Gotham — Tanıtım
576 yorum necdetcem7 07 Kasım 2014 08:44
Fox, Batman şöhretinden tanıdığımız Polis Komiseri James Gordon’ın ve Gotham’ı yuvaları yapan kötü adamların hikayesini inceleyen, senaryosunu Bruno Heller’ın yazdığı TV dizisi Gotham için dizi sözleşmesi yapalı neredeyse 1 yıl olacak. İlk olarak alperen4700‘ün şu yazısında ve ardından da rpdi‘nin şu yazısında bahsedilen dizinin bu aralar 1. sezon 7. bölümü yayınlandı ve dizi tam sezona (22 bölüme) uzadı. KONU
Dizimiz Gotham’ın geçmişini, yani Batman’dan önceki zamanı anlatıyor. Dizi, Dedektif Jim Gordon üzerinden gidiyor ve onunla beraber hem onun geçmişine, hem de Batman’dan önce nasıl bir Gotham vardı ona bakıyoruz. “Gotham nasıl ve neden bu hale geldi?“, “Suçlular, psikopatlar, seri katiller nasıl ve neden ortaya çıktılar?” gibi sorularımızın yanıtlarını her bölümde bir nevi alıyoruz. Olaylar her geçen gün daha da kızışıyor ve bence yayınlanan 1. sezon 7. bölüm de olayların daha da kızıştığı, herkesin planının ortaya çıktığı bir bölümdü.
KARAKTERLER VE OYUNCULAR James Gordon (Ben McKenzie): Dizimizin başrolü olan James Gordon, askeriyeden sonra babasının ve kendisinin memleketi olan Gotham’a dedektif olarak gelmiştir. Fakat şehir, hiç de çocukluğundaki gibi değildir. Tam bir suç merkezidir. Ama kendisi Gotham’ın kurtarılabileceğine inanmakta ve bunun için çalışmaktadır. Oyuncuyu Southland ve The O.C.‘deki rollerinden tanıyabiliriz.
Oswald Cobblepot (Robin Lord Taylor) (Penguen): Gangsterler camiasında adını duyurmak için büyük çaba harcayan Oswald Cobblebot, çok akıllı ve zeki biri. (Zaten son bölümde de bunu bir kez daha kanıtladı.) Gotham’da en büyük olmak istiyor; bunun için de her yolu deniyor. James Gordon’ı kendine dost biliyor. Biraz şanssızlıklar yaşa da aslında 4 ayak üstüne düşen kedi misali sürekli bunlardan kurtuluyor. Oyuncuyu The Walking Dead ve Law and Order‘daki rollerinden tanıyabiliriz.
Harvey Bullock (Donal Logue): James Gordon’ın ortağı olan Harvey Bullock aslında iyi bir dedektiftir. İlk geldiği zaman o da aslında Gordon gibidir; fakat bir şeyleri değiştiremeyince pes edip her şeyi olduğu gibi kabullenmiştir ve hayatını böyle sürdürmektedir. Gordon geldikten sonra daha duyarlı birisi olmuştur. Bir neslin Grounded for Life ile tanıştığı oyuncuyu Terriers, Vikings ve Sons of Anarchy‘den tanıyabiliriz.
Bruce Wayne (David Mazouz): Küçük yaşta anne ve babasını gözlerinin önünde kaybeden Bruce, her şeye rağmen güçlü olmaya çalışmaktadır ve ailesinin katillerini bulmak istiyordur. Yanında sadece sadık uşağı Alfred ve ona anne ve babasını öldürenleri bulacağına söz veren Gordon vardır. O da Gordon gibi Gotham’ı kurtarmak ister. (Eh, insan 7’sinde neyse 70’inde de odur derler.) )Batman olacağı yolda önünde zorlu bir hayat vardır aslında. Oyuncuyu Touch dizisinden tanıyabiliriz.
Alfred Pennyworth (Sean Pertwee): Wayne Ailesi’nin sadık uşağı olan Alfred, Bruce’un yanındaki ve onu büyütücek tek kişidir. Canı pahasına Bruce’u korur ve sever. Fakat bazen onu yola getirmek için sert bir duruş sergiler ama biliriz ki o sert duruşunun altında yufka gibi bir kalbi vardır. Oyuncuyu Elementary ve Agatha Christie’s Poirot dizilerinden tanıyabiliriz.
Barbara Kean (Erin Richards): Gordon’ın nişanlısı olan Barbara bir acil servis doktoru. Gordon’u çok seviyor ve onun yanında olmak istiyor fakat Gordon onu tehlikeye atmak istemiyor; çünkü Gordon’un düşmanları tek zayıf noktası olarak Barbara’yı görüyorlar. Gordon da Barbara’ya bir şey olmasından korkuyor, çünkü Gotham tehlikeli bir şehir! Oyuncuyu Breaking In‘deki rolünden tanıyabiliriz.
Sarah Essen (Zabryna Guevara): Gordon’un patronu olan Yüzbaşı Essen, polisler ve siyaset dünyası arasında dengeyi sağlamaya çalışan, koruyabildiğince kendi adamlarını koruyan bir polis. Oyuncuyu X-men Geçmiş Günler Gelecek filminden ve Burn Notice‘ten tanıyabiliriz.
Edward Nygma (Cory Michael Smith) (Bilmececi): Gotham’da adli tabip olarak çalışan Edward Nygma çok zeki biri. Getirdiği her otopsi dosyasının ardından bilmeceleriyle Harvey ve Sarah Essen’i bıktırıyor. Karakterin çok fazla kendisine değinilmese de eğlenceli, saf, iyi ve çevresindekileri biraz ürküten bir karakter. Oyuncu birkaç ufak dizi filmlerde yer almış olsa da ilk önemli işi bu. Fish Mooney (Jada Pinkett Smith): Batman çizgi romanlarında olmayan ve sırf bu dizi için yaratılmış bir karakter.
Falcone’un sağ kolu olan ve onun yanında büyümüş yetişmiş biri Fish Mooney. Onun için en önemli şey para ve güç. Falcone’u sevmiyor ve onun yerine geçmeyi istiyor; bu yüzden sürekli onu devirmek için planlar içinde. Oyuncuyu Matrix filmlerinden ve HawthoRNe dizisinden tanıyabiliriz.
Carmine Falcone (John Doman): Wayne Ailesi öldükten sonra tüm Gotham bir nevi onun eline kaldı. Gotham’ın ünlü mafyası Falcone aslında çok güçlü, fakat bunu pek fazla ortaya koymuyor; ilerleyen bölümlerde onun planları hakkında daha çok şey öğreneceğiz. Şehirde pasif kaldığı söylentileri dolaşsa da hala çekinilen bir isim. Fish Mooney’i kendi kızı gibi görse de onun kendisini devirmek istediğinin içten içe farkında. Oyuncuyu The Wire ve Rizzoli and Isles dizilerindeki rollerinden tanıyabiliriz.
Selina Kyle (Camren Bicondava) (Kedi Kız): Sokakların gezgini, zenginden çalıp kendisine ve yardıma muhtaç insanlara yardımcı oluyor. Wayne cinayetinin tek görgü tanığı; ayrıca Gordon’a Wayne cinayetini araştırmasında yardımcı oluyor. Kedi Kadın‘ın gençliği. Oyuncunun ilk projesi Gotham. Renee Montoya (Victoria Cartagena): Gotham’da bulunan namuslu polislerden bir tanesi. Barbara’yla birçok şeyi karıştıran bir geçmişleri var; Barbara yüzünden de Gordon’dan pek hoşlanmıyor. Oyuncuyu The Bedford Diaries‘den tanıyabiliriz.
DİZİNİN GİDİŞATI VE GENEL YORUM
Dizi, reyting olarak abidin77‘nin yazdığı reyting değerlendirmelerine dayanırsak 2.8 ile 2.2 arasında gidip geliyor. Son bölümünde yükselişe geçti ve bence o gün TBBT’nin gitmesi onu biraz rahatlattı. Onun dışında dizi gayet akıcı ve güzel gidiyor. Ben ilk bölümünü izledikten sonra gerçekten bir efsane doğuyor diye kendi kendime söylendim. Bu kadar iyi olacağını tahmin etmiyordum ve 2-3 sene sonra “Bak işte, bu da efsane bir dizi!” diye bahsederiz inşallah, tabii işler şimdiki gibi yolunda giderse.
Başlamayanlar ya da kararsız kalanlara, hemen hiç düşünmeden başlayın bence pişman olmazsınız derim. Çünkü bu senenin en iyi dizisi olabilecek bir dizi.
NOT: Zehirli Sarmaşık‘tan bahsetmedim, çünkü çok ufak bir yerde görmüştük ve repliği bile yoktu. Karakter de başka bölümde henüz gözükmedi. Eğer hatam varsa affola.
TANITIM FRAGMANI
yorumlar
Pek burda destek bulacak bir görüş olmuycak sanırım ama 1. sezonun kötü olduğunu düşünmüyorum ben. Sonuçta ortamıyla karakterleriyle yine aynı diziydi. Tamam kabul çok fazla ana konudan gitmedi ilk sezon ama o bölümlük konuları Gotham farkıyla izlemek o kadar sıkıntı değildi benim için. Hem sonuçta Gordonın yükselmesine de faydası oldu o bölümlerin.
Adamlar giriş sezonu yapmışlar ama 22 bölümün azizliği işte. Mesela aynısını Better Call Saul yaptı. İlk sezonu tam bir giriş sezonuydu ama sezon kısa olunca dizi laf yemedi (orda kalite de etken ama kablolu dizi, olsun o kadar. Hem orda da konuyu 22 bölüm uzatsalar o da kalite felan dinlenmeden laf yerdi.)
Reyting konusuna gelirsek o tamamen ayrı konu. Şu anda Foxun dizilerinin sezon ortalamaları
Rosewood şu anda düşüşte olduğundan Gothama Foxun 3. sıradaki dizisi olarak bakabiliriz. Şimdi Gothamın altındaki 11 dizinin hepsi kötü olduklarından mı o reytingleri alıyor? Bunu söylememin nedeni, İlk sezonda yaşadığı reyting kaybını yorumlarken, Gothamın ilk sezonu kötüydü bu yüzden o reyting kaybını yaşadı yorumunu doğru bulmamam. İlk sezon bu sezon gibi olsaydı bile belki bu kadar olmasa da yine hatırı sayılır bir kayıp yaşayacaktı. Çünkü Gotham herkese hitap edecek bir dizi değil. Ortamı olsun, tarzı olsun izlemesi kolay bir dizi değil. Dizi başladığında isminden dolayı dizi tarzları olmadığı halde merak edenler geldi, zamanla da birer ikişer dağıldılar. Ben 2. sezonun da diziyi ilk bölümlerde bırakanlara çok fazla etkileyeceğini inanmıyorum. Belki ilk sezon böyle olsa bir kaç bölüm daha sabredebilirlerdi ama sonuçta yine çoğu ben doydum deyip bırakırdı diziyi. Neyse kalan sağlar bizimdir deyip yolumuza bakalım biz
Bunlarda burda dursun Link1 Link2
@meorman : Burada dile getirip getirmediğimi hatırlamıyorum ama Gotham’ın ilk sezonunun 13 bölüm olması gerektiğini sık sık söylüyorum. Burada da benim dışımda birilerinin (bırakan kişiler de olabilir) birkaç kere dile getirdiğini hatırlıyorum. Sündürülmese, gayet yenilip yutulacak iyi bir iş olacaktı o ilk sezon. “Giriş sezonudur, çok beklentili olmamak gerek, toparlar belki” lafları da ettiğimi hatırlıyorum. Ama bir sürü insana da uymayacağını bildiğmden izleme/bırak dedim, pişman da değilim. Çünkü bir “ya toparlamazsa?” durumu her zaman var. (Gerçi son yıllarda bu, genellikle “ya toparlarsa..?”ya dönüştüğü için yeni nesil ilk sezondan tutmayan dizi kötüdür moduna girdi.)
Benim için 2. sezonda önemli fark yaratanlar:
– Bölüm kötüsü şeklinde kötü adam harcanmasının azaltılması
– Mıymıy Burus’lu sahnelerin (en büyük fireyi buradan verdiydik bence) azalması
– Gordon-nişanlısı ilişki dramasındaki yöntem değişikliği
– Birkaç oyuncu değişikliği
Ana konunun ön planda olması için ölüp bitmiyorum (bölüm içinde biten konuları seven bir bünyem var). Ama nice kötüler vardı gönülden bağlanmaya hazır olduğum ve fakat tek bölümde veda ettiğim. O yüzden en az 2-3 bölüm süren konuları Gotham’da daha keyifle izliyorum.
İlk sezondan farklı bir sezonla devam edebilmek bence bir dizinin başarısıdır. Gotham şu ana kadar çıkan 9 bölümüyle, ilk sezonun üstüne olumlu eleştiriler alacak değişiklikler koydu. Geçen sezon ortasında görev gibi izlediğim, Penguen’siz sahnelerinde sıkıldığım, “uysa da kodum”ları zaman zaman yutulamayacak lokmalar olan dizi, bu sezonda “umarım sezon ilerledikçe bozmaz, sallamaz, dağıtmaz” diyerek merakla ve keyifle başına oturduğum bir diziye dönüştü. Darısı başka talihsiz dizilerin başına.
“Kalan sağlar bizimdir”e katılıyorum bu arada. Sezon bi bitsin, belki o eski sağları tekrar çağırırız sahalara. Ben şimdiden çağırma konusunda hala kararsızım.
@dkamoy
Dizinin 2. sezon doğru işler yaptığına ve 1. sezon için yaptığın eleştirilere katılıyorum. Benim kızdığım nokta dizinin ilk sezon yediği hakarete varan ağır eleştiriler. Hem çizgi roman okuyanlardan hem de okumuyanlardan gelen olumsuz eleştireler sanki dizinin doğru yaptığı bir şey yokmuş gibi dizinin her noktasını kapsıyordu.
Benim anlatmaya çalıştığım adamlar 2. sezonda yeni bir dizi oluşturmadılar. İlk sezonun doğruları üstüne kurdular bu sezonu. Bu sezon dizi yediği orantısız eleştirileri haketmediğini gösterdi.
Bir de internet ortamında artık diziyi ilk sezonun ortasında bırakanların yakınmalarını duymak istemiyorum. Gotham şöyle kötü, böyle kötü diye anlatıyor soruyorsun e 2. sezon nasıl, yok ben ilk sezonun şu bölümünde bıraktım. Arkadaşım sen dizi hakkında genel olarak konuşma hakkını kaybettin o zaman. Ben şu bölümde şu şu sebeplerden bıraktım de yoluna devam et, bu kadar basit.
@meorman: +1
Harikaydı yine. Bu dizideki karakter gelişimlerini çok beğeniyorum.
2 x 10:
Ooo adamım Tommy Flanagan gelmiş yahu bu bölüm.
@dkamoy: Eğer yeni bölümü izlemediysen bu bölümde çok zevk alacağın bir sahne var emin olabilirsin. O sahnede nedense derin derin bir ohh çektim
Bah yaa, beklenti yarattın şimdi merak ettim. Aksi gibi yarın sabaha dek de izlemem mümkün diil. Tüh
Beklemene değecek hatta başa sarıp sarıp izlersin tahminen
@necdetcem: Eh işte ama tam öyle değil :lol:
Süper bir bölümdü. Tommy Flanagan daha çok gözüksün.
Jim’in meydan dayağı yemesinden hoşlanmadım.
Imdb’sinde bu sezonun tüm bölümlerinde rol alıyor yazınca Harvey Dent’i daha çok görürüz, göz önünde olur demiştim de pek öyle olmadı malesef…
Adamım Penguen! Öldür şu Galavan’ı!
İşler çok kızıştı.
@necdetcem: Beğendin mi o sahneyi :lol:
Evet. :lol: :lol:
İlk başları sıkıcıydı ama sonrası oldukça sağlamdı. 24 ve Peaky Blinders dizilerinden tanıdığım Tommy Flanagan’ı da görmek güzeldi.
Alfred ve Tabitha’nın dövüşü nefes kesti. Galavan ve Gordon kavgası da güzeldi ama dayak yemesi hoş olmadı. Penguen’e yardıma koştuğu için minnettarız. Bir de Galavan’ın kanun önünde hesap vereceği yok, Penguen icabına bakarsa büyük sevaba girer.
Galavan’in Gordon’u pataklaması bi benim hoşuma gitmiş herhalde. Adam (Gordon) sonuçta dövüş sporları uzmanı filan değil ama kaç bölümdür önüne geleni pataklıyor (geçen bölümlerden birinde şu yamyam kiralık katili indirebilmesi filan abartıydı bence). Tamam başrol anladık da sonuç olarak sıradan bir polis dedektifi yahu adam.
Bi de şunu eklemeden edemicem. Belki sezon başından beri adı her geçtiğinde benim gibi kafasında şu çalan vardır. (Yoksa da artık olacak :twisted: )
Valla 2. Sezon tanitimini gordugum andan beri caliyor hatta fragmanda alakasiz bir sarki duyunca garipsediydim
Ekleme: enee gotham basligiymis bu yanlis geldim ben.
Demek bir tek benim aklıma gelmiyormuş
Selfiesiz olmaz
Ya bu dizide bazen oyunculuğu ne kadar abartıyorlar ve tiyatroya bağlıyorlar, deli oluyorum. “Hay ben senin gibi yönetmenin…” dediğim bölümleri kenara koysam, diziden geriye bölüm kalmıcak nerdeyse… (Evet 2×11’de sanırım –Robin Lord Taylor ve Cory Michael Smith dışında- herkes delirtti beni. Hele Ben McKenzie kötü oyunculukta iyice coştu bu bölüm benim için.)
Aa nazar değdi diziye Nazar boncuğu olsun @dkamoy.
Yok yahu her bölümde söyleniyorum ben dediğim gibi. Bu hafta daha da battı, boşalayım dedim.
Çok güzel bir bölümdü. Güzel bir şekilde tatile yolladık diziyi. Her bölümü dolu dolu ve güzel bir şekilde geçti. İnşallah 2. yarısı da öyle olur.
Jim doğruyu yaptı bence. Theo öldü, iyi oldu ama o son sahneden dolayı bir şekilde geri gelecek.
Penguen vurdukça içimin yağları eridi valla. Geri sarıp sarıp bir daha izledim dövüşünü. :twisted:
Cehennem Melekleri: Gotham yakında sinemalarda!
Film afişi gibi oldular yemin ediyorum.
Harika bir sonhabar finaliydi, sezonun devamını merakla bekliyorum.
“Gordon aslında çok karanlık biri” tezi de son buldu. Gordon sonunda sınırı geçti ve sınırı geçmek ancak bu kadar güzel anlatılabilirdi. Ben yine de Penguen’in öldürmesini beklerdim Galavan’ı, o da zannımca şamsiye sokmuş boğazına. Hugo Strange’in adını duyduk. Cesetlerle ne yapıyor çok merak ediyorum. Bu arada Fish’in cesedi de vardı orada.
Hadi ya bende fark etmedim onu.
Güzel bir şekilde yolladık diziyi araya. @necdetcem: Paylaştığın resim süperdi :lol: :lol:
@root’un söylediğini ben farkettim. Hatta
Burada da o yorumu görünce tek olmadığımı anladım
bu mu?
@abidin: Evet bana o gibi geldi
Eski bir oyuncu karakterini canlandırmak üzere diziye dönüyormuş. Birden fazla bölüm için denmiş.
Ne yalan söyliyim sevindim bu habere yahu. Seviyorum ben karakteri
Uzun bir ara verdiği için biraz akışına soğumuş olsam da fena dönmedi diyebilirim. Yeni karakterleri sevdim, bu bölüm onlar için giriş bölümü gibi olmuş zaten. Haftaya daha da güzel bir şekilde devam eder.
Güzel döndü aradan.
Hugo Strange karakteri harika olmuş. İlk bölümden çok beğendim. Yaptığı sıradışı deneyleri görmek için sabırsızlanıyorum
@necdetcem:
@necdetcem7 ve @okakacukaka :
Bende senin gibi sandım @dkamoy.
Şimdi o daha mantıklı geldi @dkamoy
Galavan’ın arkasındaki Jerome değil mi ? :))))
@necdetcem: Bende ona benzettim. Hatta en sondaki de sanki
Bir önceki bölüm olduğu gibi güzel bir bölümdü yine.
Victor’un kendisini öldürmesi ve değişmesi dramatik bir havayla birlikte iyiydi. En son da 4 kişi görüyoruz, en arkadaki Fish Mooney, diğer ikisi Theo Galavan ve Jerome (Jerome’un Joker olarak dönmesi bekleniyor), en sona bir kişi kalıyor o da Azrael olabilir. Diziye yeni katılacak St. Dumas tarikatının savaşçısı.
Güzel bölümdü.
– Alfred’in Cupcake ile dövüşü güzeldi.
okakacukaka:
…da Bruce’un katili gördüğünü sanıyordum ben. Desene yanlış hatırlıyor/sanıyormuşum.
@necdetcem7: Yok değil. Asıl
Adını öğrenmek istemeyen videoya bakmasın.
2 x 15
@abidin77: Bende filmde gördüğüm için sormuştum, bakalım izleyip göreceğiz.
Bu bölüm güzeldi, hikaye bir sürü yere gitti, nasıl sonuçlanacağını merak ediyorum.
Bence de güzel bi’ bölüm oldu.
Penguen’in hikayeside iyi bir yerden ilerliyor.
Yalnız bazı yerler hızlı oldu sanki. Jim iki dakika tablolara baktı. Sherlock seviyesinde çözdü. Sonra çok hızlı bir şekilde hapse düştü. Gerçi arada duruşma falan olmuştur ama tabi izleyiciye yansıtmadıkları için bana öyle gelmiş olabilir.
Güzel bölümdü. @Siyah Giyen Adam’ın Jim konusundaki yorumuna katılıyorum.
Penguen’in hikayesi de iyi gidiyor. Tekrar nasıl kötü olacak merak ediyorum.
Ben beğendim bölümü güzeldi.
– Puck’a üzüldüm baya yaa. Ama tek teselli var dediği gibi hapishanede ölmedi.
– En sondaki köprü sahnesinde pefff dedim. Gordon’ı çok pohpohladılar.
– Adam gibi adam Blackgate’deki gardiyan
– Penguen geri dönecektir bu üzüntüyle. Şu gözüne koyduğu merceği kimden aldığını öğrenmiş olduk