Lost’tan bir oyuncunun geçmişi
Lost karakterlerinden biri-bana göre çok tatlı biri- geçmişinde ünlü olma yolunda bazı işler yapmış. buradaki videoyu görünce şaşıracaksınız. burada da benzer video lost’ta bir sahne ile ilişkilendirilmiş. İlginç.
Lost karakterlerinden biri-bana göre çok tatlı biri- geçmişinde ünlü olma yolunda bazı işler yapmış. buradaki videoyu görünce şaşıracaksınız. burada da benzer video lost’ta bir sahne ile ilişkilendirilmiş. İlginç.
desperate housewives ocak’da cnbc-e’de 3. sezonu ile tekrar karşımızda. abc’de ise sezon 3’den 10 bölüm yayınlanıp 7 ocak’a kadar ara vermiş durumda. dizide bildiğimiz gibi umutsuz kızlarımızın hayatlarını görmekteyiz fazlasıyla ve bu arada ilk bölümde intihar etmiş olan mary alice sesiyle diziye renk katmakta.
yapımcı marc cherry 3. sezon için ilginç bir bölüm hazırlığı içindeymiş. bu bölümde dizideki erkeklere yoğunlaşacak ve erkeklerin bakış açısını gösterecek. arkada konuşan kişi elbette mary alice yerine, 2. sezonda ölen bree’nin kocası rex yani steven culp olacak.
NBC kanalının iddialı polisiye yapımlarından biri de Law and Order serisinden Special Victims Unit. Amerika’da dizinin 8. sezon bölümleri yayımlanmaya devam ediyor. Ülkemizde dizimax tarafından yayımlanan dizi her Cuma saat 22:00’de 7. sezon bölümleri ile ekranlarımıza konuk oluyor.
Law and order Special Victims Unit’in yapımcısı Emmy ödüllü Dick Wolf.
Dizide, New York Polis teşkilatında cinsel suçları araştırmak için bu konuda uzman dedektiflerden oluşan özel bir birimin birbirinden ilginç ve insanı çoğu zaman dehşet içinde bırakan maceraları başarıyla ekrana taşınıyor.
24 dizisi malum sürekli yeni karakterlerin gelip, öldüğü yenilerinin geldiği bir oyuncu döngüsüne sahip. çoğu zaman pek ünlü insanları da görebiliyoruz dizide. ve son haberle 24’ün çok çok ünlülere yaklaşımı anlaşılıyor.
jennifer aniston en sevdiği dizi olan 24’de misafir oyuncu olmak sitediğini bir şekilde bildirmiş ve elbette ki reddedilmiş. bu haberle zamanında ben stiller‘ın da aslında 24 oyunculuğundan geri çevrilenlerden olduğu çıkmış. sebebi ise yapımcı joel surnow‘a göre basit; bu isimler seyircileri dizideki gerçeklikten uzaklaştıracak kadar ünlüler.
bir çok yeni dizi projesi üretilip duruyor. mesela bu hafta mark burnett‘in de artık reality’den dramalara geçtiğini öğrendik. burnett “avery house” isimli dizinin yapımcısı olacak. new york’lu bir ailenin hayaletli bir eve taşınmasını anlatacak ve sci fi için çekilecek.
abc’de de yeni dizi projeleri bol. heroes yapımcısı bryan fuller ve american beauty yapımcıları dan jinks, bruce cohen birleşip “pushing daisies” isimli dramayı çekecekler. bu dizi de ise dokunduğu ölüleri hayata döndürebilen bir adamın hikayesi var.
My Name Is Earl dizisinde Earl Hickey’i canlandıran Jason Lee televizyonun yanı sıra bu sene sinemada da boy gösterecek. Clerks 2 filminde rol alan Jason Lee, Krater isimli bir animasyon filminde seslendirme yapacak. Film ise rock müziği konu edinecek. Jason Lee’yi daha önce Canavar Ev filminde seslendirme yaparken görmüştük. Underdog isimli bir filminde seslendirmelerine katılacakmış. Televizyonu boşlamaması dileğiyle. devamı
HFPA tarafından bugün yapılan açıklamada Altın Küre adaylarının listesi belli oldu. Televizyon dalındaki en önemli ödüllerden “En iyi TV Dizisi – Drama”nın adayları şöyle sıralanıyor;
Açıkcası Dexter’ı görememek üzdü, ama en azından Micheal C. Hall’u “En İyi Erkek TV Oyuncusu” adayları arasında görmek sevindirici
Listenin devamına buradan göz atabilirsiniz.
the av club, adadan kurtulmayı başaran *gizli* karakterin hiç anlatılmayan hikayesini anlatıyor.
Everybody Loves Raymond’un pek aksi ihtiyarı bugün vefat etti. Aktör Peter Boyle, 71 yaşında ilik kanseri ve kalp rahatsızlığı sebebiyle tedavi gördüğü New York Presbyterian Hastanesinde gözlerini yumdu.
Aktör, Frank Barone karakterinden önce de bir başka canavar(!)’ı frankenstein’i canlandırmıştı. 1990 yılında geçirdiği felçten sonra 6 ay boyunca konuşamayan peter Boyle, sahnelere geri döndükten sonra Everbody Loves Raymond’ın bu kadar tutulmasında büyük rol oynadı. 1998 yılında ise, dizinin setinde kalp krizi geçirmiş, neyseki çok fazla ayrı kalmadan yeniden dizideki rolüne geri dönmüştü.
peanuts’ın yılbaşı bölümünü , scrubs oyuncuları seslendirerek yeniden yapmışlar. charlie brown’u j.d, linus’u dr. cox, sally’yi elliot, schroeder’i turk ve lucy’yi carla olarak dinliyoruz. pek şirin pek eğlenceli olmuş. kesinlikle izleyin, hatta bir kaç kere izleyin derim. devamı
Bu site tam 3300 tv programının her türlü detayını ve en önemlisi kaç bölüm olduğunu yada olacağını söylüyor. Ben prison break‘e baktım sadece dört bölüm kalmış. devamı
Evren saylonların eline geçmiş ve Springfield sonsuza kadar tarihe karışmıştı. Hayatta kalan son Springfield’lılar Battlestar Galactica’da soylarını sürdürmeye çalışıyorlar. İşte karşınızda Battlestar Galactic Simpsons’lar. Karakterler, yetenekli bir çizgi roman artisti olan Dylan Meconis tarafından yaratılmışlar. devamı
5. sezonu ile, 2005-2006 sezonunun emmy ödüllerinde en iyi drama seçilen 24‘ün, tüm sezonlarının en iyi 24 sahnesi bir araya toplanmış.
6. sezona günler kala, heyecanı doruğa çıkaran bu çalışma için, buyrun.
Yayın istasyonları geçen sezon, CBS’in “Threshold“, ABC’nin “İnvasion and Night Stalker” ve NBC’nin “Surface” dizilerini de içeren bilimkurgu yapımlarda yaşadığı başarısızlıklardan yılmamış gözüküyor. İnsana dair hikayelerin bilimkurgu ile harmanlandığı hikayelerin başarılı olduğunu ve bunun devam edeceğini düşünen televizyon kuruluşları, özellikle ABC’de “Lost“, NBC’de “Hereos” ve Sci-fi de yayımlanan “Battlestar Galactica” gibi bilimkurgu dizilerinin kazandığı başarının da verdiği cesaretle 2007 sezonu için yeni bilimkurgu projeleri hazırlamaya başladılar bile.
american film institute yani afi bağımsız, kar amacı gütmeyen bir organizasyon. her sene çeşitli, başarılı olmuş filmlere ödüller de veriyor ve elbette dizilere de. 2006’da yılın on dizisi şunlar olmuş:
ille de film listesini de göreceğim derseniz buradan.
Dizinin bu haftaki (ve aynı zamanda sondan bir önceki) bölümü tam olması gerektiği gibiydi diye düşünüyorum Yazının devamında bu haftaki bölümü ve gelecek hafta yayınlanacak sezon finalini tartışabiliriz, fakat bu haftaki bölümü henüz izlemediyseniz bundan sonrasına devam etmeniz size * spoiler * yükü ile acı ve ızdırap verecektir, uyarmadı demeyin
Bu haftanın en büyük olayı şüphesiz ensesindeki sıcağı hissetmeye başlayan Rudy’nin Dexter ile ilgili projesine hız vermeye başlamasıydı. İlk işi de kendisine biraz zaman kazandırabilmek için polis dostlarına onların dikkatini dağıtacak birşeyler vermek oldu ve kurban olarak da protezinin her bir tırnağını farklı renklere boyadığı fahişeyi seçerek bir taşla iki kuş vurmayı da başardı (yatakta zavallının vücudunu kalemle bölgelere ayırırken tüylerim diken diken oldu resmen!). Her ne kadar bu polise yeni bir meşguliyet sağlamış olsa da, Batista’nın uyanması ve Dexter’ın zihnine şüphe tohumlarını ekmesi ile birlikte kimliğinin en azından Dexter tarafından anlaşılmasına engel olamadı (ki anlaşıldığı üzere zaten bunu da bekliyordu).
Cumartesi, saat gece yarısını çoktan geçmiş.
İstiklal Caddesi’nin girişine konuşlanmış İst Kafe’deyiz.
Tüm kafe müşterileri, sözleşmiş gibi, hep birlikte taze demlenmiş çay içiyoruz.Ben, Aktüel Dergisi’nin yeni sayısında yer alan ‘aklı başında adam’ Tanıl Bora röportajını okuyorum, O da Time Out’un sayfalarına gömmüş kafasını.
Yan masada oturan “iyi giyimli” iki bey de bir süre sonra, neşeleri ile doğru orantılı olarak artan bir tonda birbirlerine Gaffur & Burran Abi skeçleri anlatmaya başlıyor.Bana göre, dudakların imajı ile dudaktan dökülenler arası senkronizasyon sıfır.Bu adamlar, saat 01:00’e yaklaşırken bir kafede oturmuş neden birbirlerine Gaffur’u anlatır?