Un Amore – Tanıtım
5 yorum pirate 25 Nisan 2024 09:00
Un Amore, İtalyan yapımı bir dizi. Sky kanalında 16 Şubat-1 Mart 2024 tarihleri arasında haftada çift bölüm şeklinde yayınlanmış. 6 bölümden oluşmakta. Bölüm süreleri brüt 50-60, net 45-55 dakika uzunluğunda. Diziye İngilizce ismiyle (My Love) de denk gelmek mümkün ortamlarda.
Stefano Accorsi ve Enrico Audenino, dizinin yaratıcıları konumundalar. Acorsi, dizinin başrol oyuncularından biri aynı zamanda. Yönetmenliğini dizinin senarist ekibinde de yer alan Francesco Lagi üstlenmiş. Yapımcı kadrosunda ise Emanuele Savoini, Marco Chimenz, Arianna De Chiara, Francesca Longardi, Riccardo Tozzi ve Giulio Gallozzi gibi isimler mevcut.
Alessandro (Ale) ve Anna isimli, 20 yaşlarının henüz başındaki 2 İtalyan genç, 1997 yılında İspanya seyahatine çıktıkları sırada bir tren yolculuğu esnasında tanışıyorlar. Anna, 3 kız arkadaşıyla birlikte çıkmış yolculuğa. Ale ise yalnız başına seyahat etmekte. Kader ağlarını örüyor ve bu iki gencin gittikçe büyüyecek yaz aşkları başlıyor. Beraber vakit geçirdikçe birbirlerine daha da bağlanıyorlar. Anna’nın onu evine bağlayan özel bir durumu var. Ale’den uzak durması hayrına olacak ama kapılıyor engelleyemediği bir şekilde onun rüzgarına kendi gerçekliğinden kısa süreliğine de olsa uzaklaşmak istercesine.
Birlikte müthiş bir yaz geçiren bu iki genç sonrasında kendi yollarına gitmişler. Bir daha görüşmemişler yüz yüze ama bir mektup arkadaşlığı başlamış aralarında. İlk yıllar mektup, sonrası e-posta arkadaşlığı şeklinde devam etmiş. Haberleşme sıklığı giderek azalmış tabii ama ikili o yazı ve birbirlerini hiç unutmamışlar. Ale İspanya’da, Anna İtalya’da bir hayat kurmuş kendine. Bir aile kurmuş, mutlu bir evlilik sürdürmüş Anna. Ale ise daha çok işine odaklandığı yalnız bir hayat sürmüş.
Birbirlerini son kez gördükleri o yazın üzerinden yaklaşık 20 sene geçmiş durumda. Ale, hem iş için hem de annesini ziyaret etmek maksadıyla memleketi Bologna’ya geliyor İspanya’dan. Kendisini kötü hissettiği bir anda Anna’ya e-posta atıyor ve eğer mümkünse yüz yüze görüşmek istediğini söylüyor. Uzun yıllar önce bir defa daha böyle bir talep gelmiş kendisinden ama Anna reddetmiş bu talebi. Aralarındaki mektup arkadaşlığının sınırını belirgin bir şekilde çizmiş Ale’ye karşı. Yıllar sonra gelen bu yeni yüz yüze görüşme talebine ise kayıtsız kalamayacak Anna ve hikayemiz gerçek manada başlamış olacak. Biraz o büyülü yazdan biraz da günümüzden şeklinde akmaya devam edecek bu ikilinin romantik aşk hikayesi.
Ale karakterine Stefano Accorsi hayat veriyor. Anna karakterinde ise Micaela Ramazzotti‘yi izliyoruz. Karakterlerin genç hallerini ise Luca Santoro ve Beatrice Fiorentini canlandırıyor.
Alessandro Tedeschi‘yi Anna’nın kocası Guido rolüyle izliyoruz.
Ottavia Piccolo ise Ale’nin yaşlı ve hasta annesi Teresa rolüyle karşımıza çıkıyor.
Kadroda ayrıca Ivan Zerbinati, Andrea Roncato ve Camille Duguay, gibi isimler mevcut.
Dizinin ilk bölümünü izledim. Anlatım tarzını sevdim. Hikaye de ilgimi çekti elbette. İki genç oyuncuya da çabucak kanım kaynadı. Anna’nın yetişkin haline hayat veren kadın oyuncuyu da sevdim. Stefano Accorsi ile de bir sorunum yok gibi şu an. Dizi, bu ilk bölüm seviyesinde devam edebilmişse epey memnun edecektir beni.
yorumlar
S01E02
Günümüzdeki Anna’nın Ale’nin yanındaki halini izlerken o 20 yıl önceki halini görüyorum birebir jest ve mimiklerinde. Önce Beatrice Fiorentini’nin sahnelerini çekip bitirmişler, sonra bu sahneleri Micaela Ramazzotti‘ye izletmişler, o da bu sahneleri ve Beatrice Fiorentini’nin Anna tasvirini iyice özümseyip ondan sonra kendi çekimlerine başlamış gibi. Eğer öyleyse helal olsun cidden.
S01E03
Anna’nın hem geçmişteki hem de günümüzdeki baş döndüren dilemmasını görüyorum ve onu anlayabiliyorum. Geçmişindekini birkaç tık daha fazla elbette. Yalnız geçmişte Ale’ye şimdi de Guido’ya bir haksızlık yapma durumu da var tabii. Yine de hiç kızamıyorum. Bir şeytan tüyü var bu kadında.
S01E04
*Anna: Gerilince, heyecanlanınca … Hiç yalan da söyleyemezmiş.
*Ale: Daha ne desin kadıncağız? Sen niye diyemedin bir şey? O konuşmadan anlaşıldığı üzere yıllar önce de bir şey demeni beklemiş ama diyememişsin. Hadi o zaman neyse de şimdi susma ulan!
*Bir an fantastik dramaya yönelecekler diye korkmadım değil. Bu konudaki korkum da hala tam olarak geçmedi gerçi.
*Her şeyin içine ettin be Anna! Üç taraflı hem de.
*Yönetmen burada da bitirebilirmiş pekala diziyi.
1 bölüm daha çekmenin bir esprisi yokmuş keza. O yüzden hikayeyi 1 bölüm daha uzatarak diğer türlü bir son hazırlama hakkını kaybetti bana göre.
Delicesine başladı,
Ale,
için memnunum.
Birkaç sene zaman atlaması yaptılar ve bir tren garında başlayan hikayeyi bir havalimanında bitirdiler.
Bu son bölümün gerekli olmadığı düşüncem baki. 5. bölüm pekala final olmuştu bu
hikayeye. Ötesi sadece geviş getirmeydi.
Dizi için puanım: 7.4