Call Me Kat — Tanıtım
29 yorum aytackara 12 Mayıs 2021 08:38
FOX kanalı 2021’in başında ekranı yeni bir komedi dizisiyle buluşturdu.
İngiltere yapımı sitkom Miranda’dan esinlenilerek hazırlanan Call Me Kat, 13 bölümlük ilk sezonunu Mart ayının sonunda tamamladı. Kısa süre önce 2. sezon onayını da aldı. İlk sezonda showrunner olarak görev alan Darlene Hunt, 2. sezon öncesi görevi başkasına devredecek.
Mayim Bialik‘in başrolünü üstlendiği kahkaha efetli komedi dizisinin ana kadrosunda Swoosie Kurtz, Leslie Jordan, Kyla Pratt, Cheyenne Jackson, Julian Gant yer alırken dizide Vanessa Lachey, Tim Bagley, Lamorne Morris, Christopher Rivas, Schuyler Helford da rol alıyor.
Konusu:
39 yaşındaki Kat Silver (Mayim Bialik), Louisville Üniversitesi’nde matematik profesörü olarak çalışırken işini geride bırakarak hayalinin peşinden gitmiş, ailesinin düğünü için ayırdığı parayla ve kendi birikimleriyle bir kedi kafesi açmıştır. Kat, her şeye sahip olmadan da mutlu olunabileceğini topluma ve annesine kanıtlamak isterken bir yandan da kafeyi yürütmeye çalışmaktadır. Dizinin bölümleri de bu sırada Kat’in ve yakın çevresinin başından geçenlere odaklanıyor.
Not: Dizide dördüncü duvarı yıkma dediğimiz ekrana bakarak konuşma özelliği de bulunuyor ve Kat karakteri üzerinden kullanıyorlar. Ayrıca her bölümde son sahne tamamlandıktan sonra o bölümün bütün oyuncuları bir araya gelerek sırayla izleyiciyi selamlıyor.
Önemli Diğer Ana Karakterler:
- Sheila (Swoosie Kurtz): Kat’in pek laf dinletemese de otoriter kalmaya çalışan annesi. Kızının yeni hayat stilinden pek memnun olmasa da gerektiğinde desteğini esirgemiyor. Neden hala bekar olduğuna anlam veremediğinden ona birilerini ayarlamaya çalışıyor.
- Phil (Leslie Jordan): Kafede aşçı olarak çalışıyor. Yeni bekar bir eşcinsel.
- Randi (Kyla Pratt): Kafenin garsonu. Phil gibi o da Kat’in aynı zamanda yakın arkadaşı.
- Max (Cheyenne Jackson): Kat’in üniversite döneminde hoşlandığı bir arkadaşı. Uzun bir zaman yurt dışında kaldıktan sonra geri dönüyor ve kafenin yanındaki barda barmen olarak işe başlıyor.
- Carter (Julian Gant): Kafenin yanındaki barın sahibi, dolayısıyla resmen de olsa Max’in patronu. O da kafedekilerle arkadaş halinde.
Miranda dizisini izlemiş değilim, ne derece esinlendiklerinden emin değilim. Mayim Bialik’in kariyerine de pek aşina sayılmam zaten. Call Me Kat’e meraktan başladım aslında.
Dizi, her halinden de anlaşılabileceği üzere tam bir stüdyo komedisi. Kahkaha efektleri izlerken batmadı, dördüncü duvar için dizinin işine yarıyor da denebilir. Ama yine de kaliteli bir yapım olduğunu iddia edemem, tatlı desem daha doğru. Reytingleri de bundan halliceydi hatta. Ellerinden geleni yapıyorlar dizide. Kat ve Max benim için daha izlenesiydi, yer yer olup bitenler ilgi de çekebildi. Bu nedenle ikinci sezonuyla devam etmesini ister gibiydim.
Call Me Kat için “Eğer ana kadrosu ya da tarzı bir şekilde ilginizi çektiyse iki-üç bölüm deneyin, sarmazsa devam etmeyin,” diyebilirim. Sezonun belli bir ortalamada ilerlediği söylenebilir çünkü. İzleyeceklere iyi seyirler.
Not 2: Diziyle ilgili daha önce bu yazının altında yorum yapılıyordu.
yorumlar
Mayim Bialik’ten çok hoşlanmama ve Miranda’yı izleyip doğruya doğru, epey gülmeme rağmen bu diziye girişemedim. Vasatım ben diye bağırıyor gibi geliyor hep bana ama şimdi artık tanıtımı da okuyup denememezlik etmeyeceğim. Hayırlısı Eline sağlık @aytackara
Yorumlar:
—– —– —–
Call Me Kat – 1×01:
“Miranda” uyarlaması olduğu için bakayım dedim. Fena olmamış. İngiliz absürtlüğünü törpülemek zorunda kalmışlar haliyle. Bu durumda da en başta Kat’in çalıştığı mekan olmak üzere birçok şeyde değişikliğe gidilmiş ama çok göze batan şeyler değil. Bu haliyle de olmuş. Mayim Bialik’i de TBBT’den severim zaten. O da gitmiş rolüne. Yan karakterler için şimdilik pek bir şey diyemiyorum. Biraz daha alışmam lazım sanırım.
—– —– —–
Call Me Kat icin ilk bolumde fena degil demistim ama gidisat kotu bence. 1×03 baya kotuydu. Zaten uyarlama falan degil bence bu, sadece Miranda karakterinden esinlenmisler gibi o kadar. Normalde sezonu 6 bolum olan diziye ister istemez bir seyler ekleyecekler zaten el mahkum. Pek devam edesim yok. Izlemek isteyen de orijinalini izlesin kesinlikle. Bunun orijinaliyle bir alakasi yok cunku gorunuse gore ve kotu bir uyarlama olmus.
—– —– —–
Ben bi 3 bölüm falan dayandıydım. IMDb puanı da yerlerde bunun, 4.9. Diğeri 8.2.
—– —– —–
@shane Dizi vasat, asla öyle aslanlar gibi arkasında duracağım bir dizi değil. Ama yine de karakterleri arasında sevdiklerim var. Kötülükte bir ‘United States of Al’ asla değil ama iyi bir sitcom da değil. Sanırım bende bi’ kahkahalı sitcom özlemi doğdu bu ara, ondan devam ediyorum galiba.
Sezonun yarısını falan yayınladığı vakitlerde izlemiştim, sonrası kalmıştı. Kalan bölümleri de izleyip bitirdim sezonu. Zaten üstteki yorumlarda da yazılmış çok iyi bir dizi olmadığı, ama bir şekilde izletiyor kendini. İkinci sezona da varım, umarım ilkinden daha iyi olur.
Jeopardy için karar verdikleri sunucu geçmiş yorumlarından dolayı kovulunca Mayim Bialik’in konuk sunuculuğu iyice ciddiye binmiş.
5 Kasım’a kadarki bölümleri sunup ondan sonrasını takvimleri el verdiğince Ken Jennings ile bölüşeceklermiş. Bunu da herhalde o arada bir yerlerde çekiverir.
Season Two Teaser
Season 2 – Promo
Season 2 Promo 1 “Stay With Mr Right Or Go With The Man Of Her Dreams”
Call Me Kat and Pivoting – Combo Promo
2×01 üzerine:
Mayim Bialik ekrana bakıp da göz kırpana kadar “reunion” olduğunu anlamamıştım. Sonradan baktım, 1990-95 arası devam eden Blossom dizisinin oyuncuları gelmiş meğerse.
Onun dışında bence aynı tas + aynı hamam türden bir bölümle gelivermiş. Bu dizi de böyle işte, n’apcan.
Pivoting’e bir bakayım diye reytinglere girdiydim, 2×01 0.9 gözüküyor dakika itibarıyla.
NFL maçları nelere kadir böyle kuzum.
2×11 üzerine:
Nick hoşuma gitti, biraz daha tutarlar umarım. Oscar’a bir garezim yok, tek bölümde harcamak istemem ama başlangıç güzeldi.
Welcome to Flatch ile crossover yapyorlarmış. 28 Nisan bölümünde.
Holmes + Sam Straley konuk. Bir de “The Masked Singer”dan Robin Thicke kendisi olarak.
2-3 bölüm önce olabileceğini düşündüğüm şeyi bu bölüme koymuşlar. Peki madem.
* Sezonun ve muhtemelen dizinin en iyi selamlamasıydı.
* Kat’in babasını oynayan kişi Blossom dizisinde babasını oynayan Ted Wass’mış. Diziden başka kişileri de 2. sezona konuk etmişti. Güzel kalmışlar demek.
* Bir ara 2 sezonla kalacağını düşündüm ciddi ciddi. Hem öyle hem değil durumu oldu. Mayim Bialik en sonda “Birkaç aya görüşürüz,” dedi ama ne derece resmi bir açıklama olduğundan emin değilim.
Kafe kapanıyor, Phil zaten artık çalışmıyor ve Max de en az 1 aylığına Nasville’e gidecek derken ortayı buldular. Randy ve Phil o kafeyi nasıl açık tutacak bilmiyorum ama pek de üstüne düşesim yok.
Kat’in Paris macerasıyla açıp bir şekilde tekrar bir araya gelirler tahminen. 3. sezon olursa tabii.
3. sezon gelirse yine görüşürüz. Bu sezon -zannedersem diziye ve karakterlere alıştığımdan- daha ilgi çekici geldi.
key art
Kevin Sussman (TBBT), 304’e konuk.
* Ken Jennings konuk olarak çıktı. Bilen için Jeopardy referansları hoş olsa gerek.
* Showrunner değişikliği bir tık hissedilirdi. Geçen sezon ayarında gitse işimizi görür gibi.
Leslie Jordan vefat etmiş
* Çekimleri durdurmuşlar şimdilik.
* Rahmetli olmadan önce 9 bölüm çekmiş, yayınlanacak 5 tane kaldı.
* 3×04’ün içinden konuk olarak Parker Young çıktı.
* 3×05’ün sonuna ufak bir anma eklemişler. Bakalım karakteri nasıl çıkaracaklar? Umarım ölmez de bir akrabasının yanına falan gider.
+ Vicki Lawrence (Cool Kids), Phil’in annesi olarak konuk.
+ Leslie Jordan’ın (Phil) son bölümü 1 Aralık.
Dolly Parton’un da kısa bir şarkı söylemek ve veda etmek üzere uğramasını sevdim.
oy leslie jordan… sağlam kaçırmışım…
+Jack McBrayer
Kafenin yeni çalışanı. Malum sebeplerden.
The Neighborhood’un da yaptığı gibi, “Biz komedi dizisiyiz, gerek yok” misali yapmayıp girişmelerini seviyorum.
Bunu bir ara yapacakları anlaşılıyordu, sezon finalinden önce yaptılar hiç değilse. Kalan 3 bölümde dönecekler mi bakarız.
Max de kendi çapında hakları tarafları olmakla birlikte başlarda kullandığı sözlerle batırdı ortalığı. Sonrasında ama falan demeden özür diledi, iyi de oldu ama o arada olan oldu tabii. Du’ bakalım.
Onay almış olabilir.
Yine “Belki dönmezsek ortada kalmayalım,” tadında bir kapanış yapmışlar. Kamera arkası ekibini de selamlamaya katmaları tatlı oluyor. Fazlasını istediklerini de belli ettiler. Devamı olursa ben de izlerim, iyice comfort şov haline büründü.
(Leslie Jordan’a veda ettikleri bölümü saymıyorum tabii, o başka bir şeydi)
Randy-Carter düğününü gelecek sezona bıraktılar. Max ile Kat’in arasını düzelttiler sayılır ama noktayı koyarcasına da olmadı. Max turdan döndüğündeki o konuşmayı da sonraya bıraktık gibi oldu.
Peki madem.