Bir süre önce Sense8’i iptal etmesiyle kalp kıran Netflix, halen sevilen ve kaliteli pek çok diziyi bünyesinde bulunduran bir platform. Hatta ülkemizde dizi yapma işine bile girmiş durumda. Son dönemde orijinal dizi işine ağırlık verse bile aynı zamanda iptal olmuş dizileri kurtarması, bazı dizileri diriltmesi veya transfer etmesiyle de biliniyor. İşte Lovesick de bu kulvarda yer alan yapımlardan birisi.

İngiliz kanallardan Channel 4, Ekim 2014’te Scrotal Recall isminde yeni bir komedi dizisi başlatmıştı. Sezonu altı bölüm süren dizi, Nisan 2015’te Amerika’da Netflix bünyesinde de yayına girdi. Platform gördüğü ilgiden memnun kalmış olacak ki herhangi bir onay-iptal kararı çıkmamış diziyi kendisine transfer ediverdi. Zaten dizinin yaratıcısı ve senaristi Tom Edge, The Crown’ın ilk sezonunda da görev almış bir isim.

Netflix’in orijinal dizilerinden birisi haline gelen yapımın ismi Lovesick olarak değiştirildi ve sekiz bölümlük ikinci sezonu geçtiğimiz kasım ayında yayına girdi. Üçüncü sezon onayı da cepte bu arada. Peki, nasıl bir yapımdan bahsediyoruz?Konusu:

Dylan (Johnny Flynn), dizinin ilk bölümünde cinsel yolla bulaşan ve tedavisi kolay olan hastalıklardan klamidyayı kaptığını öğreniyor. Nasıl kaptığına dair fikri olmasa da doktoru bu zamana kadar beraber olduğu kişileri durumdan haberdar etmesini söyleyince o da bunu yerine getirmeye karar veriyor. Kendine bir liste yapan Dylan’ın çeşitli yollarla eski partnerlerine ulaşmaya başlamasıyla dizinin hikayesi de başlamış oluyor.

Her bölüm, onun hayatına girmiş bir kişiyle olan münasebetine dayanmakta.

Kimi zaman tek gecelik olan ilişkiler kimi zaman da bir süre sevgili olduğu kişiler şeklinde karşımıza çıkıyor.

Bazen malum kızla tanışmasını, bazen ayrılığını izliyoruz. Bazen sonu sevişmeye giden olaylar dizisini izlerken, bazen de sadece o ilişkinin tuhaf veya önemli şeyler yaşanan bir günü karşımıza çıkıyor.

İlk başta alfabetik sıra ile başlasalar bile genelde herhangi bir sırayı takip etmeksizin ilerleniyor. Belli bir süre geriye giderek ilişkinin ne zaman yaşandığını görüyoruz ama onda da kronolojik sıra takip etmiyoruz. Lovesick, kendince bir kurguyla devam ederek bu hikayeleri izleyiciye sunuyor.

Not: İlgisini çeken olabilir, bir Reddit kullanıcısı ilk iki sezona göre kronolojik sıralamayı kadınların resimleri eşliğinde oluşturmuş. Ama diziden spoiler (ispiyon) barındırdığı gerçeğinden haberiniz olsun tabii ki.

Lovesick ayrıca iki ana karakteri daha içinde barındırmakta: Evie (Antonia Thomas) ve Luke (Daniel Ings). Dylan’ın ev ve yakın arkadaşları olan bu ikili de devam eden hikayenin içindeler.Evie, Dylan’a karşı açılamadığı hisleri olsa da bu durumu arkasında bırakıp önüne bakmaya çalışan bir kadın. Üçlünün en eğlencelisi ve sorumsuzu olan Luke aynı zamanda tek gecelik ilişkilerle zamanını geçiren bir çapkın.  Dylan ise gelgeç ilişkilerle zamanını geçirse bile aslında aşık olabileceği birinin arayışında olan ve çabuk bağlanabilen bir erkek.

Lovesick (Aşk Ararken) hikayesini anlatırken sadece geçmişe gitmiyor, aynı zamanda günümüzde de bir hikaye örgüsü ilerliyor. Dolayısıyla bu üçlünün hayatında geçenleri iki farklı zamanda izleme fırsatı buluyoruz. Hatta bu iki dönem zaman zaman bir şekilde bağlantılı olarak da ilerliyor.

Ayrıca bu üçlü dışında elimizde üç yardımcı karakter de var: Angus (Joshua McGuire), üçlünün yakın arkadaşı. İlk bölümde evlenen ve biraz kılıbık olan Angus’un düğününde Dylan’ın barmen olarak görev alan Abigail‘le (Hannah Britland) tanışmasına tanık oluyoruz. Hastalığını öğrendikten sonra Dylan’ın ilk olarak ona ulaşmasıyla birlikte karakter zaman zaman günümüzde de kendisine yer bulmaya devam ediyor. Evie’nin nişanlısı Mal (Richard Thomson) ise üçlüyü tamamlayan kişi.

Not 2: Lovesick’in bölüm isimleri Dylan’ın geçmişindeki kızların isminden oluşuyor.

Not 3: Dylan’ın ilk bölümde hazırladığı partner listesinde 20 kişinin ismi var. Ama bölümlere ismini veren kadınlardan bazıları bu listede yer almadığından üçüncü sezonun final sezonu olmama ihtimali de bulunuyor. Bölüm süreleri 22-27 dakika arasında değişen bir yapım. Netflix’e transfer olması süre bazında -komedi olmasının da katkısıyla- pek bir değişiklik yaratmamış durumda.

Fragman

Benim diziye başlamam bir süredir Genius’ta izleme fırsatı bulduğum Johnny Flynn’i başka bir projede izlemekti. Misfits sayesinde tanıdığım Antonia Thomas da güzel bir bonus oldu. Sezonların ve bölüm sürelerinin kısalığının da katkısıyla aktı gitti bölümler.

Başrol üçlüden özellikle memnun kaldım, uyumları da yerindeydi. Yan kadrodakiler, kadrodaki kızlar veya diğer oyuncular da üçlüyü tamamlamayı başarabilmişler.

Hem eğlendirip hem de yeri geldiğinde şaşırtmayı veya merak ettirmeyi başarabiliyor. Bazen kızın kim olduğu, bazen ilişkinin bitiş şekli veya bazen de gün boyu karakterlerin başından geçenlerle ilgiyi çekebiliyorlar. Hatta genel olarak Dylan’ın kızlarla olan ilişkisinden ziyade üç arkadaşın geçmişte veya günümüzde başından geçen olaylar benim daha çok ilgimi çekti.

Scrotal Recall’dan Lovesick’e geçişin getirdiği az sayıdaki farklılığın birisi ise Dylan’ın ilişkilerinden biraz uzaklaşarak ana üçlünün hayatına daha derinlemesine inmeleri oldu. İlişkinin kendisinden ziyade etrafında dönenler daha çok anlatılmaya başlandı mesela. Bir diğeri ise haliyle ilk sezonda ‘İngiliz ortamının’ biraz daha bariz durumda olması. Ama bu iki durum da ikinci sezon için handikap oluşturmamış, hatta ikinci sezonun daha iyi olduğu noktalar da mevcut.

Scrotal Recall/Lovesick genel olarak böyle bir dizi efenim. İyi seyirler.