Sliders — tanıtım
19 yorum dkamoy 24 Kasım 2010 11:03
1995-2000 yılları arasında 3 sezon boyunca Fox kanalında, son 2 sezonu da SciFi’da yayınlanmış bir alternatif gerçeklik dizisidir Sliders. Yayınlandığı tarih itibarıyla ülkemizde pek ismi duyulmamış ancak, başarılı bir bilim kurgudur.
Her bölümünde farklı bir paralel evrene yolculuk yapan kahramanları ve maceralarını ele alır. İçeriği itibarıyla oldukça yaratıcı ve farklı hikayelerle bizi tanıştıran, alternatif gerçeklik üzerine çeşitlemeleri ile bu konuda sonradan çekilen dizilere pek orijinal malzeme bırakmamış bir yapımdır.
Quinn (Jerry O’Connell)
İlk bölümü az ispiyonlayarak konuya girecek olursak…
Quinn Mallory (Jerry O’Connell) üniversitede fizik okuyan parlak bir gençtir. Evinin bodrumunda yaptığı çalışmalar sırasında alternatif evrenlere geçit açan bir aygıt icat eder. Bu icadıyla yaptığı denemelerin birinin sonucunda kendi dışında 3 kişiyi de peşinden sürükleyecek ve geri dönüşü olmayacak bir şekilde kendi dünyasından başka bir paralel evrene geçer. Dörtlümüz, bir yandan kendi dünyalarına dönmenin yollarını ararken, bir yandan da kah dinozorların bastığı, kah kadınların egemen olduğu, kah Sovyetler’in dağılmadığı ve dünyayı yönettiği* alternatif dünyalar arasında gezmeye başlarlar. Üstelik ne nereye gittiklerini bilerek ne de orada ne kadar kadar süre kalacaklarını bilerek…
Dizi, ilk iki sezon boyunca ağırlıklı olarak alternatif tarih üzerine çalışır ve bu konuda epey başarılıdır. Ancak 3. sezon ilerledikçe Fox kanalı, yaratıcılara müdahale etmeye başlar ve hikayedeki aksiyon artar, aşk meşk durumları ağırlık kazanır. Dizinin yaratıcısı Tracy Tormé‘nin senaryo üzerindeki etkisi gittikçe azalır. Öyle ki kendisi 3. sezonda iki bölüm süren Exodus (16. ve 17. bölümler) için, “televizyonda yeralmış en kötü çalışmalardan biri” tanımlamasını yapmıştır. Zaten Tormé, kontratı biter bitmez de ekipten ayrılmıştır. Kalan yaratıcı ekip, dizi 4. sezonunda SciFi kanalına geçince de hali hazırda farklı bir yolda epey ilerlemiş olan konuyu tam olarak çevirememişlerdir.
Jerry O’Connell’ın The Defenders, Las Vegas ve Crossing Jordan‘dan önce çok daha genç yaşlarında başrolde yer aldığı yapımda, Indiana Jones filmlerinden hemen hatırlayacağınız tecrübeli oyuncu John Rhys-Davies Profesör Maximillian P. Arturo rolüyle kendisine eşlik edenlerdendir (kendisini daha yakın zamanlarda da Yüzüklerin Efendisi üçlemesinde Gimli olarak izlemiştik).Ekibin diğer iki elemanı olan Quinn’in yakın arkadaşı, akıllı kızımız Wade ile mızmız müzisyen Rembrandt‘ı Sabrina Lloyd ve Cleavant Derricks canlandırmaktadır.
Rembrandt Lee “Crying Man” Brown ile Wade Kathleen Welles
5 sezon sona erene dek epey oyuncu değişikliği yaşayan dizinin sadece ilk sezonunun başrol oyuncularını paylaşarak ispiyondan kaçınmak istedim. Diğer sezonlarda paralel evrenler arası kayan (“sliders”ın türkçe karşılığı “kayanlar”) diğer karakterler için şu listeyi inceleyebilirsiniz.
1. sezon kadrosu
Mizah unsurunu gözardı etmediği için ilk birkaç bölümde hafif bir bilim kurgu olarak (Warehouse13, Eureka gibi) algılanabilecek olsa da aslında Sliders özellikle ilk ikibuçuk sezonu boyunca oldukça yaratıcı ve ciddi bir dizidir. “Daha ne kaldı işleyebilecekleri?” dediğiniz bir anda sizi şaşırtır, heyecanlandırır. Son sezonları biraz zorlama uzatılmış ve aksiyon ağırlıklı olsa da sonunu nasıl bağlayacakları merakınız sayesinde izleyebilirsiniz.
Geçitten geçmek üzere olan Quinn
Bilim kurguya ve özellikle “alternatif gerçeklik” konusuna ilgi duyuyorsanız, -günümüze oranla eski kalan bir teknoloji ile çekilmiş olmasına aldırış etmeden- en azından ilk 3 sezonunu denemeniz gereken, içeriğini yalayıp yutacağınız özel bir yapımdır.
Buyurun bu da tanıtım filmi yerine ilk birkaç sezonun birleştirilmiş giriş jeneriğidir :
Not : İlk iki sezonda dizinin bölümlerinin çekim sırası ile yayınlanma sırası farklıdır. Fox daha fazla reyting alabilme kaygısı ile değiştirmiştir; ancak bu yüzden devamlılık hatalarına neden olmuştur. Bu iki sezon için çekim sıralaması şuradaki şekliyledir ve bu sırayla izlenmelidir.
* (İspiyonu abartmamak için sizlere 3 klişe alternatif dünya örneği verdim. Çok daha orjinallerini izlediğinizde bulacaksınız.)
yorumlar
Merak ediyorum, izlememiş olup bu yazıyı okuduktan sonra “bir bakayım yahu” diyen oldu mu?
bilim kurguları çok seven birine önerdim. yazı ilgisini çekmiş indiriyor
@angelusdarkage: Ooo, pek sevindim.
Ben de deneyeceğim bir ara, ilgimi çekti ama elimde çok fazla yeni şey olduğundan bu “bir ara” çok ileriki bir tarih de olabilir. Bir de ilk 2 sezon uzun değilmiş. Tek eksik Türkçe altyazı olmaması. O da olsa daha akıcı olurdu benim için.
@armny: Heyyooo! Türkçe altyazı var mı diye bakmamıştım. Eski ve Türkiye’de popüler olmayan dizileri tavsiye etmenin de bu tarafı fena işte.
öyle bir yazmışsın ki dkamoy işten eve döner dönmez indirmek için aramaya başladım sadece türkiyede değil dünyada da ya pek popüler değil ya da eski olması sebebiyle sağlam link bulmak çok sıkıntı. bende de sadece bir yere ait premium hesap var ve ona ait link bulamadım afakanlar bastı özetle. bakalım bulacağız bi şekilde:)
ama tanıtım için teşekkürler:)
@dkamoy: tavsiyelerine güveniyorum her zaman
jerry o’connell’ı görünce ben kaçarım,bu adam kadar itici bir tip daha görmedim hayatımda ,christian slater bile o kadar itici değil,eminim dizi güzeldir ama o’connell varsa ben yokum
@armny: teşekkürler
@eSage: ne desem bilemedim şimdi… tüh yahu…
@esage: dizinin tüm bölümlerini torrent sitelerinde bulabilirsin, ben buldum. daha fazla yardımcı olmak isterdim ama zannedersem yasak
dizi tam benlik bir yapıma benziyor ancak altyazı sıkıntısı var:( olmadı ingilizce altyazıyla izleriz..
@dkamoy;22dakika‘da tanıtımı, haberi vb yapılan her dizi bence denenmeyi hak ediyor.şahsen ben, burada (haberim olmayan) tanıtımı yapılan her dizinin ilk bölümünü muhakkak (ama öyle ama böyle elde edip) izliyorum. ilk bölümü izledikten sonra “tarzım” olmadığı için bıraktığım oluyor, fakat bazı yorumlar ve tanıtımlar (tarzım olmayan) çok diziyi (ilk bölümden) bırakmaktan vazgeçirmiştir beni ve bir müddet sonra demişimdir ki “iyi ki devam ettim yahu”. uzun lafın kısası, izleyelim, izletelim, paylaşmak güzeldir (=
torrent yavaş oluyor ben para verip premiumla indirmeyi seviyorum:) ki bu gidişle oron.com üyeliği satın alacak gibiyim. isteyen olursa gizliden ben de yardımcı olurum;)
Teşekkürler arkadaşlar. İnsanın sevdiği şeyleri sevdiklerine beğendirme hastalığı ben ve izlediğim diziler söz konusu olunca ayyuka çıkıyor galiba. 1 yıldır yazmak istediğim tanıtım yazılarından biri eksildiği ve işe yaradığı için pek memnunum. Umarım izlediğinizde beklediğinizi bulursunuz.
Eskileri izlemeden ya da izlemeye yetişemeden(daha küçüğüm ablaları/abileri) yenileri izleyip sonra eskilere dönmek nedense pek çekici gelmiyor. Bir kaç defa bunu tecrübe ettikten sonra bu fikrimi değiştirebilecek pek dizi olduğuna da inanmıyorum artık. sanki bu da onlardan biriymiş gibi geldi. ( i am back)
@merbabu: aldım ben mesajı “farscape’ten ağzım yandı ama sliders’ı üfleyerek bile yemem” diyorsun di mi? :))) (bu arada hoş back)
ben daha kibar söyleyeyim demiştim ama gerçek şu ki; farscape’in indirdiğim her byte’ına acıyorum Sliders da bana uzak, başkalarına yakın olsun Çok mu acımasızca oldu ne?
Reklam süper bu arada ona lafım yok da malzeme için bir şey diyemeyeceğim
“you wish” demek istedim kendisine
S01E01
88 dakikalık, çift bölüm uzunluğunda bir pilot bölümdü. Bölümün ilk yarısı fena geçmedi. 2. yarısı için aynı şeyi söyleyemem ama. Sovyet Birleşik Devletler hikayesi hiç cazip değildi kesinlikle.
Bir Quantum Leap etkilenmesi mevcut dizide. Eve dönememe, oradan oraya zıplayıp durma hali bir Quantum Leap geleneği.
Karakterleri pek de cazip sayılmaz açıkçası dizinin. En iyisi Crying Man işte. İyi ki son saniyede dahil olmuş yolculuğa. En gereksiz karakter ise Profesör elbette.
Sabrina Lloyd’un yerine de başka bir oyuncu bulmalarını tercih ederdim. Hatta Jerry O’Connell’In yerine bile.
Bu ekiple bölümleri satabilmek için tek bir şansları var cidden. O da ilgi çekici evrenleri ziyaret edebilmek sürekli olarak. Sovyet Birleşik Devletler tarzı ekstra ucuz işlere girerlerse yürümez bu iş.
S01E02
Geçen bölümün sonunda kaldığımız yerden/evrenden devam etmedik. Sanırım bundan sonraki bölümde de bu bölümün sonunda kaldığımız yerden/evrenden devam etmeyeceğiz. Bu kısım hoşuma gitmedi işte. Quantum Leap’te bölüm sonları bir sonraki bölümün başı oluyordu ki bu hoş bir şeydi bence.
Kötü bir bölüm değildi bu arada. Virüs salgını olan ve bizim Quinn’in salgının ilk/taşıyıcı hastası olduğu bir evrene zapladık. Bölümün ilk yarısı keyifli geçti, 2. yarısında ise biraz düştü belki ama bir önceki Sovyet Birleşik Devletler hikayesinden daha iyiydi en azından.
S01E03
Meteora geri sayım durumunda bile sıkıcılığını bir kenara bırakamıyor Profesör. Gidin Crying Man gibi eğlenmenize bakın aga! Kasmayın bu kadar.
S01E06
Böyle bir oyunu kimse icat etmeye kalkmasın lütfen. ne saçma bir şeydi o öyle yahu!
Şu son 2 bölüm ekstra ekstra sıkıcı geçti. Atlaya atlaya geçmek zorunda kaldım. Crying Man’i de efektif kullanmadılar tabii bu 2 bölümün hikayelerinde. İyice dibi görmüş oldular bu sayede.
S01E09 (Sezon Finali)
Son 5 bölümün tamamı leşti. Ne kalemi iyi dizinin ne de bütçesi bütçe. Crying Man dışındaki 3 karakteri de birbirinden kötü olunca … Vakit kaybı bir diziydi cidden. Benden buraya kadar.