Fi || Bir Adam Bir Kadını Sever ve Dünya Değişir — Tanıtım
199 yorum aserat 06 Nisan 2017 08:30
Bilindiği üzere günümüzde Netflix, Amazon, Hulu gibi dijital platformlar dünya televizyonculuğunun kurallarını ters yüz ediyor ve yayınladığı işlerle televizyona meydan okuyor. Öte yandan ülkemizde de buna yönelik yeni oluşumlar ve yapımlar görmeye başlak. İlk olarak Doğan Holding çatısı altında kurulan BluTV, sırasıyla Masum ve Sahipli‘yi izleyiciyle buluştururken şimdi de Doğuş Holding’in yeni ürünü olan PuhuTV ile uzun süredir merakla beklenen yeni dizisi Fi‘ye merhaba dedik. İsterseniz, bu çiçeği burnunda yapımı biraz daha tanıyalım.
KİMLİK BİLGİLERİ
Türü: Aşk, Gerilim
Sezon/Bölüm Sayısı: Şu ana kadar 3 bölümü yayınlandı. (İlk sezon 18-20 bölüm sürecek)
Durumu: Devam ediyor.
Süre: 60 dakika
Yapımcı: Ay Yapım
Yönetmen: Mert Baykal
Senaryo: Nüket Bıçakçı (Azra Kohen‘in roman üçlemesinden)
Önemli Bağlantılar: Resmi Site – Facebook – Twitter – Instagram
KONU
Can Manay, ülkenin en önde gelen psikiyaristi ve ülkenin en çok izlenen programının sunucusudur. Hayatı kadınlar, para ve ihtişam içinde sürüp giderken kafasını dinlemek için aldığı evin yan tarafında yaşayan Duru’yu görür görmez ona büyük bir ilgi duyar. Duru ise hırslı bir balerindir, tüm ışıklar onun üzerinde olsun ister. Güzel sanatlar fakültesinde öğretmen olan Deniz ile huzurlu bir ilişki sürdürürken Can ikisinin de hayatına bomba gibi bir giriş yapar. Ancak Can’ın asıl yüzü sanıldığından farklıdır. Karanlık bir geçmiş ve esrarengiz sırlar barındıran bu yeni komşunun getireceği sürprizlerden henüz kimsenin haberi yoktur.
KARAKTERLER
- Can Manay (Ozan Güven): Türkiye’nin en ünlü psikiyatristi ve sunucusudur. Bir üniversitenin Psikoloji bölümünde de ders vermektedir. Paraya para demez, kadınlarla da arası fazlasıyla iyidir. Kolay memnun olmayan ve hedeflerini çok yüksekte tutan biridir, burnu havadadır. Ancak komşusu Duru’yla tanışmasıyla birlikte her şey değişir. Sadece onun mutlu olmasını ister. Öte yandan karanlık geçmişinin arkasından geldiğinden ise haberi yoktur.
- Duru Durulay (Serenay Sarıkaya): Konservatuar öğrencisidir, dans etmek ve bale yapmak onun için her şeydir. Sahnenin yıldızı olmak için her şeyi yapabilir, fazlasıyla hırslıdır. Ancak narin bir tarafı da vardır. Aynı zamanda öğretmeni olan Deniz ile ilişki yaşamaktadır. Can’ın ona karşı olan hislerini belli etmesiyle birlikte kafası karışmaya başlayacaktır.
- Deniz Sarızeybek (Mehmet Günsür): Konservatuarda öğretmenlik yapmaktadır, aynı zamanda bir kompozitördür. İdealist ve dediğim dedik biridir. Herkesin sahnede eşit değerde olduğuna inandığı için Duru ile zaman zaman sıkıntılar yaşamaktadır.
- Özge Egeli (Berrak Tüzünataç): Hırslı bir gazetecidir. Can Manay ile ilgili karanlık gerçekleri ortaya çıkarmaya çalışmaktadır, ancak bu arzusu onun başına bela olmaktadır. İnatçı, güçlü bir kişiliği vardır. 3. bölümde kendisinin (Türk dizileri için bir ilk olarak) lezbiyen olduğunu görüyoruz.
- Bilge Görgün (Büşra Develi): Psikoloji bölümünde burslu olarak okuyan bir kızdır. Derslerinde başarılıdır; ancak sessiz, sakin ve silik bir karakterdir. Sosyal yaşamında da herkese karşı mesafeli ve çekingen bir tutum göstermektedir. Doğru adlı otistik bir ağabeyi vardır.
- Sadık Murat Kolhan (Osman Sonant): Güç ve zaafları arasında var olan ünlü bir iş adamıdır. Can ile önceden gelen bir husumetleri vardır ve Özge’nin onun hakkındaki sırlara sahip olduğunu görünce onu takibe almaya başlar. Diğer karakterler gibi oldukça hırslıdır.
- Eti Yönder (Tülay Günal): Can’ın doktoru ve geçmişinde yaşananları bilen nadir kişilerden biridir. Yıllar boyunca onun yanında olduktan sonra Can’ın kendisinden uzakta yeni bir hayat kurmaya çalıştığını düşünmekte ve bir kadın için kendini mahvetmesini istememektedir.
Not: Öte yandan bu isimlerin yanı sıra ilk 3 bölümde ve ilerleyen zamanlarda Özge Özpirinçci, Burak Sergen ve Nesrin Cavadzade başta olmak üzere birçok ünlü ismi konuk olarak izliyoruz/izleyeceğiz.
SON SÖZ
Kendi adıma uzun süredir merakla beklediğim bir işti Fi. Gerek kadrosu, gerek basına sızan ilk fotoğrafları, gerek 60 dakika olması, gerekse fragmanlarıyla birlikte beklentilerim iyice yükselmişti. Neyse ki korktuğum olmadı ve beklediğim gibi çok iyi bir yapımla karşılaştım. Temposu yüksek, senaryosu sağlam, rejisi başarılı, süresi kısa ve üstelik sansürsüz. Bir izleyici daha çok ne isteyebilir ki?
En iyi tarafı internet üzerinde yayınlanmanın avantajlarına sığınıp senaryo kısmını boş geçmemiş olması. Şahsen romanları “Kesin her yıl yayımlanan sabun köpüğü çok satanlardandır” diye düşündüğüm için okumadım, ama dizi sayesinde bu fikre yeşil ışık yakmış durumdayım. Öte yandan Azra Kohen’in açıklamasına göre, dizinin bazı noktalarıyla romandan ayrışması da birebir uyarlama ve dolayısıyla gelecek olan sıkıntı hissini engelliyor.
Oyuncular konusunda da Ozan Güven’e ayrı bir parantez açmak lazım. Yıllardır komedi filmlerinde izlediğimiz, ara sıra dizilerde de kendini gösteren Güven, adeta Can Manay olmak için doğmuşçasına sahiplenmiş rolünü. Diziyi beğenmeyenlerin bile onun oyununu es geçmemesi imkansız. Keza Serenay Sarıkaya, Mehmet Günsür, Berrak Tüzünataç, Büşra Develi, Osman Sonant ve Tülay Günal da başarılı performanslarıyla seyir zevkini yükseltiyor.
Bir dipnot olarak dizi için geçtiğimiz günlerde dünyanın en büyük içerik fuarı olan MIPTV‘de bir panel yapıldığını belirtelim. Yine aynı panelde yapımın 3 günde 3.5 milyon kişi tarafından izlendiği belirtildi ki, bu internet dizilerinin önünün açılabilmesi adına çok iyi bir gelişme. Siz de bu yenilikçi projeye en azından bir şans verin, iyi seyirler.
yorumlar
“Can ikisinin de hayatına bomba gibi bir giriş yapar…” cümlesi hakikaten cuk oturmuş. Ben 3 bölümünü de zevkle izledim.
Öte yandan da düşündüm zira aynı şey Masum’da da başıma gelmişti. Acaba böyle batılı ve rafine olarak tanımlayabileceğim yapımları memleketimde ilk kez gördüğüm için bizim onlardan ne eksiğimiz var içgüdüsüyle izleyip mi beğeniyorum, yoksa gerçekten kaliteli oldukları için mi? Tartışılası bir konu.
Tek anlamadığım ayda 3 bölüm şeklindeki yayın politikası oldu.
Eline sağlık @aserat. Güzel olmuş tanıtım.
@keremaci Masum Türk yapımı değil de yabancı bir yapım olsa yüksek ihtimal yine beğenirdim ama bazı bölümlerde sıkılmadığımı inkar edemeyeceğim en sevdiğim tür olmasına rağmen. Yabancı dizi olsa sıkılıp sıkılmayacağım tartışılır. Fi’ ye gelirsek muhtemelen yabancı dizi olsa aşk meşk işleri var diye es geçirdim. İkisi arasında karşılaştırma yaparsam bana göre Masum’un konusu daha iyi ama çekim kalitesi sanatsal yapısından dolayı birde Ozan Güven faktörü olunca Fi beni daha çok sardı. Yabancı dizi olsa konusundan dolayı ilk bölümde bırakırdım. Demem o ki en azından ben Türk yapımı diziler olduğu için izliyorum ama çok mükemmel deyip yabancı dizilerle kıyaslamada abartmamak gerek diye düşünüyorum. Bence hala konu açısından eksiğimiz var. Ama Fi ile çekim kalitemiz var istediğimiz zaman yapabiliriz dediler bana göre. Ama yinede yabancı dizi ile kıyasladığım zaman imdb’de her 2 dizi de en fazla 7.8′ eder. Türk yapımlarda güzel bir dizi gördüğümüz zaman yüksek imdb puanları olunca bunların puanları da normal geliyor bana. Tanıtım için teşekkürler aserat güzel tanıtım olmuş
Herkesın ayılıp bayıldıgı olsa gerek benım ıcın hıc bır anlam ıfade etmeyen kadro ve dızı oldu.. ıclerınden sevecegım bır ozge ozprınccı var kı o da konuk oyuncumus.. sans vermeyecegım,ama nette yayın yapıp ozgurce senaryo sansursuz olayı can-ı gonulden desteklıyorum.
ızleyıp sevenlere ıyı seyırler.
@keremaci yanlış bilmiyorsam ayda 3 bölüm sadece bu ay için geçerli normalde (sonraki aylarda ) 4 bölüm şeklinde yayınlanacak isteyenler hafta hafta isteyenler arka arkaya izleyecek . aserat tek kelimeyle mükemmel bir tanıtım yazısı olmuş . Bu arada izlenme sayısı da çok iyi gelmiş , onay problemi yok …
Daha sonra uzunca yorum yapacağım dizi hakkında şuan için çok beğendiğimi söyleyebilirim . Serenay
@Tillhardbottle Oyuncular konusunda katılıyorum. Sanırım iyi oyunculuk göreceğini bilerek izlemek ve beklediğini almak da bu tatminlik duygusunu getiriyor. Yazarın da dediği gibi, Ozan Güven adeta Can Manay olmak için doğmuş gibi oynuyor zira. Diğerleri de güzel eşlik ediyor.
@ilterisMayadagli Sorun 3 veya 4 bölüm olması değil, düzensiz ve seyrek olması. Mesela ben 31 Martta 3 bölüm arka arkaya izledim ve şimdi sorsan çok az şey hatırlıyorum. Bir sonraki bölüm gelene kadar daha da az şeyi hatırlayacağım ki ne zaman geleceği de belli değil. Haftada bir ya da tek seferde hepsini yayınlasalar sanki daha iyi olurmuş.
Bende ilk bölümünü izledim ve çok başarılı buldum, umarım ekranda daha güzel işlerin başlangıcı olur. Böyle Masum gibi Fi gibi bir sürü güzel proje gelir, özledik böyle işleri.
Yayın politikası bence de sıkıntı. Her ay 4 bölüm verceğine ya hepsini toptan ver, ya yarısını ver ya da hafta hafta ver. Zaten sezonu 18 bölüm yapacaklar diye söyleniyordu.
Eline sağlık @aserat. Güzel bir tanıtım olmuş.
Şimdilik ilk bölümü izledim, onu da sevdim. Özellikle Ozan Güven ve Serenay Sarıkaya gauet iyiydi.
Böyle gitmesi dileğiyle. Gelen tepkilere ve izlenme oranına bakarsak ikinci sezonu da görür, Çi’yi de izleriz herhalde. Umarım MIPTV’de iyi satmıştır.
Bölümlerin nasıl yayınlanacağını bilmiyorum yani yayın programına denk gelmedim ama imdb’de 4.bölüm yarın olarak gözüküyor herhalde bu 3 bölüm ilk ay olduğu için yayına koyuldu diğer bölümler haftalık gelebilir.
4. bölüm 14 Nisan’da yayınlanacakmış.
Cem Yılmaz iki bölüme konuk oyuncu olacakmış.
Ayrıca yeni bölüm muhtemelen gelecek Cuma değil de Nisan sonu yayında olacakmış.
Cem Yılmaz mı oha beklentileri baya yükseltiyor Fi
Mükemmel haber , Cem yılmazı çok severim zaten ileride acaba kendisi bir internet dizisi yapmayı düşünür mü ? bence düşünmeli Bu arada Özge Özpirinçci sadece tek bölümlük mü konuk oldu ?
EDİT : Kanalın ilk dizisi olduğu için lafım pek yok ama bölüm yayınlarken nasıl bir sistem olacağını belirlesinler 1 ayda 3 bölüm sonra 1 bölüm gerisi ay sonu falan saçma olmuş biraz .
İkinci bölümü de güzelmiş.
İlkinin ardından daha rahat geçti. Ayrıca Özge Özpirinççi’nin karakteri hoşuma gitti. Kitapları bilmediğimden haberim yok ama biraz daha fazla konuk olmasına itiraz etmem.
Gelecek üç bölüm 21 Nisan‘daymış.
#Fi456 fragmanı
Özge Özpirinççi fragmanda var.
İzlemeye hiç niyetim yoktu ama her yerde konuşulduğu için şans vereyim dedim,pişman da olmadım. Konuşulduğu kadar da varmış. Cem Yılmaz haberi de güzel oldu. Şu an izlediğim tek Türk dizisi durumunda,bakalım diğer bölümler nasıl olacak.
Fragmandan sonra çok heyecanlandım yeni bölümler için ,bu arada fragmanı izlemeyenler bence bakmasın birçok şeyi açık açık vermişler , bakmayın sürpriz olsun! Özge Özpirinççi devam etmesine çok sevindim bide Cem yılmaz geliyor daha ne olsun !!
Cem Yılmaz’ın tweetine göre 4. bölümde şöyle bir görünecekmiş. Tek sahnelikkonukluk falan herhalde.
2 ve 3’ü de izledim bu arada. Güzeldi. Bilge karakterinin yolu nasıl olacak merak ediyorum.
Bölümler bu sefer 60-64-64 dk. çıktı.
4. bölüm üzerine:
Cem Yılmaz ile Ozan Güven’i yan yana görünce otomatik gülümsüyorum galiba. Gerçi sahneyi de sevdim.
Bölüm de iyiydi. Ben hala gözlerimi Özge Özpirinççi’nin halinden/karakterinden alamıyorum.
Aytaç’a katılıyorum. Ayrıca kimi sevsem bu diziye geliyor ya.
Bir de bana şu ilginç gelmişti:
Bu bölümle birlikte hoşuma gitmeyen şeyler olmaya başladı.
Can’ın ihmalleri çok göze batıyor. En başta karakteri böyle pervasız tanıtmamışlardı. Gayet düzenli, ne yaptığını bilen psikopat bir sapıktı. Hastalığı mı tekrarlıyor, ne oluyor anlamadım.
Duru’yu kendi terapistine yönlendirmek kadar basit bir hata yapmamalı bu adam. Aynı terapist daha birkaç bölüm önce seni Duru ile ilgili uyardı, daha geçen bölüm partide de gördü. Hastası için kızın oluşturduğu tehdidin farkında. Eline de böyle bir fırsat geçmişken tabii ki kullanacaktı ve kullandı; kızı ikna edip sevgilisiyle barıştırdı.
Öte yandan Sıla karakteri 2-3 bölümdür olaylara dahilken ve Can’ın sevgilisi olmaktan öteye gidememişken güpegündüz eve dalıp ortalığı karıştıracak cesareti nereden buluyor? Karakterle ilgili böyle bir emare gördük mü daha önce?
Mesut Yar köşesinde dizinin bizdeki bir ulusal kanala satıldığını ve televizyonda da yayınlanacağını yazmış.
Kanalı yazmıyor. Muhtemelen sezon finalini beklerler de ne gerek varsa böyle bir şeye… İnternet dizisi internette kalsaydı da olurdu.
Umarım
Duru’ya da bir türlü ısınamadım gitti.
7, 8 ve 9. bölümler 19 Mayıs’ta geliyor.
Ayrıca kitapları okuyan bir arkadaşımın yorumuyla şu ana kadar olup ta kitapta olmayan iki detay gördüm ilgililerine yazayım:
(İlk 6 bölüm ispiyonu içerir)
2- Özge Özpirinççi’nin Sıla karakteri de kitapta yokmuş.
Bu arada ilk üç bölümün yarattığı heyecanı diğer üç bölümde yaşayamadım. Çok cesur olduğuna hiç katılamadım. Ateşli bir
sahnesi bekliyorum ben artık.
Azra Kohen kitaba koymadığım bazı şeyleri diziye dahil ettim demişti. Tüy olayı da bunlardan birisi yanılmıyorsam.
Abi siz iyi misiniz? Yıllaaaar yıllaaar sonra ilk defa yapımcılar, yönetmenler, senaristler bu kadar rahat. Bırakın da birazcık Amerikanvari olalım ya. Öpüşme de olsun sevişme de olsun. Hatta 1 dakikada 45 kere öpüşsünler. Bu yasaklar ve sansürler o kadar bıktırdı ki Türk dizilerinde böyle şeyler görünce mutlu oluyorum. Bizi bu kadar zavallı hale getirdiler başımızdakiler.
Yakın gelecekte bir KHK bekliyorum buraya da.
Yazar daha önce bir röportajında dizi için ayrı bir kurgu ve olaylar dizisi tasarladıklarını söylemişti , Ondan farklara pek takılmayın .
7. bölüm sürpriz bir şekilde bu akşam yüklenecekmiş.
Aaa?! Her hafta bir tane sistemi için yokluyorlar galiba. Nolur geçsinler, bu sistem çok saçma.
Tam öyle değil sanırım ama tabii PR amaçlı kurgulanmış sa olabilir.
Bir fan Serenay Sarıkaya’ya 19 Mayıs’a daha çok var diye serzenişte bulununca o da bu konuda ne yapabiliriz acaba diye Puhu, Ay Yapım falanı da dahil edip tweet attı.
Gerisi geldi sonra. Ay Yapım bölüm hazır aslında dedi, Puhu gönderin yayınlayalım o zaman dşye pas attı, Vodafone da bir tweetle dahil olup bu 1000 RT gelirse yayına alırız 7’yi dedi.
Geldi tabii ve ta-da. Dediğim gibi koordineli ama güzel bir reklam çalışması da olabilir.
Eh yani, basbayağı reklam kokan hareketler.
Bölümün içinde bir sahnede bilgisayarın tarihi 14 Nisan’ı gösteriyordu. Ben hep bölümleri önceden çekip hazır etmişlerdir diye tahmin ediyordum ama yayından 3-4 hafta önce çekiyorlarmış meğerse.
1×07
Bölüm güzeldi bu arada fakat
Öte yandan şu iki isimli, hiç patron tipi olmayan patrona da hala ısınamadım. Adamdan o intibayı alamıyorum. Sürekli kızın evinde takılması sinirimi bozuyor. Senin başka işin gücün yok mu be adam? Koca medya şirketinin müdürü değil misin sen? İlk tanıştığımızda çakalın b.k bıraktığı yerde ormanın orta yerine sofra kurdurmuş, ziyafet çekiyordun. Bir de şu haline bak.
7. bölüm çok fenaydı. İkinci üçlüden sonra beklentim düşmüşken oha dedirtti kaç yerde. Böyle devam.
Fi 1. Sezon 7. Bölüm
Bölümün erken gelmesi güzel bir sürpriz oldu benim için .
Fragmanı izlemesem bir çok yerde şaşıra bilirdim ki fragmanın dışındada farklı olaylar gördük . Çok güzel bölümdü umarım böyle devam eder
Bunun 7. bölümü şimdiye kadar ki en iyi bölümü olmuş diyebilirim. Olayların, hikayenin daha fazla açığa çıktığı bir bölüm olmuş. 8 ve 9 da böyle devam eder herhalde.
7. bölüm bayağı heyecanlıymış gerçekten. Bir ara yattığım yerde doğruldum Bu arada bence dizi gitgide güzelleşiyor. En az ilk 3 bölümü beğenmiştim ben. 4’le birlikte çıta yükseldi ve hala aynı şekilde devam ediyor bana kalırsa. Umarım böyle gider.
Sonradan Ek: Berrak Tüzünataç’a da bayılıyorum Çok güzel kadın ya.