Huff — Tanıtım
7 yorum hsparks 16 Kasım 2011 09:06
2000’li yılların başlarından beri kablolu kanal Showtime’ın başarısı su götürmez bir gerçek. Şimdiye kadar birbirinden kaliteli dizileri bizlerle buluşturan kanalımızın geçtiği kıyakların yanında, bir de attığı güzel kazıkları oldu. Bu kazıkların başında benim için Huff gelir.
Kimin elinden çıktı?
Dizinin yaratıcısı Bob Lowry‘den bahsedelim. Kendisini Huff hariç bir çok yapımdan da biliyoruz. Profiler ile adını duymaya başladığımız Bob Lowry, Huff’ın bitiminin ardından ilk olarak Viva Laughlin adlı dizide yer aldı. Peşinden tek sezonda iptal olan (ki bence gayet başarılıydı) The Black Donnellys‘in mutfağında bulundu. Şu anda da Lifetime dizisi Against the Wall‘da yapım yönetmeni olarak yer almakta. İşin içinde bu adam varsa, diziler lanetleniyor bir nevi. Against the Wall sevenler şimdiden endişelenmeye başlasınlar bence.
Ne kadar sürdü?
2004-2006 yılları arasında toplam 2 sezon, 26 bölüm sürdü Huff. Aslında birinci sezon bittiğinde iptal edilecekti. Fakat Showtime’ın yöneticisi Robert Greenblatt’ın ısrarı üzerine ikinci sezon için anlaşma yapıldı. Tabii, bu ısrar ancak bir sezon daha götürebildi diziyi. 2. sezonun sonuna 2 bölüm kala, kanal 3. sezon için anlaşma yapmayacağını ve Huff’ı iptal ettiğini açıkladı.
Peki ya konu?
Dizimiz, psikiyatrist olan Doktor Huff’ın etrafında şekilleniyor. Huff, değişik hastaların yanı sıra, doktorumuzun kendi içindeki mücadelesini ve ailesiyle olan sorunlarını, ilişkilerini tüm çıplaklığıyla gözlerimizin önüne seriyor. Kısacası, tipik Showtime kadınları yerine, bu sefer 50 dakikalık komedi-drama adı altında bir erkek başrolünün hayatına tanık oluyoruz.
…ve kadro
Huff‘ımıza ünlü oyuncu Hank Azaria hayat veriyor. Cazibesiyle meşhur doktorumuzu, son olarak 4 bölümde iptal olan NBC yapımı komedi dizisi Free Agents‘ta seyrettik. Onun haricinde, The Simpsons‘ta sesini bolca duymaktayız.Huff’ın karısı Beth olarak, Paget Brewster‘ı görüyoruz. Hala yayın hayatını sürdürmekte olan Criminal Minds‘ın kadrolu oyuncusu olarak seyredebilirsiniz kendisini.Huff’ın annesi Izzy‘yi deneyimli oyuncu Blythe Danner canlandırıyor. Bir çok sinema filminde yer almış kayınvalidemizi her gördüğümde, aklıma direkt Will & Grace‘teki rolü geliyor.Huff’ın yakın arkadaşı aynı zamanda da avukat olan Russell‘ı, şu anda The Big C‘de seyrettiğimiz Oliver Platt canlandırıyor. Kendisini Nip/Tuck, Bored to Death ve The West Wing‘den de bilenleriniz vardır.Huff’ın sorunlu erkek kardeşi Teddy rolünde ise Andy Comeau var. Oyuncumuz, neredeyse bütün dizilerde konuk olarak yer aldı.Huff’ın oğlu Byrd var bir de. Huff’a kadar bir çok diziye konuk olan 89’lu oyuncu Anton Yelchin, dizi bitiminden sonra daha çok sinema filmlerinde yer almaya başladı.
İkinci sezon DVD’leri bile hala piyasaya çıkmayan bu güzel diziyi, herkese tavsiye ediyorum. Heba olmuş bir çok dizi gibi yine elimizde çok az bölüm var. Ama seyredecek olanlar kesinlikle zamanlarını boşa harcamayacaklarına emin olabilirler. 10 Emmy adaylığı ve 3 adet Emmy’si bulunan dizimizi merak edip başlayacaklara şimdiden iyi seyirler.
Dizi Jeneriği
http://www.youtube.com/watch?v=hq0JGDh-_1M
yorumlar
Huff başlayıp, başlamama arasında kaldığım dizilerdendi bir dönem. 2 sezon 26 bölüm olduğunu görünce vazgeçmiştim. Konusu gayet hoş, Hank Azaria gayet karizmatik keşke devam etseymiş. Gayet ilgi çekici duruyor.
@havintk: Keşke! Ama elimizde sadece 2 sezon var ne yazık ki Seyredilmemesi büyük eksik bence, ilk vakit bulduğunda bakmanı tavsiye ediyorum. Ne olursa olsun Showtime sonuçta
hank Azaria hastasıyım. izlenecekler listeme ekledim bu diziyi de hemen
Ben de Star Trek haberleinin birinin altına bunu yazmaya geliyordum. Çok iyi bir genç Chekhov’tu adam yahu… 27 yaşında araba kazasına kurban olmuş. Üzüldüm cidden.
maalesef ingilizce dahi altyazısı yok…
S01E01
Sevdim ben bölümü ama bu hikaye nereye gider, bu adam kendisine nasıl bir hayat yolu çizer bir tahminim yok şu an için açıkçası. Ama özellikle annesinden uzaklaşması hayrına olur bence.
Hank Azaria’yı Brockmire’da izledim sadece adam akıllı. Orada da iyi iş çıkarmıştı. Paget Brewster’ı ise kadrolu olarak Grandfathered’da izlemiştim yalnızca. İlgisiz bir eş gibi geldi Beth bana. İlgili davranmaya çalıştığında da yapmacık kaldı. Blythe Danner’ı tanımıyorum. Oyuncuya da karakteri Izzy’ye de uyuz oldum şimdiden. Oliver Platt’i The Big C’deki başarılı performansıyla anımsıyorum. Buradaki karakteri Russell’ın notunu vermedim henüz ama biraz garip, çenesi düşük ve epey de bencil biri. Akıl hastanesindeki kardeş Teddy’ye hayat veren Andy Comeau’yu tanımıyorum. 2016 yılında aramızdan ayrılan Anton Yelchin, Huff’un oğlu Byrd karakterini canlandırıyor. Huff’ın etrafında bulunan tek aklı başında yakını Byrd gibi duruyor. Babasına yaptığı olgun konuşma epey tatlıydı bu arada. Huff’tan beklediğim insani reaksiyonu almasa da. Noel Fisher ve Jewel Staite’in birer konukluğu vardı ayrıca bölümde. Noel Fisher, bir kasırga misali yıktı geçti. Erica Cerra’nın bir figüranlığı vardı ayrıca. Ali Liebert ve Jennifer Spence de varmış bu bölümün içinde ama nerdeyseydiler kaçırmışım ben. O dilenci adam çok sinir bozucuydu bu arada. Umarım yeniden görmeyiz.
S01E02-03
İlk 2 bölüm seviyesinden eser yoktu bu 2 bölümde. Huff karakteri diziye hiçbir şey katamadı şu 2 bölümde. İlk bölümde daha fazlası olabileceğini hissettirmişti oysa ki. Beth’den de yeterli verim alınamadı. Izzy ve arkadaşlarının sahneleri çok gereksiz. Huff-Tedy sahneleri de ilgi çekicilikten uzak. Russell’ın maceraları üzerinden kör topal ilerlemeye çalışıyor dizi resmen. Biraz da Byrd’den verim alınıyor işte ama yeterli değil yani. Devam etmeyeceğim.