Make It or Break It — Tanıtım
30 yorum hsparks 02 Aralık 2011 16:37
Make It or Break It, 2009 senesinden beri yayınlanan ve en son 2.sezon finalini yapmış bir ABC Family dizisi. Arkasında, gençlik dizisi severlerin çok yakından tanıdıkları bir isim olan Paul Stupin‘i bulunduran dizimizi merak edenleri aşağıya alalım.
Dizimiz, net olarak 22 Haziran 2009’da yayına başladı. Pilot bölümü 2,5 milyon kişi tarafından izlenerek iyi bir açılış yapan Make It or Break It‘te de ABC Family her zamanki yaptığı gibi 10 bölüm yayınlayıp sezonu ortasından böldü. Kalan bölümleri uzun bir aradan sonra yayınladı. İlk sezonun bitiminin ardından ikinci sezon onayı alan dizimiz, şimdi de 3. sezon için hazırlanıyor. Üçüncü sezonun 2012 Nisan ya da Mayıs’ında başlaması bekleniyor.
İlk bölümden ispiyon vererek konuya değinelim:
Yapılmasına az kalan olimpiyat seçmeleri için yarışmaya katılacak bir grup jimnastikçi kız ve bunların arasından gösterdikleri performansla öne çıkan 3 güzel kızımız (asıl kızlar) var. Her şey iyi, güzel giderken başka şehirden gelen ve çok yetenekli olan yeni bir jimnastikçi kızın aralarına katılmasıyla gelişen, aşk, dostluk, kıskançlık ve sporla dolu bir macerayı anlatıyor bizlere Make It or Break It.
Şimdi karakterler ve oyunculardan bahsedelim:
İlk olarak kasabaya yeni gelen kızımızdan bahsedelim. Maddi durumları çok kötü olan Emily ve ailesi zar zor ayakta kalabilmektedir. Annesinin başına buyrukluğu yüzünden sürekli yeni yerlere taşınıp duran aile, Emily (The L Word ve Beach Girls‘ten bildiğimiz Chelsea Hobbs) haricinde annesi Chloe (Susan Ward) ve yürüme engelli erkek kardeşi Brian’dan (Wyatt Smith) oluşuyor.
Sırada Payson var. Payson (Ayla Kell), bu jimnastik grubunun en iyisi. Sıfır sosyal hayatı var ve kendisi sadece seçmelere katılmak için odaklamış. Kızımızın orta halli ailesi; annesi Kim (Fraiser‘ın Roz’una hayat veren Peri Gilpin), babası Mark (Lost‘tan Desperate Housewives‘a kadar hemen hemen her dizide yer almış Brett Cullen) ve kendi gibi jimnastikçi olmaya çalışan küçük kardeşi Becca’dan (Mia Rose Frampton) oluşuyor.
Kaylie‘ye gelelim. Varlıklı bir aileden gelen Kaylie’nin (Josie Loren) hayatı, Payson gibi sadece jimnastikten ibaret değil. Kurallar gereği sevgilisi olamayan kızlarımızdan gizlice ilişkisi olan tek kişi. Kendisi gibi sporcu olan Carter’la (en son The Secret Circle ve Awkward‘da gördüğümüz Zachary Abel) birlikte olan Kaylie’nin, üniversitede okuyan ve hemen hemen tüm kızların eriyip bittiği abisi Leo (One Tree Hill ve iptal olan gençlik dizisi South Beach‘ten bildiğimiz Marcus Coloma) ile de arası gayet iyi. Cruz ailesinin ebeveynlerini canlandıran baba Alex (Dexter‘ın 3. sezonunda yer almış Jason Manuel Olazabal) ve anne Ronnie’yi (Rosa Blasi) de sayarak bu aileyi tamamlıyoruz.
…ve son olarak kıskanç kızımız Lauren‘da sıra. Emily geldikten sonra papucu dama atılarak ilk 3’ten düşen kızımız, aynı zamanda dizinin kötü kız potansiyelini dolduran tek karakter gibi görünüyor. Annesi ve babası ayrı olan Lauren (Cassie Scerbo), babası Steve (en iyi Prison Break ve Suddenly Susan‘dan hatırlanacağını düşündüğüm Anthony Starke) ile yaşıyor. Steve’in de sekreteri Summer’la (Full House/Bizim Ev‘in DJ’i Candace Cameron Bure) gizli ve ciddi bir ilişkisi var.
Yukarıdaki isimler haricinde, bir sürü altın madalya almış koç Marty olarak en iyi E.R‘dan bildiğimiz Erik Palladino; koç Marty’yi geçebilen tek kişi Sasha’yı da, Sugar Rush, FlashForward ve Upstairs Downstairs‘ten bildiğimiz İngiliz oyuncu Neil Jackson canlandırıyor.Bir de ikinci sezonda yeni gelen bazı karakterler var. Ben 2 tanesinden bahsedeceğim. Bu oyuncular ispiyon olacak. Onun için istemeyenler bu kısmı geçebilir.
Queer As Folk‘un kadrolu oyuncusu Michelle Clunie ve şu an Revenge‘de seyrettiğimiz Joshua Bowman‘ı dizinin ikinci sezonunda görebilirsiniz. Özellikle Joshua Bowman‘ın canlandırdığı Max karakteri gayet sürprizli deyip ispiyonu bitiriyorum.
Dizilerin yavaş yavaş ara vermeye başladığı şu dönemde ben bir oturuşta bitiriverdim iki sezonu. ABC Family dizilerini seviyorsanız, muhtemelen Make It or Break It‘ten de hoşlanırsınız. Biraz aile dizisi havasını da taşıyan dizimizi merak edip seyredecekler için şimdiden iyi seyirler.
TANITIM FİLMLERİ
1. Sezon
2. Sezon
yorumlar
sagdan ikinci kadin secret circle’ dan “my sweet Cassie” degil mi ?
Hayır yav, benzemiyorlar bile aslında. Fotorafta biraz andırmış sadece
@my sweet hsparks I’ve never wanted this life 4 U. Bilgilendirme icin tesekkur. senin icin bile olsa diziye 1 dakika bile sans veresim gelmedi.
Pretty Little Liars severlere kardeş dizi olarak güzel bir alternatif olabilir (İkisini de seyretmiyorum,sadece bir fikirdi)
Bir de küçük bir hata farkettim.Bir oyuncuyu 2. sezonda katıldığı için ispiyon uyarısı içinde vermişsin.Ama daha ilk görselde adam açık seçik ortada
Ve son olarak elbette ki eline sağlık hsparks Dizi ilgimi çekmedi ama tanıtım her zamanki gibi güzel.Bir gün ABC Family ailesinden birşeyler izleyecek olursam,önceliğim PLL olur heralde.Onu daha çok merak ettiriyorlar çünkü
@rpdi: Evet güzel bir alternatif. Ama bence Switched at Birth’e daha yakın gibi dizi. Çoğunlukla onu izleyen onu da izliyor gerçi
Oyuncuyla ilgili haklısın. İlk başta koydum, sonra unuttum koyduğumu. Yolladıktan sonra tekrar incelerken fark ettim ama çok da büyük bir ispiyonmuş gibi gelmedi bana. Ondan ellemedim sonra
@rpdi : Bir gün ABC Family’den bir dizi izleyeceksen ilk sıraya “Switched At Birth”ü al derim Çok büyük beklentiler içinde başlamazsan oldukça hoş bir dizi. Farkında olmadan birkaç bölümü peş peşe izliyor bulabilirsin kendini
@kingdom: Geçen yaz başlar gibi olmuştum,10 dakka falan izlemiştim heralde Yine de bütün bölümleri indirmeye devam ettim.Geçen gün ise kalabalık ediyor diye siliverdim Pek bana göre birşey değildi,yine de sağol
@rpdi : Ben bir akşam oturup sabaha kadar bir sezonu bitirmiştim. Nasıl bir ruh halindeydim acaba Bu kadar aksiyon ve entrika dolu dizilerin arasında bir tane soft dizi iyi gitmişti
Ya bu diziye başlamayı düşünüyorum ama güzel diyen kimseye de rastlamadım. Var mı bana bir yardımcı olacak? Başlasam pişman olur muyum?
@mucho ne bekledigine bagli olarak degisicek birsey. masumca bir ergen pembesi (teen soap) ariyorsan turun basarili orneklerinden. hatta sirf 2. sezon finali icin bile izlenir.
Oyuncular rollerine pek uygun degil gibi geldi bana. O obez kadinlar nasil parende atiyor anlamak zor…
Şimdi seyrettim dizinin final bölümünü, duygulandım biraz da. Bu kadar hüzünleneceğim aklıma gelmezdi. Öylesine diye başlayıp çok sıcak bulduğum dizilerden biri oldu benim için Make It or Break It. Bir de sezon ortasın durumunu hesaba katarsak yine iyi toparladılar. Londra’ya gidişlerini göremeyecek olsak da takıma kimlerin seçildiğini öğrendik (bunun ispiyon olduğunu düşünmüyorum). Bu dizi için de yeterli bir finaldi bence ve seyirci bunu bekliyordu muhtemelen. Ayrıca kanal da sona yaklaştığının farkında olacak ki 1 kişi hariç herkes bu bölümde geri döndü. Kadronun neredeyse tamamının 3.sezonda olmadığı düşünülürse, herkesi görmek beni bayağı mutlu etti.
Bir de yazıyı daha bir güzelleştirmek adına 2 hafta önce filan biraz değişiklikler yapmıştım üzerinde. Muhtemelen kimse fark etmeyecek diye söyleyeyim dedim.
Şimdi tüm bölümlerle dizinin finali izledim hızlı hızlı yazayım dedim.Açıkcası çok sevemedim finali aceleye getirmişler.Zaten diziyi son sezonun da mahvetmişler kadro nasıl yk edilir iyi örnek olmuş.Konuyu ”aa 3. sezonda dizi mahvettik aa iptal ettiler bari diziyi hemen toparlayalım” gibi hissettim.Kadronun hepsinin,1 kişi olmazsa da, bir arada görmek iyi oldu.Ayrıca dizi senaristlere 3. sezonu mahvettikleri için kızgınım finali benim açımdan çok tatmin ve layığı değildi.Fakat istemesem bile Make It or Break It’i veda etmek gerçekten üzücüydü.Kendi türünün iyilerinden biriydi.
Not:Ben gördüm yazının değişikliğe uğradığını sevgili @hsparks O kadar iddalıyım ki kanıtım var haberin olsun :)Diğer hali de güzeldi bu halide güzel ben beğendim.
@Drey: Muhtemelen 2.sezonda kanalın diğer dizilerine nazaran reytingler pek iç açıcı olmadığı için bütçe kısıtlamasına gittiler. Zaten 3.sezonda resmen “ebeveynleri tutumlu kullanalım” durumu oldu. Ama ben yine de severek seyrettim. Gerçi isteselerdi 8 bölümde gayet Londra’ya da gönderirlerdi kızları ama onu da iptal kararının geç gelmesine bağlıyorum ben.
Ayrıca yazının iki halini de beğenmene sevindim. İlk halinde fotoğraflar pek içime sinmemişti. Şimdi o yönden mutluyum.
@hsparks:Olabilir kanalın diğer dizilerinin izlenme oranı daha fazlaydı bütçeden kesinti yapmışlardır.Fakat dizinin konusu kızlar ve onların yaşamları üzerine kuruluydu.Aile yasamı ikinci plandaydı.Benim kızdığım noktalar, kızların üzerine durmadılar hatta yoktular bile ; ben onlar için izliyordum aileleri için değil.Yazarlar ”aile tuttu devam edelim” fikri yanlıştı zaten tutmadı.İkinci sebep de konu yoktu seninde dediğin gibi Londra’ya gitme olayı iki veya üçüncü bölümde halledebilirdi doldurma bölümleri koydular yazık oldu.Senin finali beğenmene sevindim lakin ben sevemedim oldu da bitti gibi hızlıca yaptılar.Tekrarım elveda demek üzdü beni..
Buna ek yok ya ilk halindeki fotoğraflarda iyiydi bu da iyi.Kanıtım duruyor ilk ve bu halikiyle
@Drey: Benim diziyi asıl sevdiğim zamanlar, ailelerin işin içine girmesiyle başladı diyebilirim. Ne varsa onlarda vardı. Aşk, entrika, kıskançlık… Yoksa 3 sezon boyunca 2 erkekle çıkıp bekaret diye kuduran 3-4 kızı seyretmek pek de ilgi alanıma girmiyor. Hatta 3.sezonu diğer ikisine göre daha vasat bulmamın sebebi 8 bölüm boyunca pek de bir şey olmamasıdır. Ebeveynler gidince olaylar da bitmiş oldu. Biz de bir kaç ergen kızın çekişmesini izledik o kadar. Tabii zevkler ve renkler meselesi.
@hsparks:Evet zevkler ve renkler tartışılmaz :)Ben alışkınım Secret of American Teenager’dan. Depresyondayken beni daha kötü eden dizim.Orada durum dahi kötü bütün kötü erkek ve kızların yatmadığı kişi kalmadı.Sonrada günah işedik yapmayalım modu sonrada aman boşver yapalım diye devam eden ironisi var.Herkes herkes le son durumda ailelerden de yatan var .-Buradan sonrası azcık spoiler içermektedir tadı kaçmamasını istiyrsanız lütfen okumayınız –Make it’tede vardı ergenlik sorunları ”vucudum değişiyor depresyona gireyim jimnastikçi olamayacağım” veya ”bekaretim benim için önemli lakin çocuk yakısıklı hadi yapayım hamile kaldım iyi mi” bayılıyorum böyle teen soaplara :)Çok uzattım ben bunu sevdiğimden aileler girince olmadı.2.plan daha iyiydi gibi ama renkler ve zevkler farklı saygı duyarım
S01E01
Geçen gün Cassandra Scerbo’nun Grand Hotel’in kadrosuna katılma haberini yapınca aklıma geldi birden bu dizi. Nedense amigo kızlar üzerine bir dizi diye kodlamışım ben bunu kafamda. Ama jimnastikçi kızlar üzerine bir dizi. Öteki türlüsü daha cazip olurdu sanki. Neyse … Jimnastik pek izlenebilitesi olan bir spor dalı değil açıkçası. Ama fena satmamışlar ilk bölümde diyebilirim.
ABC Family dizilerini severim çoğunlukla. Fena bulmadım bunun da ilk bölümünü. Kapanıştaki hamleyle daha da cazip hale gelmiş hikaye diyebilirim. Kadro da sevilebilir duruyor pek tanımasam da. Tanıdık sima olarak 666 Park Avenue’den Erik Palladino, Fuller House’tan Candace Cameron Bure, Brett Cullen ve Younger’dan Nico Tortorella falan vardı küçük rollerde. Bizim Nico çelimsizmiş daha o yıllarda.
Cidden mi?
Böyle patron-sekreter ilişkisini de ilk defa görüyorum.
Adamın adı Steve Tanner imiş bu arada. Full House göndermesi dediğin böyle olur. Allah iyiliğinizi vermesin emi!
S01E07
Bu Sasha’ya ciddi seviyede uyuz oluyorum.
*
*Olmasan olmuyor be Lauren!
*Carter, sen ne yüzsüz bir adamsın ya! Party of Five’dan Bailey’nin Make it or Break it şubesi gibisin.
S02E01
Kızcağız güzel bir jest yapıp gelmiş; eline çöp torbası tutuşturmak nedir ya?
S02E03
Austin Tucker’ı sevdim. Renk katıyor 2 bölümdür diziye. Bu bölümdeki kızlar-erkekler düellosu da keyifli geçti.
Bu arada şimdi baktım da Austin Tucker’ı canlandıran kişi From Dusk Till Dawn: The Series’te Richie Gecko olarak izlediğimiz Zane Holtz imiş. Ben şok!
S02E14
Darby gibi tatlış bir kıza herkesin sağdan soldan yüklenişleri hiç hoşuma gitmiyor cidden. Bir savunanı da yok garibimin ya!
Meagan Holder’ı izlerken Pitch geldi yine aklıma ve FOX’a sövmeye başladım istemsizce güzelim diziyi iptal ettiği için. Bu arada UnREAL’in hala izlemediğim final sezonunda da varmış bu. Rolü çok küçük değildir inşallah.
S02E16
F..ing idiot!
Son sahne ile son sezon için güzergahımız belli oldu gibi.
Meşhur Nadia Comăneci ha?
Güzel bir sezon kapanışı olmuş. Lakin finali
yaptığı bir kapanışı tercih ederdim şahsen.
S03E01
The Fosters’tan Amanda Leighton, Queen Sugar’dan Dondre Whitfield, All American’dan Chelsea Tavares ve Game of Silence’tan Bre Blair takviyeleriyle açmış final sezonunu ki cidden iyi takviyeler bunlar. Önceki sezonlardaki yetişkin kadro ise daha az görünecek gibi ki bununla da bir problemim yok. Fena başlamadı, öyle de devam etmesi dileğiyle.
S03E02
Kaylie fazla bitchy tavırlar sergilemekte bu ara. Altını kısması lazım çünkü hiç yakışmıyor ona. Genel olarak üçlümüzün diğer 2 kıza karşı olan tavırlarına da baktığımızda bu sezonun kötüleri olarak sunuluyor bizimkiler diyebiliriz herhalde.
Yaklaşık 3.5 ayın ardından veda ettim Rock kızlarına. Tadında bitmiş diyebilirim dizi için. Finali
veda etmeyi tercih etmişler. ABC Family dizileriyle aram iyidir. Bu dizi de kanalın severek izlediğim dizilerinden biri oldu. Oyunculuklarla ya da hikayeyle falan değil de samimiyetiyle, rekabetçi ruhuyla falan sattı kendini bana. Bu tarz sof şeyler izlemek de iyi geliyor insana.