Dawson’s Creek, herhalde bilmeyen ya da duymayan yoktur bu diziyi. 1998’de başlayıp 2003’te 6 sezonla ekranlara veda eden, Amerika’nın tüm dünyada rekorlar kıran gençlik dizisi yeniden ekranlarda. Dawson’s creek‘te çocukluklarından beri birlikte büyüyen kahramanlarımızın küçüklüklerinden üniversiteye kadar yaşadığı maceraları, aralarındaki ilişkileri, hayatın acı ve tatlı yüzlerini beraber görmelerini izlemiştik. Capeside kasabasının kararlarına sadık Dawson’u, güzel Joey’si, asi Jen’i ve espirili, rahat Pacey’siyle yaşanan maceraları tekrar yaşamaya ne dersiniz? Her cumartesi ve pazar 19:30da kanal 1‘de yayınlanacak!
habere göre diziyi yürüten Marc Cherry “desperate housewives“ın planlanandan 2 sezon daha uzun sürmesini yani 9 sezon olmasını ve 2013te bitmesini istiyormuş.
dizinin bu sezon en büyük süprizi susan, gabrielle, bree, lynette ve arkadaşlarının 5 yıl sonraki hayatına atlamasıydı. şimdi eğer her şey planlandığı gibi giderse, dizinin uzama ihtimali var. devamı →
bartın ölümüyle ve karakterlerin hayatlarının bambaşka yollara sürüklenmesiyle ekrana 5 ocağa kadar veda eden bol dedikodulu ve ışıltılı dizi “gossip girl” ile ilgili dedikodular var;
1-dizi amerika’da cw kanalında artık bir kült yapım olarak yayınllanan “gossip girl” her bölümde ekran başına 2.6 milyon izleyici topluyor.
2- dizide kullanılan müziklerde “the o.c“nin soundtrack’ini hazırlayan alexandra patsavas var. devamı →
* dizinin her bir bölümü 8 günde çekiliyor. * umutsuz evkadınları’nın yakaladığı başarının ardından değişik ülkeler diziyi kendilerine özgü bir şekilde uyarlamak için kolları sıvadı. 4 ülke (ispanya, portekiz, kolombiya, ekvator)abc ve buena vista international’den aldıkları onayla kendi versiyonlarını çekiyor. *beş yıl sonrasına atladığı için ayrı bir merak uyandıran dizinin beşinci sezon ilk bölümü Amerika’da 18,4 milyon gibi oldukça büyük izleyici kitlesini ekran başına toplamayı başardı. * katherine mayfair karakterini canlandıran dana delaney, en başta bree van de kamp rolü için düşünülen isimdi. rol ona 3 kez teklif edilmesine rağmen, mayfair daha önce benzer bir karakter canlandırdığı gerekçesiyle teklifleri geri çevirmişti. * dizinin ana karakterleri olan bree, gabrielle, edie, susan ve lynette‘e benzetilen 40 cm uzunluğunda oyuncak bebekler üretildi ve her birinden sadece 300 adet piyasaya sürüldü.
showtime‘ın uzun soluklu dizisi the l word‘ün son sezonu büyük bir sürprizle başlıyor. 6.sezon, Mia Kirshner‘ın canlandırdığı dizinin en sorunlu karakteri olan(aynı zamanda benim en sevdiğim) Jenny Schecter’ın ölümüyle açılıyor. Kimin öldürdüğü ise bir muamma… Mia Kirshner bu sezonda flashback olarak karşımıza çıkacakmış. Merak edenler 6.sezonun ilk iki dakikasını buradan izleyebilirler. devamı →
CW‘nin şeytan tüylü komedi dizisi “reaper” 2ci sezon için 2009 bahar’da dönüyor;
geçen yılın en iyi dizilerinden biri olarak görülen “Reaper” iptal edilme tehlikesi içinde olduğunda satana olan inancını neredeyse kaybediyordu herkes, fakat CW insafa geldi ve Reaper’ın ruhunu kurtarıp onu 2.ci sezon için yeniledi son saniyede. cw reaper’in 2.ci sezonunu 17 martta başlatacak ve her salı yayınlanacak.13 bölümlük sezonun (uzatılabilir) kanalın en popüler dizilerinden biriyle aynı gün yayınlanacak, 90210. son bölümü mayıs sonlarına doğru yayınlanacak.
çıktığında herkeste büyük beklentiler yaratan, Özel efekt konusunda bizi obez yapacağına inandığımız dizimiz daha 2. sezonunda yayından kaldırılma tehlikesi atlattı.
Benim görüşüm dizinin çok durağan geçmeye başladığı yönünde. Psikologa giden, kütüphanede vakit geçiren, çamaşır yıkayan bir robot. açıkçası benim düşlediğim terminator böyle değildi. Ama buna da şükür benim favori dizimdir her zaman. keşke özel efekt kullanımını arttırsalar.
22dakika podcast’ın yeni bölümü yayınlandı.Şu sıralar düzenli olarak yayınlanan programın ilerlede de bu düzenini korumasını dilerim.Yeni bölümü izlemek için şuraya bakabilirsiniz..Keyifli seyirler.. devamı →
Bu hafta severek seyrettiğim iki dizide de aynı noktaya dikkat ettim. Biri Heroes‘daki spastik kahraman Daphne konusuydu. Diğeri de Terminator‘de bu hafta ortaya çıkan kütüphane görevlisi Eric ile bizim güzel sayborgumuzun ortak çalışması oldu.
abc, bizi iyice lost furyasına sokmaya başladı. neredeyse artık her gün lost ile ilgili yeni videolar yayınlamaya başlıyorlar. bu sefer 5.sezonun tümüne ait bir promo değil de ilk bölümün sneek peek’ini yayınladılar. izlemek isteyenleri BURAYA alalım. devamı →
Daha bir önceki bölümün izleri kaybolmadan 14. bölümün (just business) sneak peak’i yayınlandı. İzlemek isteyenleri burdan alalim, olmadı burda kısa bir tane. Kendi sitesinde izlemek isteyenleri de şuradan alalım.
İntikam almanın tadına varacağımız bir bölüm gibi geldi bana.
Prison break bu sezona yeni basliyor gibi. Son birkac bölümdür dizi eski havasina tekrar dönmekte; kovalamacalar, ters köse yapan bulmacalar… yelkenler tekrar rüzgarla dolmaya basladi diyebiliriz.
Dizi izlemek için bilgisayardan uzaklaştığınızda Facebook’unuzu özlüyorsanız işte size müjde. Ünlü siteler dizi gösterimi işini sevdi ve youtube‘dan sonra şimdi de sosyal arkadaşlık sitesi Facebook, sitede TV dizilerini tam bir şekilde gösterme uğraşında. Dizi seyrederken acaba Facebook’uma arkadaşım geldi mi? endişesi yaşamayacaksınız ve online dizi izlemeyi Facebook sayfanızdan yapabileceksiniz. İçeriğin çoğunu Hulu.com ya da TV web sitelerinden doğrudan almayı düşünüyor. devamı →
Geçen hafta heroes dizisinin 3. sezon, 10. bölümünü seyrederken, Daphne’nin bir lafına takılmıştım. Daphne Hiro’ya hitaben “spastiğin teki” diyerek onu gerizekalı veya benzeri bir şekilde aşağılamıştı.
bölümü izlemeyenler için bundan sonrası spoiler niteliğindedir.
nbc, scrubs‘dan vazgeçince çok üzülmüştük ama abc‘nin ona sahip çıkmasıyla her şey bir anda düzelmeye başladı. yetkililer, show içinde yok olan heyecanın ve isteğin abc sayesinde yerine geldiğini her fırsatta söylüyor.
abc, scrubs‘ın premieri için ocak ayını seçti ve biz de scrubs severler olarak gün saymaya çoktan başladık bile. yakın zamanda ise bizi heyecanlandıran bir sneak peak yayınlandı abc tarafından. işte o sneak peak’e ulaşmak için BURAYA tıklamanız yeterli.
farkettiniz mi bilmiyorum ama dünyada reyting rekorları kıran, milyonların soluğunu tutup izlediği dizilerin çoğunluğu “kader” olgusu üzerine kurulu. lost, heroes, battlestar galactica gibi dizilerin böyle “kaderci” olmasının nedeni yapımcılarının ya da izleyicilerinin dinleriyle, kültürleriyle alakalı olmasından ziyade, “kader” kelimesinin içinde barındırdığı “olanların bir nedeni var, olması gereken yaşanır” olgusunu bulundurması. yani bir hikayenin başının ve sonunun “yazgı” gibi yazılı olduğu ve bütün doğaüstü, fantastik öğelerin de bu kader olgusundaki “yüce bir varlığa” (kabaca; senaristlerin sınırlarını belirleyip çizdiği yola) dayandırılması.