Kahpe Bizans, Osmanlı Cumhuriyeti gibi örnekler dışında ülkemizde pek el değmemiş bir alan olan tarihi komedi türünün uzun zaman sonraki temsilcisi denilebilecek Prens, 16 Haziran’da ilk sezonuyla BluTV’de izleyici karşısına çıktı. Bu nevi şahsına münhasır diziyi daha yakından tanımak ister misiniz?

KİMLİK BİLGİLERİ

Tür: Komedi, Tarihi
Sezon/Bölüm Sayısı: 1 sezon 8 bölüm
Süre: 38-49 dk
Yönetmen: Bülent İşbilen | Senaryo: Giray Altınok & Kerem Özdoğan
Platform: BluTV
Önemli Bağlantılar: Resmi SiteIMDbTwitterInstagram

KONU

Orta Çağ Avrupası’ndaki Bongomia Krallığı’nı yöneten Thun’un ortanca çocuğu olan Prens, ailesinin isim koyma zahmetine bile girmediği, sorumsuz ve kibirli bir adamdır. Hayatı her zamanki kayıtsızlığında akıp giderken Macarların krallığa savaş açma ihtimali ortaya çıkar. Bu esnada saray içinde yaşanan sürpriz gelişmeler de şimdiye dek kralın oğlu olmanın ekmeğini yemekten başka bir işe yaramayan Prens’i küçük ve yalnız ülkesinin kaderini belirleyecek derecede önemli bir konuma getirecektir.


KARAKTERLER

  • Prens (Giray Altınok): İsmi olmadığı için prenslik sıfatı üzerinden anılsa da bildiğimiz prenslerle alakası olmayan, narsist, egoist ve burnu havada biri. Roma’daki Güzel Sanatlar Fakültesi’nde oyunculuk bölümü okumuş ancak hayalini gerçekleştirme imkanı bulamamış. Ailesi ve ülkesinde yaşanan binbir türlü badirenin ardından kendini hayal edemeyeceği durumların içinde buluyor.

  • Thun (Hüseyin Avni Danyal): Bongomia’nın kurucusu ve 20 yıllık hükümdarı, ayrıca sert ve otoriter bir baba. İlk evliliğinden iki oğlu, diğer evliliğinden de bir kızı var. Büyük oğluna karşı ne kadar hayranlık duyuyorsa diğer oğlundan da o kadar iğreniyor.
  • Sion (Ceyda Düvenci): Thun’un ikinci eşi, Bongomia’nın kraliçesi. Asil ve güçlü bir kadın. Ergenlik çağındaki kızına evlenmesi, gelinine çocuk yapması için baskı uygularken kendi hayatında da çözülmesi gereken sorunlar, kimsenin bilmediği sırlar var.
  • Kalesh (Serdar Orçin): Thun’un kardeşi ve başdanışmanı. Macar tehdidi ülkeyi sardığında savaşa girilmemesinde ısrar etse de kraldan destek göremiyor. Ülkesi için doğru olduğunu düşündüğü şeyler uğruna her türlü yola sapmayı mubah görüyor.

  • Thenio (Çağdaş Onur Öztürk): Prens’in ağabeyi, Thun’un en büyük oğlu, Bongomia tahtının varisi. Kardeşinin aksine sorumluluk bilinci yüksek, cesur, gözü kara bir adam. Kazanamadığı tek savaş, uzun zamandır eşiyle birlikte ter döktüğü çocuk yapma mücadelesi.
  • Anarkhia (Aslı Tandoğan): Thenio’ya büyük bir aşkla bağlı olan eşi. Hem alımlı hem de akıllı bir kadın. Mutlu bir evlilik sürdürse de taht için erkek çocuk doğuramadığı için her fırsatta kayınvalidesinin eleştiri oklarına hedef olmanın rahatsızlığını yaşıyor.
  • Hasharia (Derya Pınar Ak): Thun ve Sion’un ergenlik çağındaki çocukları. Zeki, becerikli, inatçı bir kız. Ataerkil düzene karşı çıkıp kadınların sosyal hayata daha çok girmesi için mücadele etse de yaşı küçük olduğu için sözünü dinletemiyor.

  • Orion (Onur Özaydın): Krallığın iki başkomutanından biri. Fakat rütbesinden beklenenin aksine savaşmakta gönlü olmayan, hatta kan görünce bayılacak denli savaştan uzak biri. Bu süreçte Larg’ın desteği ona büyük güç veriyor.
  • Larg (Bahadır Vatanoğlu): Krallığın diğer başkomutanı. Gözünü karartmaktan ve elini kana bulamaktan çekinmeyen biri. Dostu Orion’u endişelerinden uzaklaştırmak, onu ve ülkesini korumak için elinden geleni yapmaya hazır.
  • Larousse (Yılmaz Gruda): Krallığın kahini. Saray eşrafınca saygı gören, itibarlı bir kişilik. İlerleyen yaşı nedeniyle kendisini bir kenarda sık sık uyuklarken görmek mümkün.

Dizinin öne çıkan diğer rollerini canlandıran isimler arasında Canberk Gültekin (Köle), Kerem Özdoğan (elçi Sangu), Burak Topaloğlu (Macar Prensi Stephen), Burak Demir (Macar Kralı Louie) ve Kürşat Demir (Saksonya Dükü Philippe) yer alıyor.


SON SÖZ

Çekimleri 2021’de gerçekleştirilen ve uzun zamandır kendine yuva bulamadığı için izleyiciyle iki yıl sonra BluTV sayesinde buluşabilen Prens, sanal stüdyoda çekilmiş ilk Türk dizisi olarak da öne çıkıyor. Bu tekniğin bazı ufak detaylar dışında sırıtmadan dizinin görsel dünyası adına güzel bir katkı sağladığı, öte yandan dizinin karşımızda sadece teknik olarak değil senaryo açısından da sınıfı geçen bir iş olduğu gönül rahatlığıyla söylenebilir.

Giray Altınok‘un ilk önce Instagram’daki kısa videolarla görülen karakterinden yola çıkılarak oluşturulan (ve oyunculuğuyla da şaha kalktığı) dizinin en olumlu tarafı, sosyal medya kafasının getirdiği anlık esprilere güvenme veya ilham aldığı eserleri (Game of Thrones, Hamlet vb.) ti’ye alarak mizah yapma kolaycılığına kapılmadan, dramatik yapısı güçlü, sürükleyiciliği yüksek bir hikaye kurabilmesi. Var Bunlar’da günlük hayattan doneler üzerine parlak hikayeler çıkardığını gördüğümüz senaryo ekibi, aynı formülü Orta Çağ döneminde de işlek kılarak başarılı bir sonuca ulaşıyor. Dizinin tek dezavantajı olarak bölüm sürelerinin olması gerekenden bir tık uzun olması gösterilebilir ama en azından ayırdığınız vaktin boşa gitmeyeceğini belirtmek de yanlış olmaz. Yaz sıcağında yormayacak içerik arayanlara, gülüp kafa dağıtmak isteyenlere tavsiye edilir. İyi seyirler.