Netflix’in 24 Ocak’ta kütüphanesine eklediği Kore yapımı medikal mini dramedisi The Trauma Code: Heroes on Call’un tanıtımıyla sizlerleyiz bugün. 8 bölümden oluşan dizinin bölümleri 41-49 dk arasında değişmekte. Dizi Tae-Kang Choi tarafından yazıldı ve bölümleri Lee Do-yun tarafından yönetildi. Bu iki ismin ortak özellikleri de The Trauma Code dizisinin kendilerinin ikinci işleri olması.

Konusu:

Dünyanın çeşitli yerlerinde oldukça eksantrik ortamlarda doktorluk yapmış olan travma servisi konusunda bir dahi olan uzman doktor Baek Kang-hyuk, Sağlık ve Refah Bakanı Kang Myeong-hui tarafından Hankuk Ulusal Üniversite Hastanesi’nin Travma Birimine atanır. Baek bu atamanın sonucunda hastaneye gelir ve gördükleri hiç hoşuna gitmez. Çünkü hastanenin travma merkezinde bir uzman yoktur. Diğer birimlerden doktorlar günlük olarak nöbetler tutmaktadır ve konuda uzmanlıkları olmadığı için ölüm oranı oldukça yüksektir.

Baek, hastanenin bu durumunu gördükten sonra olaya el atar ve hem hastaları kurtarmak için bir zaman savaşının içine girer, hem düzensiz bir servis olan travma servisini adam etmeye çalışır hem de kendisini istemeyen hastane yönetimiyle savaşmaya başlar.

Karakterler:

Baek Kang-hyuk (Ju Ji-hoon): Kendisi Afganistan’dan Afrika’ya her yerde çalışmış hatta çalışmaktan ziyade ciddi ciddi savaş ve çatışmalara da girmiş olan bir travma cerrahıdır. Sağlık ve Refah Bakanı tarafından Hankuk Ulusal Üniversite Hastanesi’ne Travma Servisi Uzmanı olarak atanıyor. Hastaneye karşı ilk izlenimi hiç hoş olmasa da Travma Merkezi’ni adam etmeye çalışıyor. Bunun için de yapacağı ilk şey doğal olarak güvenebileceği bir ekip kurmak. Bazen patavatsız, bazen kibirli, bazen vurdumduymaz olsa da işinde tam bir profesyonel. Bir konuda karar aldığında onu durdurabilecek hiçbir şey yok. Yang Jae-won (Choo Young-woo): Kendisi genel cerrahi alanında çalışan bir kolorektal (hem kolon hem rektum hastalıkları ile ilgili dal) doktoru. Baek’in hastaneye geldiği gün travma bölümünde kendisi nöbetçi. Uzmanlık alanı olmadığı için gelen hastaya ne yapacağı konusunda bir fikri yok ancak Baek kendisinde bir ışık görüyor ve ona kol kanat geriyor. Baek tarafından birkaç lakap ile çağırılıyor.
Cheon Jang-mi (Shin Ha-young): 5 senedir travma hemşireliği yapıyor. Bu konuda oldukça tecrübeli ve vakalarda genelde soğukkanlılığıyla tanınıyor. Aynı zamanda biraz sinirli ve lafını esirgemeyen birisi. Kısacası tam Baek’in aradığı tarzda bir hemşire. Hal ve tavırları nedeniyle Baek kendisine ‘Gangster’ lakabını takıyor. Park Kyeong-won (Jeong Jae-kwang): Anestezi bölümünde 4.sınıf öğrencisi. Normal şartlar altında ara sıra ameliyatlara giriyor. Ancak anestezi uzmanı, Baek ameliyatlara çağırdığında kaytardığı için kendisi gönüllü olarak gitmeye başlıyor ve Baek kendisinin yeteneklerinden etkileniyor.
Han Yu-rim (Yoon Kyung-ho): Genel cerrahi biriminin başındaki kişi ve kolorektal uzmanı. Jae-won kendisinin çırağıyken Baek tarafından devamlı travma servisine çağrılınca, çırağını kaybedeceğinden işkilleniyor. Baek ile yıldızları barışmıyor. Çok sulu bir karakter. Dizinin sululuğunu tek başına karşılıyor diyebiliriz. Choi Jo-eun (Kim Eui-sung): Hankuk Ulusal Üniversite Hastanesi’nin müdürü. Önceleri hastanedeki doktorlardan birisiyken zaman içerisinde yükselerek müdürlüğe gelmiş. Şu an tek derdi hastanenin her alanda finansal olarak kâr etmesi. Baek hastaneye atandığında kendisini istemiyor ve kovdurmak için elinden geleni yapıyor.
Hong Jae-hoon (Kim Won-hae): Hastanenin Planlama ve Koordinasyon Şefi. Arası hem müdürle hem de Yu-rim ile çok iyi. Baek’i hastanede istemeyenlerden birisi de kendisi. Onu göndermek adına elinden geleni yapıyor. Kang Myeong-hui (Kim Sun-young): Güney Kore Sağlık ve Refah Bakanı. Göreve geldiğinde travma hastalarının artık hayatını kaybetmeyeceğine dair söz veriyor ancak bu sözünde duramıyor. İyice yükselen travmadan ölen hastaların oranını düşürmek için harekete geçiyor ve işin uzmanı Baek’i HUÜH Travma Servisi’nin başına getiriyor.

Tüm kadroya buradan ulaşabilirsiniz.

Son Söz:

İlk çıktığı dönemde izleme listeme eklemiştim. Ancak zaman bulup izleyememiştim. Geçenlerde öylesine kafa dağıtmalık bir dizi ararken karşıma çıktı ve denemeye karar verdim. Temposu oldukça yüksek, tedavi kısımlarında sululuğa vurmayan, onun dışındaki zamanlarda ara ara sululuk yapan, oldukça güzel bir deneyimdi benim için ve 2 günde hemencecik bitirdim diziyi.

Kısa, temposu yüksek, yeri geldiğinde öğretici, tedavi süreçlerindeki gerçekçilik ve doktorların hastanelerde yaşadığı dert ve sıkıntıları irdeleyen bir dizi arayanlar için iyi bir adres olabilir. HBO Max’in The Pitt dizisini izlemedim ama konusu itibarıyla kendisiyle paralellik gösterdiğini düşünüyorum.

İzleyecek olanlara iyi seyirler.

Fragman: