Delicious: Sadece Yemekler Değil, Aşk Da Lezzetli Ayrılık Da Yalanlar Da! – Tanıtım
18 yorum pirate 11 Ağustos 2017 09:07
Sky 1‘ın 2017 yılı başında bizlerle buluşturduğu tıpkı ismi gibi leziz draması Delicious’ın tanıtımına hoş geldiniz!
Dizinin ilk sezonu, 30 Aralık 2016 – 20 Ocak 2017 tarihleri arasında yayınlandı ve toplam 4 bölüm sürdü. Kanaldan 2. sezon onayını kapan dizinin yeni sezonunun 2017 yılı sonu veya 2018 yılı başında izleyici ile buluşması planlanıyor.
Dizinin yazar koltuğunda Dan Sefton oturuyor. Yapımcıları arasında ise Sefton dışında Anna Ferguson ve Anne Mensah gibi isimler bulunuyor. Bölüm süreleri ise 41 dakika uzunluğundaki 2. bölüm hariç 45’er dakikadan oluşuyor.
Hikayemiz ormanlık bir alanda bulunan, şık bir manzarası olan, The Penrose isimli leziz yemekleri ile nam salmış otelin sahibi olan Leo Vincent isimli bir yetenekli bir aşçının ailesine odaklanıyor. Leo Vincent’in başarılı işi, kendinden genç eşi ve artık büyümüş iki çocuğu ile beraber mükemmel giden bir hayatı vardır. Derken saklı kalması gereken büyük bir sır ortaya çıkar, ortalık karışır ve akabinde kader son bir oyun daha oynar. Leo Vincent, zamansız bir şekilde ölür. Leo’nun şimdiki eşi Sam, ilk eşi Gina, Sam’dan olma oğlu Michael, Gina’dan olma kızı Teresa ve annesi Mimi’den oluşan aile fertleri Leo’nun ölümünün ardından başka sırlar ve yalanlar da dökülmeye başlayınca kendilerini bol dalgalı bir ruh halinin ortasında bulur.
Yukarıda kendisinden bahsettiğimiz Leo Vincent karakterine Game of Thrones, The Red Tent ve Cleverman gibi dizilerden aşina olduğumuz Iain Glen hayat veriyor. Yardımcı rolde izlediğimiz Glen’i aynı zamanda dizinin anlatıcısı olarak dinliyoruz.
Leo’nun yaklaşık 20 yıllık mutlu bir birlikteliği olduğu şimdiki eşi Sam Vincent rolünde The Tunnel, The Wrong Mans, Merlin gibi dizilerden hatırlayabileceğiniz Emilia Fox yer alıyor.
Leo’ya sadece iyi bir eş olmamış, aynı zamanda çok iyi bir iş ortağı da olmuş. Leo ile evlendikten sonra, ilk eşi Gina ile beraber kurduğu oteli Leo’nun aşçılık, kendisinin de yöneticilikteki becerileriyle geliştirip bir marka haline getirmişler.
İyi niyetli, yardımsever, içi dışı bir, duygusal bir hanımefendi.
Leo’nun ilk eşi Gina Benelli karakterinde The Wrong Mans ve Psychoville gibi dizilerden anımsanabilecek Dawn French‘i izliyoruz.
İtalyan kökenli biri. Leo’dan çok daha başarılı bir aşçı. Mutfak ve damak tadı konusunda Leo ile aralarında mükemmel bir uyum var.
Biraz ketum, biraz bencil, biraz da pişkin bir karaktere sahip olduğunu söylemek mümkün.
Leo’nun Sam’den olma oğlu Michael karakterine My Mother and Other Strangers dizisinden anımsanabilecek Ruairi O’Connor hayat veriyor. Leo’nın Gina’dan olma kızı Teresa rolünde ise Tanya Reynolds‘ı izliyoruz.
Leo, 18 yaşına girmek üzere olan, kişiliği tam olarak oturmamış yakışıklı bir delikanlı. Teresa ise baskın karakteri ile sivrilen genç bir kadın. Hayatı fazla sallamayan, aklına estiğini yapan, lafını esirgemeyen biri. Yalnız bir rahatsızlığı mevcut. Suya karşı hayati seviyede bir alerjisi var. Suyla çok fazla temas etmemek zorunda. Haftada 1 kere fazla uzun sürmeyen soğuk bir duş alıyor, yağmur ihtimaline karşı yanında şemsiye bulunduruyor. Her daim dikkatli olmak zorunda.
Leo’nun Sam ile çok iyi anlaşan, yardımsever ve güler yüzlü annesi Mimi rolünde Sheila Hancock, Sam’in yakın arkadaşı Rosa rolünde Vinette Robinson ve otelin çalışanlarından Suzy rolünde Kemi-Bo Jacobs dizide karşımıza çıkan diğer isimler.
Hem ilk ve ikinci eş arasındaki dinamiği izlemek açısından, hem de yarı kardeşler arasındaki dinamiği izlemek açısından başarılı bir karakter draması olmuş. Bu dörtlüye kendi aralarında oldukça güzel sahneler yazılmış. Emilia Fox da Dawn French de Tanya Reynolds da son derece iyi iş çıkarmışlar ayrıca. Teresa ise bunlar arasında izlemekten en fazla keyif aldığım karakter oldu. Iain Glen’in anlatıcılığı oyunculuğundan daha başarılıydı. 2. sezonda olup olmayacağı belli değilmiş tecrübeli aktörün. Oyuncu olarak yer almasa bile anlatıcı olarak dizide yer almaya devam etmesi en büyük temennim.
Britanya’da geçen diziler genel olarak manzara ve çekim mekanları açısından doyurucudur. Bu dizi de doğanın ve yeşilin içinde kaybolmamızı sağlıyor. Bu sıcak yaz günlerinde sonbahar esintisi getirdi adeta birbirinden hoş doğa manzaraları eşliğinde Delicious.
Benim 4 bölümünü de sevdiğim, gayet akıcı bir hikayesi olan, hem çekimleri ile hem de oyunculukları ile gayet doyurucu olan, lezzetli bir aile draması olmuş Delicious. 4 bölüm yetmedi hatta. Keşke 1-2 bölüm daha olsaymış en azından.
Benim dizi ile ilgili söyleyeceklerim bu kadar. İzleyecek olanlara iyi seyirler.
Bu da fragmanı:
yorumlar
Ucunu kapatıp gitmişler bu arada, 2. sezon onayı almasa sırıtmazmış. Ama iyi ki onay almış.
S02E01
Pek de kayda değer bir başlangıç yapamamış. Dönmeseymiş daha iyi olurmuş dedirtti. Yeni erkek aşçının varlığı ve yemekle ilgili birkaç küçük sahne dışında izlemeye değer bir şey yoktu bana göre.
S02E02
Bir önceki bölüme oranla daha izlenir durumdaydı.
Michael’ın dönüşüne sevindim. İlk bölümde yokluğu hissedilmişti.
Sam oldukça tatlıydı bu bölüm.
Adam ölmüş ama hala rahat durmuyor.
*Teresa ve Michael sürpriz olmayan bir şekilde yeniden birlikte.
*Fortysomething’den Lolita Chakrabarti’yi görmek güzeldi.
Ucu kapalı bitti yine. İlk sezonun biraz altında kalsa da S02E01 hariç memnun kaldım bu sezondan da. Onay almazsa üzülmem ama alsın isterim.
*Adam’a yazık oldu. Almaktan vazgeçtiği para ölmek üzere olan moruğun kucağına düştü. Ben onun yerinde olsam kudururdum şimdi valla.
*Gina’nın evlenmekten vazgeçişi kendi kararı elbette. Ama doğru adamdı kendisi için James.
Dizinin ikinci sezonu başladığında ben de ilk sezonuna başlamıştım, onunla birlikte bitirmiş oldum. Yazması yeni dank etti.
Güzel bir ilk sezon oldu. Zaten dört bölüm sürdüğü için sündürmekle de uğraşmamışlar. Emilia Fox’u başta tanıyamadım bu arada, daha doğrusu Merlin’e izlediğim kadınla bunun aynısı olduğu bana sonradan dank etti.
Not: Gelmişken Billy and Billie‘ye sevgilerimi göndereyim. Canlarım.
Michael ve Teresa olsundu zaten.
2×04 (Sezon finali) üzerine:
Düzgün ve ucu kapalı bitirmişler. Bu sezonun kapanışında olanları biraz daha sevdim. Gina’nın verdiği kararı beklediğimi söyleyemem, dedenin yaptığını beklediğimi söyleyebilirim ama işlenişi iyiydi. İşe de yaradı en azından.
Sam, Teresa ve Michael’a da sevgiler. Adam işini de aslında gelecek sezona yapalım diyeceğim de tuhaf olacak Neyse gelecek sezonda görüşürüz.
Galiba karakterlerini biraz özlemişim. Dizinin tarzını ve atmosferini daha çok özlemişim.
Yine de eğer Teresa hamileyse bir şekilde konuk bile olsa görünse iyi olur. Arayı düzelterek sezonu tamamlayabilirler mesela.
* Gina, hadi Sam’in bunu yapacağını tahmin etmesi zor değildi de sen niye ilk buluşmada yatağa giden kızlardan biri oldun acaba canımcım? Sadece soruyorum. Vincent Regan’ın karakterinin iki kadının da hayatına gireceği belliydi zaten. Yine Pembrose’u karmaşaya sokma, çıkarma, anlaşmazlık falanlı bir sezon olacak herhalde.
Yalnız bu karmaşada babaanneyi öldürmeyin. Bir de ev ahalisi dışındakileri kapsayan hikayeyle ne amaçladığınız biraz merak ediyor olabilirim. Sahi niye onlar?
Not: IMDb sezona 4 bölüm diyor, Wikipedia 3 bölüm diyor.
S3 Postercik
* Kahkaha attım bunlar sayesinde. Harika
* Oh, dear.
* Şincik şöyle:
2) Büyükanneyi biri vazgeçirsin Dilinin ayarı yok ama olsun.
3) Sezonu 3-4 bölüm süren bir dizi değil de 13-16 civarı sürse Michael'ın aslında bilmediği ortaya çıkardı da oyuncunun sezonda bile olmadığı bir versiyonda bunu göreceğimizi sanamadım şu an. Sahi n'olcek o bebek?
Fragmanda gördüğüm kadarıyla detayı sonraya kaldı. Mimi’yi öldürmeden sezon finali yapmaları dileğiyle o zaman.
Haftaya sezon finaliyle görüşürüz.
Bir sezonu daha tamamlamış olduk. Ucu kapalı bitirmişler yine ama bir sezona daha itiraz etmem. Ama bu sefer sanki daha bir sonmuş gibi geldi.
* Sam kendi çapında haklı ama ayrılma durumu pek de aklımda yoktu. Tuhaf oldu ama öyle olsun bakalım. Gerçi en sondaki kabul ediyor musun sorusunu ve açık olmayan cevabını gelecek sezon onayı olursa diye koymuşlar resmen.
Mason’ı veya Marc’ı göndermeden final yaptıkları iyi oldu.
Not: Bu sezonun bölümleri için hafta içinin karmaşasına kalmasın diye düşünürken hepsini olduğu haliyle izlemiş oldum. Altyazı müessesesinin yavaşlığını geçtim, son bölümde malum müesseseler bile yavaştı. Denk gelince Dailymotion kullandım.
Bunun 3. sezonu benim bekleme listemde hala. Çevirisi gelmeyen 45-50 dakikalık dizilere, hele hele İngilizse elim gitmiyor bir türlü: Delicious (S3), Harlots (S2) ve Clique (S2).
S03E01
*Başa mı dönüyoruz yine? Daha ilk anda bu yola girecekleri belli olmuştu zaten.
*Iain Glen’i biz niye görüyor ve duyuyoruz hala? Bu sezon olmaz artık o diyordum ama … Ayrılan kişinin ayrılacağını tahmin etmek zor değildi bu arada.
*Tesisatçının hayatıyla ne işimiz var bizim bu arada ya? Pek bir şey anlamadım da zaten.
Çok özlemişim diyemiyorum dizi için. Doğayı, renkleri falan özlemişim işte … Hadi bir de Sam’i! Çok matah bir açılış bölümü olmamış bana göre. Geçen sezonu da iyi açmamıştık gerçi. Umarım toparlamıştır kalan bölümlerde.
İlk bölüm pek sarmamıştı ama bu bölüm epey keyifli geçti.
*Evet, berbat bir erkek zevkin var Sam. Gina, basit bir kadın olduğu için o tercihler onda eğreti durmuyor ama senin gibi asil bir kadına yakışmıyor be güzelim. Sonunda senin için doğru olanı yapıp Marc’a karşılık vermene sevindim yani.
*Teresa ve çocuk konusu hiç ilgimi çekmiyor nedense. Baba ortalıklarda olmadığı ve olmayacağı için olsa gerek bilemedim şimdi. Aldırmaya mı yoksa tutmaya mı karar veriyorsa versin hemen de keselim şu muhabbeti artık.
*Marc’ı yine itmek zorunda mıydın Sam? Şimdi başkasıyla yattı diye değerlenir birden Sam’in gözünde bu.
*Gina’nın Mason’a atlaması çok uzun sürmez demiştim.
S03E04 (FİNAL)
Hiç mi hiç sarmadı bu bölüm. Orta 2 bölümde eğlensem de açılış ve kapanış bölümlerini beğenmediğim bir sezon oldu. Haliyle de en zayıf sezon oldu benim açımdan. 4. sezon olsun istemem. Olacak olsa bu vakte kadar onay haberi gelirdi gerçi.
Emilia Fox’u yine bu tarz soft bir dizide izlemek isterim kısa vadede. Tanya Reynolds ile Sex Education’ın 2. sezonunda tekrar buluşacağız zaten. Aaron Anthony’nin de izleyeceğim yeni dizilerde yer almasını isterim elbette ilerleyen süreçte.
Sonradan Ek: Şimdi bakındım da yapımcısı, yeni sezon olmayacağına dair açıklamalarda bulunmuş geçen ay.