2012-2013 Sezonunda, NBC’nin Yeni Dizileri
192 yorum hsparks 04 Haziran 2012 09:32
Site ahalisi olarak bölüştüğümüz yeni sezon dizilerinden benim payıma NBC‘ninkiler düştü. Bu sene yine rekor iptale imza atmış olan NBC, yeni sezonda 7 tanesi komedi olmak üzere toplam 12 diziye oluru verdi.”Bu diziler neymiş, neciymiş?” diyenleri yazının devamına alalım.
DRAMALAR
Chicago Fire
İçerisinde bol bol seksi bay ve bayan itfaiyeci bulunduran Şikago İtfaiyesi’nin maceraları işlenecek. Dizi, genellikle birlikte çalışan ikili Michael Brandt ve Derek Haas tarafından yaratıldı. İsimlerini daha önceden Angelina Jolie‘li aksiyon filmi Wanted‘dan biliyor olabilirsiniz.
Kadroda ise oyunculuğa ilk kez Fashion House adlı pembe diziyle başlamış olan Taylor Kinney‘yi, OZ seyircilerinin yakından tanıyacağı Eamonn Walker‘ı, House M.D.‘de yer alan Jesse Spencer‘ı ve Hawaii Five-0‘dan aşina olabileceğiniz Lauren German‘ı görüyoruz.
Dizi, sonbaharda yayına girecek ve Law and Order: SVU‘nun ardından Çarşamba akşamları gösterilecek.
http://www.youtube.com/watch?feature=player_embedded&v=bi3h9z1YUVc
Do No Harm
Çoklu kişilik bozukluğuna sahip olan beyin cerrahı Jason Cole’un etrafında şekillenecek. Karakterimizin her gece aynı zamanda ortaya çıkan Ian Price adlı alt kişiliğiyle de tanışacağız.
Dizi, Tell Me You Love Me‘nin yapımcısı David Schulner tarafından yaratıldı. Doktor olan baş karakterimiz olarak da Rescue Me‘den tanıdığımız Steven Pasquale‘i seyredeceğiz.
Dizi, sezon ortasında başlayacak.
http://www.youtube.com/watch?v=O_3kRdFwLEM
Bu da daha fazla fikir veren başka bir video :
http://www.youtube.com/watch?v=E81jV9Suw38
Hannibal
Thomas Harris‘in daha önce sinemaya da uyarlanmış olan romanından türeyen Hannibal, FBI ajanı Will Graham ve ajanımızın akıl hocası Doktor Hannibal Lecter etrafında gelişecek.
Dizinin yaratıcısı olan Bryan Fuller‘ı, 2 sezonda iptal olmuş, daha sonra da filmi gelmiş olan Dead Like Me‘den tanıyabilirsiniz. Kadroda ise FBI ajanımız olarak The Big C‘den tanıyabileceğiniz İngiliz oyuncu Hugh Dancy‘yi görüyoruz.
Sezon ortasında başlayacak olan dizinin henüz bir tanıtım filmi gelmedi.
Deception (eski adıyla Infamous)
Sosyeteden sayılan Vivian Bowers’ın aşırı dozdan ölümünün ardından, yakın arkadaşı ve aynı zamanda da dedektif olan Joanna Locasto, gerçekleri öğrenmek adına Bowers ailesini yakın takibe alır.
Dizi, başta Friday Night Lights olmak üzere, bir çok yapımın mutfağında yer almış olan Liz Heldens tarafından yaratıldı. Kadronun başını Californication‘dan tanıdığımız Meagan Good çekerken, ona Alias‘tan Victor Garber ve Make It or Break It‘ten Neil Jackson eşlik ediyor.
Dizi, sezon ortasında yayına girecek.
http://www.youtube.com/watch?v=IhXEOjI76vk
Revolution
Bir kıyamet sonrası hikayesi olan dizi, Dünya’daki enerjilerin bitmesinin ardından hayatta kalmaya çalışan insanlara odaklanacak.
Supernatural‘ın yaratıcısı olarak bildiğimiz Eric Kripke, bu diziyi de ortaya çıkartan isim. Senarist ve yapımcı koltuğunda ise Kripke ile birlikte J.J. Abrams‘ı da görüyoruz. Bildiğiniz gibi kendisi Lost başta olmak üzere, Alias, Felicity ve Fringe‘in de yaratıcısı.
Dizinin oyuncuları arasında Twilight serisinde yer almış olan Billy Burke‘ü, Ringer‘dan Andrea Roth’u, Once Upon a Time‘dan Giancarlo Esposito‘yu ve The Cape‘ten David Lyons‘u sayabiliriz.
Dizi, sonbaharda yayına girecek ve NBC’nin yüksek reytingli programı The Voice‘un peşinden Pazartesi akşamları gösterilecek.
http://www.youtube.com/watch?v=KrxEIQ2KEwg
Bu da daha uzun tanıtım filmi :
http://www.youtube.com/watch?feature=player_embedded&v=JwfCRAtkYEI
KOMEDİLER
1600 Penn
Beyaz Saray’da yaşayan abuk bir ailenin üzerine kurulu komedi dizisi.
Dizinin yaratıcısı, aynı zamanda kadrolu oyuncu olarak da seyredeceğimiz Josh Gad. Dizide yer alan diğer isimlere ise Torchwood‘dan da tanıdığımız ünlü oyuncu Bill Pullman‘ı ve Dharma & Greg‘den sonra yıldızı bir türlü parlayamamış olan Jenna Elfman‘ı ekleyebiliriz.
Dizi, sezon ortasında başlayacak.
http://www.youtube.com/watch?v=NgQwuBMlK3s
Animal Practice
Hayvan sahiplerini adam yerine koymayan, hayvansever veteriner George Coleman’ın üzerine bir komedi dizisi.
Başrolünde Weeds‘in Andy’si Justin Kirk‘ü seyredeceğimiz dizimizde yakışıklı oyuncumuza, Better with You‘dan Joanna Garcia ve Reaper‘dan Tyler Labine eşlik edecek. (Threesome‘ın tek kadrolu bayan oyuncusu olan Amy Huberman deneme bölümünde oynamasına rağmen, sonradan ayrıldığı için yerine Joanna Garcia geçti.)
Animal Practice, sonbaharda yayına girecek ve Çarşamba gecelerinin ilk dizisi olarak gösterilecek.
http://www.youtube.com/watch?feature=player_embedded&v=nJXGIpy2nJ4
Guys with Kids
Hala çocuk kalmış 30’larındaki 3 adamın etrafında gelişen bir komedi dizisi.
Televizyonculukla ilgili hemen hemen her tarakta bezi olan Jimmy Fallon ve komedyen Charlie Grandy tarafından yaratılan dizinin kadrosunda babalarımızı The West Wing‘den Jesse Bradford, Law & Order‘dan Anthony Anderson ve Friends with Benefits‘ten Zach Cregger canlandırıyor.
Dizi, sonbaharda yayına girecek ve yukarıdaki yeni dizi Animal Practice’in ardından Çarşamba akşamları gösterilecek.
http://www.youtube.com/watch?feature=player_embedded&v=IeY-nDqyQAg
Go On
Bir spor muhabiri olan Ryan King’in, bir terapi grubuna katılması üzerine bir komedi-drama.
Friends‘in yapımcılarından, Joey‘in de yaratıcılarından olan Scott Silveri‘nin ortaya çıkarttığı dizinin başını ise yine Friends‘ten Matthew Perry çekiyor.
Dizi, sonbaharda yayına başlayacak ve Salı geceleri The Voice‘un hemen ardından yayınlanacak.
http://www.youtube.com/watch?feature=player_embedded&v=ZkQ8dwI9f-4
Next Caller
Kaba ve egoist Cam ile koyu feminist Stella’nın radyodan ilişkiler üzerine yaptıkları programın üzerine bir komedi.
Weeds‘in mutfağında çalışmış olan Stephen Falk‘ın elinden çıkan dizinin başrollerini yakışıklı oyuncu Dane Cook ve Cougar Town‘dan bildiğimiz Collette Wolfe paylaşıyor. İkilimize Arrested Development‘tan bildiğimiz Jeffrey Tambor da eşlik ediyor.
Dizi, sezon ortasında başlayacak.
http://www.youtube.com/watch?v=7RIdeoAdm2s
Bu da başka bir video :
http://www.youtube.com/watch?v=1NjPbaHGCtY
Save Me
Geçirdiği kazanın ardından, tanrıyla iletişim kurduğunu iddia eden Beth Harper’ın üzerine kurulu bir komedi.
İsmini The Days‘ten hatırlayabileceğiniz John Scott Shepherd tarafından yaratılan dizinin başrolünde ise bu sene iptali görmüş HBO yapımı Hung‘ta yer almış olan Anne Heche‘i görüyoruz. Heche’e, kocası rolüyle bir çok yerden tanıyabileceğiniz Michael Landes eşlik ediyor.
Dizi, sezon ortasında başlayacak.
http://www.youtube.com/watch?v=uDaqfNq60BE
The New Normal
Eşcinsel bir çift ve bu çiftin çocuk yapmasına yardımcı olmak için taşıyıcı anne olmayı kabul eden kadın üzerine kurulu olan bir komedi.
Dizinin yaratıcısı, Nip/Tuck, Glee, Popular ve American Horror Story gibi dizilerin arkasında bulunan Ryan Murphy. Kadroda ise eşcinsel çiftimiz olarak The Hangover filmlerinden Justin Bartha‘yı ve Girls‘te yine benzer bir rolde yer almış olan Andrew Rannells‘i görüyoruz. Oyuncular arasındaki bir diğer tanıdık isim ise son zamanlarda Glee‘de yer almış olan NeNe Leakes.
Dizi, sonbaharda yayına girecek ve yukarıdaki yeni dizi Go On’un arkasından Salı akşamları gösterilecek.
http://www.youtube.com/watch?v=lXbTDQcvhyM
Bu da daha uzun tanıtım filmi :
http://www.youtube.com/watch?v=GpJGXzdPXAs
yorumlar
Ben de az önce The New Normal’i izledim. Pilot olduğu için ufak tefek kusurlar elbette vardı ama ilerledikçe açılacaktır diyorum.
şuana kadar 3 dizisini go on, animal practice ve new normal’i izledim.
bence enzayıf halka animal practice başrolünse Justin Kirk olmasa ikinci bölüme bakmazdım ama işte weeds’in andy si için gerekirse 3 de 5 de şans veririm.
new normal ı ise sevdim dizi bence devam eder bende diziye devam ederim. Gözüne bu mu battı diyeceksiniz belki ama çok sorunsuz mükemmel bir çift yaratmışlar izlerken çat diye çatlayacaktım.
Hehehe, katılıyorum şu çift kısmına!
Revolution taze bitti. Vasat olduğunu düşünmüyorum, ama benim gözümde mükemmel de denemez tabii ki. Sanki Flashforward ayarında olmuş. Ben onun girişini de beğenmiştim. Hikayeyi bozmadan giderlerse iyi bir şeyler çıkabilir. Ama insana bunun sonu da FF, The Event, Terra Nova olur mu da dedirtiyor. Bir de hiç Terra Nova izlemedim, o karşılaştırmayla ilgili bir şey diyemeyeceğim.
ben terra nova’yı da izlemiştim flashforward’ı da. izledikten sonra terra nova için birşeyler diyebilirim. ama nedense bundan umutluyum.
en son ne zaman elektrik kesintisi yaşadığımı hatırlamıyorum. yani o kadar uzun süre geçmiş üzerinden. saat 7ye doğru Revolution’u oturup seyretmeye başladım.dizinin bitmesine bir kaç dakika kala bir anda elektrik kesildi. kendi kendime “yoksa J.J.Abrams bana bir mesaj mı vermek istedi şimdi” dedim, dizide bir anda elektrik gidiyor,bende de bir anda elektrik gidiyor.hemen cep telefonuma baktım,çalışıyordu,yani boşuna evham yapmışım. yalnız elektriğin daha yeni gelmiş olması canımı fena halde sıktı, 5 saat elektrik kesintisi mi olur be arkadaş?. sanki Abrams dizisinde oynuyoruz (abartıyorum,öyleyse varım)
evet Revolution benim için de biraz sanki FF gibi duruyor. ama benim umudum yok diziden.hem kanalı,hem de bu tür dizilerin bir türlü istenen izlenme oranlarını yakalayamaması gibi nedenlerden dolayı,sezon sonunu görürse kendini şanslı saysın,daha fazla ilerleyemez diye düşünüyorum.
arada spoiler verebilirim yanlışlıkla,seyretmeyenler okumasın lütfen;
aman aman bir bir başlangıç yapmadı dizi,@aytackara”nın Kim Batar? Kim Çıkar? yazısındaki düşüncenin ilk kısmına katılıyorum. “Ama kiminin gayet beğeneceği kimininse basit bulabileceği türden bir pilotu var”. ben biraz basit bulanlardanım.beğenene de itirazım olmaz ama.genelde bu tarz dizilere temkinli yaklaşıyorum artık.
karizmatik bir amcamız var dizide (Twilight ve rizzoli&isles seyredenler bilirler kendisini), severim kendisini ayriyeten,The cape dizisinin iyi adamı bu sefer kötü adam olmuş gibi gözüküyor,arada iyi mi kötü mü,derdinin ne olduğunu anlayamadığımız bir okçu eleman var. tip olarak dizi yada film seyredenlerin bildiği diğer elemanı bir anda öldürdüler.bence hikayenin geriye dönüşlerinde gözükecektir o abimiz,tek bölümlük oyuncu olma ihtimali yok çünkü.yalnız dizinin son sahnesi bana fena halde Jericho dizisini hatırlattı.izleyenler ne demek istediğimi anlamışlardır.
yani uzun lafı kısası,ben izlemeye devam edeceğim ama amerikan izleyicisinden umudum yok. gene aytackara’nın Kim Batar? Kim Çıkar? yazısında denilen düşünceye katılıyorum. (insana “Acaba dizinin sonu The Event, Terra Nova ve Flashforward gibi mi olacak?” diye düşündürten türden).
elektrik kesintisi ha, hem de 5 saat bence sen birşeyleri kaçırmışın, kesin bir işaretti o. o kadar uzun elektrik kesintisi mi olur yav ben hala izleyemedim birazdan izleyecem bakalım yorumum ne olur. ama beğenirim gibi geliyo. bence bu diziyle uğursuzluk kırılacak. bi 5 sezon bekliyorum bundan.
Ben de daha izlemedim genelde webten yayınları izlemem, normal günü beklerim; ama bu dizi için genel dışı bir şeyler yapabilirim belk, ancak bende ozgun14 gibi düşünüyorum sanki bu sefer olacak.
@ozgun14: cep telefonu çalışmasa şüphelenmiştim zaten, iPod’um bile çalışmıyordu çünkü o elektrik kesintisinde (kızın iPod’unun birebir aynısı bende de var,atmış kutunun içine anı olarak saklıyor,üzüldüm bir anda) neyse diziyi seyredenler ne demek istediği anlamışlardır
umarım ben yanılırım,dediğin gibi uzun yıllar devam eder dizi (tabi bu dileğim saçmalamaz ise geçerli).
izledim ve bol spoilerlı revolution yorumumu yapıyorum.
1-daha en başta juliet’i görünce heyecanlanmayan yoktur sanırım. sonra da öldüğünü görüp hüsrana uğramayan. o salak sarışın kadın yerine bizim juliet olmalıydı. neyse yapcak bir şey yok. güzelim kadın kısacık rolde harcanmış. ileriki bölümlerde illaki flashbacklerle ölümüne kadarki anları izleyecez ama yetmez.
2-ikinci olarak o teenage kızı her gördüğümde aklıma mischa barton geliyor, doğal olarak sempatim artıyor kıza. cidden çok güzel kız. beğendim. mimikleri üzerinde biraz çalışması lazım ama. zamanla oturur sanıyorum yeni oyuncu belli.
3-bu tarz diziler neden arka planda gizli işler yapan topluluklara ihtiyaç duyar anlamam. şu elektriği elinde bulunduran kolyeli tipler ilerde sıkacak demedi demeyin. daha ilk bölümden hissettim.
4-15 yıl sonrasına geçmek saçma geldi bana. daha yakın bir gelecek seçilebilirdi. karakter yaşlandırması 15 yıl geçmiş gibi değildi. flashback tarzı uygulayacakları bariz olsa da ilk bölümde olayın gerçekleştiği ana dair daha fazla görüntü olmalıydı. hemen zaman atlaması olmamış. ilk bölümün sonunda elektrikler gitseydi ya da bölümün ortasında gitseydi, blackout sonrası kargaşayı izleseydik de ikinci bölüm yıllar sonrasına gitseydik daha iyi olurdu.
5-militia lar diye düşman grup seçilmiş yine sevmedim. bir others yaratma çabası. her dizide var bu gerçi ama olmayaydı iyiydi. militia lardan genç cengaverimizi görür görmez olacakları hissettiğim için midem bulanmaya başladı. illa abuk bir teenage aşk sokacasınız şu dizilere. bir de üstüne militia çıkıyo çocuk, üstüne de yine kızı kurtarıyo. aha dedim, bu fedakarlıktan sonra kaçarı yok, aşk başlar. umuyorum ki kız aklı başında biri çıkar da çok uzatmazlar.
6-amcamız iyi dövüşüyor. karizma da gayet yerinde. tuttum. başrolü kaldırabilir.
7-danny yani teenage oğlanımız ise yakışıklı sempatik bir çocuk. başta yaptığı hareket biraz malcaydı. öylesi bir hareketin ölüm getireceği kaçınılmaz. ama salaklığına, çaresizliğine verdim.
8-yanına sığındığı kadında da elektrik kolyesinden çıkması oharey bedava dağıtıyorlar sanırım etkisi yarattı. öyle de tesadüf olmaz. çok az kişide olması lazım o kolyeden. ki kolye mantığını da pek oturtamamışlar sanırım. büyü gibi ne o öyle düğmeye bas etraftakiler çalışsın. ben daha çok flashbellek gibi olcağını düşünmüştüm takıldığı cihaza elektrik sağlayacak minimum iletişim sağlamak amaçlı bir cihaz gibi. onun mantığını açıklamaları zor olacak. basıyosun düğmeye , bağlantısız lamba yanıyor.
9-breaking bad in kötüsü abimiz fring burda da kötü ama burda sıkıcı bir kötü olmuş. bir karizma göremedim. ilerde belki düzelir diyecem ama sanmıyorum açıkçası karakter oturmamış. iyi yazılmamış.
10-gelelim nasıl buldum. açıkçası izlerken beklentilerim çok yüksekti o kadar kötü yoruma rağmen. ama hakkatten ben de pek iyi görmedim sonunu şimdi. eğer ilerleyen zamanlarda flashbacklerle olayların nasıl geliştiğini gösterirlerse, birkaç da adam gibi karakter katarlarsa mesela ana lucia cortez olabilir. ya da sawyer. ya da kate austen. ahh ahh nerde. bu durumda güzel olabilir. ama bu el altından yazışan tipler bir yandan, bir yandan kardeşini arayan kızımız ve ekibinin maceraları falan izleyeceksek deme ki yine yandık. terra nova ile pek benzetemedim ama flashforward etkisi yok değil harbiden arkadaşlara katılıyorum.
Bu yorum ispiyon içerebilir ona göre
@ozgun14 –“yanına sığındığı kadında da elektrik kolyesinden çıkması oharey bedava dağıtıyorlar sanırım etkisi yarattı” kısmını aynen bende düşündüğüm için, sabah sabah iyi güldüm Bence Elizabeth Mitchell bir şekilde tekrar dahil olacak. Dizinin başında isimler yazarken and Elizabeth Mitchell olarak yazıldı ve kızın babası annesinin ölümüyle ilgili -en azından ilk bölümde- çok da açık bilgiler vermedi. Bilmiyorum fazla dizi izlemekten paranoya yapmış da olabilirim tabi
yok yok şimdi sen diyince ben de umutlandım. inşallah öyle olur. örneklerini daha önce görmedik değil. gayet olası bir ihtimal. gerçi bu ihtimal hiç aklımıza gelmeseydi de, dan diye juliet’im karşıma çıksaydı daha enfes olurdu, ama dönebileceği düşüncesi bile diziye sempatimi artırdı.
yazın gösterilen ilk bölümü ne kadar izlenmişti hatırlamıyorum amaThe Voice rüzgarı ile Go On, 2.bölüm itibariyle hiç fena bir rating yakalamamış.arkasını sağlam duvara dayamış,ileri ki haftalarda bu oranlara yakın bir oran tutturursa kalıcı olur diyebiliriz.
3.4 rating-9 share- 9.57 milyon izleyici.
Go On’dan sonra yayınlanan The New Normal fena bir izlenme oranını tutturmamış ama ileri ki haftalarda zorlanabilir.karşısında hangi diziler olduğuna bakıp öyle değerlendirmek lazım.
2.5 rating-7 share-7 milyon izleyici.
Parenthood pek parlak bir iş çıkarmamış bu arada.
NBC’nin Go On’u Olimpiyat açılışının arkasından yayınlandığı bölümde 16.10 milyon izlemişti. Sonra bu NBC, onu ön gösterim statüsünde değerlendirip Pazartesi günü bir kez daha yayınlayıp bu sefer premiere yaptırtmış. O 4.90 milyon izlenmiş. Dün yayınlanan 2. bölüm de 9.57 işte. The Voice’un rüzgarı yeter bence ona… Ama bu dizi bana olmaz, zerre istek yok.
Bu arada bu NBC, ilk bölümü internete verdiği The New Normal için de Pazartesi günü bir tekrar yayınlayıp onu da premiere olarak değerlendirmiş. Giriş 2.5/6.88 milyon, dün asıl günde, Go On’un arkasından yayınlanan bölüm 2.5/7 milyon yapmış.
Kaynak: 1–2 (Brifing gibi oldu ya bu da)
Sezon açıldı, akşam yemeği sonrası, stresli tvbynumbers seanslarım başladı desene. Geçen sene Çarşamba’ları nasıl da ellerim titrerdi, Ringer bu hafta da mı düşürmüş diye korka korka bakardım. Zaman ne çabuk geçiyor yav.
The New Normal’ın rakamları hiç iyi değil bence. Rakipleri bile ortada yok daha. İlerleyen haftalarda bu rakamları koruyamaz. 1.6 – 2.0 arası bir şey kurtarır ama daha da düşürürse güle güle derler.
Bu arada The Voice başlamış yav! Ben onun Blind Auditions bölümlerini izliyorum, canlı yayınlara geçince bırakıyorum. Bakalım bakalım, bugün bana eğlencelik bi’ seyir çıktı, oley!
Hangi gün/saatte hangi dizi hangisiyle çakışıyor diye bakmak için şuradaki resme buyurun. Hatta bundan güzel bir bildiri olur bence.
@dkamoy Bahsettiğin şu halleriyle biraz şaftı kaymış tabirini karşılan 2010–2011 yazılarının 2012 versiyonu, değil mi? Sorması ayıp, bu dediğin “Birisi şunu bildiri yapsa ne güzel olur?” anlamında mı?
@aytackara : Eveeek (Ben hala kendimi toplayamadım da… Yazı yazmaya el atamıyorum.)
@dkamoy Ben kafamda döndürüyorum ama ortasını bulamadım. Biraz erken değil mi? Daha doğrusu, bu işin kablolusu nasıl oluyor? O senin resmi ben de kullanıyorum sürekli, bir şeyler yazarken filan… Ama listeye alınan kablolularda kafam karıştı, hangi ayın kaçına kadar başlayanları ekliyoruz? Onların saatlerini nasıl buluyoruz falan…
(Bende de bir otomatiğe bağlanmışlık durumu var, duramıyorum. Bir yazıyla uğraşmadığım gün geçmedi yenilenmeden beri… 23 Eylül’deki Emmy bildirisine kadar da gidecek ama ondan sonra birkaç günlüğüne sadece yorum yazma yapsam iyi olacak, yoksa soğuyabilirim…)
Ben yapayım mı zaman? Kablolular bir şekilde bulunup buluşturulur. Site yeni yüzüne geçtiğinden beri (aslında koca bir yazdan beri) yazı yazmıyorum hem. Artık bir şeyler yazsam fena olmayacak.
ne güzel olur öyle bir yazı. kim yazacaksa şimdiden ellerine sağlık
vallahi dayanamadım bu revolution pilot bölümünü seyrettim.genel kanım idare eder buldum.pilot benim için 2. bölümü izlemeye yeter kıvamdaydı diyebilirim.bundan sonrası bol ispiyonlu bir yorum.
oyuncular: 4 kişi bir iş için birleşti.onlardan benin yeni eşi pek olmamış,yani tip itici.hem miles amcamız hem de kızımızı sevdim.kızın yaşına göre yeterli denebilecek bir oyunculuğu var,miles amcamızın da kendine has bir karizması.gözlüklü amca da sevimli zannediyorum grubun eğlencelisini canlandıracak.role en yakıştırdığım isim.sebastian monreo’yu canlandıran oyuncu.kötü adam için biçilmiş kaftan.
dövüş sahneleri askerlerin kasabaya geldiğinde olan oldukça gerçekçiydi;ama amcamızın otelde tüm grubu deşmesi bayağı abartılı geldi bana.
görüntüler,kamera ve mekan en çok sevdiğim kısımlardan biriydi.bir GOT ya da SPARTACUS olmasa da böyle devam ederse yine görsel açıdan doyurucu bir dizi olabilir.
hikaye ve senaryo hikaye aslında ilgi çekici elektrikler gitse napcaz??? ama fiziksel açıdan bunun mümkün olamayacağını biliyoruz.dizide bunu bir mantığa oturtmaya çalışacaklar;ama o bağlanan kısmın hayal kırıklığı olacağına eminim.eğer devam edersem onu göze alarak devam ederim.bir de olaylar hızlı gelişti açıkçası daha ne olduğunu idrak edemeden:kesintiden 15 sene sonrasına atladık,ana karakterlerden biri öldü;bunun üzerine chicagoya yol aldık ve yepyeni bir ana karakter kazandık.ben bu hikayeden en az 5 bölüm çıkarırım.
teknik(teknoloji) belki de en çok göze batan şey o kolyeler nedir allah aşkına.adamlar elektriğin kablosuz aktarımını bulmuşlar.wireless gibi belli bir yerden çeken elektrik.bir kablo,bir soket bağlantı şart yani.orayı da çok iyi bağlayacaklarını sanmıyorum.
j.j. abrams losttan sonra benim için yeterli bir işini göremedim.yine birçok soru soruldu,gizeme dayanıldı ama bunların mantıklı bir açıklaması olacağına(hele alcatrazdan sonra) inancım yok.ama eric kripke imzasını görür görmez jj.abrams ile evliliklerinden doğan çocuğu,revolutionı, izlemeliyim izlenimi uyanmadı değil…
Revolution‘u henüz izledim, çok çok hastası olmasamda terranova ya da alcatraz gibi hayal kırıklığımda olmadı. NBC dizileri pek hoşuma gidicek gibi bu sene devam ederim ben bu diziye.
abidin77‘ nin başına gelen hemen hemen benim de başıma geldi yalnız benimki dizi sırasında değil de bittikten bi 10 dakika sonra, the newsroom izlerken. komşunun biri sigortayı sökmüş meğer… Revolution benim ilgimi çekti fakat dizi boyunca hep kafama takılan bir iki şey var;
giden sadece elektrik değil mi? yoksa genel olarak enerji kavramı mı gitti? Doğrusu eğer sadece elektrikle ilgili sıkıntı varsa -ki yanlış anlamadıysam öyle- daha steampunk bişeyler beklerdim. Buhar makinaları ve mekanikler. Hele hele ağızdan doldurmalı silahlar -bkz: oteldeki dövüş sahnesi ve milisle köydeki çatışma- oldukça komik geldi bana.
revolution 2. bölümü de seyrettim ve inşallah bu seviyede gider diyorum. 1. bölümden çok daha güzeldi. hadi bakalım jj abrams bu sefer olacak sanki. ama hep söylüyorum sorulara güzel cevaplar veremeyecekler diye düşünüyorum inşallah beni çok çok utandırırlar…
Animal Practice’i daha yeni izledim ve bayıldım. İptal olursa kahrolurum.
Animal Practice, Go On ve The New Normal’ı izledim birazdan Revolution izleyeceğim, yazılan yorumlar, izlediğim bölümler ve reyting sonuçlarına göre NBC piyasaya geri dönüyor gibi geliyor. Bence Animal Practice’e şans verirlerse ivme kazanıp ilerleyebilir. Revolution reyting olarak güzel açtı umarım dizi olarakta güzel açmıştır.
Go On’da şimdilik drama yönü daha ağır olsa da bir vaat etme söz konusu sıkmıyor öyle güldürmüyorda. Ama gayet güzel yine de.
Animal Practice gayet güzel bence neden az izlendi pilot bilmiyorum ama eğer taktik tutarda tanınırsa bence önü açık olacaktır, hatta güzel senaryo işçiliğiyle çok uzun soluklu yeni kaliteli komedi olabilir.
The New Normal’da arkası sağlam bir dizi bir kalitesi var ama şu anda hep denildiği gibi sadece samimiyeti geçiyor izleyiciye komedisi ortada yok bir de Ryan Murphy tarzı çok hızlı kamera geçişleri ve konuşmalar espri varsa da sindirmeyi zorlaştırıyor.
Ben ilk tanıtımlardan beri Revolution’ın Flashforward, Alcatraz olmayacağını düşünüyordum, diğerlerini izlemeyi çok istememe rağmen hep hayalkırıklığı olduklarından ve pilotları çıktığında vakit bulamadığımdan izleyememiştim. Bu diziden dediğim gibi ilk başlarda onlardan daha ümitliydim ve izledim de pilotunu bence gayet güzel başladı merak uyandırıcı ve ortaya çıktı ki Alcatraz gibi boş değil inşallah Flashforward gibi sonradan bozulmazda şöyle 5-6 sezonluk güzel bir aksiyon, gerilim, gizem yani söylemek istemesemde yeni bir “Lost tarzı” dizi izleyebiliriz.
İlk bölümü izleyip de şu Revolution’ı beğenmeyen bi ben varım galiba. Hala o Cüneyt Arkın sahneleri gözümde dönüyor. :)))
@dkamoy
-minnacık bir ispiyon-dövüş sahneleri askerlerin kasabaya geldiğinde olan oldukça gerçekçiydi;ama amcamızın otelde tüm grubu deşmesi bayağı abartılı geldi bana. -bitti-
o konuda yalnız değilsin yani. Bu arada ben ikinci bölümü izlemeni öneririm, ilkinden daha iyiydi diye düşünüyorum. Belki bu sefer olacak diye bir umut ışığı doğdu içime…
ben de revolution’ a ayılıp bayılmadım, ilk iki bölüm itibariyle sıkıldığım yerler de oldu ama, inatla izlemeye devam etmeyi düşünüyorum. (kime inat olacaksa artık )
real tortoise’nin yazdığının altına bir tane den den de benden ikinci bölümü ortasında bıraktım geçen gün izlerken, öyle içine çekmiyor ama ben de inatla izlemeyi sürdürecek olanlardanım.
revolution’ı şimdi izledim ve fikirlerimi belirtmek istiyorum. en sonda yaşanan gelişme çok çok istediğim bir gelişme olsa da, güzel sunamadılar bence. gram heyecanlanamadım bile sıradan bir sahne olarak başladı ve bitti. ama yine de güzel bir gelişmeydi. şevkimi ilerki bölümler için artıracağı kesin. kolyelerin savaşı sürüyor. hala tam anlam veremiyorum kolye olayına ama bakalım görecez sonunu. bizim kadın ayfonu açar belki çocuklarına falan bakar dedim ama olmadı. ayfondaki çocuklar hikayesi boşa değil, bikaç bölüme çözülür o kolye bizimkiler tarafından. yeni katılan nora karakterini one tree hillden tanıyordum ve çok sevindim. sondaki sürprizle beraber iyi geldiler diziye. milisli oğlanla kızın sahnelerinde ise hala can çekişiyorum. sanırım alışamayacağım hiç. bu diziye yakışmadı ergen hikayesi, umarım azalarak biter. toplam 1 dk sürmese de sinirimi bozdu. monroe karakteri bence ilerde bayaa popüler olacak. miles ise aksine elinde kılıçla savaştıkça kendisinden soğutuyor. miles nerde diyemeden pat onu birileriyle savaşırken görmek bir süre sonra sıkar gibi. neyse devam edelim bakalım. aslında şimdi düşündüm de bazı popüler diziler için başka sitelerde olduğu gibi bölüm yazıları yazılıp altında bölümle ilgili muhabbet edilebilir.
@ozgun14 vakti zamanında vardı öyle yazılar benim üye olmamış sessiz bir 22dakika takipçisi olduğum zamanlarda özellikle (doğal olarak) Lost yazıları çok vardı tekrar dönebilirler gerçekten de.
@ozgun14 bence şu an tanıtımı olan dizilerin altından konuşmak daha iyi gibi. Genel olarak bir diziyle ilgili aradığım her türlü yorumu tek başlıktan takip etmek, çoğu diziyi geriden takip ettiğim için, benim için daha işlevsel oluyor
Tanıtımı olan yazılarda -real tortoise’nin dediği gibi- tanıtımın altında sohbet güzel oluyor da; olmayanlar da izlediğin bir dizi hakkında bir şeyler karalamak, belki adını duyurmak, ya da “İzleyen var mı ki, nasıl ki?” diye sormak istediğinde nereye yazacağın hakkında biraz (hatta bayağı) bocalıyorsun.(bkz: bizim “coma” muhabbeti )
şu ana kadar 3 NBC komedisine baktım. Go On için, uzun süredir seyrettiğim en güzel dizilerden biri olduğunu söylemeliyim. Abarttığımı düşünebilirsiniz ama hissettiğim bu,4 bölümü de üst üste izledim, izledikçe daha da bir sevdim diziyi. Açıkçası ilk beklentim gülmek değildi,eli yüzü düzgün bir senaryosu olsun, özellikle yardımcı oyuncuları iyi olsun ki bütün iş Matthew Perry’e kalmasın,arada bir kaç güzel,sağlam espri çıksın falan. Aradığım her şeyi buldum bu dizide. NBC’nin The Voice ile destek vermesi de güzel oldu. Umarım böyle devam edip yeni sezonu kapar.
Diğer çok sevdiğim komedi The New Normal oldu. Go On’da aradığım şeyleri burada da buldum. Eşcinsel çifti sevdim, her türlü kötülüğü içinde barındıran Ellen Barkin çok iyi, çocuk çok komik. Yeni sezon onayını almasını çok istediğim diğer NBC dizisi oldu.
Bu iki diziyi sevme nedenlerimden bir tanesi de, komedinin yanında dramı da (özellikle Go On tabii ki) güzel bir şekilde kullanmaları olmuş, güzel yedirmişler. Sonuçta özünde bir komedi dizisi olduğunu unutmadan yapmaları hoşuma gitti.
Diğer seyrettiğim komedi Guys with Kids. 2. bölüme daha bakamadım ama daha ilk bölümden çok kötü bir komedi olduğu belli oluyor. Jimmy Fallon’un el attığı bir diziden hayır gelmezdi zaten ama gene bir kaç bölüm şans verip öyle yorum yapmakta yarar var. Umudumun olmadığını şimdiden yazayım,2.sezonu göremez.
@abidin77: Bu “Go On” dizisini giderek merak ediyorum. Seyredip de beğenmeyen hiç duymadım, Partners de patlamışken(gerçi ben 3 karakteri sevmiştim; ama reytingler malum) iyi bir seçenek olabilir gibi…
@alperen4700 ben de çok fena merak etmeye başladım, hatta şu an başlıyorum bile, bu kadar yorumdan sonra
@real tortoise: Başla bakalım da senin yorumlarına göre belki ben de başlama kararı alırım, iyi bir şeye vesile ol bakalım…
Go On’ u şimdi izleyebildim, iyi ki çok geç olmadan başlamışım diyorum Birazcık Showtime yarım saatlik komedilerine benzer havası var. @abidin77′ nin de söylediği gibi dramayı, komedi olduğunu unutmadan veriyor. İlk bölüm itibariyle gözlerinizin dolduğu bir andan, gülümsemeye hızlıca geçiş yapabiliyorsunuz @alperen4700: Kahkahalarla güleyim diyorsan, tavsiye etmem ama hem güleyim hem hüzünleneyim diyorsan tam sana göre.
@real tortoise: Ben zaten salt sitcom sevmiyorum.(çok ünlü ve çok iyi olanları hariç) Dram unsurlarının yanında, espriye dayalı dramalara çok daha fazla gülüyorum. (bkz: Suits, hatta Traji komik de olsa Shameless…)
ben de aynen senin gibi düşünüyorum alperen4700. salt komedilerle bir bölümün diğerini tutmadığı amaçsız bir yolculuğa çıkmaktansa, suits gibi bol komedi barındıran ama belirli de bir yolu olan bir yolculuğa çıkmayı tercih ediyorum.
@ozgun14 o zaman şu Go On yolculuğunu da bir düşün derim
olur da bi komediye başlarsam, bu kesinlikle senin sayende olacak real tortoise
@ozgun14 komedi sayılmaz Go On tam olarak, ben 4 bölümü de bitiriverdim hemen
yoksa yavaş yavaş friends laneti kalkıyor mu? önce episodes, şimdi go on. eh web therapy showtime’a geçti, cougar town hala devam. ross and rachel hadi siz de dahil olun gruba :))
@ozgun14 Rachel için ortada bir lanet yok diyebiliriz sanki rahatlıkla Oynadığı filmlerin maşallahı var bir tek Ross kaldı gibi.
haklısın aslında sapıklık derecesinde hayranı olduğum ve bütün filmlerini koleksiyon yaptığım için sana katılıyorum. ama yine de tv dünyasındayken daha popülerdi. o yıla damgasını vuran filmlerde izleyebilsek keşke kendisini. herkes o filmi konuşsa. david ise sanırım kamera arkasına geçmeye karar verdi. küçük roller dışında görmeyiz sanıyorum.
Revolution izlerken şu şahsı görünce, bir buna bulaşmadığın kalmıştı dedim Adam tüm dizileri turluyor resmen