Penny Dreadful, 2. American Horror Story Vakası mı?
155 yorum alperen4700 07 Ocak 2014 18:14
billie piper drama eva green haber Josh Hartnett mini tanıtım penny dreadful penny dreadful 2014 penny dreadful ön tanıtım penny dreadful showtime showtime video yeni dizi
PENNY DREADFUL
Tür: Drama, Korku, Gerilim
Yaratıcı: John Logan
Yönetmen: Juan Antonio Bayona
Ülke: Amerika, İngiltere
Yapımcı: John Logan, Sam Mendes, Pippa Harris
Üretim Şirketleri: Neal Street Productions, Desert Wolf Productions
Orjinal Kanalı: Showtime
Canavarlara İnanırım
Penny Dreadful, 2014 senesinde bizlerle buluşacak olan psikoseksüel korku türündeki yeni TV serisidir. İlk sezonun 8 bölümden oluşacağı gelen haberler arasında. Dizi, filmografisinde Gladiator, Rango, Hugo, Skyfall gibi başarılı filmler de bulunan John Logan tarafından kablolu kanalların şahlarından Showtime kanalı için yaratıldı. Dizinin yapımcıları John Logan ve Sam Mendes iken dizinin yönetmeni ise en azından birkaç bölümün şimdiden kült korku filmleri arasında gösterilen İspanyol korku filmi The Orphanage‘in de yönetmeni olan Juan Antonio Bayona.
Dizi Victor Frankenstein, Frankesnstein’in Canavarı, Dorian Gray ve Kont Dracula gibi edebi korku karakterlerini barındıran ve onları Viktorya Dönemi Londra’sına taşıyacak bir hikaye sunacak. Dizi aslen birkaç İngiliz ve Amerikan kanalında dolandıktan sonra en son Showtime kanalına nasip oldu, İngiliz Sky Atlantic kanalı ise eş yapımcı olarak projede yer almakta.
Karakterleri de ufaktan tanıtarak, sizi iyice diziye ısındırayım:
* Josh Hartnett, çekici, küstah, cesur ve şiddetten korkmayan ama aynı zamanda karmaşık bir adam olan Ethan Chandler rolünde.
* Eva Green, kendinin hesaba katılması gereken bir güç olduğunu kanıtlayan ve bir kahraman olan esrarengiz kadın Vanessa Ives rolünde.
* Billie Piper, kendi karanlık geçmişinden kaçmak için saklanan İrlandalı göçmen Brona Croft rolünde.
* Timothy Dalton, derin bir kişisel arayış peşinde olan Afrikalı kaşif Sir Malcolm rolünde.
* Reeve Carney, kendine güvenen, büyüleyici ama aynı zamanda kendini toplumdan izole etmiş bir adam olan Dorian Gray rolünde.
* Harry Treadaway, Victor Frankenstein rolünde. Onu tanıtmamıza gerek yok değil mi? 
* Helen McCrory, spiritüelist bir kadın olan Madame Kali rolünde.
* Simon Russell Beale, Mısır Uygarlığı hakkında egzantirik bir bilgin olan Ferdinand Lyle rolünde.
* Danny Sapani, Sir Malcolm’un uzun zamandır dostu olan Sembene rolünde.
I believe in curses. I believe in demons. I believe in monsters. Do you?Lanetlere inanırım. İblislere inanırım. Canavarlara inanırım. Ya siz?
yorumlar
Tahmin etmek de hoşuma gitti benim. Çünkü hiç beklenilesi bir şey değil. Birkaç yorum daha okudum. İnsanlar oturmuş sadece sonunu konuşuyorlar
Gayet güzel bi bölüm sonuydu. Ben daha da ileri götürsünler isterdim ama malum oyuncumuzun itibarı zedelenmesin diye noktayı erken koymuşlar gibi geldi bana. Sevmem pek kendisini ama izlemek zevkli olurdu yine de
#bachmann# s01xe04 üzerine
Bu dizi beni çok mutlu ediyor her şeyiyle
Aradığımın fazlasını bile buldum :)) Yeni sezon da garanti ooohh miss 
Sezon finali üzerine:
4. bölümün şaşırtıcı sonunu, 6. bölümün güzel hikayesini düşünürsek 8 bölümlük sezon içinde yavan veya yavaş daha doğru olur, o çeşitten bir kapanıştı bence. Sanırım ne olacak ne bitecek tahmin edilir bulduğumdan, zira belli bazı noktaları yeni sezona bırakırcasına değil de kapalı şekilde devam ettirseler final yapmaya yakın bir şeyler çıkardı herhalde.
Diziyi izlemekten genel olarak aşırı zevk aldım. Mrs Ives, Dorian Gray ve Victor Frankestein üçlüsü her daim favorim oldular, üçünü de seviyorum. Yenisi gelince görüşmek üzere artık.
Bu diziyi bi ben ittire ittire izliyorum galiba.
4’e zor geldim, bıraktım bırakıcam. Sırf oyuncuların yüzü suyu hürmetine…
Sevmem diyeni anlayabilirim, başkalarından da duydum bunu ama ben gayet güzel izledim. Bazen 59 dk. süren bölümlere çemkirsem de bir şekilde akıyor ya. İnsan istiyor.
Bu sezon Fargo‘yla 1likte keyifle takip ettiğim diğer yapımdı. 2ci sezonda farklı (oyuncu/konu – oyuncuların ağır toplar olmasından kaynaklı) devam ederler diye düşünmüştüm fakat finalden sonra kaldıkları yerden alırlar zannımca. Kesinlikle bu yılın en kaliteli yapımlarından bence.
Fargo – Halt and catch fire – Leftovers ve Penny Dredfull. İlk bölümlerini birer gün arayla izleyerek inanılmaz keyif aldım. Bazıları için biraz geç kalsamda bu sezonun en iyi dört dizisi diyebilirim. Yukarıda ki yorumları en ufak ispiyon yememek için şimdilik pas geçiyorum. Umarım herkes memnundur izlediğinden. 2.sezon farklı oyuncularla yada konuyla izlemek istemiyorum bu diziyi, aynen devam etsin.
@dkamoy 4 te 4 yaparız diye düşünmüştüm, bırakma lütfen. O kadar mı kötü :))
@havintk:
Yok devam ediyorum, hatta bitirmek üzereyim ama bayılarak değil. Tür hiç ilgimi çekmediği için böyle oluyor. Yoksa eli yüzü düzgün bi dizi açıkçası. Gel gör ki saramadı bi türlü konu beni.
Penny Dreadful Returns in 2015
Totalde bakarsak bir Madam Kali’yi ve kızlarını biraz tanıtmış oldular sanırım; fazla bir şey de olmadı bölümde. Sonunda olan o şeyler de ne havaya soktu, ne de kötüydü. Tam “İzliyorsun işte.” dedikleri şeyden olmuş işte.
Cadılar ile ilgili kısımdan ise ben pek tatmin olmadım. Daha olayın başı yine de ilerde mevzuyu açarlar.
Bana mı öyle denk geldi bilmiyorum ama sansürlü izledim ben. Sansürlü mü yayınlandı? İlk bölüm.
@merbabu Erken düşen Showtime dizilerinde oluyor bir sansür genellikle de ben hissetmedim bir şey. Gerçi ben online yayın yapan bir siteden izledim, malum yolu kullanmadım.
’ın sahnesinde olurdu.
#aytackara# Daha önce hiç denk gelmemiştim çoğu zaman malum yolu kullanıyorum ama… Bilmiyordum da erken düşen Showtime dizilerinde sansürün olduğunu. Neyse öğrenmiş olduk teşekkür ederim.
@merbabu Ben de bir kere mi ne geldim, onda da sanırım normal versiyonu bekleyip izlemiştim. Shameless erkenden geldiğinde sansür var diye söylenenleri gördüydüm ama benim izlediğim normaldi yine.
2×03 üzerine:
Çok beğendim bu bölümü, gittikçe güzelleşti üstelik. Eva Green yine rolün hakkını vermiş ama asıl Patti LuPone muazzamdı.
Bu tarz izleyici tepkisi açısından turnusol olan bölümlere bayılıyorum. Bölümden sonra bir siteye girip bütün yorumlara baktım, beklediğim gibi anlaşamamış yine bizim millet birbiriyle.
Bir an Vanessa ve Mr. Chandler için de bir acaba dedim ama kaldılar yine. John Clare Victor’ı öldürmezse pek sevineceğim. Bir de bir ara rica edeceğim, Vanessa ve Dorian bir yerlerde arşılaşsınlar. Angelique hikayesine itirazım yok, beklediğimden iyi gidiyor hatta. Madam Kali de dişli çıktı…
‘İlginç’ bir bakış açısı diyebilirim buna da.
geçen gün şü dizinin izlenme sayısına baktım.altıyüzbin gibi bir şey.Belki kanalı kurtarıyordur bu izlenme oranları ama ben orda değiilim. Amerikanın nüfüsu düşünüldğünde oldukça kaliteli olan kablolu kanal dizlerine erişimin bu kadar düşük olması beni şaşrtıyor.Ya da acaba bu rakamlar aldatıcımı bilemedim.
Penny Dreadful’un rakamlarına ben de baktıydım ve ilk sezon civarında. Ona veren buna da verebilir. Ama Showtime premium kablolu kanal olduğundan üyelik onlar için daha önemli sanıyorum.
Diğer yandan orası Türkiye gibi değil çünkü. HBO, Showtime, FX, Starz, AMC… Bunlar bir de kaliteli ve popüler olanlar. Premium kablolulara bizdeki Digiturk, D-Smart gibi aylık iyi bir ücret ödüyorsun. Adamlar hangi birini seçip de alsınlar; hepsine aylık ücret ödemek durumundalar sonuçta. Beklenti de ona göre zaten. Zaten dış satışlar, aldıkları kadar reklam vs. kurtarıyorlar bir şekilde.
Bu dizi iptal olursa üzülürüm ben, umarım olmaz. Gerçi reytingi olacak kadar kötü değil sanırım.
1×04:
İlk 3 bölümün toplamının 5485955 katından çok sıkıldım, sanırım en kötü bölümü dizinin. Dizi güzel ama bu bölümlük böyle bir şey olmuş. Lütfen birisi ilerleyen bölümlerde Dorian Gray yok desin.
@burakturan Sonunu da nı beğenmedin?
Ben hala hatırlıyorum ne olduğunu. Dorian var tabii ki, hatta olacak başka şeyler var… Onun hikâyesi ayrı.
@aytackara: bölüm sonu ayrı bir saçmaydı ne oldu da öyle oldu ki?
2. sezonda olanlar da daha aşağısı değil mesela.
@aytackara: Frankestein ve Karındeşen Jack hariç hiçbir karaktere önceden aşina değilim. Dorian Gray’de dahil. 2-3 günde bir bölüm izleyerek gitmeyi planlıyorum bakalım ne olacak.
Şu meşhur 2×3 merakla bekliyorum.
Emin değilim ama malzemeden çalmış sanırım bu adam.
* Kuzum o kadının katil olması nedendir şimdi? Umarım Victor’ı uykusunda boğazlamaya kalkmaz. Gerçi John Clare ona bırakır mı ondan emin değilim. Ben bir Dorian-John karşılaşmasına da varım aslında.
* Bir de Tanrı aşkına seviştirecekseniz şu Vanessa ile Ethan’ı seviştirin artık. Her seferinde bir şey çıkıyor!
4 bölümdür olmasın deyip durduğum şeyi şu son 2 bölüm içinde yaparlarsa bozulacağım.
* Dorian’ın Angelique’i öldüreceği tahmin edilebilirdi ve itiraz etmeeyceğim. Bence karakterin hikayesini tamamladığı noktaya geldik; hele de Lily girdikten sonra devreye. Bir de benim kafa halen Vanessa-Dorian ikilisini ayrı bir yerde tutuyor. Tabii bu durumda Mr. Chandler’a ne halt oluyor, o başka konu tabii.
Benim için güzel ve izlemesi zevkli bir sezondu, özellikle ikinci yarısında farklı yerlere gitti. Karıştırdılar, çözdüler derken aslında şu bölümü basbaya dizi finali olarak bile kabul edebiliriz gibime geliyor.
Vanessa Tanrı’yı kaybetti. Clare mi öldürecek, Lily mi boğazlayacak, Dorian’ın mı elinde kalacak derken Victor’a yine bir şey olmadı ama adam sefil halde. ‘Falling apart’ dedikleri bu olsa gerek.
* Gelecek sezon Victor şunların ölümsüzlüğüne bir şey bulsa valla harika olur.
Ben bu diziyi izledikçe eva green hayranı oldum çıktım. Nasıl beceriyor, yakıştırıyor kendine o karanlık rolü, hayret.
Bu sezon bende iyice hasıl olan durum; bu diziye başlama nedenlerimden olan korku ve gerilim temasının aksine artık ortamın bir ilişkiler draması halini aldığını düşünüyorum. Aslında benim biraz bunu kabul etmem uzun sürdü. Hal böyle olunca beklentilerde bu yönde ilerliyor. Bazen İngiliz pembe dizilerinden beklediğim hamleleri burdan da bekler oldum
Yalan yok valla fazlasıyla da veriyor.
Bu sezonda ana konunun sonuç bölümünün basit kaldığını ama tüm sezon boyunca o noktaya varıncaya kadar ki işlenişden memnun kaldığımı belirteyim. En beğendiğim bölüm de açık ara 3.bölüm oldu.
Jon Clare’in o parmaklıkları kıracağı belliydi de ondan sonra ki mevzuyu çok hızlı geçtiler gibi geldi bana, yada ben gıcık olduğum bu ailenin biraz eziyet çekip içimin yağlarının erimesini istemiş olmamdan dolayı bana öyle geldi.
Birinci sezonun ilk dört bölümünü izledim. Şu Dorian Gray kim bi çözemedim
Ben ilk sezonu bitirdim ben de çözemedim, rahat ol
Diziye özel bir karakter değil sonuçta, isterseniz Google’u deşin biraz.
İkinci sezonda biraz daha açık oluyorlar.
Diziye hiç bakmadım ama Dorian Gray’in Portresi diye bir kitap var.
https://www.youtube.com/watch?v=kwafKJyzir8&feature=youtu.be
https://www.youtube.com/watch?v=gCFABhWtqVc
1 Mayıs 2016 tarihinde başlayacak 3. sezon öncesi Showtime kıyak yapıp ilk bölümü internet sitesinden yayınlamış.
Özlemişim diziyi ama özellikle de Vanessa ve Victor’ı. Maşallah, 59 dakika 53 saniyeydi başından sonuna kadar… Neredeyse iki hafta kadar sonra artık yenisiyle görüşürüz.
(Bu sezonun bölüm sayısı azaltılmıştı sanki diye bir şey hatırlayıp gidip baktım, 9’muş. 8-10-9 gidiyorlar.)
Ayrıca son sahnenin sonuna da sevgilerimi gönderiyorum. Benim gülmem geldi ya orada.
* Patti Lupone‘un dizide farklı bir karakterde olacağının haberi gelmişti zaten, bu hali hoşuma gitti benim.
3×02 üzerine:
Ne çektin be Vanessa, ne çektin…
Chandler’ın Amerika macerasınından bir an evvel dönmesini talep ediyorum. Bu diziye western temasını yakıştıramıyorum, Londra’nın atmosferinde iyiydik.
Değişik ama güzel bir bölüm olmuş, resmen 3 (üç) kişiyle 56 dakikalık bölüm çekmişler.
3×05 üzerine:
“Bu bölümde ne gariplik vardı?” diye düşünmeye başladıktan sonra buldum: Eva Green’siz bölüm çekmişler yahu!
Son kısmı güzeldi, ortalarda biraz sıkıldığım oldu. En azından 53 dakikada bırakıp 59’a falan yaymamışlar.
3×07 üzerine:
“Sonunda olan şey olmayacak bir şey olmasa da ben bu şekilde oldurmamıştım kafamda.”
Tam da böyle bir şeydi. Bir sezon daha gözlerimin önünde bitti gibi sayılır, haftaya yine karıştırıp çekip gidecekler sanki.