2013 Haziran’ının Getirdiği Yeni Diziler
140 yorum dkamoy 21 Haziran 2013 00:10
Bu yılın yaz aylarından ilkinde başlayan yeni diziler -şimdilik- 12 adetler. Bu çeşit çeşit dizilerin posterlerine, oyuncularına, konularına ve tanıtım filmlerine bakmaya ne dersiniz?
İşte listemiz:
- The Fosters
- Mistresses (ABD)
- Love and Marriage
- Graceland
- King & Maxwell
- Dates
- Twisted
- The White Queen
- Devious Maids
- Crossing Lines
- Under The Dome
- Ray Donovan
The Fosters
The Fosters (ABC Family)
Başlangıç tarihi : 3 Haziran
Bölüm sayısı henüz belli değil.
Oyuncular: Teri Polo, Sherri Saum, Jake T. Austin, Hayden Byerly, David Lambert, Maia Mitchell, Danny Nucci, Cierra Ramirez
Yapımcıları arasında Jennifer Lopez‘in bulunduğu bir aile dizisi.
Foster Ailesi’nin hayatına odaklanan dizide, biri zenci diğeri beyaz olan lezbiyen bir çiftin, biyolojik ve evlatlık çocuklarını yetiştirirken yaşadıklarını izliyoruz.
http://www.youtube.com/watch?v=uKRhrofD2Vg
Mistresses
Mistresses (ABD) (ABC)
Başlangıç tarihi : 3 Haziran
13 bölüm
Oyuncular: Alyssa Milano, Rochelle Aytes, Yunjin Kim, Jes Macallan, Jason George, Brett Tucker, Erik Stocklin
Aynı isimli başarılı İngiliz dizisinin Amerikan uyarlaması. (Daha önce ABD’de bir kez de Lifetime tarafından uyarlanmaya girişilmiş ama ekranlara gelmemişti. Rochelle Aytes o versiyonda da rol alıyordu.)
Yakın arkadaş olan 4 kadının, gayrımeşru ve karmaşık ilişkilerini ele alıyor.
Love and Marriage
Love and Marriage (ITV)
http://www.itv.com/presscentre/ep1week23/love-and-marriage
Başlangıç tarihi : 5 Haziran
6 bölüm
Oyuncular: Alison Steadman, Duncan Preston, Celia Imrie, Larry Lamb, Stewart Wright, Ashley Jensen, Niky Wardley, James McArdle, Graeme Hawley, Zoe Telford, David Ryall
Bu İngiliz komedisinde, kahramanımız Pauline Paradise yeni emekli olmuş bir kadındır. Babasının ölümünün ardından kocasını terk edip, kızkardeşi ile yaşamaya karar verir. Bu kararı, elbette 3 yetişkin çocuğunu da etkiler.
Graceland
Graceland (USA Network)
Başlangıç tarihi : 6 Haziran
12 bölüm
Oyuncular: Daniel Sunjata, Aaron Tveit, Vanessa Ferlito, Brandon Jay McLaren, Manny Montana, Serinda Swan
Gizli görevdeki bir grup Amerikan ajanı (DEA, FBI ve Göçmen Bürosu’ndan ajanlar), Güney Kaliforniya’da sahilde, “Graceland” adı verilen bir evde birlikte yaşamaktadırlar. Çaylak FBI ajanımız Mike Warren da eğitiminin hemen ardından aralarına son katılan ajandır.
http://www.youtube.com/watch?v=LLT_ZrIF1I4
King & Maxwell
King & Maxwell (TNT)
Başlangıç tarihi : 10 Haziran
10 bölüm
Oyuncular: Jon Tenney, Rebecca Romijn, Michael O’Keefe, Chris Butler, Ryan Hurst
David Baldacci‘nin kitap serisinden uyarlama bir polisiye.
Daha önce şu yazımızda ele aldığımız bu yeni polisiyede, iki eski Gizli Servis ajanını özel dedektiflik yaparken izliyoruz. Kendilerine has kabiliyetleri ve aralarındaki kimya sayesinde, aldıkları davalara şüphelilerden ve kanundan 1-0 önde başlıyorlar.
http://www.youtube.com/watch?v=OZfVYZpPI94
Dates
Dates (Channel 4)
Başlangıç tarihi : 10 Haziran
9 bölüm
Oyuncular: Will Mellor, Oona Chaplin, Neil Maskell, Sheridan Smith, Ben Chaplin, Andrew Scott, Greg McHugh, Katie McGrath, Gemma Chan, Montanna Thompson, Sian Breckin
Skins yaratıcısı Bryan Elsley‘den gelen bir romantik drama.
Online bir arkadaşlık sitesinde tanışan ama daha önce birbiriyle karşılaşmamış çiftlerin ilk buluşmalarını ele alıyor. Dizinin her bölümünde farklı bir çiftin ilk buluşmasını izliyoruz.
Twisted
Twisted (ABC Family)
Başlangıç tarihi : 11 Haziran (İlk bölümü 19 Mart’ta yaınlanmıştı.)
10 bölüm
Oyuncular: Avan Jogia, Madelaine Hasson, Kylie Bunbury, Denise Richards, Sam Robards
Kanalın pek sevdiği türlerden olan gizem-gerilim soslu bir gençlik dizisi.
16 yaşındaki Danny Desai (Avan Jogia), 11 yaşındayken teyzesini öldürmesinin üzerinden 5 yıl geçtikten sonra memleketine döner.
Bir yandan eski dostlarını yeniden kazanmaya çalışırken, diğer yandan da kendisine yargılayıcı yaklaşan akranları ile başa çıkmaktadır. Tüm bunlar yetmezmiş gibi Danny şehre gelir gelmez ölen bir sınıf arkadaşının davasında ana şüpheli oluverir. Kahramanımız, bu davadaki masumiyetini kanıtlamak için uğraşmaya başlar. Beri yandan, teyzesini öldürmesinin gerçek nedenini de sır gibi saklamaktadır.
http://www.youtube.com/watch?v=Bq55sFSnHho
The White Queen
The White Queen (BBC ve Starz)
Başlangıç tarihi : 16 Haziran
10 bölüm
Oyuncular: David Oakes, Amanda Hale, Max Irons, Rebecca Ferguson
Bu dönem dizisi ile ilgili ayrıntıyı şu yazımızda bulabilirsiniz.
Devious Maids
Devious Maids (Lifetime)
Başlangıç tarihi : 23 Haziran (İlk bölümü 9 Haziran’da Internet’ten sunuldu.)
13 bölüm
Oyuncular: Ana Ortiz, Dania Ramirez, Roselyn Sánchez, Judy Reyes, Edy Ganem, Rebecca Wisocky, Tom Irwin, Brianna Brown, Brett Cullen, Mariana Klaveno, Grant Show, Drew Van Acker, Wolé Parks, Susan Lucci
Desperate Housewives yaratıcısı Marc Cherry‘nin bu yeni dizisinin yapımcıları arasında Eva Longoria ve Paul McGuigan da var. Dizi, başta ABC için hazırlanmış olsa da Lifetime kanalına yar oldu.
Dizi, Beverly Hills’in en zengin ve güçlü ailelerinin yanında hizmetçilik yapmakta olan Latin kökenli 4 kadının hayatlarına odaklanıyor. İşin içine daha ilk dakikalardan giren cinayet ile de ikinci Desperate Housewives tadı yakalanıyor.
http://www.youtube.com/watch?v=MboYlplvPeQ
Crossing Lines
Crossing Lines (NBC)
Başlangıç tarihi : 23 Haziran
10 bölüm
Oyuncular: William Fichtner, Donald Sutherland, Marc Lavoine, Tom Wlaschiha, Gabriella Pession, Moon Dailly, Richard Flood
Her ne kadar Amerika’da yayın hakları NBC’de olsa da bu dizi bir Fransız-Çek ortak yapımı ve ilk bölümü 9 Haziran’da 53. Monte-Carlo Televizyon Festivali’nin (Festival de Télévision de Monte-Carlo) açılışında yayınlandı.
Eski bir New York polisi olan Carl Hickman’ın hayatı, görevdeyken yaralanması ile altüst olur. Morfin bağımlısı olur ve Hollanda’da bir karnavalda çöp toplayıcılığı yapmaya başlar.
Lahey şehrinde, Uluslararası Suç Mahkemesi’ne bağlı özel bir ekip, Avrupa’nın sınırlarında ard arda işlenen suçları araştırmaktadır. Ekipte İtalya’dan bir sorgucu, Almanya’dan bir teknik uzman, Fransa’dan bir suç analizcisi ve Kuzey İrlanda’dan bir silah uzmanı vardır. Bir seri katili durdurmak için kahramanımız Carl Hickman’ın da bu ekibe katılması ile macera başlar.
http://www.youtube.com/watch?v=zn7-Vrcno5Q
Under the Dome
Under the Dome (CBS)
Başlangıç tarihi : 24 Haziran
13 bölüm
Oyuncular: Mike Vogel, Rachelle Lefevre, Dean Norris, Natalie Martinez, Britt Robertson, Alexander Koch, Colin Ford, Nicholas Strong, Jolene Purdy, Aisha Hinds
Aynı isimli Stephen King romanının (Kubbenin Altında) televizyon uyarlaması.
Yakın bir gelecekte geçen dizi, küçük bir kasaba olan Chester’s Mill’in halkının başından geçenleri sunuyor bizlere. Kasaba, günün birinde esrarengiz, delinmesi mümkün olmayan şeffaf bir bariyer ile kaplanıyor ve ahalimizin dış dünyayla bağlantısı kesiliveriyor. Panik ile darmaduman olan kasabada, bir grup insan da barış ve düzeni sağlamak için uğraşmaya girişiyor. Haliyle, bir yandan da bu bariyerin neden ortaya çıktığını ve bundan kaçıp kurtulabilmenin yollarını da aramayı ihmal etmiyorlar.
http://www.youtube.com/watch?v=qP-H6R9BUjY
Ray Donovan
Ray Donovan (Showtime)
Başlangıç tarihi : 30 Haziran
12 bölüm
Oyuncular: Liev Schreiber, Paula Malcomson, Jon Voight, Eddie Marsan, Katherine Moennig, Dash Mihok, Kerris Dorsey, Pooch Hall, Steven Bauer, Devon Bagby
Southland‘in yaratıcısı ve NYPD Blue ile Emmy ödülü almış olan Ann Biderman‘dan geliyor.
Dizi, Los Angeles’ta başı derde giren zenginlerin işlerini bağlayan ama çulsuz olan Ray’in hayatına odaklanıyor. Ray, kendi söküğünü dikmekte zorlanan bir terzi. Beklenmedik bir anda hapisten çıkan anlaşamadığı babası Mickey Donovan da (Jon Voight) bu duruma tuz biber ekiyor.
Güncellenen yaz takvimimizi takip etmeyen ve bu ay ekranlara dönecek olan dizileri hatırlamak isteyenler için de bu ayki listeyi hatırlatalım :
2 Haziran – The Killing (3. sezon)
3 Haziran – Teen Wolf (3. sezon)
4 Haziran – Mad Dogs (3. sezon)
6 Haziran – Burn Notice (7. sezon)
9 Haziran – Falling Skies (3. sezon)
9 Haziran – Agatha Christie’s Poirot (13. sezon)
10 Haziran – Switched at Birth (3. sezon)
10 Haziran – Major Crimes (2. sezon)
11 Haziran – Pretty Little Liars (4. sezon)
12 Haziran – Royal Pains (5. sezon)
12 Haziran – Necessary Roughness (3. sezon)
14 Haziran – Magic City (2. sezon)
15 Haziran – Zero Hour (1. sezon devamı)
16 Haziran – True Blood (6. sezon)
16 Haziran – Agatha Christie’s Marple (6. sezon)
19 Haziran – Franklin & Bash (3. sezon)
19 Haziran – Futurama (7. ve son sezonun ikinci yarısı)
19 Haziran – Hot in Cleveland (4. sezon devamı)
19 Haziran – The Soul Man (2. sezon)
19 Haziran – The Exes (3. sezon)
20 Haziran – Wilfred (3. sezon)
22 Haziran – 666 Park Avenue (1. sezon devamı)
23 Haziran – Copper (2. sezon)
23 Haziran – Drop Dead Diva (5. sezon)
25 Haziran – Perception (2. sezon)
25 Haziran – Rizzoli & Isles (4. sezon)
25 Haziran – Saving Hope (2. sezon)
28 Haziran – Cult (1. sezon devamı)
29 Haziran – Do No Harm (1. sezon devamı)
30 Haziran – Dexter (8. sezon)
yorumlar
Çeviri konusunda: Hem de nasıl rahatladım. Şu an bu Cuma ne yapsam acaba diye düşünüyorum, bir süredir sahip olmadığım bir ayrıcalıktı. Çeviri olayına şu günden bir şey diyemem ama izleme açısından diziyi kestirip atmak istemiyorum bu kadar içine girdikten sonra. Ama şimdi şöyle bir şey de var: Graceland’i ben de ‘ben çeviriyorum, bir bakın‘ şeklinde tanıtmıyorum ya da tavsiye etmiyorum. Hot in Cleveland daha makbul.
Öyle valla. USA dizilerinde sevilmedik karakter bulmak güçtür. Burn Notice’i, White Collar’ı, Suits’i, hatta Covert Affairs’i düşününce bulunuyor birileri; ama Graceland bu konuda oldukça başarısız oldu.
Ray Donovan Hakkında…
İlk iki bölüm itibariyle, bence Showtime kalitesine yaraşır bir iş olmuş. Her yerinden kalite akıyor açıkçası. Tip ve karakter yaratımı bakımından da çok başarılı senaryo bakımından da öyle.
Tek alışamadığım şey: diziyi fazla kasmışlar. Yani bir bölümde o kadar çok konuya değiniyorlar ki, insan takip etmekte zorluk çekiyor; yani dizi izleyicisini biraz yoruyor. Ama böyle hızlı akan diziler, temposuna alışınca tadından yenmez oluyor benim için. Ben ilk başta Suits ve Scandal’ın da temposundan muzdariptim biraz; ama şu anda iki dizi de izlemekten en çok zevk aldığım diziler arasında. Bu da onların izinden gidecek gibi…
Mistresses, 2. sezon onayını kapar.
Süper, baya süper bir haber oldu bu. İstiyordum.
** Remi’yi oynayan arkadaşın da 1 yıllığına gidiyor hikayesinden Pretty Little Liars’a en azından birkaç bölümlüğüne geri döndüğünü çıkardım ama emin olamadım. Muhtemelen bir olurunu bulurlarlar onun.
** Ben Carmen olsam ben de kabul ederdim. Sam kısmı değil sadece Odessa konusu içime oturdu. Dur bakalım…
** Yalnız Valentina partiden önce eşyalarını topluyordu. Zoila’nın gittiğini anlamasına yer vermeden ertesi güne geçip Rosie ile kapattılar, o kısmına da artık hadi neyse oldum.
** Rosie’ye gelirsek de: Bana bir-iki kere değer yargıların şaşmış dizi izlemekten diyen olduydu ya da daha çok kötüleri tutmayı sevdiğimden mi bilmiyorum. Ben Peri’ye kızmadım. En nihayetinde “Onu savunmuyorum ama anlıyorum” ile de konuyu bağlayabilirim. Polissiz bu iş daha iyi olabilirdi belki de ama o intikam gerekiyordu.
Arkadaşlar kötü bir haberim var. Bu Ray Donovan sağlam dizi olmuş. İzlemenizi tavsiye ederim. (Baştan 2 bölüm izleyip kenara koyduydum. Şimdi kalanı peşpeşe izleyince tadından yenmedi.) Karakterleri ayrı sevdim, hikaye dolu dolu ilerledi, gelişti, gerdi filan derken, haşırt diye 2-3 günde erittik.
Bir de bunun oyuncu seçimlerini kim yaptıysa ellerinden öpeceğim. Bütün oyuncular mı oturur cuk diye rolüne kardeşim. Helal valla.
@dkamoy: Ben de 8. bölümü izledim en son ve hem fikirim. Hatta bu dizi nasıl keşfedilemedi bu sitece diye hayıflanıyordum kendi kendime.
Tam Showtime kalitesine yaraşır, sağlam bir dizi kanımca. Açıkçası diziye başlarken beni tek iten güç Liev Schreiber idi, ama şu anda dizide başta karakterler olmak üzere o kadar çok sevdiğim faktör var ki; bunların içinde belki de şu anda beni diziye en az bağlayan şey Liev Schreiber. Tek başına Mickey gibi bir adam ile tanışmak için bile izlenmeli valla….
Ben yakın bir zamanda başlamayı düşünüyordum zaten, bu güzel yorumlar da çok iyi geldi
real tortoise’e bir “den den” de benden
Ray Donovan hk.
@alperen4700 : Bu arada adamlar “cool”luğun kitabını yazıyor ya hastasıyım. Kötü değil, güzel güzel yazıyorlar ama ara ara kahkahalar attığım oldu o kuul, ciddi sahnelerde.
Bir de Paula Malcomson ne kadar da en sevdiğim savcıya benziyor diye bakıp durdum. (Ama, Ergüder’in gülüşü çok daha güzel.)
“Bir de Paula Malcomson ne kadar da en sevdiğim savcıya benziyor diye bakıp durdum.” demişsiniz ya, valla Good Point, kime benziyor yahu bu kadın deyip; bir türlü bulamamıştım…
Ray Donovan‘ı da tamamladım sonunda. Açıkçası ilk bölümleri de çok beğenmiştim ben; ama herkese hitap etmeyebilir diyordum. Çünkü çok fazla geçmişe dönük hikaye olunca bazı arkadaşlar karışık bulabilirler diyordum. Ama, son 4-5 bölümde o korkum da gitti, dizi son 4-5 bölümde hem geçmişe dönük olayları, hem de tüm karakterlerin hikayesini öyle güzel toparladı ki; şapka çıkardım valla. Çok beğendim ben bu diziyi harbiden.
İlk bölümlerde yukarıda söylediğim izlenime -karışık biraz- kapılsanız bile, diziye devam edin son bölümlerde bana teşekkür edeceğinizi umuyorum. Ayrıca final sahnesindeki o estetik neydi yahu, bir kez daha helal…
Güzel bir suç draması izlemek isteyenlerin ilk tercihlerinden olmalı, benden demesi…
Ray Donovan hakkında:
Bence de gayet güzel bir iş olmuş. Hatta daha önce tartıştığımız Banshee’nin olmuşu gibi geldi bana bu. Bu tarz mafyaydı, silahdı dövüştü tarzı dizileri pek bilmediğimden Banshee’yi de çok övmüştüm o zaman. Ray’i izleyince Banshee’nin bir kaç gömlek aşağı da kaldığını fark ettim. Show Time bu yıl gerçekten beni çok mutlu etti. HBO’dan bu yıl benim için yeni bir iyi iş çıkmamışken Netflixle beraber boşluğu iyi doldurdular.
Devious Maids’e özel video klip (üstelik zurnalı) :))
https://www.youtube.com/watch?v=RaXNglaO7YI
Ben bayıldım ya buna, dizi tanıtımlarına olan bütün bakış açım değişti. Bundan sonra böyle istiyorum hep!
Devious Maids’de amerikanın flash tvsi falan oluyor sanırım
Devious Maids’in ilk sezonunu ilk başta sevip bölümler ilerledikçe fenalık geçirerek sezonunu zor tamamlamıştım. Hatta 2.sezonuna kesin bakmam diyordum. Ama yeni sezonda kadroya Mark Deklin‘in katıldığını öğrenince hadi bir şans daha vereyim dedim. İyiki vermişim. Yeni sezonun ilk bölümü bayağı güzel başladı. Umarım ilkine benzemez sonra.
Devious Maids’in ilk sezonunu bayıla bayıla izlemiştim yazın. Tam yaz dizisiydi, çok eğlenmiştim. 2. sezon baharda başladı diye biraz bozuldum ama yine yazın izlerim ben bunu biriktirip n’olcak ki…
Ben de henüz karar veremedim. İlk sezon zamanı rahmetli Dizimag’te birisi çeviriyor diye kolaya kaçıp oradan izliyordum, Divplanet’e de tam bir sezon çeviren çıkmadı. İlki bitmemişken ikiye kimse çıkmaz herhalde. Vakit bulursam İngilizce altyazıya kalacağım galiba, ilk sezon pek güzel bitmişti.
Ray Donovan 2. sezon
Geçen sezın benim için en iyiydi Ray Donovan umarım; dedemiz ve ailemiz üzerinden ilerleyen bir hikaye izleriz. Ben ki mafya dizileri ile aram yoktur ( tek izlediğim) bunu çok sevmiştim.
The Fosters’a karşı çok klişe bir şey çıkacak diye kendimi çok tuttum. Eşcinsel bireylerin televizyonda hiçbir zaman hakkıyla yansıtıldığını düşünmeyen biriyim. Sonbahar-kış dizilerinin bittiği, yaz dizilerinin de henüz başlamadığı şu günlerde seyretmeye başladım. Dizi harikalar yaratmıyor. ABC Family dizilerinin özelliklerini gayet yansıtıyor. Ama diziyle ilgili bazı şeyler bana o kadar dokundu ki anlatamam. Sezonu izlerken, kimsenin başına kötü bir şey gelsin istemedim.
2. Sezon onayı almış olmasına da çok mutluyum. Takdirle izliyorum.
@hemreeroglu Tam benim sevebileceğim dizinin özelliklerini saydın biliyor musun? Bunun altyazısı tamsa izleme listeme aldım gitti.
Devious Maids üzerine geyiğe burada devam edeyim de Supernatural’a ayıp olmasın.
Ben de sadece ilk sezonu izledim. Gayet de severek izledim geçen yaz. Ama hafta hafta çekilmez deyip bekletiyorum yine. Sonra “Aaa dkamoy sen bu diziyi izler miydin?” demeyin diye aradan lafını geçirdim.
Yeni konu dışılar: Gerçi anlaşılan bi dolu dizi var böyle izlemediğimi sandığınız ama geriden geldiğim.
Da Vinci, Orphan Black, Continuum bekleyin beni anacıııım.
Continuum’u bekliyorum anacım. Sezon boyunca o derece kendi kendime konuştuğum başka bir dizi olmadı herhal.
The Fosters’a 2 bölüm baktımda çok boşta kalmadıkça devamını geitmeyi düşünmüyorum. Dizi de özellikle çocuklar kısmı olmamış, hepsi birbirinden sıradan ve izlemeye değer gelmiyorlar açıkçası. Dizinin tek olmuşları Lezbiyen çifti, onları iyi seçmişler kadınlar güzelde. Şu diziye de ben devam edemediysem çoğu kişi edemez diye düşünüyorum. ^_^ İlerde güzelleşiyor diyen varsa yorumunu bekliyorum.
“Devious Maids” 2. sezonda da en az ilki kadar eğlenceli, heyecanlı, entrikalı ve pembişti Hatta bu sezonda entrika sosu daha bol, sezona yayılan konu daha merak ettiriciydi bana göre. Öyle de bir sezon finali yapıp ucu açık bitirdiler ki… (3. sezonu belli değildi daha bunun demi yav? Bakındım bi ama…)
@desperate houseboy: Yok. Geçen yıl da Ağustos’tan önce gelmemişti 2. sezon onayı. Bunun için de bekletirler herhalde.
Ya bu arada ben The Fosters’a yukarıda saydırmışım ama izliyorum, kendini izletiyor da. Birinin izlemesinin önüne ben taş koyduysam, haber edeyim dedim.
The Foster’ı çok beğendiğimi söyleyeyim dedim, 3 günde toplam 28 bölüm izledim. Sürekli çocukların ailenin başına bir şey geliyor, çekmedikleri çile, kendi kendilerine yaratmadıkları sorun kalmadı. İzlemesi çok kolay, akıcı, benim tarzım bir dizi.
Dizinin bir kısmını annemle izledim; lezbiyen çift hakkında, bunların ki de hayatmış erkeklerin pisliğini temizlemek arkasını toplamak yok mis gibi yaşıyorlar diye yorum yaptı sürekli.
Ray Donovan’ın çocukları hiç katlanılacak insanlar değiller, anca mıymıy hele o kızları tam cinnet geçirtiyor her sahnesinde.
Ray Donovan’ın ikinci sezonunu izliyorum şu sıralar ve gerçekten çok başarılı, az önce S02E07’ti izledim ve beni buraya getirdi. Harikaydı, yani oyunculuklar ve birbirinden dikkat çekici karakterlerin yanında, sıra dışı aile görüntüsüyle Shameless’teki Galagherlardan sonra, buradaki Donovan ailesi kesinlikle izlemeye değer. İzlemeyenler çok şey kaçırıyorlar diyeyim.
Çok sevindim, hem de çok sevdiğim bir diziye geliyor.
Bu arada Ray Donovan’ın 2. sezonu ilk sezonunun oldukça üstüne çıktı. Sezon finali sezonun geneline göre birazcık zayıf kaldı gibi ama çok önemli değil. Çok başarılı bir sezonu geride bıraktılar.
Kendisini aşmayı başaran ama hak ettiği değeri göremeyen dizilerden biri Ray Donovan.
‘Ray Donovan’ Adds Jason Butler Harner http://thr.cm/9XU0UT @SHO_RayDonovan
Elizabeth Mitchell, Goran Visnjic Join ‘Crossing Lines’; Frank Spotnitz To Exec Produce Season 3 http://dlvr.it/8fR4qX
Ay şimdi oturup 2. sezonu mu izleyeceğiz yani.
“Böyle bir dizi mi vardı?” oldu benim tepkim.
Ben de “Başka dizi mi kalmadı?” dedim valla.
Bu haberle birlikte 3. sezon onayı gelmiş oldu böylece.
ben ilk sezona bakmıştım.
Cık cık cık.
@mertkytrk Bu, hemen üstte benim eklediğim tweetin Türkçe açıklaması oldu. Eh, benziyormuş öncekine.
@aytackara : Ben de tam “oh be bi kere de birisi tviti yapıştırıp kaçmak yerine açıklamasını yazmış” demiştim mert’in yazdığını okuduğumda. Aksi gibi o da silmiş galiba.
@dkamoy Aslında silmeseymiş daha iyiymiş, benim yazdığımda oyuncu ismi yoktu. Sadece kastı yenileyeceklerinin haberi gelmişti. Onunkinde oyuncu haberi de vardı.
The Fosters’da Jesus karakterini canlandıran Jake Austin diziden ayrılmıştı. Karakterini de 2-3 bölümlüğüne hikayeden ayırmışlardı. Ben temelli gittiğini sanıyordum meğerse karakter artık yeni bir oyuncu tarafından canlandırılacakmış.
Yeniden yazdım.
Tişikkirlir.