Episodes — Tanıtım
174 yorum aytackara 18 Şubat 2012 09:20
Kaliteli yapımları saymakla bitmez kanallar Showtime ve BBC Two, 2011 yılının başında ortak bir yapıma imza attılar. Showtime’ın 9 Ocak, BBC Two’nun da 10 Ocak’ta yayınlayarak izleyici karşısına çıkardığı kahkahasız komedi dizisi Episodes, 7 bölümlük ilk sezonunun ardından ara verdi. Dizi, 9 bölümlük 2. sezonuyla 2012 yazında ekranlara geri dönecek. Peki, tam olarak nasıl bir şey bu dizi? Bu sorunun cevabı yazının devamında.
Daha önce Amerikan uyarlaması yapılan İngiliz dizileri ile ilgili bir derleme yazısı yazmıştım. Episodes, işte tam da bu konuyu işleyen bir yapım ve İngiltere’de yayınlanan başarılı bir sitkomları varken dizinin uyarlamasını yapmak için Amerika’ya taşınan iki senaristin başından geçen olaylar üzerine kurulu. Ülkemizde diziyi, D-Smart bünyesindeki kanallardan FX yayınlıyor.Dizinin konusuna gelecek olursak:
Sean-Beverly Lincoln ve Matt LeBlanc
Sean ve Beverly Lincoln, Lyman’s Boys adlı İngiliz dizisinde senaristlik yapan ve dizileri oldukça başarılı giden bir çifttir. İngiltere’nin Emmy Ödülleri olarak görülen BAFTA‘yı birden çok kez kazanan ikili, ödülü en son kazandıkları gece yeni bir teklif alırlar. Hem de hayatlarını tümüyle değiştirecek türden bir teklif…Dizinin Amerikan versiyonunu kanalında görmek isteyen Merc Lapidus, ikiliye içten içe uzun zamandır istedikleri bir şeyi teklif eder: Hollywood. Hayatlarında yeni bir sayfa açmak ve yeni bir şehirde farklı bir işin içinde olmak isteyen Lincoln ailesi teklifi kabul eder ve bir anda kendilerini Hollywood’da bulur.
Yeni bir hayata uyum sağlamaya çalışırken bir yandan da işleri düzene sokmaya çalışan Sean ve Beverly’nin tüm bunların düşündükleri kadar kolay olmayacağını anlaması hiç de uzun sürmez. Kanalın sahibi Lapidus, dizi için ikiliden özel bir istekte bulunur: Matt LeBlanc. Karşılarında buldukları başrol oyuncusuna pek sıcak bakmasalar da Matt ile çalışmaya mecbur kalan ikili, zaman geçtikçe kendilerini hem işlerini hem de evliliklerini korumaya çalışır bir halde bulurlar.
Ufak not: Episodes, yaptığı girişten sonra 7 haftalık geri dönüş yaparak olayların başlangıcı ve sonrasında olanları bize sunuyor.Dizinin arkasındaki isimlerden David Crane, aynı zamanda Friends ve Joey dizilerinin de arkasındaki isim. Bunun dışında, Episodes dizisi Joey bittikten sonra Matt LeBlanc’ın TV dünyasına tekrar döndüğü yapım olma özelliğine de sahip.Dizinin kadrosu ile devam edecek olursak:
Dizinin sahip olduğu 3 ana oyuncudan Stephan Mangan, karısı ile Matt arasında köprü görevini gören Sean Lincoln‘ü canlandırıyor. Oyuncu, NBC‘nin 2011-2012 sezonu dizilerinden Free Agents‘in orijinal versiyonunun da dahil olduğu pek çok dizide yer almış birisi. Dizinin en sevdiğim karakteri de olan Matt ile yıldızı bir türlü barışmayan Sean’ın eşi Beverly Lincoln ise Tamsin Greig‘e emanet. Oyuncunun Emma ve Black Books dahil olmak üzere zengin bir dizi geçmişi var.Bir diğer başrol Matt LeBlanc ise kendisinin kurgu versiyonunu oynuyor. Yani, ismiyle ve üstüne yapışıp kalan Friends‘ten Joey karakteriyle dizide kendisini oynayan ünlü oyuncu, çeşitli detaylarla karakterinden ayrılmış durumda. Ayrıca, Matt LeBlanc, rolüyle 2012 Altın Küre Ödülleri‘nde “En İyi Komedi Aktörü” ödülünü de aldı.Dizinin sahip olduğu diğer ana karakterlerle devam edecek olursak:
Merc ve Carol
* Dizinin kanal sahibi ve dediğim dedik karakteri Merc Lepidus‘u, Mad About You başta olmak üzere birçok dizinin içinde yer almış olan John Pankow canlandırıyor.* Merc’ün kişisel asistanlığını yapan ve çoğu zaman Lincoln’ler ile Merc arasında köprü görevi gören Carol Rance karakteri, TV ağırlıklı bir kariyeri olan Kathleen Rose Perkin‘e emanet.* Son olarak, Lyman’s Boys dizisinde Matt ile birlikte başrol oynayacak Morning Randolph da dizilerde konuk oyunculuğu çokça bulunan Mircea Monroe tarafından canlandırılıyor.
Sean – Morning – Matt
Episodes, genel olarak baktığımızda kanalının namına yaraşır olduğunu düşündüğüm bir yapım. İnsana kahkahalar attıran bir komedi dizisi olmasa da türünün gereklerini karşılayarak izleyicisini tatmin ediyor. Ayrıca, dizinin kahkahasız komedi olması onu daha da anlamlı kılan bir etken. Oyunculuklar ise -özellikle 3 başrol başta olmak üzere- tatmin edici bir düzeyde.Eğer ki komedi, hele de kahkahasız komedi seviyorsanız ve farklı bir şeyler denemek istiyorsanız Episodes tavsiye edebileceğim türden bir dizi. Son olarak, diziyle ilgili fikir verici bu videoya da bakabilirsiniz. İyi seyirler…
yorumlar
Üçüne de ayrı bayıldım, çok eğlendim bu diziyi izlerken. İzlemeyene tarif etmesi de o kadar zor ki benim için. Konu hiç çekici gelmemişti başta ama daha ilk bölümden sevmiştim. Sezon ilerledikçe de sardı da sardı. Hele final, kırdı geçirdi beni. İyi ki tanıtımını yaptın aytackara, sağol.
(Onayda bekleyen bir tanıtım için de yerinde bir referans yazısı oldu bu.)
Şimdilerde şafak sayar gibi “yaz gelse de Episodes izlesek” diyorum.
Aynı şafak sayma durumu bende de var. İzlerken 7 bölüm çok az yetmez dedim yetmedi, bir sene bekleriz dedim yaza sarktı kısacası çok özledim episodes’i. İzlerken hiç birşey düşünmediğin tek dizi, bu rahatlığı seviyorum. Tanıtımını görünce aaa tanıtımı yokmuymuş diye geçirdim içimden ellerine sağlık aytackara güzel tanıtımın için.
@dkamoy Katılıyorum. Az bölüm ve tavsiye üzerine girmiştim ama yan kadro da dahil bağlanıverdim. “Showtime yapmış yine” dedirtiyor insana.
Aslında yazıyı yazarken karakterleri biraz daha açmak istiyordum ama ne söylesem ispiyona girer diye tuttum kendimi. Ayarı tutturabildiysem eğer ne mutlu bana Teşekkürler.
@havintk Tanıtımında bir şeye bakmak için girip de olmadığını fark ettiğimde ben de benzer bir tepki vermiştim 1,5 sene ara verilmesi bana da ağır geldi + tanıtımı yazarken daha bir farkındalık yarattı durum. Yine yılın başında başlatsalarmış iyi olurmuş.
Ben de taa Aralık’ta Altın Küre bildirisi hazırlarken farketmiştim tanıtımının olmadığını. O günden beri de “ben yazayım” diyip duruyordum ama bir türlü sıra gelmedi. En sonunda kaptırdım @aytackara’ya işte, olacağı buydu
Geçen sene Shameless’la beraber bayıla bayıla seyretmiştim. Zaten çok kısaydı, bir de arayı bu kadar uzattılar. Yani umarın Hung’ın başına gelenler, bunun da başına gelmez (ağzımdan yel alsın!)
İnsana kahkahalar attıran bir komedi dizisi olmasa da türünün gereklerini karşılayarak izleyicisini tatmin ediyor. Altına imzamı gönül rahatlığıyla atarım ayrıca dkamoy’un final kırdı geçirdi sözüne de tamamiyle katılıyorum, her bölümde daha da bir kendine bağladı dizi. Zaten oyunculuklara laf söylenmez söyleyenin dili lal olur mazallah:). Hemen yaz gelse de hem izlesek hem tatil yapsak, şöyle mutlu mutlu yaşasak temennilerini de paylaşıyorum tabi ki.:)
Bu arada harika tanıtım olmuş ellerine sağlık aytackara
Tamsin Greig‘e Black Books ve Friday Night Dinner‘da bayılmıştım. Stephen Mangan‘le de iyi bir ikili oluşturduklarını düşünüyorum Episodes‘ta. Matt LeBlanc da Friends altılısından biri olduğu için tabii ki seviyoruz; ama bence diziyi götüren diğer ikili. Altın Küre’de mesela, bırak ödül almasını aday bile olacağını tahmin etmiyordum ben. Hani sanki onu çıkar, aynı işi görebilecek birini koy yerine, dizi çok da bir şey kaybetmezmiş gibi geliyor bana. Keyifli vakit geçirten dizilerden… Tanıtım harika; ellerine sağlık.
@desperate houseboy: Ben de Mangan ile Greig’in işi iyi götürdüğünü düşünüyorum ama Matt LeBlanc’in üzerine yapışan bir rolden sonra başka bir role, -üstelik de (sözümona) kendini canlandırdığı için çok zor bir tiplemeye- can verdiğini düşünüyorum. Bana adaylık alması ve kazanması hiç haksız gelmedi. Ama Mangan ile Greig’in de adaylıklarını görmek isterdim açıkçası.
İyi veya kötü olduğu kişiye göre değişir ama her zevke hitap etmeyecek bir komedi dizisi olduğu kesin
@dkamoy: Üzerine yapışan rolden kurtulması konusunda haklısın belki. Zaten o kadar yapıştı ki –Friends erkeklerinin üçü de öyle bence, bir türlü değişik bir rolde patlayamadılar zaten- başka da bir rolde görememiştik. O şekilde bakınca evet, en azından başka bir rolle görmek sevindirdi, keyiflendirdi. Fakat ben yine de diziye öyle aman aman ödüllük bir katkısı olduğunu düşünmüyorum. Sadece diziye ismen yarar sağlamış, dizinin adının biraz daha duyulmasına katkısı varmış gibi geliyor bana. O değil de ismi daha az duyulmuş biri oynasaydı o rolde, dizi belki de bu kadar tutmayabilirdi.
Tüm kadronun toplamından daha fazla popülaritesi olsa da sadece Matt LeBlanc’ın ödüllere adaylık alması benim de takıldığım bir konu. Yine de Matt ya da onun ayarında tanınır biri olmasa dizinin bu kadar tanınır olmayacağı da aşikar. Kanalın Showtime olması da bir yere kadar.
@rpdi Hadi ya? Anlık bir istekle başına oturduğum bir tanıtımdı. Rizzoli&Isles’tan sonra bu 2. düşünce çakışması oldu. Yazmış olmam hoşuma gitse de niyetin olduğunu bilseydim sana bırakabilirdim. Bir gün bana da denk gelecek bu gidişle
@aytackara: Yok yok, zaten geç kalınmış bir tanıtım, bir de beni beklememesi iyi oldu. Ellerine sağlık, çok güzel yazmışsın
Matt LeBlanc’in adaylıkları ve ödülleri ben de hak ettiğini düşünüyorum. Diğer ikili de Bafta’yla idare etsin artık (Onları da çok seviyorum, sakın yanlış anlaşılmasın)
Tanıtımı okuyunca diziyi özlediğimi fark ettim. Ne yalan söyleyeyim, yoksa hiç aklıma gelmiyordu.
Joey karakteri, Friends boyunca en sevdiğim olmuştur hep. Bir Showtime dizisinde aktörümüzü göreceğimizi öğrendiğimde ektra heyecanlanmıştım. Dizi de gayet güzel çıkınca tadından yenmez oldu tabii. 13 bölüm beklerken 7 bölümü çıkması da üzücü olmuştu benim için. Onun haricinde şikayetim oldu diyemem.
Ödüle gelirsek… Matt LeBlanc’ı çok sevmeme rağmen, öyle aman aman bir oyuncu olduğunu hiçbir zaman düşünmedim ki bana kalırsa Lisa Kudrow hariç diğer Friends oyuncularından hiçbiri öyle performanslar sergilemediler. Ama yine de sevindim Altın Küre almasına.
Son olarak, tanıtım yazısı çok güzel olmuş, ellerine sağlık aytackara.
Tamsin Greig diyince benim de aklıma black books geliyor.efsane bi diziydi.
Bu diziyi kafamda hep bir mini dizi gibi kodlamışım. 7 bölümde başlayıp bitirmişim yani. Şimdi tanıtımı okuyunca fark ettim. Şimdi yaza kadar beklemek çok zor olacak… Beni çok zor bir duruma soktun yani aytackara. :DTabii bu arada, çok keyifli bir yazı olmuş, eline sağlık.Diziye dönersek, Friends’ten kim çıkıp ne yapsa, benim için iyidir. Bu günlerde yeni sezonu açan Courteney Cox’un Cougar Town’u, Episodes’un yazın gelecek olan ikinci sezonu… Çok eski bir arkadaşım, çok uzak bir ülkeden, uzunca bir süre sonra ziyaretime gelmiş gibi oluyorum. Belki de birazcık bu nedenle, Matt LeBlanc’ın Altın Küre’si, tuttuğum takım maç kazanmış gibi sevindirdi beni. Performans olarak hak etti mi derseniz, en iyi tahminle çekişmeli bir mücadelenin ardından kazanmıştır ödülü… Ama tabii Friends’in 10 sezonu boyunca Altın Küre’ye 2, Emmy’e 3 kere aday olup, hepsinde kaybetti. (Ki bence Friends kadrosu her sezonda harika performanslar sergilediler. Başta Matthew Perry ve Lisa Kudrow olmak üzere…) Biraz da onun torpili oldu sanıyorum. Amerikalılar büyük isimleri severler sonuçta…
2. sezon afişi çıkmış. İlk sezonu izlemeyenlere fikir vermesin diye buraya koymayayım, ilgilenenler şuradan baksın diye düşündüm.
malum ortamlara düşmüş,sevenlerine haber vereyim dedim.sanırım @rpdi söylemişti tarihini önceden,o gün bugünmüş.
Ufff bu dizi beni çokk güldürüyor. O nasıl bir cenaze bölümdür öyle (2×03)??? Hele hele Matt LeBlanc’ın sağır hatun taklidinde ekrana püskürdüm resmen.
fena halde bayılıyorum ben de
Yine leziz bir sezon finaliydi benim için.
Ay aman yaaa… İşin yoksa şimdi 1 sene daha bekle.
(Tabii 3. sezon onayını alırsa. Zira, reytingler geçen yıla göre kötü.)
James Purefoy‘un da maşallahı varmış. Adam son zamanlarda ne izlesem bir yerinden çıkıveriyor. En son buradan da çıktı. Üstelik 4 bölüm birden varmış. Ben daha 2×06’yı izledim.
Şu Amerika da yayınlamayı bitirse de iyi-kötü bir karar verseler artık…
Sonunda bitti şu dizinin 2. sezonu da. Sezon finaline ayrı bir bayılmış durumdayım. Yine çok güzel kapatmışlar. Neredeyse her karaktere ayrı sempati oldum. Umarım onayını alabilir…
Ben bu sezon, ilk sezondaki gibi bayıla bayıla izlemediğimi fark ettim. Araya çok zaman girmesi, üstelik çeviri sorunundan bu aranın iyice açılmasından kaynaklanmış da olabilir. İptal ettik derlerse çok üzülmem sanırım.
Bu arada diyecekler gibi duruyor. İzleyici sayısı hem İngiltere’de, hem de Amerika’da geçen sezona kıyasla çok düşük. Emmy adaylığı da alamadı. Yani…
Ben ikinci sezonu ilkinden çok daha fazla sevdim. Hatta o kadar fazla ki ikiyle filan çarpmak lazım. İptal olursa çok üzüleceğim. Bana muhtemelen üzülecekmişim gibi geliyor zaten. Bakalım…
Başlangıçta beklentimden sanırım aradığımı bulamamıştım ama şuan favori dizilerimden. ben de hsparks gibi düşünüyorum. 2nci sezonu kesinlikle daha güzeldi. iptal olursa üzülürüm