13 Reasons Why — Tanıtım
227 yorum aytackara 10 Nisan 2017 09:05
Elini attığı birçok dizinin altından başarıyla kalkan Netflix, bu sefer de bir gençlik dramasıyla Mart ayının son günü izleyici karşısına çıkıverdi: 13 Reasons Why.
Ölmek İçin 13 Sebep
Bileni veya ben gibi okuyanı vardır, dizi bir roman uyarlaması. 2007’de piyasaya çıkan, ülkemizde Artemis’in ‘Ölmek İçin 13 Sebep’ ismiyle yayınladığı kitaptan uyarlandı. Hatta diziye uyarlanmasının arkasında ünlü şarkıcı Selena Gomez bulunuyor. Kitabı okuyan Gomez, annesi ve bir yapımcıyla birlikte uyarlanması için kitabı Anonymous Content’e götürdü. 2012’de Universal iş birliğiyle onun başrolünde olacağı bir film çekilmesi planlansa da sonrasında proje diziye dönüştü.
Selena Gomez de annesi Mandy Teefey ve yapımcı Kristel Laiblin ile birlikte dizide yapımcı olarak yer aldı.
Konusu
Dizi, genç bir kızın intiharının perde arkasını anlatan bir yapım. Sezonu da 13 bölümden oluşuyor.
17 yaşındaki lise öğrencisi Hannah Baker bir süre önce canına kıymıştır. Ortada herhangi bir neden yok gibidir, ailesi ise şoktadır. Lisenin parlak öğrencilerinden Clay Jensen, bu olayın üstünden bir süre geçtikten sonra kapısının önünde bir kutu buluyor. Kutunun içinden eski usül kasetler çıkıyor, kimden geldiği ise belli değil.
Toplamda yedi kaset. Her bir yüzünde numaralar olan, 13’e kadar giden bu kasetlerin ilkini dinlemeye başlayan Clay, ilk büyük şokunu yaşıyor: Kasetlerdeki ses Hannah’ya ait ve intiharına giden yolda başından geçenleri anlatacağını söylemekte. Her bir kaset yüzünde buna sebep olan bir kişiden bahsederek… Yani bu kasetleri aldıysan sen de bu kasetlerden birindesindir ve senin de her şeyde bir payın var demektir.
Eğer kurallara uymazsan kasetlerin içindekiler herkesin ulaşabileceği şekilde yayılacaktır. Çünkü kopyaları birisinde bulunmaktadır.
Kurallar:
– Sırayla kasetlerin hepsini dinleyeceksin.
– Bitirdiğinde kendinden sonra bahsi geçen kişiye postalayacaksın.
Hannah’nın intihar etmesine sebep olacak ne yaptığına dair bir fikri olmayan Clay de hazır olmasa bile ister istemez kasetleri dinlemeye başlıyor. Böylece birçok sır ve cevap açığa çıkmaya, Hannah da uçurumun kenarına doğru yürümeye başlıyor. Üstelik bu kadarla sınırlı değil, çünkü Clay’den önce kasetlerde yer alanlar sırlarını korumak ve her ihtimale karşı Clay’in konuşmaması için her şeyi yapmaya hazırlar.
Bir de kızlarının başına gelen yüzünden ihmalkarlık suçlamasıyla okulu dava eden Hannah’ın ailesi var. Bu nedenle okul da konuyu daha derinlemesine araştırarak öğrencileri mercek altına almaya başlıyor.
Dizideki bölümlerde geçmişle şimdiki zaman iç içe, bir yandan da Hannah’ın neler yaşadığına tanık olduğumuz bir şekilde ilerliyor.Nasılı ve Dahası
Şimdiye kadar pek çok Netflix dizisi izlemiş olsam da hiçbiri için binge-watch dediğimiz peş peşe izlemeyi yapmamıştım. Hatta çoğunu haftalık dizi muamelesi yaparak izliyorum. Okuduğum bir kitabın dizisini de ilk kez izlemiş değilim tabii ki. Ama 13 Reasonss Why’ı peş peşe izleyerek iki günde aradan çıkarmış oldum.
Haliyle gayet memnun kaldım. Merak unsuru kadar psikolojik malzemesiyle de kendisine bağlıyor. Ergen draması gibi görünse bile göründüğünden çok daha fazlasını içinde barındıran bir yapım olmuş. Olayları birçok açıdan ve karakter üzerinden işlediklerinden dolayı pek çok konuda empati yaptırmayı başarabiliyorlar. Geçmiş ile geleceği birbirine bağlama konusunda başarılılar.
Son üç bölümü izlerken olanların ağırlığı nedeniyle artık daralmaya başladığımı bile hissettim mesela. Hannah başta olmak üzere oyunculuklar da buna pek güzel şekilde çanak tuttular. Elbette Clay’in kasetleri dinleme hızı 13 bölüme yayıldığından biraz sabır da gerektirebilir.
Kitapta ve dizide olanlar arasındaki farklar ise ilk başta biraz afallatsa da alışması uzun sürmüyor; zira sadık bir uyarlama olmuş. Daha doğrusu fazlası var, eksiği yok türden bir uyarlama var önümüzde. Şu haliyle mini dizi olarak rahatça izlenebilir, çünkü kitapla paralel bir kapanış yapmışlar. Kitabın devamı olmasa da diziye birinci sezon muamelesi yapıldığından ikinci sezon ihtimali de baki elbette. Muhtemelen de karakterlerin kasetlerin ardından değişen hayatını işleyeceklerdir.
Denenmesi için mutlaka tavsiye edebileceğim 13 Reasons Why hakkında yazacaklarım kitap-dizi farkları haricinde bu şekilde efendim. İyi seyirler…
Kitap ve Dizi Arasındaki Farklılıklar
Merak eden veya ilgisini çekebilecek kişiler için TVGuide ve benim eklemelerimle elimden geldiğince farklılıkları toparlamaya çalıştım. Ama sezonun tamamına dair spoiler (ispiyon) içerikli bilgi içerdiğinden haberiniz olsun.
1) Kitapta Clay kasetlerin tamamını bir gün içinde dinliyor; bunu yaparken de dış dünyayla pek iletişim kurmuyor. Sadece Hannah’nın başından geçenlerin yaşandığı mekanları ziyaret ediyor, vakit geçiriyor. Dizide 13 bölümlük kurgu için kasetleri bitirmesi final bölümünü buluyor.
2) Clay’in kaseti kitapta dokuzuncu, dizide ise on birinci. Kitapta Alex’in kaseti ikinciyken, Jessica’nınki üçüncü; dizide ise tam tersi. Ama ortaya konan kurgu genellikle kasetlerde olanlara sadık olacak şekilde ilerliyor.
3) Tek gün kurgusuna uygun olarak kitapta Clay’den önceki kişilerin iletişimde ve ittifak içinde olması gibi bir durum yok. Clay’in pek çoğuyla o gün içinde diyaloğu bile olmuyor. Bu bağlamda:
+ Kitapta Clay, Tyler’ın poposunu çekip resmini okulda yaymıyor. Hannah ve Courtney’in resmine bakarak mastürbasyon yapması da yok. Bryce’ın itirafını alıp kasetlere eklemesi zaten yok. Kimseden dayak yemiyor, disiplin cezası almıyor.
+ Alex kendisini kitap sonunda vurmuyor. Courtney’in eşcinsel olup olmadığını bilmiyoruz. Justin kasabayı terk etmiyor.
+ Kitapta Hannah’nın ailesi okulu dava etmiyor, Clay’in de onlarla bir bağı olmuyor. Dolayısıyla annesinin okulun avukatlığını üstlenmesi durumu yok, Mr. Porter’ın öğrencileri sorguya çekmesi de.
+ Dizide kasetteki karakterleri tanıyabildiğimiz için neden böyle insanlar olduklarının hikayesini öğrenme fırsatı da buluyoruz. Justin’in bağımlı annesi ve onun işe yaramaz sevgilileri, Courtney’in eşcinsel babaları nedeniyle cinsel kimliğini saklaması, Alex’in polis babasıyla arasındaki resmi bağ gibi… Kitapta kasetteki karakterler hakkında sadece Hannah ve Clay’in düşünceleri yer alıyor.
4) Dizideki Sheri karakterinin adı kitapta Jenny. Clay kasetler bittikten sonra onları kendisinden sonra gelen Jenny’ye postalıyor. Dizide olduğu gibi liste dışı birisi, kasetlerin varlığını veya Hannah’ya olanları öğrenmiyor. Ayrıca Jenny’nin çarpıp da düşürdüğü trafik levhası yüzünden ölen kişinin kimliği kitapta belli değil; Clay’in yakın olmadığı ama okuldan tanıdığı bir öğrenci olarak resmediliyor. Dizide ise Clay’in iyi arkadaşı Jeff ölüyor.
5) Kitapta Tony’nin kasetlerin kopyasına sahip olduğunu Clay’in kasetinden hemen önce, yani sekizinci hikayenin sonunda öğreniyoruz. Dizide daha ilk bölümden ortaya çıkıyor. Tony’nin eşcinsel ve sevgilisi olan birisi olup olmadığı belli değil.
6) Hannah kitapta kendisini bileklerini keserek öldürmüyor, bir sürü hap içerek ölüyor.
Not: Diziyle ilgili daha önce bu yazıda yorum yapılıyordu.
yorumlar
2.sezonu az önce bitirdim.Benim için gereksiz bir sezondu.1 sezonda ucu kapalı bitseydi dizi süper olurdu,diziyi uzattıklarında türk dizilerine dönüyor sonra Kesinlikle 3.sezon final olmalı hatta bölüm sayısı 10 geçmemeli
Bu diziyi sevenlere Life is Strange oyununu tavsiye etmek istiyorum. Hem biraz eski hem de hali hazırda baya ünlü bir oyun ama oyunlarla ilgilenmeyenler yine de duymamıştır diye düşünüyorum. Oyun hikayesiyle dizideki benzer duyguları hatta daha fazlasını hissettiriyor. Hikayedeki bazı kısımlar da diziyle baya benzerlikler taşımakta.
Oynanıştan ziyade hikaye anlatımına odaklanan oyunlardan. Genelde oyun karakterini ilerletip hikayeyi ilerletiyoruz tarzında geçiyor.Bu yüzden oyunlarla ilgilenmeyenler bile çok rahat oynayabilir. Oyunda yaptiğimiz seçimler de hikayeyi etkilemekte.
Oyunun ilk bölümü bedava olup sistem gereksimleri de neredeyse her bilgisayarda çalışabilecek düzeyde. Bi şans verin derim. Oyunlara mesefeli durunları şaşırtacağı düşünüyorum.
Fragman
2. sezonu bitirdim. İlk sezona da yarılmamış bir bünye olarak bu sezonu da “okul dizim yok” moduna oturtum. Sonuç: gayet memnun bir şekilde izledim. 3. sezona da yine bu yaz dönemlerinde girmek koşuluyla varım. Böyle senelerce gider bunlar bu kafayla. Ciddiye alan izleyiciler de duvara tırmanıp bana patlamış mısır malzemesi olurlar.
Oyunculara bol bol zam yapmışlar.
Dylan Minnette bölüm başı 200,000 $ alacakmış. Geri kalanlar (Brandon Flynn, Alisha Boe, Justin Prentice, Christian Navarro, Miles Heizer, Devin Druid ve Ross Butler) bölüm başı 135,000 $ alacakmış.
Hatta dördüncü sezon olursa 135’ler 150’ye çıkacakmış.
Oh oh 4 ü de düşünüyorlar, sıka sıka suyu bitti be. (2.sezonu izlemedim)
@necdetcem7 Ortalık ergen kaynıyor. Uzantı dizi bile çıkarırlar.
@dkamoy, doğru söylüyorsun ama olmasın
Yeminlen biz elde avuçtakinin hesabını yaparken ergenlerin bölüm başı 200.000 dolar alması nasıl ağrıma gidiyor anlatamam…(bkz.hayattan soğutan anlar)
Timothy Granaderos & Brenda Strong, 3. sezon için kadrolu oyuncu mertebesine yükselmiş.
İlk sezonu izlememin üzerinden 2 sene, ikinci sezonun yayınlanmasının üzerinden de 1 sene geçmiş, geçen sezondan izleyemediğim bi bu kalmıştı ve sonunda araya alıp bitiriverdim 2. sezonu. Aslında ilk sezonu da severek izlemiştim ama neden bu kadar geçe kaldı bilmiyorum, süreleri falan uzun olunca erteledim hep.
Neyse, 2. sezon da güzel geçti ilk sezonu daha çok sevmiştim sanırım ama bu sezonda güzeldi.
Sezon içinde Justin, Clay, Mr. Porter, Zach, Alex, Tyler, Tony, Hanna nın annesi sevdiklerim oldu.
Gerçi ilk yarıda
Tyler da
Clay ve Justin
Bryce
Bir de Clay ile
Bu sezon Clay i kendime biraz benzettim, o yüzden bazı durumlarını anlayabildim.
Hannah konusunda ise bu sezon yalan olmasın biraz soğudum kendisinden, yani
En sevdiğim sahne ise okul içinde
Yeni sezon için açtıkları konuya anlam veremedim açıkçası ve tam bir suyunu sıkma hamlesi olarak gördüm hani 2. sezon için işlenen yol güzeldi ve ne bileyim burada bitmeliydi. 3. sezonda ne yapacaksınız şimdi? Yine fena olmayan bir sezon gelecektir ama ne bileyim gerek yoktu.
Bir de Tyler ın oraya geleceğini nereden ve nasıl öğrendiler sosyal medyasında mı paylaşmış?
Neyse 3. sezon gelince bakarız, izlerim muhtemelen. Umarım 3 son olur ama.
Scene
Geç de olsa mantıklı bir karar. Hala gözlerimin önünde o sahne.
Ben de “:rolling_eyes:” üzerinden gideceğim. Mantıklı olduğunu düşünmüyorum, öyle kalmalıydı. O zaman bir benzerini ikinci sezondaki malum sahneye yapmaları lazım, çünkü onun da maşallahı var.
O değil de ben oraya çıkana kadar bunun yayın tarihi gelir diye düşünüyordum, hala gelmemiş. Sanki bir ara yazın diye geçmişti amma eylüle falan kaldığını düşünmeye başladım
S3 Fragmanı
*Sezon teması hoşuma gitti.
*Şu sıralar Grand Hotel’de kanımın kaynadığı Anne Winters kadrolu olmuş gibi duruyor ki bu durum da hoşuma gitti.
Ben 2. sezonu 5 mayıs ta bitirdiğim için geliş tarihi erken geldi gözüme, bir süre daha beklemiyordum
POSTERLER: 1–2–3–4–5–6–7–8–9–10
Her ne kadar 13 bölüm, bu sezona oldukça uzun gelmiş olsa da (8 bölümde rahat işlenilebilirdi bu sezon) genel anlamda güzel bir sezondu.
Sezondaki bir-iki kız karakter aptallıklarıyla saç baş yoldurttu, kimi sahneler ve konular fazla uzadı ama birkaç gizem ile mahkeme kısmı sezonu ayakta tutan unsurlar oldu. Sezon finalinde ise “mesaj vermeliyiz” minvalinde ‘kamu spotu’ kapanışı yapmışlar ama itirazım yok, sevindim bu şekline de; en azından gerilimi iyi vermişler.
3.sezon teması tam benlik olmuş; çok beğendim Dizi bu sezonla biraz “How To Get Away With Murder” yapısına bürünecek belli ki. Sezonu iyi işledilerse en sevdiğim sezon bile olabilir, bakalım…
Ek 1: İyi ki yeni sezon posterlerini görmemişim; iyi ispiyon yermişim.
Ek 2: Bence bu sezon her bölümde
şeklinde bir yapı olacak.
Fragman
49-71 dk. arasında değişiyor bölümler. İnsan izleyecek bunları güya ama they don’t care.
Ucundan da olsa gireyim dedim. Her zamanki tarzında bir açılış yapmış. İki farklı zamanda gidip bir şekilde bağlayacaklar ya da birleştirecekler herhalde.
Bir de tahminen…
Yeterince neden yokmuş gibi dahasına da başladılar.
* Bir de ben sorayım, what is wrong with you? Ara ara başka dizilerde de görüyorum bunu ve görünen o ki gerçekten yapanlar var.
* Tyler’ın ucube dozu bir tık kaçmış sanki. Ya da rahatsız edici yapmak için özellikle böyle şekillendirmişler.
* Fragman zaten “Who killed Bryce Walker?” sorusunu sorup cenaze falan gösterdiği için iki bölümdür devam eden nerede bu adam sorusu pek geçmedi tabii.
– Mastürbasyon sahnesi sonrası kafede yapılan konuşmada aklından geçenin Justin olduğunu düşünüyordum zaten. Jessica’nın aklı bir şekilde Bryce’a kadar çıksaydı biraz ayıp olacaktı.
– Jessica ve Justin’in daha fazla yakıştığını düşünüyorum. Justin’le öpüşmeden Alex’le sevişmeye atlayınca güldüm biraz. Neyse ki bitti.
3×04 üzerine:
– Sonradan şaşırtmacaya gidecekler mi biraz merak ediyorum. Eleyerek gidiyorsak sırada Zach, Alex, Montgomery, Clay (ve belki yine Justin) bölümleri de var. Hatta ilk sezonda kasetlerde olan iki-üç kişi + Tony + geçen sezon finalinde polaroidleri yakan kız da olabilir.
Bu arada bir sonraki bölümün açılışında önceki bölümde bulunan kanıtın poşete konuşmasının gösterilmesi hoşuma gidiyor.
– The Killing’deki kız açık renk saç ve gözlükle ilginç durmuş. Yalnız yine gıcığı oynuyor.
Bir miktar şaşırmış durumdayım. Daha doğrusu gülmemeye çalışıyorum.
– Biz Monty’nin eşcinsel veya en azından biseksüel olduğunu biliyor muyduk diye düşündüm ve hatırlayamadım. Gerçi görünene bakılırsa ya gizli ya da kendisinden haberi yok. Olsun, böyle de olur.
Yalnız etkileşim ve bakışmanın totali on saniye. Cümle sayısı zaten beş değil. Çok değil ama accık tanışsa mıydınız? Just asking. Ben bir de geçen sezonun sonuna doğru Alex’in gay olabileceğini düşündüydüm güya. Mevzu nereden nereye geldi.
– Alex’i oynayan oyuncudan dolayı mı yoksa karakterden dolayı mı bilmiyorum da bu bölümdeki eskortla birlikte olma, uyuşturucu kullanma falan gibi davranışlar adamın suratına oturmadı resmen Bryce, Monty veya Justin’in yüzünde bu kadar sırıtmıyor mesela.
3×06 üzerine:
– Ben daha göz önünde birisinin ve eskiden bildiğimiz birinin yapmış olmasını istiyorum. Bryce’ın babası veya Tony’nin sevgilisi tarzında birisi basit kaçar.
– Cenazeye bulaşmaları bence fazlaydı. Bu dizide olmasına şaşırmıyorum ama genel olarak fazlaydı. Bir de annesinin oğul sevgisi hoşuma gidiyor.
– Zach ve Clay dışında kim kaldı acaba? Son bölümü Bryce’a ayırdılar desek bile var daha altı bölüm. Gerçi Tony, Justin, Ani vs’yi tekrar ziyaret edecekler galiba. Ani’yi zaten ilk bölümde tanıttılar. Sekiz aylık sürede o da öldürmüş olabilir nihayetinde (bunca zamandır yaptıklarını kenara koyuyorum tabii).
Neyse gelelim bakalım Clay’in bölümüne.
İtiraf etmem lazım, bu sezon Bryce’ı çok iyi pazarlıyorlar.
* Clay ve biraz da Ani üzerinden bu bölüm geçti.
Ani’nin dediğin kadar da basit değil. Clay’le senin dediğinin arası bence.
3×08 üzerine:
– Yalnız Bayan Walker çıkmaz herhalde ama çıkarsa küserim Bunlar öğrenci ve genç işi idare ettikleri için amatör yürüyor haliyle, onun farkındayım gerçi.
– Tyler-Monty meselesinin ortaya çıkışını düşündüğüm iyi işlediler. Ben artık yamayacaklarını farz etmeye başlamıştım. Clay’in geleneksel odunluğu devam ediyor gerçi.
– Beklediğim gibi bir tur daha Monty, Justin falan devam ediyorlar. Who killed Bryce Walker ayol? Ben yavaştan düşünmeye başlayayım en iyisi.
İlk yarım saati gönülsüzce izledim biraz. Sonrası nispeten daha iyi aktı. Yeni İngiliz kızı sevdim. Bu kız
kararsız kaldım şu an.
– Ama canım siz her sezon bir tur Justin-Jessica çiftini bozacaksanız olmaz ki. Benim kalbim kırılıyor sonra.
– Bu dizinin işlediği Justin hikayeleri hoşuma gidiyor.
– Clay’e mi Dylan Minnette’ye mi şu an bilemedim, dedektif pozu pek de yakışmıyor.
– Bölüm sonunda Bayan Baker’ın lafının geçmesi hoşuma gitti. Hannah meselesi kapanınca aileye de haliyle veda ediverdiydik ama Kate Walsh’u seviyorum.
3×10 üzerine:
Sezonun ve hatta dizinin en sağlam bölümlerinden birisi olmuş. Müzik de katkı sağladı tabii. Vay be!
– “Eski koca” detayı sanki geçen sezondan hatıraydı ama emin olamadım da. Bakasım yok gerçi.
– Bu işin sonu hislerine karşılık alamayan Montgomery’ye bağlanırsa ne düşünürüm bilemiyorum şu an. Gerçi benim aklımda şimdilik başka bir-iki ihtimal var.
– Walker-Göçmenlik Bürosu detayı hoşuma gitti. Tony yapmış olsa hiç değilse elle tutulur nedenlerden biri olurdu.
– Bryce’ı kimin öldürdüğünü merak etmeye başlamamım nedeni “iyi” biri olma yolunda ilerleyişinde hiç fena bir iş çıkarmamış olmaları. Eski serseri halile ilerletmedikleri iyi olmuş aslında.
Günah çıkartmaya devam etmesi şart değildi ama olduğu kadarı yetiyor. Bayan Baker kendi açısından gayet haklıydı misal.
– Kasetleri uzun süreden sonra duymak çok hoşuma gitti. Thanks. Justin-Jessica’yı barıştırdığınız için de thanks. Clay neyse ki arada işe yarıyor.
– Neredeyse kimsenin sağlam bir mazereti olmadığı için herkesin payının olduğu bir versiyona hazırlanmak gerektiğini düşündüğüm dahi oluyor. Anladık sona doğru saklıyorsunuz da, karakterlere tur bindire bindire bir hal oldunuz
Yalnız Clay’in durumu can sıkıcı olmaya başladı. Biri şunu kurtarsın diyeceğim, gerçek katil çıkana kadar olmaz da bu iş. Bir tek Monty çıkması herkesin işine gelir herhalde, gerisi
Not: Üstte bir yerde dediğim gibi Monty ihtimaline hazırım. Jessica’ya değilim. Ani’yi yeni karakter olduğu için halen istememekteyim. Zaten saçma da kaçarlar.
3×12 üzerine:
– Sevgili Zach, kendine özel bir bölümün olmamış olabilir. Hatta bu nedenle dikkatimi çektiğin de oldu ama senin katil olmadığın bence belliydi canım.
– Kimsenin ayakkabısına dikkat etmedim ama erkek ayakkabısına benziyordu o. Jessica’yı beklediğinden o olsa şaşırmazdı mesela. Alex’in üstüne oynuyorlar gibi, şerifin şüphelenir ama umarım çıkmaz hali gözüme görünmeye devam ediyor
Sıra geldi sezon finaline. 71 dakikaya ne koydular kim bilir, azıcık ara verip öyle gireyim. Bari çok açık bitirmeseler.
Bitti. Geçen sezonu da gün içinde maraton halinde izlemiştim, fırsat varken bilerek yine öyle yaptım. İyi de oldu benim açımdan. Hatta geçen sezonu 01:39’da bitirmişim, bu seferki birazcık daha erken sona erdi.
Tutturdum Genel olarak güzel bir sezondu, ucu kapalı bitti. Burada dursalarmış da olurmuş ama 4. ve final sezonu için onayı var zaten. Bu sezon mesaj verirken göze daha az soktular ve iyi yönettiler gibi geldi. Ayrıca önceki sezonların aksine 'travmatik sahne' yoluna başvurmayıp başka şeylerden gitmişler.
Totalde birinciyle ikincinin arasına koyarım bu sezonu. İlkinin havası benim için hala daha farklı.
Monty-Tyler konusu Bryce'ınkinin aksine şımarıklık olarak kaldı gerçi. Daha doğrusu aile hayatı kötü olan birinin sinirini başkalarından başka şekillerde çıkarması misali oldu.
* Özellikle bir-iki bölümdür Alex'in üstüne oynar gibi olduklarından öne çıkmaya başlamıştı ve o yüzden pek şaşırmadım. Yalnız dünya olaya rağmen ve birbirlerine güya bu derece güvenirken ne Jessica'nın ne de Alex'in ağzını son ana kadar açmaması ilginç kaçtı tabii.
Sezon boyunca sen mi yaptın polemiğiyle dolanıp durdular. Bu da 13 bölüme yayma mevzusuna ve "Kim?" cevabının uzatılabilmesine çıkıyor tabii. Bir de güya kimi seçeceğiz ki olayına.
* Bayağı bayağı suçu Monty'nin üstüne yıkmak için harekete geçtiler çünkü. Ne güzel.
Birimiz hepimiz, hepimiz birimiz için hafif kalır gibi oldu ama itiraz etmeyeceğim. Yukarıya bir yere herkesin bir payının olabileceğini yazdıydım zaten, bu şekilde 'oldurmuşlar'. Ama en azından şerif durumun farkında. Sadece bunların içinde kalsaydı biraz bozulabilirdim.
* Bu arada tamam mevzuyu uzatmamak için Monty'yi öldürüverdiniz de birazcık çabuk olmadı mı? Gerçi öteki türlüsü de dert. Oldu da Monty sağ kalsaydı ne yapacaklardı acaba bunlar? Acı çekmeye devam herhalde.
Winston'ın da diğer köşede Monty'nin yapmadığını biliyor olması en azından fena olmadı.
Ani’nin sezon başından beri sorgu esnasında ufak tefek çarpıtmalar yaptığı bir gerçek. Lakin bu bölüm bokunu çıkardı iyice. Sadece sorgu sırasında da değil sonrasında yaptığı kulis turlarında da. En baştan beri katilin Ani olduğunu düşünüyordum zaten. Bu bölüm bu düşüncem iyice tavan yaptı. Katil konusunda diğer adayım da Montgomery.
Herkesle flört ettiği/kuyruk salladığı düşüncem de hala baki. Clay ile sürekli oynayıp durması ve Bryce’a atlaması dışında yakında bir Justin kaçamağı da bekliyorum ben şahsen. Hatta belki 4. biri daha bile çıkabilir.
S03E10
Bir de Allah rızası için bana Justin-Jessica romantizmi satmayın ya! Bunu yaptıkları müddetçe ikisine de ısınmamaya devam ediyorum. Aynı yerde debelenip duruyorlar. Yeni birileriyle yeni birer saçma açmaları gerekiyor.
İlk 3 bölüm itibarıyla çok sıkılıyorum. Çooook uzun. Yeni kızı da sevmedim, konuyu da hiçbir şeyi de.
Sezonun en saçma tarafının Ani olduğuna katılasım geldi şu an. Bölümlerin fazla uzun olması lanet harbi. Dibine kadar kullanmışlar utanmadan.
2. sezonun aksine kapalı bir şekilde bitirmeyi tercih etmişler sezonu. Bu dizi için pek yakıştıramadığım bir şekilde
. Yani, az biraz eğreti durmuş ama olayı bağlayış şekillerinden ötürü sıkıntı da yok. Burada bitmiş olsaydı keşke. Erken gelen o 4. ve son sezon onayından rahatsızım şu anda.
Katilin
Bu sezonun 2. sezonun da altında kaldığı kanaatindeyim. Sezon teması dışında yeni bir büyük olay yaşanmadı sayılır ve ilk 2 sezondaki büyük olayların ekmeğini yemeye devam etmeye çalıştılar sezon boyunca. Haliyle de ilk 2 sezonun yüzü suyu, muhabbetleri hürmetine izlemiş oldum bu sezonu. Gerçek manada iyiydi diyebileceğim tek bölüm 7. bölümdü galiba.
Sezon başlamadan önce Anne Winters’a özel karakter posteri yapmaları, promoda da ekiple beraber yan yana göstermeleri sebebiyle aktrisin bu sezon kadrolu oyuncu olacağını düşünmüştüm doğal olarak ama öyle olmamış ne yazık ki. 3 veya 4 bölümde gözüktü. İlk 2 sezonda izlemekten büyük keyif aldığım Amy Hargreaves’in sahnelerinin de yok denecek kadar az seviyeye indirgenmiş olması başka bir hayal kırıklığı oldu diyebilirim. Tyler, bana göre sezonun en iyi karakteriydi. Bolca saydırdığım an olsa da yeni kız epey renk kattı sezona. Tyler dışında Alex’in mutlu olmasını istedim durdum hep sezon boyunca. Tony, bana göre sezonun en gereksiziydi. 4. sezonda olmaması hayırlı olur. Courtney’yi ve Sheri’yi aradı gözlerim ister istemez. Kate Walsh’ın bu sezon kadrolu olmamasından epey memnundum ama. Aynı şekilde Porter’ın da.
Bu hafta Carnival Row, haftaya Elite derken ben bunun son 4 bölümünü daha izlemem muhtemelen. 3×9 ardından elveda demiş oldum. Cidden zorlama devam etti, gereksizce uzun, bunaltıcı. Zaten konu itibarıyla iç karartıcı, insanın işini iyice zorlaştırıyorlar. Sevdiğim tarafları yok diyemem ama yetsin cidden. 4. sezon onayı olmasa devam ederdim ama şu şartlarda thank u, next…
Ani senden nefffffffret ediyorum. Her yerde yırtık dondan fırlamandan, üstüne vazife olmayan her şeye burnunu sokmandan… TV tarihinin en lüzumsuz karakteri olabilir. Oyuncuda filan sorun yok, bu karakteri yazıp oynatanda kabahat!
Gary Sinise
İlk 2 sezon geçen Yaz izledimdi. 3.sezon da şimdi izledim umarım 4.sezon da hepsi hapse girerler ne deyim.
Son sezon 10 bölüm.
Saying Goodbye | 13 Reasons Why | Netflix
reklam için doğru bir parça seçmişler. 2. sezon finalini hatırlayıp hüzünlenmedim ve özlemedim dersem yalan olur.
Yarın fragmanı geliyor.
Final Season | Official Trailer
S4 Karakter Posterleri
Tek sezon olarak düşünülup derin bir yaraya basması sonucu dünyada buyuk ilgi görmesiyle sosyal duyarlilik projesine dönen dizinin dört sezon sürmesi gayet anlaşılabilir, bir durum.Dizi başarıyla bu görevini fazlasiyla yapti.Ilk sezon zaten anlatmak istediğini anlatmıştı ama mecburen buraya kadar getirdiler.Iyi de yaptılar
Yine tek gün içinde atlatmayı düşünüyorum, du’ bakalım.
* Bryce’ın veya Monty’nin yüzlerini falan görüp korkmalarına gerek yok aslında. Daha doğrusu bir anda sanki hepsi çöktü gibi geliyor gözüme Bryce’ı öldüren Alex, olayın tanığı Jessica ama psikolojisi en iyi duran da yine onlar. Bunlar bu ‘korku dizisi’ modunda ne kadar takılacaklar acaba?
Ani’yi saymıyorum. She is irrelavant.
* Bir de bu Clay’in depresif iç sesi de fazla depresif anacım. Gary Sinise beycim geldi neyse ki.
* Alex ve Zach’e ucundan dokundurmuş oldular. Ben bunu geçen sezon bekliyordum.
Ben mi tersimden kalktım yoksa bunlar mı sinirimi bozuyor anlamadım.
* Clay’in sorunlarının bitmek bilmemesinde değilim ama sprey boya meselesi çok ucuz geldi. Sonra da bir anda tacizciye çıktı. Tövbest.
Soran olursa iyi çocuktu ama sapıttı dersiniz
Önceki iki bölümden daha iyiydi. Clay’in geri zekalının teki olmasına rağmen.
* Ben Justin’in yaklaşımını destekliyorum. Öteki türlü gördüğümüz üzere hayat zor çünkü.
Hali hazırda olayın içinde olanların çıkmasının mantığa yatan bir versiyonu yok gibiydi. Tek kişi olarak baktığında da eldeki çoğu kişi, Winston dahil, eleniyordu. Neyse ki sezona yayılan bir şekilde uzamadı. Futbol takımı mıymış yani?
Bu mesele de yine ahlaki ikileme döndü. Monty’nin Tyler’a yaptıklarına bu kadar duyarlı değildi bu futbol takımı. Bryce’ta da zaten anca ittire ittire oldu.
*
Böylece yarısı bitti. Kısa bir moladan sonra devam edeyim.
* Bu sefer bölümlerde açılış jeneriği kullanmıyorlar nedense. Bireysel ağırlıklı gitmiyorlar gerçi, belki de ondandır. Güzel oluyordu.
*
Belki de Diego veya Winston olur. Ölmesi bedava. Gerçi aynı kişiler her şeyin arkasında da çıkabilir. Monty’nin kız kardeşini de arka planda kullanıyorlar. Altı ayı doldurmadığımız için cenazenin geldiğini zannedemedim şu an, o yüzden Zach falan ölmemiştir tahminen.
* Lise dizilerinde futbolcuların takımın ceketleriyle dolaşması adettendir de bunların bir sebepten direkt olarak formayı çıkarmaları gerekmiyor niyeyse. Pişik olacaklar.
* Bu sezonu izlerken kendimi Justin gibi hissediyorum. Ben ve Justin bu kadarını hak etmiyoruz.
* Görmedim demem, bunu da görmüş oldum.
* Bilemiyorum Altan, olabilir bence de.
* 5’in sonundaki CGI accık ucuz kaçtı Ayrıca bu bölümü (+6) Brenda Strong yönetmiş. Başka bir tane yoksa Nora Walker’ı oynayan, Desperate Housewives’tan bildiğim kadın olsa gerek.
S04E01
*Bu sezonun gereksiz yere onay alan bir sezon olduğu düşüncem baki.
*Clay, her zamankinden kat kat fazla yoracak bizi bu sezon belli ki.
*Alex’ten buna benzer bir hamleyi ta ilk sezondan bekliyordum.
*Yeni 2 karakterden Estela’nın kim olduğu tamam da diğerini olaya nereden bağlama çabası içerisindeler anlayamadım şu an.
Clay yapısal olarak parçalanırken o sırada ben de parçalanıyorum. Somebody call 911.
Daha öncesinde kıyısından dönmüşken bu sefer tatbikatla geçiştireceklerini düşünmesi zor değil. Oturup bitsin diye bekledim. Aslında karantina grupları kendi içinde iyiydi.
Tüm bu sırada Clay’i tam anlamıyla delirttiler yahu. Bu da benim sinirimi bozmaya başladı. Tatbikatın fake çıkmasında değilim de sonrasında olanlar rahatsızlık vericiydi artık. Kendi kendine konuşmaya bile başladı.
* Araya Justin-Jessica ve Alex-Charlie girdi. Gerçi onlar da karışık. Charlie aslında Alex’in suratına tokadı çarpıp uzaklaşsa niye demem
* Tyler’ın polise yardım ettiği bence belliydi.
Kim ne derse desin, bu dizinin ilk sezonu efsaneydi. Sürükleyicilik, oyunculuk, senaryo… Her zaman özlemle anacağım.