Soderbergh ile Owen’li The Knick’ten İlk Fragman
31 yorum dkamoy 28 Nisan 2014 16:43
Ünlü yapımcı, senarist ve Oscar ödüllü film yönetmeni Steven Soderbergh‘in başrolüne Clive Owen‘ı yerleştirdiği yeni tıp draması: The Knick
“Ameliyat eskiden bilim değildi.” sloganlı bu dönem dizisi 1900’lerin New York’unda geçecek. Knickerbocker Hastanesi ve çığır açan cerrah, hemşire ve diğer çalışanları ile tıbbın zamane şartlarını zorlayacak. Öyle bir zaman ki antibiyotik diye bir şey yok ve ölüm oranları inanılmaz derecede yüksek.
Dizide Owen’a eşlik edecek olan oyunculardan bazıları Andre Holland, Juliet Rylance, Eve Hewson ve Michael Angarano.
Tüm bölümleri Soderbergh yönetecek.
Cinemax’ta 10 bölümlük bir mini olarak bu yaz kavuşacağımız dizi için dişe dokunur bir fragmanımız oldu bugün. Hemen paylaşalım:
Daha önce iştahımızı açmak(!) için sunulan, kimimizin bayıldığı, kimimizin ucuz bulduğu videolar da şöyleydi:
Çekimleri İngiltere’de yapılan dizinin dönemi yansıtmak için kullanılan etkileyici setinden görüntüleri şurada bulabilirsiniz.
Setten görüntüler içeren alttaki videoyu da kaçırmak istemeyebilirsiniz.
Setten karelerin bir iki tanesini aşağıda da paylaşalım:
Bir kısmımız gıdıklama amaçlı reklam videolarını beğenmedik belki ama kalanıyla oldukça iştah açtığı bir gerçek. Bakalım bu dizide bizi daha neler bekliyor.
yorumlar
Ben bu diziden ne bekleyeceğimi hiç bilmiyorum, her ne kadar arkasındaki isimler beni heyecanlandırsa da ya çok seveceğim ya da hiç sevmeyeceğim gibi geliyor. Başlasın bakalım ne olacak
Ellerine sağlık @dkamoy.
@real tortoise: Beni de Cinemax’ta olması düşündürüyor açıkçası. (Benim açımdan olumsuz bişi bu.)
@dkamoy Bu konunun ciddi ama çok da ağır olmayan bir üslupla anlatılması gerektiğini düşünüyorum, Cinemax bunu sağlayabilir mi kısmı beni şüpheye düşüren.
pek ilgimi çekmedi ama sırf mini diye, o da çok övgü alırsa, bir ara bakabilirim. ama düşük ihtimal görünüyor.
eline sağlık
nasıl ıngılız dızılerı ılgımı cekmıyorsa su 1900ları anlatan donem dızılerını de hıııc sevmem amerıcans, mad men en buyuk kanıtları – masters of sex harıc – mını dızı dıye ızlıım dıyecegım sonra tutacak ıkıncı sezonu olacak cınnet gecırıp ortada bırakacagım dıye baslamayı dusunmuyorum..en son bu soku under the dome da yasadım.. tek sezon dedıler tum sezonu seyrettık.. meger uzayacak duye senaryo sardı da sardı brr..
cinemax a neden bu ön yargı anlıyamadım hbo nun kardeş kanalı sonuçta dizinin yaratıcısı amerikan sinemasının saygın duyulan yönetmelerinden biri bu bile farklı sularda yüzecek bir dizinin habercisi yaratıcısının ismi bile bu diziyi en azından bakmayı hakettiriyor
@gomen: Yorumlara hoş geldiniz.
Cinemax’ın dizilerinin seveni elbette çok ama benim zevkimle pek uyuşamıyor. Ölüp bitemiyorum bu kanalın dizilerine. O yüzden beklentilerimi yükseltmiyorum.
Daha önce yazmıştım, şimdi de tekrarlayayım. Valla benim bu dizi için beklentilerim tavan yapmış durumda Başlasın diye can atıyorum resmen. Hem Steven Soderbergh’ün hem de Clive Owen‘ın olduğu bir dizinin kötü olma ihtimali pek yok bence. Seveceğime şimdiden eminim.
Cinemax’in birkaç sene öncesine kadar genel olarak güzel bir şöhreti yoktu. Zaten ilk başta erotik dizi çekiyorlardı sadece. Sonra Strike Back’i aldılar ki bence onu da ellerine yüzlerine bulaştırdılar. Ama Banshee gelince benim için her şey değişti. Gayet umutla yaklaşıyorum bu kanalın dizi projelerine artık
bir bakayım dedim daha önce neler yayınlanmış bu kanalda diye. 2 yapımına bakmışım banshee ilk bölümü bitirememiştim, hunted izledim beğendim devamını getirmedi. bu iki duruma dayanarak sevmediğime karar verdim kanalı
Benin de Cinemax dizileriyle sorunum yok, hatta Banshee’yi çok severim ama izlediğim dizileri için konşursam çerezliğin iyisi sayılabilecek işler çıkardı bugüne kadar. Benim ön yargım o yüzden.
The Knick Season 1: Episode #1 Clip #1
The Knick Season 1: Episode #1 Clip #2
Eh, ne de olsa Cinemax
Gayet güzel bir açılış yapmış. Başroldeki adam bir miktar kendini beğenmiş biri olsa da o pozisyondaki birini sorgulamayacağım. Yalnız şunu söyleyeyim, eğer kan tutuyorsa veya midenize güvenmiyorsanız kendinizi ona göre ayarlayın da girin. Dizinin zamanı 1900, ameliyat sahneleri bünyeyi zorlar.
Bölümü izlerken hoşuma giden “Defibrilatör yok mu defibrilatör?” tepkisini vermem oldu. Tabii definin insan üstünden kullanımı 1947’ymiş. 47 yıllık fark ve eski versiyon tıp… Olmuş bu dizi.
The Knick ilk bölüm itibariyle çok beğendim. Soderbergh döktürmüş. Atmosfer, oyunculuklar, dialoglar vs. çok uyumlu. Müziklerini ayrı beğendim. Trans havası var tınılarında
İlk bölümü izlerken sürekli “lan amma uğraşmışlar, alt tarafı bi dizi” deyip durdum. Film tadında bişi olmuş. “Allaaam yardırıyor” dedirtecek kadar etkilemedi beni ama kesinlikle beklentimin (vasat üstü bişi bekliyordum) üstünde çıktı ilk bölüm. İşin teknik kısmına alıştırdıktan sonra hikayesi biraz ön plana çıkar, ben de o zaman “allaaaam allaaaam” demeye başlarım diye sanıyor/umuyorum.
[düşünce balonu ve sayıklamalar]
“Bu diziyi niye HBO değil Cinemax’tan sundular?” sorusuna yanıt aramayı sürdürüyorum. Seks ön planda değil. Kan yüzündense saçma bence. Neyse amaan HBO’dan iyi mi bilcem? Bana giren çıkan yok, izleyeyim işte mutlu mesut.
[düşünce balonu ve sayıklamalar biter]
@dkamoy: Neden HBO’da degil sorusu bende oldu (ilk bolumu izlerken hatta iyice siddetlendi) Clive Owen ismini duydugumdan beri. Kendimce “Cinemax’i da HBO ayarina cekmek istiyorlar” yaniti ile kifayetlendim.
Behman’a katılıyorum. Çünkü bu dizi HBO’da da yayınlanabilir, bir fark yok gibi. Ben zaten bu ikisini Cnbc-e ve e2’ye benzetiyorum.
Bir dizi iki bölümde hiç mi bir şey anlatmaz, yok yani gerçekten. Sorun ağır işleme falan da değil, direk konusuzluktan öldüler 2 bölümdür.
Bunun sezonunu deviren oldu mu? İntibaları merak ediyorum da… (ben ilk bölümden sonra birikmeye almıştım)
Ben daha 8’deyim, kalan 2’ye giremedim ama olduğu kadarından memnun kalmıştım. Gittikçe sevdiren bir havası var. Sanıyorum 7’ydi, sezonun en sevdiğim bölümü olmuştuç İlk bölümlerdeki kimine göre mide zorlayan sahneler de azalıyor.
Ben 5 bölüm izledikten sonra bıraktım. Dizinin en akıcı bölümü ilk bölümdü gittikçe tempo düşürdüler. Dizide ki sahnelerin çoğu resmen beni makasla at diye bağırıyor bence. Ben dayanamadım bu kadar durgunluğu.
Sezon finaline doğru tempo epeyce arttı. İlk bölümlerden sonra sıkılıp bırakanlar çok şey kaçırıyor. Konuyu bir güzel açtılar. Finalden de gayet memnun kaldım.
1. Sezon finali üzerine:
Son bölümü epey bir süredir elimin altında bekletiyordum, nihayet izledim. Bu kadar bekletmeseydim de olurmuş hani. Diziden soğuduğumdan değil, klasik şunu da izleyeyim-bunu da izlyeyim öyle derken bu, zaten ikinci sezon onayını almış bir dizi olduğundan biraz arka planda kaldı. Ama baksan 1 bölüm?! Manyaklık bedava işte. Neyse, finali güzel başladı ve bir o kadar da güzel bitti. Totalde de normal bir Knick bölümüydü işte. Sanıyorum yenisinde de görüşürüz.
Dizinin, ilk yarısına oranla ikinci yarısında açıldığını ve güzelleştiğini düşünüyorum ben de. Zaten az yukarıda demişim, 7. bölümü en sevdiğim olarak nitelendirmişim. Hala neler oldu hatırlıyorum. İlk yarı diğerine göre daha bir mide istediğinden kimi için uzaklaştırıcı oluyor. Sanırım azaldığından, belki alışıldığından bir süre sonra rahatsız olmuyorsunuz. Sezon finali (10) dahil üçte birini yemek yerken izlemiş oldum hatta.
Benim favorilerim Cornelia ve Bertie oldular. İlk başta saçma sapan yaratılmış gibi gelse de sonradan Rahibe Harriet’i de sevdim. Az önce düşünürken bir kere daha emin oldum, ikinci yarı kesinlikle ilkinden daha güzel ya…
İlk sezon Clive Owen karakteri odaklı giderken bu sezon rol paylaşımı daha bir adaletli dağıtılmış. Buna bağlı yan hikayeler iyice açılmaya başladı. Özellikle Edwards tarafı.
Dizide şu ana kadar varlığı ile yokluğu belli olmayan Dr. May’in başına gelen hadise bana Justified’in son sezonundaki şu yarıldığım sahneyi hatırlattı :lol: İki sahnenin benzerlik bakımından birbirleriyle hiç alakası olmamasına rağmen nasıl aklıma geldi de bağlantıyı kurdum bilmiyorum ama aynı sonuca giden yolda beklenmedik olması ve ikisinde de çok gülmem etkili olmuş olabilir.
@unfortr : Ay iyi benzetmişsin ve bence de mantıklı bir çağrışım olmuş. Kahkahalarla geri alıp alıp izlediğim sahneler oldu ikisi de. Ay bak yine aklıma geldi gülüyorum. Şarlo halt etmiş bu adamların yanında!