The 100 — tanıtım
625 yorum rpdi 24 Haziran 2014 13:00
The 100, The CW’nun karşımıza en son çıkardığı bilim kurgu-gençlik dizisi. 13 bölümlük ilk sezonunu geçtiğimiz günlerde tamamlayan ve 2. sezon onayını da kapan dizimiz, gerek The CW izleyicisinin gerek de son yıllarda türün iyi örneğine iyice aç olan bilim kurgu severlerin büyük kısmını oldukça memnun ediyor. Yani diziye mutlaka şans tanımanız ve öncesinde de ayrıntılı bir şekilde tanımanız için yazının devamına uğramanız önerilir.
HAKKINDA
Temelde bir kıyamet sonrası draması olan The 100, Kass Morgan’ın aynı adlı kitabından uyarlanıyor. Kitap oldukça yeni (dizi onay aldığında kitap henüz yayınlanmamıştı bile) ve bir serinin ilk kitabı. 2. kitap olan ‘Day 21‘ ise Amerika’da 2014’ün Eylül ayında yayınlanacak. Serinin kaç kitap olacağı şimdilik belli değil. Yine de sonuç olarak dizinin birkaç sezon daha devam etmesi için malzeme şimdilik var gibi görünüyor.
MUTFAKTAKİLER
Yapım kadrosuna baktığımızda Matthew Miller (“Human Target,” “Chuck,” “666 Park Avenue” ), Jason Rothenberg (yeni çıkacak “Twilight Zone”), Bharat Nalluri (“Torchwood,” “Emily Owens, M.D.”), Leslie Morgenstein (“The Vampire Diaries,” “Gossip Girl”) ve Gina Girolamo (“The Secret Circle”) gibi isimleri görüyoruz.
KONU
97 yıl önceki nükleer Armageddon patlamasında medeniyetler yok olmuş ve Dünya yaşanılmaz bir hale gelmiştir. Yaşamayı başaran 12 ulustan yaklaşık 400 kişi ise Ark adındaki Dünya yörüngesinde dolanan bir uzay istasyonuna gidip burada yaşamını devam ettirmeye başlamıştır. Burada 3 nesil yetişmiş ve nüfus 2094’e ulaşmıştır.
Zamanla farklı ulusların birleştiği Ark’ta ölüm cezası ve nüfus kontrolü gibi oldukça sert müdahalelerin yer aldığı bir yönetim şekli uygulanmaya başlar. Suç işleyen biri, suçu ne kadar küçük olursa olsun anında idam ettirilmektedir. Suçlu genç biriyse de hapse atılır.
Günümüze geldiğimizde kaynaklar artık tükenme noktasına gelmiş, buradaki insanlığın da sonu iyice yaklaşmıştır. Yetkililer Dünya’nın yaşanabilir bir duruma gelip gelmediğini bilmemektedirler. Bunu test etmek için 100 adet mahkum genci Dünya’ya yollamaya karar verirler.
Kimi Ark’takilerle bağını koparmak isteyen, kimi hükümetinin verdiği görevi yerine getirmeye çalışan bu gençler arasında daha gelir gelmez isyanlar, gruplaşmalar, lider olma çabaları ve sürtüşmeler başlar. Fakat onların aralarındaki bu farklılıkları aşmaları, bir yığın bilinmezlik ve tehlikeyle dolu olan yeryüzünü keşfetmeleri ve hayatta kalmak için iş birliği yapmaları gerekmektedir.
KADRO VE KARAKTERLER
Daha küçük rolü olanlar ve sonradan da katılan karakterler sayesinde dizinin oldukça geniş bir kadrosu var. Şimdi belli başlılarını tanıyacak olursak…
DÜNYA’YA İNEN GENÇ KARAKTERLER
Clarke Griffin (Eliza Taylor)
Dünya’ya inenlerin fiilen lideri olarak tanımlabileceğimiz Clarke, Ark’tayken kaynakların artık tükenme noktasına geldiğini ve sadece 4 aylık oksijenlerinin kaldığını insanlara açıklamak ister; fakat başaramadan yakalanıp hapse atılır. Babası ise aynı suçtan infaz edilir. Yeryüzüne indiklerinde tek amacı yaşamak ve emirlere uyup Ark’takilere Dünya’nın yaşanabilir bir yer olduğu haberini ulaştırmaktır. Fakat gruptakilerden bir çoğu bunu istemediği için önce onları ikna etmesi gerekir.
Aynı zamanda annesi de doktor olduğu için tıbbi konularda 100 kişi içinde en bilgili olan karakterimizi daha önce pembe dizilerde oynayan ve ilk büyük işi The 100 olan Eliza Taylor canlandırıyor.
Bellamy Blake (Bob Morley)
Bellamy, hapistekilerin Dünya’ya gönderileceğini öğrendiğinde aralarında olan kız kardeşi Octavia’yı korumak için hapse atılmaya çalışmış ve bunun için de Ark’ın yöneticisi Jaha’yı vurmuştur. Dünya’ya indiklerinde ekibin lideri olmak için Clarke ile mücadele eder. 100 insanı da yanına alarak Ark’la artık ilişkilerini kesmek ve burada yeni bir düzen kurmak ister. Bunun için de öncelikli olarak hükümetlerinin emirlerine uyanları engelleyip Ark’la iletişimlerini önlemeye çalışır.
Bellamy’ye hayat veren oyuncumuz da daha önce pembe dizilerde yer alan -belki Avusturya yapımı gençlik-korku filmi Road Train‘den de tanıyabileceğiniz- Bob Morley.
Wells Jaha (Eli Goree)
Wells, Ark’ın sevilmeyen yöneticisi Thelonius Jaha’nın oğlu. Clarke’ın en yakın arkadaşıyken planlarını babasına ispiyonladığı için (en azından Clarke öyle sandığı için) şimdilerde araları açık. Suçu olmadığı halde sırf Dünya’ya inebilmek ve Clarke’ı korumak için kendini hapse attırmıştır.
Karakteri Emily Owens M.D.‘den tanıyabileceğiniz Eli Goree canlandırıyor.
Octavia Blake (Marie Avgeropoulos)
Bellamy’in asi ergen kız kardeşi. Ailesi, Ark’taki 2 ve daha fazla çocuk yapma yasağına karşı geldiği için 16 yaşında yakalanıp hapse atılır. 1 senenin ardından Dünya’ya gönderildiği için mutludur ve özgürlük ile doğayı keşfetmenin keyfini çıkarır.
Karakteri The Inbetweeners ve Cult ile tanıyabileceğiniz Marie Avgeropoulos canlandırıyor.
Finn Collins (Thomas McDonell)
Finn, Clarke’ın yanında olan, onun dediklerini yapan ve ekiptekilere de yaptırması için ona destek çıkan, iyi niyetli, sakin biri. Zamanla Clarke’a karşı romantik duygular da beslemeye başlıyor.
Karakteri Suburgatory ile tanıyabileceğiniz Thomas McDonell canlandırıyor.
Jasper Jordan (Devon Bostick)
Jasper gayet sıcakkanlı, saf ve iyi niyetli, tipik bir ergen arkadaş. Ark’ta en yakın arkadaşıyla birlikte yemek çalmaya çalışırken yakalanıp tutuklanmıştır. Dünya’da da tek niyeti yardım etmek, yemek bulmak, hoşlandığı Octavia’ya kendini göstermek olmuştur.
Karakteri çeşitli filmlerden ve Being Erica‘dan tanıyabileceğiniz Devon Bostick canlandırıyor.
Monty Green (Christopher Larkin)
Jasper’ın en yakın arkadaşı Monty, zeki ve teknolojik şeylerle arası oldukça iyi olan biri. Ark’la iletişime geçmek için başta Clarke olmak üzere bu konuda istekli olanlara yardım etmeye çalışıyor.
Karakteri Christopher Larkin canlandırıyor.
ARK’TA KALAN YETİŞKİN KARAKTERLER
Abigail “Abby” Griffin (Paige Turco)
Ark’ta kalan yetişkin tayfamızdan Abby, Clarke’ın annesi ve buranın en önemli doktoru. Ark’ın yönetiminde de sözü geçenlerden biri. Kocasının ölümünü engelleyemediği için kızı ona öfkeli ve o da umutsuzca Dünya’da onunla tekrar biraraya gelip aralarını düzeltme isteğinde.
Karakteri Paige Turco canlandırıyor.
Thelonius Jaha (Isaiah Washington)
Ark’ın başvurduğu kötü yönetim şekilleri nedeniyle sevilmeyen lideri. Bellamy kendisini vurduğu için geçirdiği ameliyattan beri komada.
Karakteri Grey’s Anatomy ile tanıyabileceğiniz Isaiah Washington canlandırıyor.
Marcus Kane (Henry Ian Cusick)
Ark’ın kurul üyesi ve Jaha’nın en büyük yardımcısı. Sözü Jaha’dan sonra geçen kişi. Hayatta kalmak ve her konuda kendini sağlama almak için her şeyi yapabilecek biri. Öyle ki Ark’taki bir grup insanı oksijen kazanmak için öldürmeyi dahi düşünebiliyor.
Karakteri elbette Lost‘un Desmond’ı olarak sevgimizi kazanan Henry Ian Cusick canlandırıyor.
YAYIN BİLGİLERİ VE REYTİNGLER
Dizi The CW’nun programından kendine anca yer bulup Mart’ın sonlarına doğru yayına başlayabildi. Yine de kanal -dizinin gelecek vaad ettiğini düşündüğünden olsa gerek- iyi reklam kampanyaları yaptı ve hatta uğruna Arrow arkasından yayınlanan yeni bilimkurgu The Tomorrow People‘ı Pazartesi’ye şutlayıp The 100’ı onun yerine yerleştirdi. Sonuç olarak ilk bölümde Arrow’un o günkü bölümünden bile yüksek reyting elde edip (0,9 reyting/ 2,66 milyon izleyici) güzel bir başlangıç yaptı. Son 4-5 bölümü sezon bittikten sonra yayınlanmasına rağmen (Haziran ortasında sezon finali yaptı) 0,6 reytingin altına sadece 2 kez düşerek güzel bir başarı gösterdi. The Tomorrow People’ı iptale götürerek 2. sezon onayını rahatça kaptı. 2. sezon 24 Ekim’de başlayacak ve 16 bölüm sürecek.
SON SÖZ
The 100 çok iyi bir ilk bölümle açılış yapsa da ardından gelen birkaç bölümde ilk bölümde vaat ettiği şeyleri pek veremedi. Oldukça fazla mantık hataları (özellikle tıp konusunda) ve kötü oyunculuklarıyla hevesimizi kursağımızda bıraktı. 5-6 bölüm sonrasında ise gayet güzel toparlandı ve izleyiciyi şaşırtmasıyla, ters köşeleriyle, oldukça heyecanlı hale gelen seyirliğiyle, yavaş yavaş kendini sevdirmeye başlayan karakterleriyle tekrar gönlümüzü aldı. Çok sağlam, dizinin güzel ve ilginç yerlere gideceğini gösteren bir sezon finaliyle de ilk sezonu kapattı.
Hem The CW dizilerinin hem de güzel bir bilim kurgu yapımının özelliklerini yeteri kadar barındıran The 100’a şans verecek herkese iyi seyirler…
ÖNEMLİ BAĞLANTILAR
Resmi Site | Wikipedia | Wikia | IMDB | TV.com | Facebook | Twitter
Yazardan konu dışı bir not:
The 100 tanıtımı, aynı zamanda benim sitedeki 100. yazım oldu.
Bugüne kadar yazılarımı okuyan, beğenen ve yenilerini yazmam
için beni motive eden herkese teşekkür ederim. 200’leri, 300’leri
ve daha nicelerini de yine hep birlikte görmek dileklerimle…
yorumlar
ama yine de 3×08 sezonun en iyi bölümü olmuş. Hatta şu ana kadar yayınlanan 38 bölümün en iyilerini say desen, ilk 5’ime alırım. Sezonun en iyi bölümünün en düşük reytingi yapması üzücü.
Monty
Valla ne yalan söyleyeyim
Yalnız hale bak, çıktığı gün sabah kahvaltıya alacak kadar level atladı dizi bizim evde.
Güzel döndü, özlemişim.
Ben de @dkamoy gibi düşünüp korktum, iyi ki olmadı öyle bir şey.
Lincoln’ün yeni bir diziye girdiğinden beri ölmesini bekliyordum zaten, sürpriz olmadı fakat üzüldüm yinede. Onurlu bir şekilde öldü.
Pike’ı oynayan oyuncuyu seviyorum ama artık bıktırdı iyice…
Bir de Kane-Abby işini tuttum!
Bölümü 2 kısma ayırıp değerlendirmem gerek. 1. kısım, Skaikru kampı kısmı. 2. kısım da capital kısmı.
Skaikru kampında akan hikaye rezaletti gerçekten.
üzerine tasarlanmış olan bu kısımda saçma sapan olaylar izledik. Olayların akışı, karakterlerin tecihleri falan baydı gerçekten. Bu kısım için puanım: 4/10
Dünyalıların başkentinde akan hikaye ise başarılıydı bana göre.
falan izlemesi keyifliydi dizinin bu kısmını. Bu kısım için puanım: 8/10
Lan
Öyle ya da böyle dizinin bu yönünü takdir ediyorum ama. Darısı Payk’a.
3×04’te Lexa’nın sonu bu Ontari’den gelebilir demiştim ama kadının koltuğuna aday olarak fırladı bu bölümde. Sevmiyorum seni çocuk katili. Gerçi normal hali daha sempatik duruyor.
Yahu Indra, boruyu duydun hemen fırladın. İnsan şu Belami’ye zincirin anahtarını verir. Ne biliyorsun Octavia’nın ölmediğini. Kuduz itler gibi adamı zincirleyip bırakıyorsunuz mağarada.
Kılark, Wanheda’lıktan Flamekeeper’lığa geçiş yaparak yeni bir unvana sahip oldu. Neyse oyalanacak bir şey vermeleri iyi oldu.
6 bölümde ne anlatacaklar bakalım.
@abidin77: O sizin Türkçe altyazarın güzelliği. Orijinalinde altyazı “may we meet again” diyor. (üşenmeyip kontrol ettim)
Aslında öyle yazmıyordu, ben değiştirdim @dkamoy. Ay seni boşuna uğraştırdım
Ben de “dizinin bu yönününü takdir ediyorum” lafını ona dedin sandıydım. İyi bari.
Dizinin ‘eski’ erkek oyuncularından birisi dizinin yaratıcısı Jason Rothenberg’in arkasından eğey güzel bir şekilde konuşuvermiş.
Olayın özet adamın kendisine zorbalık yaptığı, sahnelerini veya repliklerini kestiğini, çıkarttığını ve ortada bir neden olmamasına rağmen kendisini olabildiğince az kullanmaya çalıştığını söylemiş. Bu durumu yapımcılarla konuştuğunu, onların da nedeni bilmediklerini gidip onunla konuşmasını söylediğini; hatta bu saçma durumdan dolayı yeni rolü için seçmelere gitmesine izin verdiklerindne de bahsetmiş. Dizide yer almaktan dolayı mutluymuş, gitmek de kendi kararıymış.
Annesi de geçen ay benzer şeyler söylemişti.
Haberde onların doğru olduğunu da söylediği de var.
Güzel bölümdü.
*Pike sonunda dünyalılara teslim edilebildi şükür! Gına gelmişti bu adamdan artık zaten. Tez kellesi vurula!
*Bu ara Clarke’ı baya arka plana atmaya başladılar, çok korkuyorum öldürecekler onu da diye! Clarke, Abby, Kane, Murphy dörtlüsünden biri ölürse pis bozuşuruz valla! Ha illa birileri ölecekse Octavia, Jaha, Bellamy ve Monty ölebilir artık bence!
*Lexa öldüğünden beri IMDB’de puan trollüğü yapan ergenlere kıl olduğumu belirtmiş miydim daha önce?
@dkamoy’a katılıyorum.
Monty’e çok üzüldüm, annesini vurdu ya
Aynen öyle yapabilirlerdi.
@dkamoy: Olabilir.
Güzel bölümdü.
*Clarke ve Jasper arasındaki günah çıkarmanın sonunda gerçekleşebilmesi de iyi oldu. Jasper’ın bir an önce artık bu konuyu aşması dileğiyle!
*Monty’nin annesinin öyle ya da böyle ölmesine sevindim. Uyuz oluyordum zaten kadına.
*Raven-Alie dinamiğini izlemek çok keyifliydi bu arada 2 bölümdür. Lindsey Morgan iyi iş çıkardı. Dozunda bitirdiklerini düşünüyorum ayrıca.
‘Ne anlattığından ziyade nasıl anlattığın önemlidir.’ felsefesinin başarılı bir örneğiydi bu bölüm. Yaratılan atmosferle, çalan arka plan müzikleriyle eski The 100 bölümlerinden çok farklıydı. The 100 karakterlerinin içinde olduğu bambaşka bir sinema filmi izliyor gibiydim adeta. Çok çok güzeldi gerçekten.
Bölümün yönetmeni P. J. Pesce‘ye saygılarımı sunuyorum.
Bölüm için puanım: 9.0
*Clarke’ın elemanı çiple haklayışı iyiydi.
*Sinclair’ın ruhu şad olsun!
Ben çok beğenemedim bu bölümü.
Bir de şimdi bu Becca ilk yapay zekayı yapıyor, sonra bu yapay zeka füzeleri ateşleyip dünyayı yok ediyor. Daha sonra 2. yapay zekayı yapıyor bu yapay zeka da insanla birleşip insan halinde yaşamına devam ediyor. Böylelikle insanları öldürmesine gerek kalmıyor. Doğru mu anlamışım ?
Ek: Bunun nasıl kalıtsallaştığını anlamadım yalnız.
Kaçtır söyleyeceğim unutuyorum. Clarke’a laf edenler Ontari’ye nasıl katlanıyor? Korkunç bir karakter, korkunç bir oyunculuk. Beni diziden asıl soğutan bu kız asıl, nolur ölsün artık.
@rpdi : Ben ona da laf ediyorum sen merak etme. :))
Neyse, Ontari
Clarke için de sürekli itici olduğundan yakınılıyor diye dedim. Tamam bu kötü karakter ama yine de kötünün bir cazibesi, bir çekiciliği olabilir. Bu kız iticiler kraliçesi.
16’da illaki yer alır, 14 ve 15’den birinde gözükmez heralde. Belki de bu bölümü 1 olarak sayarsak ikisinde de gözükmez. Kafamda deli sorular!
*Son görüntüyü görünce Kevin Costner’ın Waterworld (Su Dünyası) filmi geldi aklıma.
*Flashback sahnelerinde şu kızı fazlaca kadraja dahil ettiler bu bölüm. Kalan 3 bölümden birinde dialogları olan çok daha etkin bir rol alacak hissi uyandı bende. Hadi hayırlısı!
Bölüm çok daha iyi olabilirdi.
Geçmişte geçen sahneleri severim gereksiz tip yüzünden geri dönüşlerden bile keyif alamadım.
Clarke laf anlatmakla neden vakit kaybediyorsun.
3×12 de
3×13 de
Beklemiyorum, en azından birinden biri bizimkilere destek olur diye tahmin ediyordum.
Bu Luna sadece 2 bölümlüğüne geldiyse ve 2. bölümü bu hafta olacağına göre, kime şey ettirecekler bu şeyi. Bir yol bulup Kılark’a takacaklar diye korkuyorum.
@abidin77 : Tastamam aynı mantıkla ve korkuyla bekliyorum 13. bölümü gördüğümden beri.
@dkamoy: Amannn, güler dalgasını geçeriz o zaman da
@abidin77 : Ya ne kadar az görürsem kardır kendisini, öyle deme. (rpdi uçacak şimdi ekrandan üstüme)
Clarke lider rolünü gayet güzel üstlenen, her konuda üstüne düşeni yapan bir kızcağız işte. Ne istiyorsunuz anlamıyorum yahu.
@rpdi: Senden korkumdam elim ayağıma dolanmış. :))
Bu arada lider dendiğinde benim aklıma ilk ve tek gelen isim Lexa. Kılark o emrah bakışları ile bir türlü karizma oturtmadığından liderlik denince ilk aklıma gelen o olmuyor. + Kılark aklıma gelince de ilk aklıma gelen şey liderliği olamıyor maalesef.
Yoksa tabii ki Clarke’ın Jaha’dan iyi bir lider olduğu kesin.
@rpdi: Tabi o lazım ama insan yine de korkuyor Başka bir şekilde çözecekler herhalde.
6 aydır dünyada olduklarını düşünürsek Kılark idare eder diyebiliriz. Lexa’nın avantajları var tabi.
Ya katılmıyorum ama anlatmak istediğini anlayabiliyorum, öyle söyleyeyim. Farkımız bana bir şeyinin batmaması. Öyle çok güzel ve karizmatik bir kız değil ama değişik bir havası var bana göre. İzlediği yol doğru geliyor vs. vs.
@abidin77:
@rpdi: Benim aklıma da ilk o geldi aslında. Kılark biraz abartı tabi Anlarız yakında. Zaten 3 bölüm kaldı.
S03E14
Sezonun açık ara en heyecan veren bölümüydü. Tempoyu yüksek seviyede tutup, 3 farklı noktada 3 farklı ‘Olacak mı? Olmayacak mı?’ heyecanı yaşatmak her babayiğidin harcı değil valla. Helal olsun!
Harika bir bölümdü. Fakat bu dizideki karakter ikilemleri beni çıldırtıyor.
Murphy ise yine yaptı aptallığını. Tamam sezon finalinden önce yok etmeyeceksiniz bu ALIE’yi ama bari bu kadar bariz yok etme fırsatı yaratmayın önceden.
Luna’nın performansını beğendim bu bölümde. Son kısımda yaptığı hoşuma gitmedi. Tahminime göre 4.sezonda kadrolu bir şekilde göreceğiz kendisini.
Ayrıca yukarıda acaba Clarke’a mı takılacak yapay zeka diye endişeler olmuş fakat benim tahminim bizimkilerden birine takılırsa o kişi kesinlikle Raven olacaktır.
Dileğim şu ALIE’yi sezon sonunda yok etsinler. 4’te yolumuza başka bir şeyle devam edelim.
@necdetcem7 : Amin.
Bunun kitapları o kadar kötü ki anlatamam. Hala bitiremedim ikinciyi. Üçüncüyü de elim değmişken almış bulunmuştum lanet gelsin. Sıkıla sıkıla onu da bitirmeye çalışacağım mecburen.
Senaristleri bu kitaptan bu diziyi çıkardıkları için ayrıca tebrik etmek gerek.
@rpdi: Kitapta farklı olan yerler var mı ?
@necdetcem7: Aynı olan yerler var mı diye sorman daha doğru olur.
İlk kitap dizinin ilk 6-7 bölümünden ibaret diyebilirim. Ki dizide olmayıp burada olan karakterler, bir sürü farklılıklar o kısımda da gırla. 2’de ise epey farklı bir yerlere giriyorlar. 3’ten haberim yok.
@rpdi: Nasıl devam ettiğini merak ettim ama kötü diyorsan hiç bulaşmayım.
Aman yok, ben ettim sen etme.
Baya heyecanlı bir bölümdü. Sonu da çok pis yerde bitti. Sezon finali kesin çok pis bir yerde bitecek.
Benim fikrim 15’i izlemeyenler 16’yı beklesinler. Ben ettim siz etmeyin.
Olaylar çok karıştı ya.
Bu arada