösterisini sergiliyor; ama bir yandan da sadece intikamını almak için Londra’da olduğunu belirtiyor.
Drakula düşmanlarını teker teker temizlemeyi başarsa bile yepyeni bir vampir avcısı da diziye şart. İnsanların kanını emmeyi kimseye görünmeden ve itibarı bozulmadan yapabilen Drakula’nın sırrını bilen birilerinin de çıkması muhtemel. Açılış bölümünde tecrübesiz ve şuana kadarki en saçma vampir avlama girişiminde bulunan avcının, Drakula’yı yakalayamamasından sonra çıta daha baştan düşmeye başladı gibi.
Dizide Van Helsing karakteri olsa da aynı adlı 2004 yapımı filmindeki gibi bir vampir avcısı görmek isterim. Birinci bölümden zaten Drakula ile Ejderha Tarikatı arasındaki mücadelenin büyüyeceği kesinleşti. Ezelden de Drakula’nın ailesinin canına mal olan birtakım olayların olduğunu da biliyoruz. Fakat yine de diziye değişik karakterler lazım.
İleriki bölümler için tahminlerde bulunmak gerekirse: Drakula’nın eski eşinin reenkarnasyonu olan Mina Murray karakterinin Drakula’nın planlarını suya düşürebilecek veya dikkatini dağıtabilecek bir etken olduğunu söyleyebiliriz. Drakula, Ejderha Tarikatı’nı bitirmek ile Mina arasında bir seçim yapmak zorunda kalabilir. Mina’nın nişanlısı, genç muhabir Jonathan Harker’la Drakula arasındaki rekabetin de büyüyeceği aşikar.
Her ne kadar “Her dizi kendi çapında tektir” deseler de dizilerin birçok ortak yönü ortaya çıkabiliyor. “Dracula’yı hangi dizilere benzeterek tanıtabiliriz?” derseniz bu Hannibal ve Dexter olur. Hem Hannibal’ın hem de Dexter’ın Drakula gibi kendilerine özgü bazı alışkanlıkları var. Kendilerine özgü “karanlık yönleri” var. Hannibal damak tadını insan etine ayarlayan, Dexter yaşam tarzını suçluları öldürmekte bulan ve Drakula da biraz yapısından dolayı olsa da insanların kanıyla beslenen bir karakter.
Üçünün de insanlardan sakladıkları hobileri, merakları ve sadistik özellikleri var. Suçlunun ön planda olduğu ve hiç yakalanamadığı dizileri seviyorsanız Dracula’yı da seveceksiniz…
yorumlar
@Emir Han : Hoş geldiniz ve ilk yazınız hayırlı olsun. Epeydir unuttuğumuz inceleme yazılarına güzel bir dönüş yapmamızı sağlamışsınız. aytackara’nın da editörsel düzeltmeleri ile hoş bir bildiri oldu. İkinize de teşekkürler.
Ellerine saglık cok guzel yazı olmus Emır. ben bu dızıyı wowwwwoooww dıye bekleyenlerdendm ama ılk bolum vasatın bıraz ustunde gectı.. sımdı ıkıncı bolumu seyredecegım ve yıne aynı cızgıde gıderse bırakacagım sanıyorum sorun dızının ozel kanalda yayınlanıyor olmaması.. bu dızıyı bı hbo bı showtıme bı amc alsaydı ekrana baglardı ılk 10 dakıkada.. neyse hemen hukum vermeyeyım.. ıkınxı bolumu ızleyelım.. dexter gibi olursa superrrrr ama hannıbal gıbı olursa ıkıncı bolumde bırakırım
Rica ederim, zevkti. Zaten sevdim de bu yazıyı ben. Yerinde tespitleri var. Eline sağlık Emir Han, ilk yazın da hayırlı olsun. Diziye gelirsek:
İlk bölümden sonra şu yazının yorumlarında da dediğim gibi kafam karışıktı ve çok bir şey anlamadıydım olan bitenden. 2. bölümde de pek bir fikir değişikliği olmadı. Tam vazgeçmedim ama biraz hayal kırıklığına uğramış durumdayım galiba.
Bu da günümüz popüler versiyonuyla çekilen vampir dizilerine fazla bağlı olmamdan olsa gerek. Haç çıktı mı ortaya gülmem geliyor vallahi. Jonathan Myers’a saygım baya vardır, Katie McGrath sayesinde de sürüklenip gidiyorum da ne olacak bilmiyorum.
Reyting durumundan iptal olmasını da istemem doğrusu. Sezonunun 10bölüm olması ciddi bir avantaj şu aşamada.
İlk iki bölümü izledim, “tırt” bence, olmamış. Yazıda “hit bir dizi olacağı şimdiden belli” denilmiş lakin hiç de öyle bir durum yok. “Dracula” etiketinden dolayı ilgi çekecek tabii ki.
Jonathan Rhys Meyers nedeniyle izlemeye devam edeceğim mecbur. Yalnız, adam ne kadar çökmüş. Alkol bağımlılığından kurtuldu mu acaba?
En yakın zamanda iptal olsa iyi olur aslında, izlemekten de kurtulurum.
DP’de ilk bölümünü çeviren arkadaştan da illallah geldi artık. Çevireceğim deyip bıraktığı kaçıncı dizi bu!
Not: Haftalık nefretimi kustum, mazur görün arkadaşlar.
Edit: @Kutaythejai, “Hannibal kötü bir dizi” gibi konuşmuşsunuz ama Hannibal gibi olabilse keşke. Onun yanına bile yaklaşamıyor şimdilik.
İlk yazın hayırlı olsun. Güzel bir yazı olmuş ben diziye daha bakmadım. Biraz ilerlesin gelen yorumlara ve reytinglere göre karar vereceğim. Yazı da güzel bir yazı olmuş, tekrardan eline sağlık.
@luna Bunu ben ona düzenli olarak söylüyorumdur herhalde ama yaş itibarıyla kafasının dikine gidiyor maalesef
Neyse ki bıraktı mı bir alanı çıkıyor ya da ayarlıyor. Son karar itibarıyla True Blood’a kadar başkasına niyeti yok ama belli olmaz onun işi.
@aytackara, bıraktığı dizileri ondan sonra çevirenler bir şey demiyorsa bize bir laf düşmez zaten.
Ben bu dizinin de çeviri başlığını o açtı sanıyordum, o açmamış meğer, düzelttim az önce üstteki yorumumu.
izlenecekler listemde yorumlarda olumlu birşey göremesemde izlemekten vazgeçmedim:Ppp ilk fırsatta bakcam
@luna sana özel söylemiyorum ama insanların sevmediği diziler için iptal olsa da rahatlasak tarzı cümlelerinden çok hoşlanmıyorum. Bununla başka ortamlarda da karşılaşıyorum. Belki seveni vardır;) iptal olacağına izlemeyi bırakabilirsiniz.
Öncelikle herkese yorumlarından dolayı teşekkürler. İlk yazımın konusunu Dracula seçmemin nedeni ilk iki bölüm yayınlanmasına rağmen durumunun halen belirsiz olmasıydı.
Yazıda da bahsettiğim gibi diğer bütün Bram Stoker romanlarından farklı bir girişle başlanılması biraz izleyicinin düşük olmasında bir etken olabilir. Alexander Grayson karakterine daha alışabilmiş değiliz çünkü.
@luna – Bazı diziler oyuncu kadrolarıyla bile bir popülerlik yakalayabiliyor. Dracula aslında o kadar kötü bir başlangıç yapmış değil. Daha yayınlanmayan 8 bölüm daha var. Direkt dizinin geleceği hakkında kötümser konuşmamak lazım. Ayrıca Hannibal bile ilk bölümleriyle merak uyandırdıysa da iptal edilebilme riski olan bir diziydi..
@towanda, haklısınız. “İptal olsa da rahatlasak” demedim ben zaten, “iptal olsa ‘benim açımdan’ iyi olur” olarak düzelteyim onu.
Sırf Jonathan Rhys Meyers yer aldığı için izlemeye devam edeceğim, üstte de belirttim zaten. İlk iki bölümünü kötü bulduğum için, bu seviyede devam edecekse iptal olması daha iyi diye düşünüyorum. Sevenleri açısından kötü olur tabii.
Edit: Bir de, ben dizilerin reytinglerine göre yorum yapmıyorum arkadaşlar. Mesela bu sezon başlayan The Blacklist ve Sleepy Hollow dizileri reyting sonuçlarına göre tutmuş görünüyor yanılmıyorsam. Ama bu dizilerin konusu hiç ilgimi çekmiyor, reytingi iyiymiş diye izlemem. Öte yandan, Hannibal’ın reytingleri oldukça kötüydü ama kim ne derse desin dizi kaliteliydi. NBC, güzelim dizisini izlettirmeyi becerememişse banane.
@luna Ben kendi açımdan öyle düşünemiyorum. Dracula dolu diye – arkadaş bayadır ben çevireceğim bunu demişti – başka bir diziyi üstlenip de daha 2. bölümden boşalınca muhtemelen hoş olmuyordur öylesi kişiler için. Yoksa boşta olan biri – ki bu bölümü hali hazırda çevirenler de pek boş sayılmazlar gerçi – talep olacak bir dizi için çeviriye tabii niyetlenebilir.
Hatta bir şeyi itiraf edeyim, ben bunun olabileceğini tahmin ettiğimden dolayı 2 bölümdür Dizimag’ten izliyorum. Dediğim gibi benden dolayı da olabilir.
@aytackara, ben de öyle düşünmüyorum aslında. Yoksa rahatsız olmazdım. Politik konuştum orada.
Bu iş gönüllülük esasına göre yapıldığı için çok da bir şey diyemiyorsun. Dediğim gibi; dizileri o bıraktıktan sonra devralanlar bir laf etmiyorlarsa, -altyazılara hiç katkısı olmayan biri olarak- benim bir şey demem uygun kaçmaz herhâlde.
İlk yazın hayırlı olsun Emir Han, zevkle okudum.
Diziye gelirsek, yüksek beklentilerle oturmadım karşısına ama yine de bir miktar hayal kırıklığına uğradım. Üstelik, haç kullanımı gibi eski vampir hikayelerine bağlı kalınması çok hoşuma gitmişti. Ama 2. bölümde gerçekten çok sıkıldım. Açıkçası 2. Hannibal vakası olur mu diyordum ama çok zor bence. Kısacası ben 10 bölüm olmasına rağmen kararsızım.
Ben de ilk bölümde baya sıkıldım ama bu artizlerin hepsinin ayrı hastası olduğum için sıkıntıdan ölsem de sonuna kadar izleyeceğim.
Ilk yazın hayırlı olsun @Emirhan. Devamını bekliyoruz.
Eline saglik emirhan. Gayet guzel bir inceleme yazisi olmus. Bu sene yeni dizi almamayi tercih ettigim icin bu diziye de bakma sansim olmadi. Ama tantimlarinda dikkatimi cekmisti. Yorumlarin boyle gelmesi uzucu oldu. Umarim toparlar ve efsaneye yakisir sekilde devam eder. Onay alir ve buradan da sezon finaline dair pozitif yorumlar gelirse sans vermek vermek isterim.
Tekrar eline saglik. Ilk yazin hayirli olsun.
Ellerine sağlık @emirhan, yeni bir kalemin yazısını okumak da ayrı bir keyif. Umarım devamı gelir…
Bu arada bu dizi benim ikinci Walking Dead‘im olacak sanırım, bu sitede kimsenin pek beğenmediği ama benim sevdiğim diziler kervanından olmaya aday yani; çünkü ben ikinci bölümün başından da mutlu ayrıldım. Beklenti meselesi bu sanırım; çünkü ben bu diziden ne umup, ne beklediysem şu ana kadar onu veriyor dizi bana ne eksik ne de fazla. Umarım siz sevmeseniz de bu Amerikanlar’ın hoşuna gider dizi ve Walking Dead kadar olmasa da, en azından devam edecek kadar izlenir.
Siz beklentinizi yükselttiniz herhalde ondan sevemediniz, ama dizi benim için şu ana dek gayet güzel akıyor…
@alperen4700 Şahsen ben sıfır beklentiyle oturdum ve yine de sıkıldım. Ama aklımda kalmadı değil, Jonathan Rhys Meyers hatırına devam etmeyi de düşünüyorum bir yandan, kısacası kararsız kaldım. En iyisi 3. bölüme de bir bakmak.
ıkıncı bolum sonrası da yorumum pek degısmedı.. dızı buyuk bır hıt olabılecekken harcanmıs gıbı… sanıyorum bırakacagım… zaten kabarık bır lıstem var bununla vakıt gecırmım
@luna hannıbal ıcın erken mı karar verdım dersın? aynı dracula gıbı ıcıme sınmedı.. ıkıncı bolum sonrası hard dıskten sılmıstım dızıyı ve seyretmedım….
@Kutaythejai : Dizi zevkini doğru anladıysam daha yormayıcı, akıcı, zaman geçirmelik dizileri seviyorsun. Hannibal ilk sezonunda bence leziz bir diziydi ama bence hiç geri başlama. Sevsen ilk 2 bölümde severdin.
@dkamoy dogru soyluyorsun, ben kendımı de cok elestırırım abuk sabuk dızılerı de sevıyorum dıye bı taraftan the walkıng dead, homeland, ahs, da vıncı”s code, kıllıng hastası ıken dıger taraftan glee, the carrıe dıaıresı, pll, dallas gıbı dızılerle keyıflı vakıt gecırıyorum. Bu arada cogu dızıler ıcın fıkırlerını begenerek okuyorum, cıddı ıyısın bu konuda
Dracula resmen steampunk fabrikası kurmuş yahu süperrrr!!! Türü seven biri olarak bu pek bir hoşuma gitti. İkinci bölümde türden esintiler göremedik ama ilerisi için ümitliyim. Fabrika tam anlamıyla faaliyete geçerse değmeyin keyfime
Yazı için ellerine sağlık @Emir Han, devamını bekliyoruz.
diziyi çok sevdim. sleepy hollow ve tomorrow people ile birlikte yeni sezonda en çok hoşuma giden dizi oldu.inşallah amerikan seyircisinin gazabına uğramayız
Çok Vasat bir yapım. Ah keşke Francis Ford Coppola nın Draculasından biraz ders alabilseler.
Ben hiç beğenmedim. Günümüz Vampirlerinden sonra çok düz geldi Dracula. Bir Klaus veya Elijah değil :). Yine de Jonathan Rhys Meyers hatırına 1-2 bölüm daha izlerim. Yazı için teşekkürler ayrıca, çok güzel bir tanıtım olmuş.
Diğer başlıkta bahsi geçince aklıma geldi, yazayım dedim. Ben 3. bölüme de bakarım demiştim ama oyuncuların hatırına bile olsa bir türlü elim gitmedi izlemeye. Reytingler de sağolsun hiç yardımcı olmuyorlar, bu sefer kesin bakmayacağım devamına.
Eline sağlık @Emir Han; güzel olmuş yazı
Yalnız ben ilk bölümde sadece kostümleri ve müzikleri beğendim. Senaryo yavan geldi ama sonradan açılabilir, belli de olmaz. Beklentimin altında kalınca ilk bölümden sonra bıraktım. Bu sene biraz daha seçici gibiyim galiba ama ileride yorumlar iyi olursa ve 2.sezon onayı alırsa bakabilirim.
Doğrusu ben bu dizide çok kararsız kaldım iyi yada kötü diyemiyorum, Jonathan Rhys Meyers’ın oyunculuğunu seviyorum fakat dizi çok heyecansız, Jonathan diziyi sanki tek başına götürüyor gibi bir durum var .
Hikaye bir yerde tıkandı gibi geldi bana , başrol kadın karakteri ve kız arkadaşını hiç sevmedim belkide ondan tıkanmıştır : )
Dracula S01E06 Hakkında…
Bugüne kadar çıkan en güzel bölümüydü sanırım, o kadar hızlı ilerledi ki gecenin bir körü yarı uykulu geçtim başına, kesin uyuya kalır kalanı sabah izlerim diye düşünerek, ama bölüm ne ara bitti anlamadım. O kadar çok da önemli olay oldu ki, bu dizi konu bakımından öyle ekstrem yaratıcı-tuhaf şeyler anlatmıyor belki ama anlatış şeklini çok sevdim, seviyorum ben.
Ha bir de reyting artırdığı bölüm -evet kop kop kop :)- de oluyor kendisi neredeyse tekrar ikinci bölümün reytingine ulaştı dizi, 1.1 reyting oranına çıktı bu bölümle yani 0.2 reyting oranı ve 1 milyon izleyici sayısı kadar artırmış oldu son iki üç bölüme nazaran. İnşallah 1.2, 1.3’e çıkar, bunu da korursa iptal olmaz gibi geliyor bana. Tek 1.1’yi korusun o da yeter bana. Nolur iptal olmasın…
Bir de Merlin’in Morganası’nın bu bölümde Mina ile olan o malum sahnesi ayrıca çok izlenesiydi iki kadın oyuncu da çok iyi iş çıkarmışlardı, takdir ettim doğrusu, sevenlerine duyurulur…
Son olarak ben ulusalların bu az bölümlü sezon mantığını sonuna kadar destekliyorum, hem bölüm içinde olaylar çok hızlı akıyor, hem de dizinin sezonu tam tadında bitiyor. Önce Sleepy Hollow sonra da bu, darısı diğer yeni dizilere inşallah…