Jack O’Connell ve Colin Farrell dizisi The North Water, 15 Temmuz’da başlıyor.
13 yorum abidin77 09 Temmuz 2021 10:32
amc başlangıç tarihi bbc two colin farrell fragman gerilim Jack O'Connell kieran urquhart kitap uyarlaması peter mullan philip hill-pearson poster roland moller roman uyarlaması sam spruell the north water Tom Courtenay uyarlama uyarlama dizi
Jack O’Connell ve Colin Farrell’ın başrolünde olduğu, Ian McGuire’ın 2016 yılında yayınlanan aynı adlı kitabından televizyon uyarlanan 5 bölümlük BBC Two dizisi The North Water, AMC+’ta 15 Temmuz’dan itibaren yayınlanmaya başlanıyor. BBC ise bu sonbaharda diziyi yayınlayacak.
Jack O’Connell, Stephen Graham
Bir gemi, gemide bir katille yelken açıyor…
Yıl 1859. Bir adam, Kuzey Kutup Dairesi’ne gidecek balina avcılığı yapan geminin mürettebatı olarak gemiye biner. İtibarı paramparça olunca İngiliz ordusundaki görevini bırakan Patrick Sumner (Jack O’Connell), bu seyahate geminin cerrahı pozisyonda katılmaktan başka bir seçeneğe sahip değildir. Sumner gemide, ahlaksızlığı, dünyasının sertliğine uyacak şekilde şekillendirilmiş, acımasız bir katil olan zıpkıncı Henry Drax (Colin Farrell) ile tanışır. Yolculuğun ilerleyen aşamalarında vahşice öldürülen bir kamarotun bulunması sonrası Sumner, kendini harekete geçmeye zorunlu hisseder. Geçmişinin dehşetinden kaçmayı uman Sumner, kendini katil bir psikopatla kötü bir yolculukta bulur. Kefaret arayışı içinde, hikayesi Kuzey Kutbu’nun çorak topraklarında hayatta kalmak için zorlu bir mücadeleye dönüşür.
Colin Farrell
Tom Courtenay (The Aeronauts), Peter Mullan (Top of the Lake), Sam Spruell (Outlaw King), Roland Møller (Atomic Blonde), Philip Hill-Pearson (The Bay) ve Kieran Urquhart (Vera) dizide rol alan diğer isimler.
2015 yılında yayınlanan ve en iyi kadın oyuncu dalında Oscar adaylığı kazanan 45 Years filminin yazarı ve yönetmeni Andrew Haigh, kitabı senaryoya uyarladı ve dizinin yönetmenliğini üstlendi.
See-Saw Films (Top of the Lake, The King’s Speech, Shame, Mr Holmes, Lion), dizinin yapımcı firması.
.
yorumlar
Farrell ve O’Connell
Yayınlanan ilk bölümü izledim.
Dönem draması oluşuyla değil de hikayenin kutuplara kaymasıyla daha fazla ilgimi çekti. Bölüm çoğunlukla Patrick’in yolculuğa çıkışı, hayatı vs. üzerineydi. Dolayısıyla O’Connell daha ağırlıklı ki kendisini severim. Karanlık ve ‘soğuk’ bir atmosferi var haliyle. Temposu biraz yavaş geldi yalnız şimdilik. Farrell’ın karakterine, diğerlerine ve olabileceklere de az çok girip gittiler bölümde.
Not: Bu diziyi BBC First de yayınlayacakmış. Gerçi yılın sonu diyor bültende.
İlk iki bölümü izledim. İlk bölümü lan bu dizinin konusu yanlış mı okudum derken ikinci bölümde asıl mevzulara girdiler gibi oldu. Fena değil, Colin farklı bir tiple burada ama onun için izleriz. Diğer çocuk da iyi.
1×03 üzerine:
Jack O’Connell
Not: Colin Farrell ağırlığını ileride artırır mı bilmiyorum ama şimdilik ismini getirmiş gibi.
Tipi bile tanınmayacak halde, bu durumdan mutlu değilim.
True Detective 2. sezonu baştan izleyeceğim bu gidişle….
Toparlayıp kapattı hikayesini. Roman uyarlaması olmasını göze alırsak mini kalacağını düşünüyorum. Colin Farrell’ın ismini getirip kendisini getirmediğine yönelik düşüncem pek de değişmedi. Rolü orta ölçekli bir aktör oynasa da pek bir şey fark etmezmiş.
Jack O’Connell beyciğime sevgiler. Diziyi asıl taşıyan faktördü ve iyi bir iş çıkardığını da düşünüyorum. Yakın gelecekte bir dizide daha görüşmek dileğiyle. Tahminen SAS: Rogue Heroes olacak.
12-13 dakika kala Sumner, Drax’i öldürünce aslında geriye pek de bir şey kalmamış oldu. Devamında güya açıklamaya yoğunlaşarak şaşırtmaca yaptılar ama pek de önemsemedim. Dax’i öldürecek seviyeye gelen adam o noktada o bunağı da öldürürdü zaten.
Kapanıştaki hayvanat bahçesinde kutup ayısını ziyaret etme kısmı hoşuma gitti.
Bir de
Mümkünse 1 demlik çayı hazır edip soğuk bir akşamda izlemenizi tavsiye ederim.
Niyeyse başrolleri sevmeme rağmen bunu denememiştim, ben de başlayayım bari.
38 derece Ankara sıcağında da izlenebilir olduğu tecrübeyle sabit olmakla birlikte katılıyorum. Kahve de olur.
S01E04
The Terror izlediğim zamanları sıkça hatırlatıyor.
Her dizide Mr.Jones ve Otto gibi güvenebileceğin adamlar olmalı. Drax’ın nasıl bir adam olduğunu ilk bölümlerde güzel gösterdiler. Drax ve Summer arasındaki yanlış-doğru diyaloğu güzeldi.
Colin Farrell tanınmayacağı rollere girmeyi çok seviyor, kariyerinde çok var bunlardan. Penguin olarak geliyor mesela yakında.
Güzel bir mini dizi oldu, biraz yavaş ve uzun geliyor ama sadece 5 bölüm olması güzeldi, tek oturuşta izledim. Mesela The Terror’un en büyük zaafı 10 bölüm olmasıydı. Zaten mürettebat ve son bölümler açısından benzerlik var.
Godless sonrası ilk kez Jack O’Connell izleme fırsatı buldum, onu izlemek güzeldi, başrollere yakışıyor. Colin Farrell işin söylenecek pek bir şey yok, galiba yıllarca yakışıklılığı üzerinden hatırlandığı için hep böyle roller arıyor. Fakat The Lobster’dan başlayarak seçtiği filmler ve dizilere de saygı duyuyorum.
Farrell burada da fiziği için iyi hazırlanmış, o sayede Drax daha korkutucu olmuş. Aslında Farrell’ın yüzünü biraz daha görebilseydik daha iyi olurdu. Stephen Graham’ı daha aktif kullanabilirlerdi sanki.
Okuduklarıma göre prodüksiyon olarak büyük çaba harcamışlar. Finali de sevdim, kendini bulma hikayesi gibi bir şey oldu.
ilk bölüm kötü başladı, karakterleri tanıtma bölümü olarak dişimi sıkayım dedim ve bölüm sonuna doğru güzelleşmeye başladı. 2 3 4 te yükseliş devam etti. 4ün sonu zirve gibiydi. 5le birlikte ilk bölüm sıkıcılığına döndü dizi. rahiple geçen ilk yarı uyukladım. ikinci yarı da intikam hikayesine döndü ki beni çok açmadı. ha tabii mutlu etti gelinen nokta ama zaman atlamalarındansa sıcağı sıcağına hesaplaşıp bitmesini tercih ederdim.
terror le kıyasladığımda hem prodüksiyon hem oyunculuk hem karakterler hem de konunun işleyişi bu dizinin çok önünde. terror u 2 kez izledim direkt öneririm ama bu diziyi birisine önereceğimi sanmıyorum özellikle izle diye. terror sezon 2 gibi bir şey oldu ama kesinlikle. gerçek sezon 2den daha iyidir eminim izlemeden konuşabiliyorum.
Gain.