Once Upon A Time’daki Lost Göndermeleri
6 yorum rpdi 10 Nisan 2012 09:03
Geçtiğimiz sonbahar ABC‘de başlayan ve oldukça popüler olan, fantastik dizimiz Once Upon A Time, bilindiği üzere Lost yazarlarının elinden çıkma. Hal böyle olunca da Lost’a benzerlikleri ve dizinin içinde Lost’a dair yapılan göndermeler dikkatlerden kaçmıyor. Ben de bunların 22dakika sayfalarında bir bildiri olarak yer almasını istedim. Birkaç kaynaktan (1–2–3) yardım aldım, birkaç birşey de ben ekledim ve ortaya böyle bir yazı çıktı. Fakat bildiri, ispiyon içerikli olduğu için iki dizinin de izleyicisi olmayan okurlarımıza, yazının devamından uzak durmaları önerilir.
1) Lost, Jack‘in kaza sonrası gözlerini açmasıyla başlar. Benzeri bir sahneyi, Once Upon A Time 1×1’de Emma araba kazası yaptıktan sonra görüyoruz.
2) Once Upon A Time’daki Storybrooke kasabasının yıllardır çalışmayan saati 8:15’i gösteriyor. Lost’ta kaza yapan Oceanic hava yolları uçağının sefer sayısı 815’ti.
3) Once Upon A Time’da Regina‘nın evinin kapı numarası 108. Lost’un 2. sezonunda ortaya çıkan ambarda, korkunç şeyler olmaması için Desmond‘ın her 108 dakikada bir butona basması gerekiyordu.
Emma (Jennifer Morrison) ve Henry (Jared Gilmore)
4) Once Upon A Time’da baş karakterimiz Emma‘nın soyadı Swan. Lost’ta da bazı gizemli olayların merkezinde Kuğu (Swan) istisyonu adında bir yer vardı.
5) Emma’nın oğlu Henry‘ye adı verilirken, Lost’ta Benjamin Linus‘ın ilk karşımıza çıktığında kullandığı sahte adı Henry Gale‘den esinlenilmiş olduğu tahmin ediliyor.
6) Once Upon A Time’da Emma’nın kaldığı otelde oda numarası 4. Bu sayı aynı zamanda Lost’un meşhur sayılarının (4-8-15-16-23-42) birincisi oluyor.
7) Once Upon A Time’ın ilk bölümünde 8:15’te takılı kalan ve Emma’nın dönüşüyle çalışmaya başlayan saatimiz, 8:16’yı gösteriyor ve ilk bölüm bitiyor. Ertesi gün Mary Margaret baktığında ise 8:23’ü görüyoruz. Bu “8-15-16-23” sayıları aynı zamanda Lost’un meşhur altı sayısının dördü.
8) Once Upon A Time’da Henry, sürekli Storybrooke’u kimsenin terk edemeyeceğini, ederse çok kötü şeylerin olacağını söyleyip duruyor. Lost’ta ise aynı cümlenin ada için birkaç yüz defa kullanıldığı duymuştuk.
9) Once Upon A Time’da Henry’nin Ultimate Wolverine vs. Hulk adlı çizgi romanı okuduğunu görüyoruz. Bu kitabın yazarı Lost prodüktörlerinden ve yazarlarından Damon Lindelof.
10) Once Upon A Time’da Asley‘in hamileyken sevgilisi Sean (Prens Thomas) tarafından terk edildiğini görüyoruz. Aynı şey Lost’ta Claire’ın başına gelmişti.
11) Once Upon A Time’da birkaç defa Apollo markalı çikolatalar görmüştük. Aynı çikolatalar, Lost’ta da vardı.
12) Once Upon A Time’da Mary Margaret’ın evinde gördüğümüz MacCutheon Scoth markalı viski şişesinin aynısını Lost’ta, Charles Widmore’un evinde de görmüştük.
13) Once Upon A Time’da Rumpelstiltskin‘in kullandığı “Sihir, birçok şeyi yapabilir, fakat ölüleri asla geri getirmemez, ölen ölmüştür” şeklindeki cümlesinin aynısının Lost’ta ada için kullanıldığını birçok defa duymuştuk.
14) Once Upon A Time’da David‘in (Prens James) karısının adı olan Kathryn, Lost’taki Kate‘in (Katherine) adından esinlenilerek ortaya çıkarılmış olsa gerek.
Külkedisi ve Rumpelstiltskin
15) Once Upon A Time’da Rumpelstiltskin‘in Külkedisi‘ne söylediği “Bebeğini istiyorum” cümlesini Lost’ta The Others (Diğerleri) olarak nitelendirdiğimiz grubun Claire‘e söylediğini duymuştuk.
16) Once Upon A Time’da Ashley (Külkedisi) , kızının adını Alexandra koyuyor. Bu isim, Lost’ta Ben’in üvey kızının adıydı.
17) Once Upon A Time’da Şerif Graham‘ın geçmişini hatırladığı bölümde (1×7) gece yarısı uyanıp Regina’ya “It didn’t feel like a dream. It felt like a memory (Hiç rüya gibi değildi, sanki gerçekten yaşadığım bir anı gibiydi)” demişti. Lost’ta aynı cümleyi Desmond‘ın Penny‘ye söylediğini duymuştuk.
18) Once Upon A Time’da Mary Margaret’ın Jules Verne‘e ait, The Mysterious Island (Esrarlı Ada) adlı kitabı okuduğunu görüyoruz. Lost ve ada desem yeterli olur herhalde.
19) Once Upon A Time’da 1×9’un sonunda kasabaya gelen gizemli yabancının (August) motosiklet plakasının 23 olduğunu görüyoruz. Bu sayı aynı zamanda meşhur Lost sayılarının beşincisi.
20) Henry’nin odasında, üzerinde kuğu olan bir ekran görüyoruz. Yani Lost’taki kuğu istasyonu figürü burada da karşımıza çıkıyor.
21) Once Upon A Time’a 1×9’da katılan August, siyah giyindiği için ve gizemli bir havası olduğu için Lost’un beşinci sezonunda tanıştığımız Man in Black‘e (Siyahlı Adam) benzetiliyor.
22) Yukarıdaki fotoğrafta Regina’nın kalp koleksiyonu kutularını sayarsanız 108 tane olduklarını göreceksiniz. 108 de bildiğiniz üzere gizemli Lost sayılarının (4-8-15-16-23-42) toplamı oluyor.
23) Lost’ta Richard’ın elinde gördüğümüz mavi bardağın aynısını Once Upon A Time’ın 1×10 bölümünde, August’un elinde görmüştük.
24) Once Upon A Time’ın 1×14 bölümünde Rahibe Astrid, 42 tane mum sattıklarını söylüyor ve 42, Lost sayılarının sonuncusu.
25) Her iki dizide de yer alan oyuncularımız var. Regina olarak izlediğimiz Lana Parrilla, Lost’un 3×21 ve 3×22 bölümlerine konuk oyuncu olarak yer almıştı. Kral George’u canlandıran Alan Dale, Lost’un Charles Widmore’u idi. Son olarak da Lost’ta Claire karakterine hayat veren Emillie De Ravin‘i, Once Upon A Time’da Güzel ve Çirkin masalının güzeli Bell olarak izledik.
26) Yukarıdaki resimde Kötü Kraliçe‘nin yaptığı kara büyünün, Lost’un Black Smoke’unu biraz andırdığını söyleyebiliriz.
27) Once Upon A Time 1×6’da gördüğümüz çark, Lost’un 4. sezon finalinde adayı taşımak için Ben’in çevirdiği çarkı anımsatıyor.
28) Once Upon A Time 1×17’de Çılgın Şapkacı‘nın (Jefferson) evinin kapı numarasının 316 olduğunu görüyoruz. Bu sayı Lost 5×06’da Oceanic altılısının adaya tekrar dönmek için bindikleri uçağın sefer sayısıydı.
29) Son olarak, yine Lost sayılarıyla karşı karşıyayız. 1×11’de Emma’nın arabasıyla çarptığı yol tabelasında 4 ve 23 sayılarını görüyoruz.
23 maddede toplamaya çalıştığım ama maalesef başaramadığım sürpriz yumurtalar bu şekildeydi. Yazıda yer almayan fakat sizin bildiğiniz veya fark ettiğiniz durumlar varsa ve yorumlarda dile getirirseniz sevinirim. Madem 23 olmadı, biz de 42’ye tamamlamaya çalışalım.
yorumlar
elinize sağlık, harika bir yazı olmuş, bu tarz bildirileri okumak her zaman çok keyifli oluyor. once upon a time çok zevkle izlediğim yenilerden. lost’u ise hangimiz izlemedik ki!
Bazılarını izlerken dikkat etmiştim, kimi detaylar ve sözlerden de yeni haberim oldu. Ama “9×12=108 boxes” maddesini görünce “Yok artık!” tepkisi veriverdim. Bazıları çok iyi ya gerçekten
Bir ara vazgeçtiğinin düşüncesi içindeydim, şimdi yazıyı görmek hoşuma gitti, eline sağlık (Nasılsa daha dizi devam etmekte, yazarlar boş durmazsa güncellemelerle 42, hatta belki 108’i bile bulabilir :D)
Dizinin tekniğide Lost’a göndermedir bence. Flashback’ler olsun, konunun paralel evrenle aynı anda işleyişi olsun bana Lost’u hatırlatıyor.
Tam @madx’in yazdığı yoruma benzer bir şey yazacaktım. Ayrıca her bölüm farklı bir karakterin üstüne odaklanması da Lost’u hatırlatıyor bana.
1 numara hariç diğer benzerliklerin hiçbirini fark etmemiştim. Muhtemelen Lost’u hiç ciddi izlemeyip sonunu getiremediğim içindir. Bazı maddeler hakikaten iyiymiş ama bazıları da komik olmuş sanki. Mesela 14 numaraya çok güldüm.
@shane: Teşekkürler. Bence de arada değişiklik yazılar görmek iyi oluyor. Beğenildiyse ne mutlu bana.
@aytackara: Evet ne zamandır aklımdaydı ama bir türlü sıra gelmemişti. Dün de öyle birden istek geldi, kolayca da bitiriverdim. (Valla 108 zor ama 42’yi bana da buluruz gibi geliyor. )
@madx: Kesinlikle katılıyorum. Aslında bu da güzel bir madde olurdu.
@hsparks: desperate houseboy‘un öbür yazıdaki yorumunda da dediği gibi “bazıları fazla zorlama olmuş”. Dediğin gibi 14 öyle, 21 de bana zorlama gibi geldi mesela.
@rpdi ellerine sağlık.ben şu aralar izlemeye yeni başladığımdan çok eğlendim yazıda.