Si No T’hagués Conegut, İspanya yapımı bir dizi. Katalonya yapımı da diyebiliriz aslında. 15 Ekim 2018-17 Aralık 2018 tarihleri arasında TV3 kanalında yayınlanmış ve 10 bölümden oluşmakta. Bölüm süreleri 49-58 dakika arasında değişiyor. Dizinin dünya geneli yayın hakları ise Netflix tarafından alınmış durumda.

Bilim kurgu ve romantizm ögelerini harmanlayan bir drama dizisi olan Si No T’hagués Conegut‘un senaryosunu Sergi Belbel, Cristina Clemente, Roc Esquius üçlüsü birlikte kaleme almış. Yönetmen koltuğunu Kiko Ruiz Claverol ve Joan Noguera paylaşmış. Dizinin yapımcı koltuğunda ise Belbel dışında Jaume Banacolocha, Conxa Orea, Oriol Sala-Patau, Jordi Frades ve Montse García gibi isimler bulunuyor.

Eduard, evli ve 2 çocuk babası bir adam. Eşini ve çocuklarını trajik bir kaza sonucu kaybediyor. Ailesinin ölümünden kendisini sorumlu hissettiği için intihar etmek üzere olduğu bir anda yaşlı bir kadın onu kurtarıyor ve ona yaşama tutunma fırsatı sunuyor.

‘Hayatımızda vermediğimiz her karar için başka bir evren vardır.’

Söz konusu yaşlı kadın sahip olduğu gelişmiş teknoloji ürünü bir araçla Eduard’a paralel evrenler arası bir seyahat imkanı sunuyor. Eduard da ailesinin ölümünü engellemek ve her şeyi yoluna koymak hayaliyle bu teklifi kabul ediyor ve hikayemiz başlıyor.

*Dizinin merkezinde bulunan Eduard karakterine La Catedral Del Mar dizisinden anımsanabilecek Pablo Derqui hayat veriyor.

*Dizinin bir diğer başrol oyuncusu olarak lanse edilebilecek Andrea Ros, Eduard’ın karısı Elisa karakterini canlandırıyor.

*Eduard’a yardımcı olan yaşlı kadın Dr. Everest rolünde Fugitiva dizisinden anımsanabilecek Mercedes Sampietro‘yu izliyoruz.

*Eduard ve Elisa’nın öğrencilik yıllarından beri iki yakın arkadaşı olan Clara ve Òscar karakterlerine Paula Malia ve Javier Beltrán hayat veriyor.

*Eduard’ın annesi Maria rolünde Montse Guallar‘ı, Elisa’nın babası Joan rolünde ise Abel Folk‘u izliyoruz. Berta Galo ve Joel Bramona da Eduard ve Elisa’nın çocuklarını canlandırıyor.

Öncelikle ilk 2 bölümde sabırlı davranmak lazım diziye. İlk bölümün son 40 dakikası ve ikinci bölümün ilk 25 dakikasında dizi en formsuz dönemini yaşıyor. Hatta ilk bölümün basitliği devam etmemeyi bile düşündürtüyor insana. Ama 3. bölümden itibaren kıvama geliyor, duygulara hitap etmeye başlıyor ve izlemesi son derece keyifli, akıcı ve sürükleyici bir dizi haline geliyor. Ucu kapalı ve tatmin edici bir şekilde de hikayesini kapatmayı başarıyor. Başrolleri paylaşan Pablo Derqui-Andrea Ros ikilisi gayet iyi iş çıkarıyor ve sezon boyunca işittiğimiz bu ve şu şarkılar da ister istemez kulaklara kazınıyor.

Bilim kurgu ve romantizmi bir arada seviyorsanız, daha önce bu türde birkaç film falan izleyip keyif almışsanız eminim ki bu diziyi de seveceksiniz. İzlemeye niyeti olanlara iyi seyirler dilerim.

Bunlar da diziye ait fragmanlar ve diziden birkaç kare: