Dawson’s Creek — Tanıtım
96 yorum eski_bir_mudavim 12 Mayıs 2013 09:27
Dawson’s Creek : Amerika’nın The WB kanalında 1998-2003 yılları arasında 6 sezon boyunca devam eden kült gençlik dizimiz. Şimdilerde her biri başarılı-başarısız pek çok yıldızı ilk gençlik halleriyle görmekteyiz dizimizde. Kendi zamanında çok popüler olmuş, bir çok genci arkasından sürüklemiştir. Dizimiz küçük bir kasabada yaşayan bir grup gencin, lise ve üniversite hayatını anlatmaktadır. En çok dikkat çeken özelliği ise karmaşık duygusal ilişkileri ve aşk üçgenleridir.
İçindekiler
KONU :
Dizi, Massachusetts eyaletinde yer alan Boston ile Providence şehirleri arasında kalan hayali bir kasabada geçmektedir. Kasabanın adı Capeside’dır aslında böyle bir yer yoktur, dizi için yaratılmıştır.Dizimizin adından da anlayabileceğiniz gibi ana karakterimiz Dawson ve arkadaşları etrafında gelişen olaylarla şekillenmektedir.
Dawson ve Joey her zaman en akın arkadaş olmuşlardır ve birbirlerini her zaman yardım etmişlerdir. Dizinin başında liseye başlayacak arkadaşlar, büyüdüklerini fark etmişlerdir ve tüm hayatlarının değişmesinden korkuyorlardır. Dawson’ın diğer en yakın arkadaşı da Pacey’dir. Pacey, diğer ikisine göre daha eğlenceli ve daha haşarıdır.Güzel bir şekilde devam eden küçük kasaba hayatları, Jen’in New York’tan gelip kasabaya yerleşmesiyle değişmeye başlayacaktır.
KARAKTERLER :
Dawson Leery : Dizimizin en saf en temiz karakteri. Tek çocuktur ve görünüşte mükemmel bir anne, baba ve aileye sahiptir. Tam bir film tutkunudur ve yönetmen olmak istemektedir. Tüm odası, film posterleri ve afişleriyle kaplıdır. Arkadaşlarıyla odasında sürekli film geceleri yaparlar. Filmler genellikle amatör filmlerdir ve konuşmalarında filmlerden alıntılar yapar. Steven Speilberg’ü idolü olarak görür. Karakterlerimizin en çok zaman geçirdikleri yer, genelde Dawson’ın odasıdır. Herkes odaya, merdiven dayalı pencereden girer.
Joey Potter : Dawson’ın en iyi arkadaşı. Joey, ablasıyla birlikte yaşamaktadır çünkü annesi ölmüş, babası da hapishanededir. Sorunlu bir aile hayatı olan Joey’e, zor zamanları atlatmakta en çok Dawson yardımcı olmuştur. Sorunlu ailesi, diğer kasaba sakinleri tarafından pek hoş karşılanmaz. Tüm hayali Capeside’dan kurtulmak ve iyi bir üniversiteye girip, kasabayı terk etmektir. İçine kapanık bir kızdır ve duygularını gösteremez. Öyle ki bazen ne düşündüğünü ve ne hissettiğini hiç bir seyirci de anlayamıyor.
Jen Lindley : Kasabaya yeni tanışan gizemli kızımız. Aslında ailesiyle birlikte New York’ta yaşayan Jen, birtakım sebeplerden ötürü Dawson’ın ailesinin komşusu olan büyükannesinin yanında yaşamaya başlamıştır. Dawson’ın ilgi göstermesinden dolayı hemen arkadaş gruplarına dahil olmuştur Bu durum, ilk başlarda Joey’nin hiç hoşuna gitmemiştir. Daha özgürlükçü ve olgun bir karakterdir. Benim de dizide en sevdiğim karakterdi.
Pacey Witter : Dawson’ın en iyi arkadaşıdır; fakat Joey ile hiç iyi anlaşamaz. Diğer arkadaşlarına göre daha sorumsuz ve haşarıdır. Dışardan bakıldığında hiç bir şeyi umursamayan kaba görünüşlü bir insan imajı çizse de gayet düşünceli ve iyi birisidir. Dizimizin bence sonradan açılan karakterlerindendir. Onun da ailesi sorunludur ve Pacey’i hiç umursamazlar.
Diziye ikinci sezonda Jack Mcphee ve Andy Mcphee kardeşler katılmıştır. Onların da aile hayatı çok karışıktır. Kardeşleri ölmüştür; babalarından ayrı yaşarlar ve anneleri psikolojik sorunlar yaşamaktadır.
Andy, derslerinde çok başarılıdır ama akıl sağlığı bozuk bir kızdır.
Jack, Andy’nin ağabeyidir. İçine kapanık birisidir; cinsel kimliğiyle ilgili sorunlar yaşamaktadır. Diziye daha sonra kadrolu karakter olarak devam etmiştir ve Jen’in en iyi arkadaşlarından biridir.
OYUNCULAR :
Dizimiz, bir zamanlar genç olan ama şu an kendi çaplarında üne sahip çeşitli oyunculara yükselme tahtası olmuş vaziyette.
Dizide Jen karakterini canlandıran Michelle Williams, kariyer açısından diğerlerinden daha önde. Şimdiden Oscar‘a 3 kez aday oldu ve bağımsız filmlerin aranan yıldızlarından biri.
Joey karakteriyle aklımızda yer edinen Katie Holmes için aynı şeyleri söylemek pek mümkün değil gibi. Tom Cruise ile evlendikten sonra kariyerinde bir düşüş yaşadı ama magazin basınının ilgi odağı olmayı başardı.
Yıllarca “Dawson” lanetini üzerinden atamadığı için çeşitli dizilerde bir baltaya sap olamayan James Van Der Beek‘i en son Apt. 23‘de güzel bir performansla gördük. Bu sezon da başka bir komedide kendine yer bulacak büyük ihtimalle.
Joshua Jackson da kariyerinde Dawson’s Creek’ten sonra bir dönem düşüş yaşasa da Fringe dizisiyle beklenen çıkışı yaptı ve hatrı sayılır bir üne kavuştu.
Tanıtım Videosu :
[youtube http://www.youtube.com/watch?v=UaYYTAAWprg&w=420&h=315]
yorumlar
ilk yorumu da ben yazım dizi gerçekten benim izlediğim ilk yabancı dizilerden biri ( belki de ilk pek hatırlamıyorum ) olduğu için bende yeriş ayrıdır ve hep ayrı kalmaktadır hiç bi zaman katie holmes’a tam ısınamasam da michelle williams hayranlığım da bu diziyle başladı blue valentine filminde ki performansı müthişti zaten oscar’a da aday oldu aynı şekilde blue mountain filmin de de müthişti michelle’nin özellikle hiç bir film/dizi ‘ sini kaçırmıyorum. dawson’nın da her zaman bende yeri ayrı olacaktır. karekteri biraz kendime benzettiğim için de olabilir Apt 23. de çook sevmiştim kendisini
tanıtım da özellikle spoiler kullanmadım hala izlemeyen ama izlemeyi düşünen olursa diye ama Mcphee kardeşlerden de bahsetmek istedim bu kadar
Yazacaklarim arasinda listemdeydi ve beni bir tanitimdan kurtarmis oldun, cok guzel bir tanitim olmus, iyi bir tanitima ihtiyaci vardi. Ama ikinci sezonda katilan kardeslerimizle ilgili sanki biraz fazla bilgi var orda. Ikisinin de ozel durumunu sonradan ogreniyoruz diye hatirliyorum, surprizi kacmasin derim duzelt bence.
haklısın fark ettim ama benim düzeltme gibi bi şansım yok heralde düzeltme yetkisine sahip kişiler gördüysa bir el atsın ispiyon resmini yapıştırsınlar
Her ne kadar Michelle Williams ismi çok cazip gelsede bu saatten sonra bu diziyi izlemem heralde.Artık o zamanlar nasılmış diye 1-2 sahnesi bakmakla yetinicem.
@mertkytrk ben de burdan My Week with Marilyn filmini herkese tavsiye edeyim.Fragman
gerçekten fragman da güzelmiş kesin izlerim emma watson da varmış
Şu iki kardeşle ilgili bölümde sağlam ispiyon vardı, yumuşatarak düzelttim ben orayı yazı yayına girmeden önce. Bu haliyle zarar vereceğini, akılda kalacağını düşünmedim açıkçası. Yine de değişsin mi diyorsunuz?
Ispiyon: erkek olan bir donem joey ile cikmisti. Ve olay olmustu sonra ortaya cikinca. Bu yuzden cocugun durumunu bastan tahmin etmemize neden olur diye dusunuyorum. Kiz icinse basta inek olmasi disinda gayet saglikli gosterildigi icin yine hastaligi icin onceden fikir olusmasina neden okur diye dusunuyorum. Belki de diziyi yanlis hatirliyorum, o da olabilir. Baska izleyenlerin de fikri gelsin hele.
@ozgun14: Yok sen daha taze hatırlıyorsun ben o kadar ayrıntısını unutmuşum. Haklısın, düzeltelim. Sağolasın.
Sonradan ek : O ifadeleri ispiyon içine soktum.
İzlediğim ilk gençlik dizimdi. Beni eskilere götürdün, ellerine sağlık bu güzel tanıtım için @mertkytrk.
Ben vakti zamanında ilk 6-7 bölümünü izlemiştim. Kötü değildi ama beni çok sarmamış olsa gerek ki bunca zamandır hala devamına elim gitmemiş.
Bir kaç sene önce, bir yaz mevsiminde bütün bölümlerini üst üste seyretmiştim. 90210 (onun da ilk sezonunu seyretmiştim) sonrası gelen bir gençlik dizisiydi. Bir çok gençlik dizisinin ya tamamını ya da bir çok bölümünü seyretmiş biri olarak, benim için gelmiş geçmiş en iyi gençlik dizisidir Dawson’s Creek.
İyi bir dizi yaratmış, iyi oyuncular seçmiş, klasik konuları işlemesine ve bir kasabada geçmesine rağmen akıcılık bakımından fena olmayan bölümler yazmış Kevin Williamson’ın bu işi iyi bildiğinin ispatıdır bu dizi.
Joey Potter’ın zaman zaman sinir bozucu davranışlarına dayanmak zor olsa da, bütün ana karakterleri, sonradan diziye katılan yan karakteri sevmemek mümkün değil. Joshua Jackson ,Michelle Williams, Kerr Smith favorimdir. James Van Der Beek’i de, aslında Apt. 23’de kendisiyle ve Dawson karakteriyle geçtiği dalgadan sonra sevdiğimi anladım.
Yaşadıkları kasabaya ciddi anlamda imrendiğimi söylemeliyim. Büyük şehre yakın ama şehrin gürültüsünden bir o kadar uzak güzel bir yerdir Capeside. Şöyle ortasında kocaman golü olan sakin bir yerde yaşama isteği uyardırmadı değil DC.
Sonuçta, eğer genlik dizilerini seviyorsanız, mutlaka seyredilmesi gereken bir dizidir DC. Bir kaç bölüm seyredip bırakmanızı tavsiye etmem. Sezonlar ilerledikçe güzelleşir dizimiz. Seyredin
sonradan ek: evet, o kısmı ciddi anlamda spoiler içeriyordu.
Kimse Grams‘ten bahsetmiyo yaaa…
@dkamoy: Aklımdaydı aslında. unuttum yazmayı
Kadının ilk bölümlerdeki karakterinin davranışları ile son bölümdeki karakterinin davranışlarını düşünürsek, ciddi anlamda evrim geçirdiğini söyleyebiliriz. Resmen 180 derece döndü kadın. Torunu sağolsun
tanıtımı okurken bir an kendi içimden grams nerde ya dedim ama kalmış sonra. onun da hakkı var bu dizide yalan yok. hepsine birden anne oldu, zor zamanlarında ihtiyaçları olduğunda öğüt verdi, yanlarında oldu. başta aksi gibi görünse de melek gibi bir karakterdi. özlüyoruz kendisini.
aslında çok haklısınız grams’ın olmaması haksızlık olmuş benim aklıma sevimli doktorumuz Isles da sonradan geldi. oda bir sezon boyunca gelmişti
Dawson’s Creek anılarım depreşti gene . Dawson’s Creek’e benzeyen bir gençlik dizisi önerebilir misiniz arkadaşlar? Benzeyen derken, hayalleri olan gençler izlemek istiyorum zengin bebelerinden çok.
@mertkytrk: Valla o tarz, kasaba gibi bir yerleşim yerinde geçen,hayalleri olan gençlerin olduğu tek bir dizi var; OTH. Onun dışında bir dizi ben hatırlamıyorum.
2 tane 90210, Gossip Girl,The OC fazla şehirli diziler. Bir tek One Tree Hill var.
One Tree Hill en makul olabileni benim de bildiğim. Hayal kavramını gözünde çok büyütme ama. Mesela basketbol dizinin merkezinde. İyi oyuncu olmak isteyen var. Okul bitince iyi bir hayat isteyen var. Var bir şeyler işte daha.
Ama hayalleri için savaşan gençlerden çok merkezde ana konu olan başka şeyler devar. Niyetlenirsen benim yazdığım tanıtımı bir oku, anlarsın.
Anladım One Tree Hill tanıtımını da okudum hatta bir kaç sefer başlamaya da çok niyetlendim ama bir türlü kısmet olmadı ben en iyisi ona başlayayım.
Gossip Girl’ü, Cnbc-e’de karışık olarak her sezondan toplasan 1 sezon izlemişimdir. Bu yaz başlamayı düşünüyorum. TOC’de bir kaç bölüm izledim ama hiç benlik değil ısınamadım nedense.
Friday Night Lights’ı da önerebilirim, beklediğini tam olmasa da verebilir gibime geliyor. Hem de baya değişik bir gençlik dizisi. Bi kere öncelik verdiği kitle Josh amcanın dizileri gibi dişiler değil. Sonra belgesel tarzında çekim tekniği var. (Yani Modern Family^deki gibi hareket eden kameralar kullanılıyor.) Oyuncular da çok iyi olduğu için baya gerçekçi yani. Güzel bir dizi.
Bu arada The O.C. bence kabak tadı veriyor 2. sezon itibariyle. Muhtemelen bitiremeyeceğim ben. Tavsiye etmem yani.
Benim gözüm Felicity’de. O nasıl bi şey, izleyen var mı? Liseliler yerine üniversiteliler olması cazip geliyor.
sonradan ek: Bu arada Friday Night Lights’ı da bitirmedim. Sonradan o da kabak tadı veriyorsa bilemem.
Aaa sahi yahu bir de Felcity vardı. Onu ben baştan sona izlemedim ama severdim denk geldikçe izlerdim. İzlediğim kadarı Dawson’a benziyordu evet, iyi hatırlattın.
Felcity dram mıymış? Ben J.J. Abhrams yazısını görünce direk bilimkurgu demiş de bakmamıştım yüzüne.
@rpdi o belgesel çekimi ile aramız pek iyi değil ya, ben sevemiyorum o şekilde çekilen dizileri. O kadar komedi sevmeme rağmen sırf o yüzden Modern Family, Park and Recration, Office gibi kaç tane dizi izleyemedim. ”Single Camera” diye geçen çekimler tamam da o kameraya bakıp konuştuklarında kopuyorum diziden.
@mertkytrk : Oh be, nihayet benim gibi hisseden biri. Sağol.
@mertkytrk: Bunlar bakıp konuşmuyor, sadece kamera sallanıyor işte.
Öyleyse yakında Felicity’ye ben de bakayım. Abrams’ın gençlik dizisini görmeden ölmeyelim.
Ben de bir Felicity başlayayım.
Yaratıcısı J.J. Abrams (Lost, Fringe, Alias) olan dizi, saf Felicity Porter’ın (Keri Russell) ilk göz ağrısı Ben Covington’ın (Scott Speedman; Underworld) peşinden ülkeyi bir uçtan öbür uca kat ederek, New York’ta bir üniversiteye gelmesini, deneyimlerini, yeni edindiği arkadaşlarını ve beraber yetişkinliğe adım atmalarını işler. 4 sezon süren dizi, dört yıllık üniversite hayatları boyunca ana karakterleri izler. ”Pitiko”
Yazı zaten özetliyor, az çok iyiymiş. Tam istediğim gibi.
Bu arada bu muhabbetin üzerine fark ettim ki: ben bu tarz sadece lise/üniversite yaşamına değinen hiç bir gençlik dizisi -en azından yukarıda bahsedilenleri- izlememişim yahu yaşım da genç oysa ki… Gençlik dizilerinin doğaüstü türüyle birleştiği dizileri izlemişim genelde TVD, Buffy gibi.
Ben de bu muhabbetin üzerine Felicity’nin bir Abrams dizisi olduğuna aydım.
benim de aklıma soktunuz yalan yok
Felicity benim de içime düştü resmen; ama ismiyle Abrams’ıyla buram buram ben bilim-kurguyum diyor gerçekten de. Hatta aklıma Firefly’ı getiriyor ismi o da listemde zira
Şimdi aklıma geldi. Tarzı Dawson’s Creek gibi olmasa da o dönemler izlediğim, bayıldığım As If de kaçırmamanızı tavsiye edeceğim bir gençlik dizisidir.
Geçen günlerdeki muhabbetten sonra bakan oldu mu Felicity’ye?
Bir de başka gençlik dizisi olarak Greek aklıma geldi. TNT zamanından az buçuk hatırlıyorum. O da üniversiteli gençler etrafında dönüyordu ama onun komedi tarafı baya vardı sanki. Yine de ilgilenenlerin aklında bulunsun.
Oldu, o muhabbetten sonra edinmiştim. İlk bölüme göz attım. Tarz olarak zaten klasik gençler okuldalar falan. Daha eski bir tarzı var. Gossip girl gibi dizilerden çok dawsons creek tarzı dizilere benziyor. Ya da çekimler öyle hissettrmiş olabilir. 8 sezon olsa izlemezdim kesinlikle, ama 4 sezon olduğu için final yaparak da bittiği için izlemeyi düşünüüyorum. Temiz tipler var. Kolay alışılası kabullenilesi bir dizi.
Heyecanla hemen atılmamı gerektirecek bir olayı yok yani? İyi o zaman, ben bir süre daha The O.C. ve Pretty Little Liars ile takılmaya devam edeyim. Sağol yorumun için.
Bence onceligi oc ye ver hazir baslamissin, ama ben bunu adam akilli 4-5 bolum izlicem yilbasina kadarki aralikta o zaman daha net yazarim.
Felicity 4-5 bölüm izledim benim hoşuma gitti. Biraz Joey Potter’ın kaprisleri azaltmış saf hali gibi geldi bana. Pitiko’ya binlerce teşekkür şarkıları bile çevirmiş.
Felicity’i izlemeye devam edersem tıp fakültesini bırakıp, İstanbulda mimarlık okumaya başlayacağım sanırım. Açayım biraz Grey’s Anatomy izleyeyim de aklım başıma gelsin.
Burayı da Felicity’nin sayfası gibi kullanıyoruz ama :), dizide herkes fısıldayarak konuşuyor ya, eğer depresif bir ruh halinde değilsem( ki genelde depresif bir haldeyim) ağızlarına iki tane çakasım geliyor karakterlerin. Onun dışında bence çok iyi ilerliyor, benim beklentilerimin hepsini karşıladı açıkçası.
@mertkytrk: E bi tanıtımını yaparsın artık.
J.J. Abrams’ın kariyerinin çizgisini Felicity’nin 2×11’inci bölümü çizmiş sanırım. Bir gençlik dizisinin içine bilim kurgu, gizem ve gerilimi iyi yedirmişler. The Twilight Zone’a övgü bölümüymüş.
Cw’nin şu an yaptığı birlikte dizi tanıtımı sanırım eskiden WB yapmış. Biri Felicity, biri Dawson’s Creek’de diğeri hangi dizi çıkaramadım.
@mertkytrk : 7th Heaven
Anne Hathaway, Katie Holmes’dan daha iyi Katie Holmes olmuş.
Dawson – Mae Whitman
Joey – Patrick J. Adams
Pacey – Abigail Spencer
Jen – Kerr Smith
Dawson’s Creek pilot bölümünün senaryo okumasını yapmışlar. Çok eğlenceli olmuş.
Mae Whitman çok iyi Dawson olmuş.
çok uzun olmasa izleyesim vardı da 50dk nedir yav :?
Ters sandım tipleri. Komik olmuş erkeği kadın, kadını erkek canlandırınca.
Videoyu 2 gündür gidip gelip 10’ar dakka 10’ar dakka izliyorum. Az önce bitirdim. Sanırım dizinin ilk bölümünü izlerken bu adar gülüp eğlenmemiştim. Teşekkürler mertkytrk.