İlk ve Son || İlkler Unutulmaz, Sonlar Kaçınılmaz – Tanıtım
48 yorum aserat 01 Eylül 2021 08:21
Son dönemin sevilen işlerini bünyesinde bulunduran BluTV yine iddialı bir projeyle bugünkü konuğumuz oluyor. 25 Ağustos’ta ilk 3 bölümüyle yayına giren İlk ve Son sıra dışı hikaye anlatımıyla dikkat çekerken iyi bir dijital dizi yapmak için yüksek bütçelere ve fantastik hikayelere gerek olmadığını da bir kez daha kanıtlıyor. O zaman buyurun tanıtıma:
KİMLİK BİLGİLERİ
Tür: Dram, Aşk |
Sezon/Bölüm Sayısı: Şimdilik ilk 3 bölüm yayınlandı (yeni bölümler her çarşamba 19.00’da) |
Süre: 60-65 dakika |
Yapımcı: BluTV Productions (platformun ilk iç yapım dizisi) |
Yönetmen: Cem Karcı | Senaryo: Hakan Bonomo |
Platform: BluTV & Turkcell TV+ |
Önemli Bağlantılar: Resmi Site – IMDb |
KONU
İlk ve Son, her bölümde Deniz ve Barış çiftinin ilişkisini farklı bir formatla ele alıyor.
- Örneğin 1. bölümde (Tanışma ve Boşanma) hem 2011‘de çiftin tanıştığı ilk zamanları, hem de 2021‘de çiftin boşanmaya karar verdiği anları bir arada izliyoruz.
- 2. bölüm (Aşk ve Nefret), aşkın tavan yaptığı 2012‘yi ve boşanmayla sonuçlanan süreçten önce nefretin doruğa çıktığı 2020‘yi aynı potada eritiyor.
- 3. bölüm (Düğün ve Cenaze) ise 2013‘teki düğün ve 2019‘daki bir cenazenin çift üzerindeki etkilerini bizlerle buluşturuyor.
Bu mantığa göre sonraki bölümlerin de (büyük olasılıkla) 2014/2018, 2015/2017 ve 2016 şeklinde giderek bu formatı devam ettireceğini söyleyebiliriz.
KARAKTERLER
Deniz (Özge Özpirinçci): Babasının ihanetleriyle dolu mutsuz bir evliliğin izleriyle büyüdüğü için erkeklere güveni kalmamış, asi ve bildiğini okumayı seven biri. Olaylara duygularıyla değil mantığıyla bakıyor. İnatçı bir kişiliği var ve (en azından ilk zamanlarda) evlilik fikrine oldukça uzak. Kendisinden gizli yapılan hiçbir şeye müsamahası yok.
Barış (Salih Bademci): Çocukken ağabeyini bir trafik kazasında kaybetmesinin ardından içine kapanan babası ve tüm sevgisini hastalıklı şekilde ona veren annesiyle birlikte büyümüş. Yengeç burcu olduğu için duygularını saklamaktan çekinmiyor. Kaldı ki çoğu zaman saklayamadığı öfkesi ve güvensizliği de ilişkiyi olumsuz etkileyen durumlardan biri.
Dizide ayrıca Deniz’in ağabeyi rolünde Serkan Ercan, ağabeyin eşi rolünde Gülçin Kültür Şahin, Barış’ın annesi rolünde Sacide Taşaner, Barış’ın babası rolünde Şerif Erol, Deniz’in babası rolünde ise Engin Alkan karşımıza çıkıyor.
Not: Özge Özpirinçci, aynı zamanda dizinin ortak yapımcısı olarak da görev alıyor.
SON SÖZ
İlk ve Son, aslında hikaye olarak izleyicilere herhangi bir yenilik vaat etmeden bu tarz yapımlarda görülebilecek pek çok şeyi önümüze getiriyor ancak bu bilindik formülleri oldukça samimi ve gerçekçi bir yerden ele alarak kendi tarzını yaratmayı da başarıyor. Hem melankoli ve komediyi başarıyla aynı potada eritmesi hem de altı dolu karakterleriyle tatmin edici bir seyir deneyimi sunuyor. Olması gerektiği gibi iki tarafa da eşit şekilde yaklaşıp gerisini bizlere bırakıyor ve bunu yaparken ders vermekten uzak bir üslup kullanıyor. Özge Özpirinçci ve Salih Bademci’nin dört başı mamur performansları ve uyumları da kağıt üstündeki materyalin etkisini bine çıkararak sahiciliğin bir an bile elden düşmemesini sağlıyor. Kısacası bu yıl içindeki dijital platform dizileri arasında en iyilerden biri olduğunu şimdiden gönül rahatlığıyla söyleyebilirim. İzleyecek herkese iyi seyirler.
Not: Dizi, Türkiye’de ilk kez görülen bir uygulamaya imza atarak çiftin ilişkisindeki kırılma noktalarını ve karakterlerin ruh halini uzman psikolog Eren Yüksel’in yorumlarıyla (dış ses veya altyazıyla) birlikte izleme imkanı sunuyor. Bu özel seçenekten yararlanmak için BluTV oynatıcısındaki Dublaj bölümünden “Terapist” sekmesini tıklamak yeterli.
FRAGMAN & JENERİK
yorumlar
* Başrollerin uyumu için ayrı, kullanılan müzikler için ayrı teşekkürler. Bir hikaye hem başından hem de sonundan anca böyle anlatılır herhalde. Zaman geçişleri de takdire değer. Devam edeceğim.
Tahmin ettiğim gibi ikisinin de hem hatalı hem de haklı olduğu, kazananın çıkmayacağı bir ilişki yaratmışlar. Yan karakterler ve oyuncular bir ölçüde yer edinse de asıl ağırlık iki karakterin olmuş.
Öte yandan düğün kısmının hakkını da yemeyeyim. Tanışma+sevgililik de kendi içinde iyi tabii ama düğün tarafını daha güzel işlediler.
* BluTV, ilginç denebilecek bir girişimle “Terapist” seçeneği eklemiş. Tıkladığında bir ses profesyonel şekilde olup bitenleri yorumluyor.
Takip etmek bir açıdan hoşuma gitti. Yalnız dış ses diyalogları haliyle bastırdığı için ister istemez tam takip edebilmek adına başa döndüğüm için uzun süreli bakmadım.
* Bunların eline ayar lazım. Maliyet hesabım şaştı, gözüm seğirecek bu gidişle.
Daha neler olacak kim bilir. Cık, cık, cık.
* Bu dizinin sezonu önüne arkasına, detayına bir şeyler eklemeyeceklerse düz hesapla 6 bölüm olabilir.
+2011-2021
+2012-2020
+2013-2019
2014-2018
2015-2017
2016-2016
Elimizde başka kalmadı. 3. bölümde Can için üç yaşında dediklerine göre 2016’da doğacak. Hamilelik-doğum bir arada çıkarırlar.
* Bunların hayatının hatası çocuk yapmak mı olmuş gerçekten? Öncesi de aman aman değil ama sorun da değil. Çocuktan sonra kayışı koparmışlar sanırım.
* Deniz gibi düşündüğüm ya da konuştuğum zamanlar çok da ben bu kadar patavatsız değilim, o garanti.
“Anne” deme meselesi bende de karışık, şimdi yalan olmasın. Deniz derim problem değil dedi de ben daha o seviyeye çıkamadım. Vakti gelirse o da olur herhalde…
Bir de o yüz göz kan meselesi cinsel saldırı gibi bir şey mi acaba? Barış’ın katkısı yok gibi çünkü, bilmiyor. Kaza gibi bir şey olsa anlatırdı herhalde. Travmatik bir şey çıkacak. Anlarız elbet.
Bir tesadüf olsa gerek bu ay başlayacak Scenes from A mariege benzer konuyu işliyor ve daha sahici gibi duruyor sanki bu diziden..Tesadüfe bak.Orda da küçük bir çocuk var.Kiyaslayalim bakalım .
Özge Özpirinçci ve Salih Bademci, Deniz ve Barış olarak Mesut Süre ile İlişki Testi’ne katılmış.
Diziyi izlemedim ama çok merak ediyorum, şu mesut süre olayı çok hoşuma gitti, ilişki testinin neredeyse bütün bölümlerini izlemiş birisi olarak
Bölümü izlerken bitap düştüm resmen. Ben bunların boşanmasından razıyım artık. İkisinin de gani gani belasını… Neyse.
İkisi de yine ve yeniden birbirini acıtmak için tonla şey dedi. İkisi de kendi gözünde az ya da çok haklıydı tabii. İşte ben bunlar olurken yoruluverdim resmen. Çocuğun hayatlarında dönüm noktası olduğunu hala düşünmekle birlikte tabii ki ilişkiyi duvara toslatan tek etmen bu olmamış. Bunların öncesi de o kadar normal değil.
Not: Seda Sayan, Erol Köse’ye o sözleri 2015’te söylemiş demek. Hiç beklemediğim bir yerden çıktı. Aklıma geldikçe gülerim herhalde.
Bölümde geçen remix 2015’te yüklenmiş ama ilk söylenişi Aralık 2011’miş.
1×05:
Evlenmeyi düşünen, evlenme arifesinde olan falan varsa bu diziden uzak dursun
2016 yılından merhaba. Önceki bölüme göre daha iyiydi.
Komşu teyze duygularıma tercüman oldu kısa yoldan. Hamilelik yolculuğu kötü olduğundan değil gerçi, sonlarını bildiğim için. Geçen bölümdeki fikrim değişmedi, bırakınız ayrı kalsınlar.
* Özge Özpirinçci’nin hamileliği nedeniyle en rahat davrandıkları bölüm bu olmuştur diye düşündüm. Bahanesi hazır. Gerçi karnına pek odaklandıkları söylenemez.
Yanlış değerlendirmiyorsam sezonu da tamamlamış olduk. Kaldığımız yer itibarıyla bir problem yok, ucu açık değil. Bir şekilde devam ettireceklerse oturur izlerim tabii ama burada kalmalarına da varım.
Not: Fragmanlarda gördüğümüz bazı sahneler yok diyen var. Bir de Blulu, zahmet eder de sezon finali der diye düşünüyorum. Sadece 6. bölüm demiş.
Episode‘un bu ayki konukları olmuşlar. Kapak vs. dahil.
@aytackara Maalesef 6 bölüm teorin tutmadı. Birbirlerine yeni Deniz ve Barış bulmuşlar bile.
Fark ettim onu, 8 ya da 10’a çıktı herhalde. Zahmet edip söylemiyorlar ki. Barışmamaları dışında her türlü seçeneğe varım gerçi, isterlerse 2. sezon onayı versinler.
@aytackara senin yüzünden başladım sezonu bitti diye
@necdetcem7 İlk 6 bölüm kendi içinde bir bütün zaten, olsun ^.^ Don’t worry, be happy.
neyse canın sağolsun
Sonun başlangıcı diye girmişler, Barış versiyonuyla gelivermişler. Bunun tıpkısının Deniz versiyonunu da izleyebilecek miyiz peki? Başlamışken devamına hayır demem.
Kaynana kılıklı her anlamda haklı çıktı gerçi, Deniz hiç değilse buna göre daha iyi topladı gibi duruyor. Gerçi o da tuvalette az dökülmedi.
Not: ‘Gül’ gibi kadında da iyi sabır varmış hani. Başkası olsa aile ziyaretine kadar bile durmazdı, bu sonrasında da vazgeçmedi.
Not 2: Çocuğun gösterisi kaçıyor, derken anons geldi çok şükür. Yalnız son kısımda o ara ben de başladım Barış gibi gülmeye.
Not 3: Türk dizilerinde Netflikş dahil böylesi uzun denebilecek bir sevişme sahnesi görmeye alışık değilim, ilgincime gitti.
Breaking olmayan News: 8 bölümmüş. Bir de 1. sezon demişler de herhalde laf olsun diye dememişlerdir.
Bu sefer de Deniz ağırlıklı olarak gelmişler. Yalnız sonun başlangıcı gibi değildi, aksine Barış’ın kısmında olanların ardından Deniz’le devam etme gibiydi.
Burada kalsa problem olmaz bir kapanış yapmışlar. Zaten yıllar yetiştiğinden beri üstüne yazıyorlardı, biraz daha koydular. Başrollere sevgiler. Gelmişken Can’ı oynayan çocuk oyuncunun hakkını da vereyim.
+ Gül’ün şunca şeyin üstüne Deniz’in tablodan dolayı ayrılmasını ilginç buldum, doğru. Kendince haklıydı tabii. Geçen bölüm ayrılsa bile niye demezdim zaten. Yalnız Deniz’in kafesine gitmese de olurdu.
+ Yıllar yetiştikten sonra üstüne yazmaları ya da “1. sezon” muhabbetinden dolayı bile barışacakları düşüncesindeydim. Gidişat da zaten o fikri verdi, sağ olsun. Önce Deniz kocadan ayrıldı, sonra Gül terk etti vs. olunca da geldi.
Gerçi tastamam altını çizmediler ama bir o kaldı işte. Basbayağı barıştılar işte gözüyle bakıyorum ben buna.
Not: İyi halt yediniz. Gelecek sezon çocuğun psikojisinin içine etmeseniz bari, o zaman küçüktü hiç değilse, şimdi o da yok.
* BluTV, duyuruları 1. sezon finali diyerek yaptığı için ufukta bir ikinci sezonun olabileceği gerçeğini göz ardı etmeyeceğim. ÖÖ’nin doğum arasına göre oldurabilirler niyetlenirlerse.
Not: Gerçi antolojiye bağlayıp sıfırdan kadro da kurabilirler.
Diziyi sonunda bitirdim, yani son 3 bölümü baya güzeldi ama ilk bölümleri baya yordu beni bu çifti izlemek hatta Mesut Süre bölümü bence diziden daha güzel ve eğlenceli izlemek isteyenler youtube dan bakabilir.
İlk ve Son için TV uygulamasında Son 13 gün gibi bir ibare varmış sanırım. Web ve telefonda yok böyle bir şey.
2. sezonunu duyurduğu, kendi yapımı olan işi mi kaldırıyor yahu?
Şimdi baktım da kategoriye göre seçim yaptığında bazısında gözüküyor bazısında gözükmüyor o ibare, bir hata olmuş olabilir. Değilse de aşırı saçma bir durum olmuş tabii.
ben bu diziyi yeni izledim ve çok beğendim!
doğruya doğru izlemesi zordu, çünkü gayet mantıklıydı. yetişkin ilişki dizilerine aç olduğum bu yıllarda çok iyi geldi. ayakları gayet yere basarak anlatmış hikayesini. oyuncular da sağolsun batırmamış, yüceltmiş rollerini.
dolu dolu bir şey seyrettim, detoks olana dek beklemem gerek.
— İkinci sezonunun bu yaz çekilmesi planlanan diziyi Devrim Yalçın yönetecek.
— “İlk ve Son”un ikinci sezonunda Nilüfer ve Cihan’ın 2014 ile 2024 arasındaki ilişkileri ele alınacak.
— Dizinin Cihan’ı için Selahattin Paşalı’ya teklif gitti. Ancak 22 aydır hiç ara vermeden çalışan ve geçen eylül ayında “Pera Palas’ta Gece Yarısı” dizisinin setiyle “Ömer” dizisinin çekimini aynı anda devam ettiren Paşalı’nın çok yorgun olduğunu ve bebeği Leyla Pera’ya zaman ayırmak istediği için de teklifi kabul etmediği öğrenildi.
++Ulaş Tuna Astepe (Cihan) ve Hazal Subaşı (Nilüfer)
Devrim Yalçın‘ın yöneteceği, Ortaks imzalı dizinin çekimleri ay sonunda başlıyor.
++Sevil Akı, Senan Kara
Anneler
https://twitter.com/BluTV/status/1807774237010415887
Dizide Azra Aksu, Nilüfer ile Cihan çiftinin kızları “Elif”e hayat veriyor. Naz Göktan, Kaan Sevi, İlker Kızmaz, İsmet Ege Tonbul ve Hakan Atalay’ın sürpriz rollere hayat vereceği dizide Cihan’ın anne ve babasını Sevil Akı ile Muhammet Uzuner, ablasını Neslihan Arslan oynuyor.
“Nilüfer’in annesi”ni Senan Kara, dayısını Serhat Kılıç canlandırıyor. Sarp Leventoğlu dizide avukat, Serdar Orçin psikolog rolleriyle seyirci karşısına çıkacak.
Behind the Scenes – 2
2. sezon 24 Ekim‘de başlıyor.
Teaser
Poster
Birinci bölümden ilk görseller
Poster
2. Sezon fragmanı
19:00’daymış bölümler.
2. sezon ilk bölümü izledim.
2014 ve 2024’ü birlikte götürüyorlar, bir baştan bir sondan hesabı (yine). Giriş misali bir açılıştı üstelik. 2014’i şimdilik daha fazla sevdim. 2024 işlerin daha bozuk olduğu bir dönem olduğu için gerginlik tonu daha fazla.
İlk sezon çıtayı bayağı yükseğe koyduğu için öyle bir şey beklemek haksızlık olur. Şimdilik başrollerin kimyasını sevdim. Üstüne devam ettikçe bakarız.
İlk ve Son, Bozkır gibi işleri izleyince Netflix’in “steril” hali daha fazla göze batıyormuş.
Kreatif özgürlükle de alakası vardır tabii. Nihayetinde Bir Başkadır’ı izledik ama BluTV bu açıdan cidden daha ileride. Hatta Gain de daha serbest takılıyor. Üstelik yerli ya da yerli sayılabilecek platformlar bunlar.
Not: Katılıyorum (203).
steril derken ne demek istedin övdün mü gömdün mü hangisini övdün anlamadım fsdfdsfdsg
Yani BluTV’nin işleri daha az ama öz ve ‘niş’ cinsten olurken Netflix’in işleri onların yanında daha suya sabuna dokunmayan, seri üretim tipinde kalıyor demek istedim. Daha herkese hitap eden, popüler şeylerin peşindeler sürekli ama derdi tasası derken ne işe yarıyorlar belli değil…
Yaramak zorunda da değiller aslında ama insan bazen arıyor. 2×03 gibi bir bölüm bizdeki dijital platformlarda keşke daha sık karşımıza çıksa mesela. Netflix gibi bir yerde böyle bir hikaye daha geniş bir kitleye de ulaşırdı hem. Ama herkesin harcı da değil işte…
Ama ben merak ettim şimdi bölümü… ki diziyi hiç izlemedim.
2. sezonu izlemek için ilk sezonu izlemek gerekmediğini belirtiyor ve gidip yatıyorum.
O konuda kesinlikle haklısın, Netflix olsun Disney olsun daha bütçe harcayarak yerli dizi çekmişken başarıları Blutv Gain dizileri kadar kaliteli değil bence. Bilhassa Blutv nin çok iyi diyebileceğim işleri var ve yarı bütçesine çekilmiştir eminim. E tabii her şey kadro popülerlik değil içerik olması lazım, Netflix zaten son dönemde popüler kültürün kurbanı olmuş bir platform.
Eskiden zaten hatırlarız hepimiz Netflix dizisi gelecek oldu mu aaa Netflix dizisi derdik, şimdi ise çok sıradan bir olay gibi geliyor.
* Ben bu sezondan da razıyım. Olurunca topladılar üstelik sezonu. Oyuncular da yine hakkını verdiler, hatta beklediğimden iyi iş çıktı.
* Geçen sezon “düzeldi gibi+gibi” bırakınca bu sefer barışmayacaklarını bekliyordum zaten.
* Bölümün ilk yarısını adama, ikinci yarısını kadına ayırmalarını sevdim. Bu sebeple yollarının kesişeceğini düşünmesi zor olmadı ve yemek masasında denk gelmeyi güzel ayarlamışlar.
O sahnede bir de Müslüm Gürses – Nilüfer girince daha da iyi oldu.
Benim açımdan ilk sezonun bir tık daha altında kalmış olabilir sadece. Çünkü onların toksikliği ve dolayısıyla izleyiciye de yaşattıkları sinirin tadı başkaydı. Bunlarda duygusallığın dozuna oynadılar. Yine iyi anları vardı. 203 mesela.
(Son bölümdeki peruğun olmamışlığına girmiyorum. Ayrıca nazar değmesin, Ulaş beycim 13 yıla yayılan hikâye boyunca değişmeden aldı yürüdü. Hazal Subaşı’nı arada değiştirdiler hiç değilse.)
3. sezonla, artık ne zamana kısmet olursa, görüşürüz.
2. sezonu bitirdim.
Beklentim mi düşüktü bilmiyorum ama ben bu sezonu baya sevdim. İlk sezona göre daha az toksik geldi, o yüzden kafam daha rahat izledim. 6 bölümde yeterliydi. Hatta yer yer ilk sezonun da üstüne koydum. Sonu bi tık daha iyi bitebilirdi ama buna da razıyım. Ulaş Tuna yı ilk defa izledim, takip edeceğim bir oyuncu olacak.
Devamının gelecek olmasına sevindim.