Formula 1: Drive to Survive || İnceleme
115 yorum aytackara 07 Mart 2019 08:24

Formula 1, özellikle tutkunu olan insanları peşinden sürükleyip bırakmayan dünyanın en popüler sporlarından birisi. Çocukluğumdan beri severek takip etmeye devam eden fanlarından birisiyim. Atmosferiyle ve sağladığı heyecanla farkını ortaya koyduğu bana kalırsa kesin. Yarışlar şimdilerde olmasa da belli bir döneme kadar ülkemizde de düzenlenirdi, bilenleri vardır. O dönemin tadı elbette daha farklıydı ve son yıllardaki dominasyon da sporda çok şeyi değiştirdi. Ama yine de tadından çok da bir şey kaybettiğini düşünenlerden değilim.
Yeni yarış sezonu çok geçmeden, 17 Mart itibarıyla başlayacak. Netflix ve Formula 1, sezonun başlamasına az bir zaman kala ekrana yeni bir belgesel dizisi getirmek için ortaklığa gittiklerini duyurdular. “Formula 1: Drive to Survive” adındaki yapım 8 Mart’ta sezonunun tüm bölümleriyle yayınlanacak. Bahsettiğim ve öncesinde izleme fırsatı bulduğum bu sezon 10 bölümden oluşuyor, bölümlerin süresi ise 26-40 dakika arası değişmekte.
Belgesel dizisinin sezonunun ana konusu geçtiğimiz yarış sezonu ve bu sezon üzerinden Formula 1 sporu. Kazalar, teknik arızalar, motor gücü, takım arkadaşlığı, takımlar rekabeti, sürücüler rekabeti, kontratlar, koltuk savaşları, vedalar, mali tablo ve yarışlarda olup biten diğer şeyler…

10 bölümlük sezon boyunca az yukarıda saydığım pek çok konuya değiniliyor. Bunu da bir dış ses eşliğinde değil sporun içindeki isimlerle yapıyoruz. Takımların üst düzey görevlileri, Formula 1 pilotları ve F1 üzerine yazı yazan gazetecilerin konukluğuyla ilerleniyor. Yaşananların merkezindeki kişiler, olayları veya nihai sonucunu bildiğimiz bazı soruların cevaplarını kendi bakışlarıyla anlatıyorlar.
Sezonda takımlar bazında Redbull başta olmak üzere Force India, McLaren ve Renault’un ağırlığının biraz daha fazla olduğunu söyleyebilirim. Williams, Haas, Sauber ve Torro Rosso ise daha çok sezona dağılmış durumdalar. Pilotlar açısında ise Ricardo, Verstappen, Leclerc, Ocon ve Stroll’u daha sık görüyoruz. Alonso, Sainz, Perez, Grosjean, Magnussen, Gasly ve Ericsson de benzer şekilde az ya da çok kamera önüne gelerek spordan veya sezondan konuşuyorlar.
Peki, bu kadar şey var da ne yok? İnanır mısınız, Ferrari ve Mercedes yok.

Genel olarak memnun kaldığım, aydınlatıcı ve sporu tanıtıcı olduğunu düşündüğüm bu belgesel dizisinin göze çarpan en bariz eksiği sporun önde gelen ve her sezon kıyasıya rekabet eden, önemli ölçüde taraftara sahip olan sporun en önemli iki takımını içermemesi. Hatta öyle ki iki ekip de aşağı yukarı görüntü bazında mevcutlar. Olan bitenlerle ilgili görüntüler ekrana getirilip kimi zaman basın toplantıları yayınlansa bile Ferrari/Mercedes pilotlarını ve takımın üst düzeyinden kişileri belgeselde şahsen izleme imkanımız olmuyor.
Farklı takımlara ve pilotlara yavaş yavaş konuk olduğumuz için belgeselin ikinci yarısını biraz da bunun beklentisiyle izlediğimi itiraf edeyim. Sporun genç ve yükselen yıldızlarının ağırlık kazandığı ikinci yarıda kendisine yer bulan Leclerc’le birlikte Kimi Raikkonen’i de izlemek ve onun düşüncelerini duymak bence harika olabilirdi. Bu nedenle izlemeden önce beklentinizi (birazcık) ayarlamanız iyi olabilir. Çoğu bölümün yaklaşık 30-32 dakika civarı sürmesi ve anlatımda sade olmaları ise bana göre belgesel dizisinin diğer avantajlarından.
Formula 1: Drive to Survive her şeyiyle hem Formula 1’in bilindik veya dışarıdan görünen yüzüne hem de kimilerinin bilmediği veya pek de dile gelmeyen taraflarına tanık olma fırsatı sunuyor. Dolayısıyla Formula 1’in sevenlere kesinlikle, sporun veya spor belgesellerinin meraklılarına ise özellikle tavsiye ederim.
RIP: Jules Bianchi (1989-2015)





yorumlar
Geçenki yarış zamanı “Netflix, acaba çekebiliyor mu?” diye merak etmiştim. Erbatur Ergenekon ve birisi daha çekiyorlar dedi.
Ucundan da olsa Turkish GP’yi de dahil ederler umarım yeni sezona.
Bizimkisi 6’da bitecek maalesef
3. sezon Mart ayında gibi. F1 sezonunu da 26-28 Mart yarışıyla Bahreyn’de açacaklar.
19 Mart
S4 onayını aldı gibi.
Formula 1: Drive to Survive (Season 3)
Ben 3. sezonu bir tanıdık sayesinde arka kapıdan dolanıp izledim.
Üçüncü sezonun geçen sezona göre biraz daha iyi olduğunu düşünüyorum. Malzeme bolluğu daha fazlaydı gerçi, kurgu ve Netflix’in şansı da işe yaramış.
* COVID’i maske-mesafe kısmını bölümlere yaymalarını saymazsak 10-15 dakika işlemişler. Biraz daha fazla olabilirmiş. Türkiye GP güzel bir yarıştı aslında ama bahsi geçmiyor.
* 3. sezonun (bence) iyi işlediği ve zevk veren konulardan birisi Vettel-Ferrari birlikteliğinde gelinen son. “Geleceği belli olmayan pilotlar” bölümünde de yine iyi iş çıkarmışlar.
Gerçi anlaşmaların çoğunluğu sezonun başından itibaren duyurulmaya başlandığı için sezonun geneline bir yayılma da mevcut. Gözlerimin önünde kaç tane ilişki/arkadaşlık mahvoldu yine… Bir de ilgimi çeken kısmı ayrılık kararını alan takımlarsa “işten çıkarma” diye bahsediyorlar. Yolları ayırma kavramını biraz terk etmişler. Cık, cık, cık.
Büyük Kaza, Pembe Mercedes, Wing Man, Black Lives Matter da fena işlenmemiş. Alonso ve William’ın satışı dahil değildi nedense. Program izin vermemiştir belki de. Mick Schumacher’i koymuşlar mesela.
* Takım patronları pilotlara oranla birazcık daha ön planda ayrıca. Belgeseli sevmediğini bildiğim Max’cim kameralar denk gelirse görünüyor gibi. Her şeyden bir tutam durumu var denebilir tabii.
MVP: Christian Horner (Red Bull)
Mansiyon: Toto Wolff (Mercedes), Lawrence Stroll (Racing Point), Günther Steiner (Haas)
Razzie: Mattia Binotto (Ferrari)
4. sezon onayı. 2022.
Verstappen, DTS’te olmayacakmış.
Ne finaldi be
Sinirceğizlerim boşaldı resmen. Anbilivıbıl. Ama çık mıtlıyım.
Ek: Max, çıkan işten hoşlanmadığı için DTS’ye katılmayacağım dediydi, şampiyonsuz ilginç olacak ama o kadar bol bir malzeme var ki idare ederler herhalde.
Olması gereken oldu neyse ki. Yalnız hamilton’ın sondaki duruşunu sevdim, herkes öyle yaklaşamaz ben latifi mick falan kimi bulsam saldırmaya çalışırdım.
Ve toto

Uzun süre sonra yarış izlemiş oldum, kaçırsam üzülürdüm ama efsane bir şeydi. Hamilton’ın kendi takımına söylediği bipli kısımları da merak ediyorum
Perez’in katkısını da tebrik etmek gerek ”That’s some dangerous driving”
Harika bir andı.
Formula 1: Drive to Survive yapımcıları tenis versiyonunu da hazırlayacaklarmış.
Zamanlamasını bir kenara koyarsak benzer bir projeyi golf (PGA TOUR) için de duyurmuşlardı.
10 Mart diyollağ.
11 Mart diyollağ artık.
11 Mart
Rusya GP’yi 2022 takviminden çıkardılar.
4. Sezon Resmi Tanıtım Fragmanı
Mazepin’i malum sebeplerden dolayı göndermişler.
Bu durum artık olası 5. sezona kalır değil mi? Herhal öyle olur.
Geçtiğimiz F1 sezonu iyi olduğu kadar toksik bir sezondu. Dolayısıyla Drive to Survive için malzemesi bol bir sezon var normalde.
Gerçi bana yine aynı ayarda ve belli kalıpta bir sezon sunacaklar gibi geliyor. İlk 2 bölüm şimdilik yanıltmadı. Nasılını son 2 bölüm belirleyecek gibi.
4. sezonu tamamladım.
+ Yeterli bir sezondu ama geçtiğimiz F1 sezonuna oranla biraz hafif kaldı sanki. Son iki bölüm asıl merak ettiğim kısımdı, onda da ellerinden geleni yapmışlar. Yalnız malum final yarışının sonrasına 2-3 dakikadan fazlasını ayırabilseler iyi olurmuş. Çıkan karmaşadan sonra bir yere kadar tabii.
+ Öte yandan sezonu daha ilgi hale getiren / getirebilecek kısımların eksikliği ister istemez hissediliyor.
Hamilton vs. Verstappen rekabetinin geldiği noktada Verstappen’in yokluğu haliyle dikkat çekti. O da açıkça Drive to Survive’ı gerçek olmayan anlatıları yaratmaktan dolayı eleştirmekten geri kalmıyor.
Bu sezon da benzerini Norris yaşadı gibi duruyor ki Gasly’nin de eleştirdiğini gördüydüm. Ayrıca sezonda Ferrari yine yoktu ya da yetersiz gibi bir şeydi.
+ Günther malzeme veren birisi olduğu için Haas’ın kısımları daha az sıkıcıydı mesela. Ama AlphaTauri / Yuki – Gasly bölümü sıkıcıydı. Alpine’i de sadece Ocon’la götürdüler, Alonso doğru düzgün görünmedi falan.
Williams bölümü ailenin çekilmesi ve yeni bir yola girilmesi bakımından fena geçmedi. McLaren de fena ilerlemedi. Gerçi Spa’yı anlattıkları yerde McLaren’in garajında olabilseler neler olurdu diye merak etmedim değil. Asıl dişe dokunur kısmı ise Toto Wolff ve Christian Horner’ın yeterince vakit ayırmasıydı. Zaten sezon bir kez daha onlar sayesinde yürüdü sayılır.
+ Sporun, özellikle de ABD’deki popülerliğinin artması adına Drive to Survive’ın bayağı işe yaradığıyla ilgili yorumlara denk geliyorum. Haksız da sayılmazlar herhalde. Zaten artık öyle oldu ki bir sezona 3 ABD yarışı girmiş durumda. Arapların ağırlığı da gittikçe artıyor.
Drive to Survive’la birlikte F1 de acayip bir yere gidiyor sanki.
Not: Son yarışın son turuyla ilgili Masi’nin hızlı ve alışılmadık bir karar verdiğini düşünüyorum. Kendi başına tartışmalı olan sezonu daha da tartışmalı hale getirdi. Karar beklenmedik olsa da sonuçtan memnunum. Özellikle sezon boyunca olanları da göz önüne alarak Max’in kazanmasını istiyordum, öyle oldu.
Not 2: Absolute animal = İnanılmaz biri diye çevrilmez. Arz ederim ^.^
5+6 onayı
Drive to Survive yeni sezona yine bayağı içerik çıkıyor. İsteseler böylesi olmaz.
Charles leclerc’e ayrı bir spinoff çekmeleri lazım zaten.
Yanında Max gibi bir “yarış hayvanı” olduğu için liderliği 3 saniye falan sürmeyecek muhtemelen ama K-Mag için çok sevindim.
Tenis versiyonunu duyurmuşlardı (14 Ocak 2022) daha önce. Geliyormuş.
“Oyun. Set. Maç. Tenisin yeni nesil devleriyle tanışın. Formula 1: Drive to Survive yapımcılarından Break Point 1. Kısım 13 Ocak‘ta sadece Netflix’te.”
Golf versiyonu da 15 Şubat’ta geliyor.
Full Swing | Player Announcement
Season 5 | First Look
24 Şubat.
Tenis (Break Point): 13 Ocak
Golf (Full Swing): 15 Şubat
Formula 1 (Drive to Survive): 24 Şubat
Fırındakiler:
Bisiklet: The Tour de France – 2022
Futbol: FIFA World Cup – 2022
Rugby: Guinness Six Nations Championship – 2023
&
Invictus Games
Not: Six Nations da F1 ekibinden.
– İlk iki bölümde Avustralya Açık vardı. Indian Wells, Madrid, Roland Garros’la devam ediyorlar. US Open, Wimbledon ve devamı da Part 2’de muhtemelen.
– Tahmin ettiğim gibi, Drive to Survive tadında ve spora karşı (b)ilgisi olmayanı da çekelim düşüncesiyle hazırlanmış. İlk bölümde Grand Slam’i ve puanlama sistemini anlattılar yahu
Genç jenerasyon odaklı bir yapım olacağı için bildiğimiz/asıl isimler olmayacak gibi. Avustralya Açık’ı şampiyon Nadal olmaksızın işlediler mesela. Eğer turda maç yapan isimlerden birisi olsa Sharapova bile konuk gelmezdi muhtemelen.
– Tenisin arkasına da biraz olsun inmek adına, spora merakı olanlar bir bakabilirler. Drive to Survive’ın F1’e olan faydasını inkar edemem açıkçası. Sezonu olabildiğinde takip edenler için hafif kalabilir gibi.
İlk bölümde Kygrios odaklı ilerlediler mesela. “Sporun asi/şımarık çocuğu” ayarında anlatmışlar. Tartışmalı denebilecek tarafı daha geri planda kaldı. Ama turnuva boyunca dibinden ayrılmayıp her hareketini gözlemlediğin birini arkadan gömmek daha tuhaf olabilirdi tabii ^.^
İkinci bölümde Djokovic’in vize problemini “Genç oyuncular için fırsat” şeklinde vermelerini beklemiyordum açıkçası. Biraz daha detayına girer bari insan.
Not: İçimde kalmasın, 2. bölümde Berrettini’nin yaptığı ufak çaplı öküzlüğü de “Tenis oyuncuları bencildir,” diye yedirmeye kalkmalarına ne desem bilemedim
Evet, bireysel bir spor olmasının da etkisiyle bencil tarafları vardır da o başka bir şeydi.
Emin olmak için bir daha baktım, turnuvadan 2 ay kadar sonra ayrılmışlar zaten. Ekim-Kasım 2022 gibi Berrettini’nin başkasıyla sevgili olduğu haberleri de var. Kygrios da hala o kızla birlikte gibi duruyor. Başta “2.5 aylık sevgiliyi m dahil ettin? Koç da olmayınca tabii.” diye bir kaş kaldırması oldu bende, yalan yok.
Fikrim değişmedi. Tenisi seven ve sezonu takip eden için haliyle daha basit kalmış ama asıl hedef kitlesinin zaten insanları tenise çekmek olduğunu düşünüyorum. Bunu yapmak için de biraz magazinel davrandıkları olmuş. Tenisin bireysel olması da buna yol açmış gibi. F1, takım sporu da olduğu için açabilecekleri nokta daha fazla mesela.
– Hangi turnuva gündemdeyse oranın bir sporcusunu takip etmeye çalışmışlar. Kolaylarına mı geldi yoksa denk geldi de işlerine mi yaradı bilemedim.
Indian Wells’te Amerikan, Madrid’de İspanyol ve AOS Open’da Avustralyalı vardı. Sadece Roland Garros’da bozuldu döngü. Gerçi zaten hem aktif hem de genç kitleden popüler bir Fransız tenisçi var mı tartışılır.
– Avustralya Açık’ın bölümlerini izleyen devamını getirir tahminen. 3-4 daha ortalama ilerledi. 5, daha iyiydi yine. Roland Garros’u Nadal’ı merkezine almadan anlatmalarını saymıyorum tabii.
Toni Nadal’ı merkeze koymak işlerine geldi tabii. Hatta muhtemelen bilerek Felix’i takip etmeyip oraya bıraktılar.
– 2. kısım bölümleriyle görüşürüz artık. Oranın kadrosundan ne çıkacak bakalım. Muhtemelen Wimbledon’ı da siyasete girmeden, hafif yoldan işleyecekler. Amerika Açık’ı da bir güzel parlatacaklar.
Oh, yes.
https://twitter.com/NetflixUK/status/1616128018023600129?t=vPaukShjFI2LCSHOP8w_pw&s=19
Full Swing: Spieth, Thomas, Scheffler, Koepka, Morikawa, Poulter, Dahmen, Fitzpatrick, Johnson, Finau, Theegala, Pereira, Niemann and McIlroy
Poster
Trailer
Fragman
5. sezon ilk 3 bölüm:
Mazepin’in Rusya’yı desteklediği için gönderilmesine Magnussen için fırsat diyen Drive to Survive 5 mi Djokovic’in aşı olmayı reddettiği için AUS Open’a katılamamasına genç tenisçiler için şans diyen Break Point mi?
Bence kamera önünde İtalyanca, yokken İngilizce konuşan Binotto.
İlk üç bölüm itibarıyla her zamanki tadında ilerliyor. Neyin nasıl olacağını az çok bilsen bile bir şekilde izletmesini seviyorum sanırım. Yine de bu Ferrari’nin hallerine göz devirmeden edemedim tabii.
Başladık bakalım yine. Hangi tempoda izleyeceğimi bilmiyorum ama 5 Mart’taki ilk yarışa kadar bitirmiş olurum tahminen.
5×04-05-06 üzerine:
Şimdilik geçen sezondan daha iyi gidiyor.
* Piastri meselesini işleme biçimlerini sevdim mesela. Haberleri az çok takip edince biliyorsun ama kamera önüne gelip bir de kendilerinin konuşması kısmı ayrı güzel. Drive to Survive’ın en keyif veren kısmı koltuk savaşları tarafı zaten.
* Yok canım, hiç olur mu. O senin hüsnükuruntun aşko.
Bende 5 mart öncesi bitireyim dedim sezonu hoş geçen sene hiçbir yarışı kaçırmamıştım çoğu şeyi biliyordum güzel bir tekrar oldu…
Arka planı görmek güzel oldu. Aynı zamanda Bahreyn testlerinde gelmesi ise müthiş bir kıyaslama seçeneği sundu bize
Redbull fanı değilim ama sonuna kadar hak etti. Hoş Bütçe aşımına değindiler O konuda FİA haklı..
Ferrari için söylenecek tek şey Motor var strateji yok, strateji var motor yok… Bu sene düşüncem yine değişmeyeceği..
Mercedes ile ilgili sıçıp sıvayan sonlara doğru toparlandılar.. Dua etsinler Hamilton bırakmadı..
Hass için babasının oğlu değil hep diyorduk bu sezon bunun bölümünü çekmişler çok şaşırdım
Mclaren ise kendi etti kendi buldu en sevmediğim takım. Alpine güzel kaybettiler ohh olsun… Hayatımda Ricardo kadar garip şımarık bir insan görmedim.. Bu sezon görmeyeceğim için şanslıyım.
*Aptal sezonuna değinmeleri güzel olmuş bu arada
Thnx Seb..
Bitirdim.
– Beğendim sezonu. Yarışları da takip etmiş birisi olarak işimi gördü. Geçen sezondan daha iyi olduğunu düşüncem de baki.
– Redbull’un limit aşımı meselesini de beklediğimden iyi işlediler. Birbirlerinin arkasından ne de güzel dedikodu yapıyorlar, hatta açıkça laf sokuyorlar
Guenther + Christian + Toto hep olsun. Sadece yarış sezonunun değil, 5. sezonun yıldızı da Redbull’du bu arada.
– Gözüme giren bir nokta Vettel’in emekliliğine doğru düzgün yer ayırmamalarıydı. Riccardio’nun takım bulamayıp reserve driver olarak devam etmesine klip koyulan sezonda bir zahmet adama da azıcık vakit ayırsaydınız.
Sezonda Aston Martin, Alfa Romeo ve Williams’ın ortalıkta olmamasının da payı vardır muhtemelen. Vettel normalde de pek yoktu. Bottas, Zhou, Albon, Latifi, Stroll da doğru düzgün görünmediler bile. Takımların malzeme veren bir halleri olmadığından çok şaşıramadım da gerçi.
– Düşündüğümüzde ne kadar çok şey olmuş öyle… Bakalım bu sefer neler gelecek herkesin başına.
Full Swing ve Break Point 2. sezon onaylarını almış.
Geçen seneki Tour de France‘ı olabildiğince takip ettiğimden Netflix’e bugün gelen belgesel dizisine bakayım dedim. 1 Temmuz’daki yeni yarış sezonu öncesi de iyi oldu.
İlk 2 bölümü izledim. Netflix spor belgeseli işini, hele de takım sporları üzerinde, hiç de fena kıvırmıyor gibi.
Drive to Survive sezonları gibi “Bilmeyeni de çekelim,” düşüncesiyle basite indirgeyip anlattıkları da oluyor. Bana batmadı. Bisikleti daha bireysel spor gibi kabul etsem de 2022 sezonu o algımı değiştirmişti. Bunlar da pekiştiriyor. Satranç oynuyorlar sanki.
Devam ediciğim.
Bir de hazır gelmişken ekleyeyim. Eğer F1 sezonu bu şekilde devam ederse Drive to Survive’ın yeni sezonu bir miktar sıkıcı geçecek. Dominasyon yüzünden malzeme kalmayacak ellerinde.
Henüz doğru düzgün gerilim bile çıkmadı ortaya.
Break Point 2. kısım 21 Haziran‘da sadece Netflix’te.
Tour de France‘ın sezonunu tamamladım.
Geçen yılki yarış sezonu iyi geçtiği için belgesele de yansımış. Takım ve strateji savaşlarını iyi vermişler.
Yalnız Break Point misali oldu biraz. Tadej Pogačar olmadan Tour de France mı anlatılır? Yaptılar, oldu. Neyse ki Vingegaard, Van Eart, Thomas, Philipsen vs. de vardı. Malzeme çıktı yine de.
Break Point‘in sezonunu tamamladım. Son iki bölümü daha iyi geçti.
Amerika Açık ve WTA/ATP Finalleri’ne biraz daha özenmişler. Kısa süreyle Swiatek ve Alcaraz da geldi hem. Alcaras sadece İspanyolca konuştu hatta.
Belarus’tan Sabalenka üzerinden savaşın etkilerine de girdiler nihayet, hiç de fena olmadı.
2. sezonla da tahminen görüşürüz. Biraz domine/heyecansız bir sezon oluyor gibi ama bakalım.
The US Women’s World Cup Team will be the subject of our next sports docuseries!
The series will follow the most decorated team in international soccer history (Alex Morgan, Megan Rapinoe, Alyssa Thompson & more) as they strive to capture their third World Cup title in a row.