Dark Angel — Tanıtım
26 yorum unfortr 05 Şubat 2013 09:00
Son yıllarda bilim kurgu yapımlarının azlığından şikayet ettiğimiz şu günlerde, bu türün meraklılarının eskilere saldırma durumu oluştu. İşte tam da bu yoklukta yapım ekibi, konusu ve oyuncularıyla çok sağlam bir dizi olan Dark Angel imdadımıza yetişiyor. Dark Angel, çoğu bilim kurgu türü dizinin vazgeçilmez konularından biri olan Amerika’nın içinde bulunduğu bir kıyamet sonrası (post apokaliptik) dönemini anlatmaktadır. Aynı zamanda özel güçlerle bezenmiş hikaye, bilim kurgu eserlerinde çokça kullanılan Cyberpunk ve Biopunk türleri konulu dizilerin de bir örneğidir.
Tanıtım Başlıkları :
Oyuncu Kadrosu
Ödülleri
Ek Bilgiler
Tanıtım Filmi
YAYIN SERÜVENİ
2000 yılında FOX‘ta yayın hayatına başlayan Dark Angel, 2 sezon (42 bölüm) sürdü. 6 sezon olarak planlanan dizi, FOX ‘ın 3. sezonu için yeşil ışık yakmasına rağmen, son anda ilk sezona göre elde edilen düşük reytingler bahane edilip iptal edildi. 1. sezon ortalama izleyici sayısı 10,1 milyon iken, 2. sezon izleyici sayısı 6 milyondu.
1. sezon bölümleri salı günleri yayınlanırken, kanalın o zamanlar yeni başlayacak olan dizisi 24’ün 1. sezonunu salı günleri yayınlamayı istemesi sebebiyle, 2. sezon cuma gününe kaydırıldı. Dizinin cuma günleri yayınlanıyor olması düşük reytingleri getirmiş olsa da kanalın asıl iptal nedeni, cuma günleri yayın akışında, daha bir iddalı olduğu yeni dizisi Firefly‘a yer açmak içindir. Fakat, Firefly da bir sonraki sezon, 2. sezonunu göremeden aynı kaderin yolcusu olup, iptal edildi.
Dizinin yaratıcı ve senaryo ekibinde, ünlü yönetmen James Cameron ile birlikte Charles H. Eaglee‘nın imzası var. James Cameron ikinci sezonun 90 dakikalık final bölümünün yönetmenliğini de yapmıştır.
KİTAPLARI
Dizi iptal edildikten sonra, hikaye nihayete erdirilemediği için konunun devamını anlatan 4 adet kitap yazıldı. Sırasıyla Before The Dawn, Skin Game, After The Dark ve The Eyes Only Dossier kitapları yayınlandı. Kitapları, ünlü gizem yazarı Max Alan Collins yazmıştır. Dip not: Yazar, en son Bones dizisine dayalı Bruied Deep adlı bir kitap da yazmıştır.
KONU
KIYAMET SONRASI (POST APOKALİPTİK) DÖNEMDE YAŞAM
Hikaye 2019 yılında Seattle’da geçiyor. Amerika, 2009 yılında kimler olduğu belli olmayan şaibeli bir terörist örgüt tarafından atmosfere atılan, tahrip gücü çok yüksek olan elektromanyetik bombayla yerle bir edilir. Ülkenin bilgisayar ve haberleşme sistemi çöker. Ülke, artık ekonomisi iflas etmiş eski bir süper güçtür. Diğer ülkelerin yardımlarıyla ayakta durabilmektedir. Şehirler, sektörler halinde parçalara bölünür. Bir sektörden diğer sektörlere geçişler sıkı denetim altına alınır.
Bu keşmekeşte, ülkede çeşitli suç odakları oluşur. Polislerin her yaptıklarına göz yumdukları, dokunulmazlığı olan çeteler, bütün şehirleri yönetir hale gelir. Bu çeteler, tıbbi malzeme depolarını tekeli altına alırlar; uyuşturucu, silah kaçakçılığı ve her türlü gıdanın karaborsacılığını yapmaktadırlar. Zenginler daha fazla zenginleştikçe, fakirler de daha fazla fakirleşmiştir. Şehirlerin güvenliğinden sorumlu polisler de halktan bir kene gibi beslenmektedir; gecekondularda oturan fakir insanlardan, sokaktaki satıcılardan rüşvet almaktadırlar .
SÜPER ASKERLER ( X5’LER )
Amerika’nın askeri/gizli genetik araştırma tesislerinden olan Wyoming’deki bir laboratuvarda, 1999 yılında kadın deneklerin üzerinde Manticore projesi adı altında bir çalışma yürütülmeye başlanır. Projede kadınları, embriyoları döllenmeden doğuma kadar taşıyacak geçici anneler olarak kullanırlar. Henüz doğmamış bebeklerin genleri ile başka organizmaların (hayvanların) genleri birleştirilir. Genetik yapıları değiştirilerek doğan bebekler, aynı zamanda yetişkin bir birey oluncaya kadar da çok katı askeri eğitim programına alınırlar. Amaç zeki, eğitimli, üstün görüş yetenekli süper askerler yaratmaktır. Her X5’e bir isim verildiği gibi, onları numaralandırmak için enselerine dövme şeklinde barkod basılır.
Aradan geçen 10 sene boyunca eğitimlerine devam edilen X5’ler, elektromanyetik bomba atılmadan hemen önce 2009 yılında 10 yaşlarına geldiklerinde tutuldukları tesiste bir ayaklanma gerçekleştirirler. Kimileri bu ayaklanma esnasında kaçamayıp yakalanırken, kimileri de kaçıp sivil hayata karışırlar. Kaçtıkları tesis, sivil hayata karışan X5’leri yakalamak için amansız bir takip sürdürmektedir.
OYUNCU KADROSU
Kedi genleri aşılanmış özel güçleri olan Max, artık ekonomik olarak çökmüş bir şehir olan Seattle’da gündüzleri bisikletli kurye olarak çalışmaktadır. Geceleri ise kendinde olan özel güçlerin yardımıyla, genelde aşırı ilgisi ve bilgisinin olduğu sanat eserlerini çalmaktadır. Max zamanın geri kalan kısmında 2009 yılında tesislerden kaçabilen diğer X5’leri aramaktadır. Max’in kendisine ve diğer X5’lere genler aşılanırken beyin yapılarında kimyasal hatalar oluşur. Bu yüzden Max bazen nöbetler geçirmektedir. Bu durumla başa çıkabilmesi için de Tryptophan adlı ilacı kullanması gerekmektedir.
Max’ı canlandıran güzelliği dillere destan oyuncu Jessica Alba‘yı henüz 19 yaşındayken izlemek diziyi de izlemeniz için bir sebep.
Zengin bir ailenin çocuğu olan Logan, “Gören Gözler” olarak adlandırdığı organizasyonu yürüten siber bir gazetecidir. Evinde son derece gelişmiş cihazlarla, kablolu yayın ağına takip edilemez ve durdurulamaz bir şekilde 60 saniyeliğine sızıp, eletromanyetik bomba sonrası şehirde ortaya çıkan simsarları, kirli işlere bulaşan devlet yöneticilerini ifşa edip onlara gözdağı verir. Logan ayrıca, Max’in nerede olduklarını bilmediği tesislerden kaçabilen diğer X5’leri bulma konusunda ona yardımcı olmaktadır. İdealist ve hümanist bir karakter olan Logan’ı, formüllü polisiye sevenlerin yakından takip ettiği CBS’in uzun soluklu polisiyesi NCIS‘da rol alan Michael Weatherly canlandırıyor.
Wyoming’deki Manticore projesinin güvenliğinden ve X5’lerin katı eğitiminden sorumlu askeri kuvvetin komutanı olan Lydecker, X5’ler ayaklandıktan sonra, ekibiyle birlikte kaçanları yakalama görevini üstlenmiştir. Lyndecker, genç yaşlarda orduya katılıp, seçkin bir kariyer yapmış. Karısının ölümünden sonra, kariyeri sekteye uğrayıp alkolle problemlemleri başlamış. Alkolden kurtulmak için rehabilitasyon programına katılmış. Alkolü bıraktıktan sonra Manticore projesine gizli bir devlet kurumu tarafından atanmıştır.
Karakteri, John Savage canlandırıyor.
Max ile aynı işyerinde bisikletli kurye olarak çalışan Sketchy, biraz gevşek bir tip. İyi para kazanmak için deli cesaretiyle, çetelerin kirli işlerinin kuryeliğini de bazen yapmaktadır.
Karakteri, Richard Gunn canlandırıyor.
CYNTHIA ‘ORIGINAL CINDY ‘ McEACHIN
Cindy de Max gibi aynı bisikletli kurye işinde çalışıyor. Max’in en yakın arkadaşı olan Cindy, lezbiyen bir karakter. Max’in transgen kişiliğinden haberi olmayan Cindy, onun geçirdiği nöbetlerin sebebinin uyuşturucu kullandığı için olduğunu düşünmekte.
Cindy’i, Valerie Ray Miller canlandırıyor.
HERBAL THOUGHT
Bisikletli kurye şirketinin en hızlı elemanı olan Herbal, dini inançlarına fazlasıyla bağlı bir karakter. Aynı fazlalıkta saflığa da sahip.
Herbal’ı, Numb3rs‘tan tanıdığımız Alimi Ballard canlandırıyor.
REEGAN ‘NORMAL’ RONALD
Kurye şirketinin yöneticisi olan Normal, işyerinde sürekli bir stres ve yakınmalar içerindedir. Paketlerin zamanında teslim edilmesinde oldukça titizdir. İşyerinde oldukça katı ve disiplinli bir politika izleyen Normal’ın, aslında bu katı tutumunun içinde yumuşak bir kalbi de var.
Dizide cumhuriyetçi söylemleriyle sık sık karşımıza çıkan karakteri, polisiye ağırlıklı bir çok dizide konuk oyuncu olarak yer alan J.C.MacKenzie canlandırıyor.
Kendra, Max’in ev arkadaşıyken, polislerin kira adı altında topladıkları rüşveti ödeyemeyince evlerinden olurlar. Geçimini küçük yaştaki çocuklara japonca dersi vererek sağlıyor.
Karakteri, Jennifer Blanc canlandırıyor.
Popüler bir oyuncu olmasaydı, bu dizinin tanıtımını yaparken Alex karakterini tanıtmıyor olacaktık. Nedeni, diziye 2. sezondan itibaren dahil olduğu içindir. Karakteri tanımlarken vereceğim detaylar ispiyona gireceği için bu kısmı bir yandaki görselle sınırlandırıyorum.
Jensen Ackles‘ı, eğer dizi planlandığı gibi 6 sezon sürmüş olsaydı, belki de Supernatural‘da izleyemeyecektik.
DİĞER 2. SEZON KARAKTERLERİ
JOSHUA — AMES WHITE — ASHA BARLOW
ÖDÜLLERİ
2000: Televizyondaki en iyi aktris Satürn Ödülü : Jessica Alba
2001: People’s Choice ödülleri: En iyi çıkış yapan televizyon dizisi
2001: Teen Choice ödülleri: En iyi aktris — Jessica Alba
2001: TV Guide ödülleri : Yılın en iyi çıkış yapan yıldızı — Jessica Alba
2001: Kanada Sinematograflar Ödülü : Bir TV dizisindeki en iyi sinematografi
2001: Altın Küre Ödül Adaylığı : En iyi aktris — Jessica Alba
EK BİLGİLER
- Dizinin çekimleri Seattle’da yapıldı. Montajı ise Vancouver-British Columbia Lions Gate’in Kanada’daki stüdyolarında yapıldı.
- Dizinin müziklerini Joel McNeely besteledi.
- Sketcy’nin dizideki asıl ismi Calvin Simon Theodore’dir. Bu isim animasyon Alvin ve Sincaplar’daki üç sincabın isminden gelmekte, büyük ihtimalle senaryo yazarlarından birinin bu animasyona bir hayranlığı varmış.
- Normal’ın da cumhuriyetçi kişiliğiyle bağlantılı dizideki asıl ismi Ronald Reegan.
Dizi, 6 sezon olarak planmış olup 2 sezonda iptal edilmiş olsa dahi, var olan bölümleriyle oldukça heyecanlı ve sürükleyici olan, soru işaretleri bırakmış olsa da izlenmeye değer bir yapımdır. İzlemek için iyi seyirler dileyip, izleyenlerin ağzına dolanan girişiyle tanıtımı sonlandırıyorum:
“Benim adım Max. Onu mükemmel asker olması için bir insan silah olarak tasarladılar. O kaçtı,çok uzak olmayan bir gelecekte, yıkık bir dünyada geçmişi onun peşinde kaçamıyor, kaderini öğrenmek için savaşmak zorunda.”
TANITIM FİLMİ
yorumlar
TUTTUM
Sağol unfortr, yine benim içimde yara olan eksik bir tanıtımı ekledin siteye.
Bu benim 2 kere izlediğim ve beğendiğim bilim kurgulardandır. İşin kıyamet sonrasını da özel güç mevzuunu da iyi kotardığını düşünüyorum.
İlk sezonunun başlarında Jessica Alba’nın oyunculuğu kötüdür bana göre. Ama ilerledikçe gayet ısınır. Dizi ilerledikçe işin romantik tarafını biraz fazla göze sokma ve bence becerememesi olmasa, gayet de kült olabilirdi. Yine de şu son birkaç yıldır “ben bilim kurgu dizisiyim” diyen dizilere bin bastığını ve zaman bağımsız olarak kolayca izlenebileceğini söyleyebilirim. Tavsiye de ederim. 2 sezon, 2 sezondur diyerek saldırın bence.
Bilim kurgu sevmeyenler : Alba ilginizi çekmiyorsa, Ackles’ı Supernatural’daki hali ile (tamamen aynı karakteri oynuyor) görmek için bakabilirsiniz.
İlgimi çekmiş, ancak iptalinden dolayı fazla el atmak istemediğim bir dizidir kendisi. (Zaten herhangi bir erkeğin ilgi mi çekmiyor demesi cidden zordur diziye herhalde.) Ancak iki güvenilir kaynaktan iki sezonda olsa izlenir, iptal olduğuna bakmayın raporu aldığımıza göre, listemde üst sıralara taşıyabilirim demektir.
Ellerine sağlık unfortr, çok güzel bir tanıtım olmuş her satırını okudum vallahi.
#Not: Dkamoy eksik tanıtım demişken bu aralar Battlestar Galactica izleyesim gelmişti, sitede gezinirken tanıtımın azıcık eksik olduğunu farkettim keşke birisi şöyle bir el atsa da, iştahım artsa bütün o filmler ver ek dizilerin nasıl izlenmesi gerektiğini bir öğrensem demiştim, ufak bir hatırlatma olsun bu notta burada
@drlazy : Aslında BSG’nin viki maddesi o konuda yardımcı olur gibime geliyor ama…
@dkamoy çok sağol tabi ki olur da ben aynı zamanda sitede de güzel bir tanıtımı olur diye önermiştim..
Cok guzel bir tanitim olmus, ellerine saglik.
Jessica alba’ya ozel bir sempatim yok ama, guzel kadin sonucta, her turlu izlenir.
Su aralar neredeyse butun dizileri sene sonuna kadar dondurdugumdan baslayamam ama ilk siralar icin aklimda.
Merak ettigim bir sey var. 6 sezon planlanmis. 2 sezon yayinlanmis. 4 de kitap var. Bu kitaplar kalan 4 sezona karsilik mi yazilmis. Okuyan var mi? Tercumesi var mi?
Güzel bir diziye benziyor hele ki kıyamet sonrası ise iyidir.Listeye ekledim yaz tatilinde izlemeyi düşünüyorum Tanıtım açıklayıcı olmuş merak uyandırdı
Bir zamanlar şöyle 1-2 bölüm bakıp dizinin bana göre olmadığına karar vermiştim.Öyle çok bilim-kurgu meraklısı da değilim zaten ama tanıtım çok iyi olmuş unfortr.Daha önce göz atmasaydım tanıtımdan dolayı neymiş bu diye kesin bakardım.
Ellerine sağlıklara teşekkürler.
@ozgun : Kitapları okumadım ama, The Eyes Only Dossier harici diğer üç kitap hikayenin devamıyla alakalı. The Eyes Only Dossier ise, dizideki Logan Cale karakterinin kurduğu ”Gören gözler” organizasyonu ile alakalı bir konuya sahip.
tanıtım için teşekkürler. bir bilim kurgu fanatiği olarak daha önce bu diziyi nasıl duymadım heyret altyazıları da mevcut. en kısa zamanda izlemeye başlarım sanırım.
@xenith : Aaa sen hayatta mısın yahu?
@dkamoy: yaşıyorum sayın editörüm merak etmeyin sadece hayat şu sıralar biraz fazla yoğun geçiyor benim için. siteye ve dizilerime biraz uzak kaldım, fringe i bile daha bugün bitirebildim sırada bekleyen çok dizim var, ispiyon yememek için buralarda fazla takılmamaya çalışıyorum
@xenith : İspiyonları saklıyoruz artık Ama dersen ki “ağzımın suları akmasın diye çok uğramıyorum“, ona bişi diyemem tabii
S01E01-02
Geçen gün Jessica Alba’nın Entourage’a konuk olduğu bölümü izlerken kendisini çok özlediğimi fark ettim ve bu diziyi hala izlememiş olduğum aklıma geldi ve bir şans vermek istedim. Öyle aman aman bir açılış olduğunu söyleyemeyeceğim. Ama kötü de diyemem. Lakin Jessica Alba yerine pek sevmediğim biri başrolde olmuş olsa bırakırdım hemencecik.
Jessica Alba demişken; 19 yaşındaki Jessica Alba ile 23-24 yaşındaki asıl patladığı yıllardaki
Jessica Alba arasında büyük fark var cidden. Burada henüz stilist eli değmemiş bizimkine. Güzel ama ölüp bitilecek kadar değil. 4-5 sene içerisinde yaptığı saç rengini değiştirme, kaşlarına ayar çekme, iri kıyım kaçan dudaklarını inceltme ve doğru makyaj yapmayı öğrenme gibi hamlelerle en iyiler arasına girmeyi başarmış.
Dizide göze çarpan en büyük sıkıntı ise Cale dışındaki yardımcı karakterlerin hiçbirinin potansiyel/gelecek vaat etmiyor oluşları.
S01E(03-04-05)
İlk 2 bölüm vasat kalmıştı ama 3. bölüm güzel olmuş cidden. Hem ana hikayeye hizmet etti hem aksiyonu tadındaydı hem de epey eğlenceliydi. Max’in kızışmış halleri ve Eric karakteri büyük renk kattı bölüme.
4. bölüm de gayet güzeldi. Max hakkında birkaç şey daha öğrenmiş olduk. Hap konusunu da gayet güzel işlemişler. Men in Trees’ten sevdiğim Abraham Benrubi de konuk oyuncu olarak güzel renk kattı bölüme. Cindy’ye ısınmak açısından da verimli geçti ayrıca.
5. bölüm epey kötüydü ama. Kumarhane sahnesini saymazsak izlemeye değer bir şey yoktu bölümde.
S01E14
10 bölüm sonra nihayet güzel diyebileceğim bir bölüm sundular.
6, 7, 8, 10 ve 11. bölümler kötüydü. 9, 12 ve 13. bölümler ise idare ederdi. Güncel izliyor olsaydım çoktan bırakmıştım. 2. sezonda Jensen Ackles, Ashley Scott ve Kevin Durand’in katılımıyla daha iyi olacağını varsaydığım için devam ediyorum sadece.
S01E18
Jensen Ackles, oldukça kötü bir bölümle giriş yaptı diziye.
17. bölüm de kötüydü. 15, idare ederdi. 16 ise güzeldi.
S01E22 (Sezon Finali)
Son 4 bölüm de tat vermedi. Tamamı kötüydü.
Ellerinde kötü bir konu yok aslında ama çok kötü işlediler. 3, 4, 14 ve 16 dışında güzel bölüm yoktu koskoca sezonda. Tam bir hayal kırıklığı oldu.
S02E01
İşte yapmaları gereken tam olarak bu! Gayet başarılı bir sezon açılışı oldu. Ana konuyu bu sezon daha iyi işleyebileceklerinin sinyallerini verdiler.
Jensen Ackles’ın ilk sezondaki konuk karakter olarak dönmemesi sevindirdi. Bu tarz eğlenceli bir karakter ona çok daha uygun kesinlikle. Kevin Durand’in de Joshua rolünde iyi bir giriş yaptığını söyleyebilirim. Ashley Scott konusunda ise henüz konuşmak için erken.
Umutluyum bu sezondan. Hadi hayırlısı bakalım!
S02E02
Güzeldi bu bölüm de. İyi başladık cidden sezona.
O ucuz kostümlü yaratık tasviri 80’lerde veya 90’larda olsa anlarım da 2000’li yılların başında çok komik kaçmış yahu!
Brothers & Sisters’tan sevdiğim Sarah Jane Morris’i konuk olarak görmek güzeldi.
Bizim kızın bu sezon çok daha iyi göründüğünü de belirtmem gerek ayrıca.
S02E03—05
-Jensen Ackles sağ olsun 3 de güzel geçti.
-4, ilk sezon kafasında bir bölümdü. Çok sıkıcıydı.
-‘Ucubeler takımı ve Cadılar Bayramı‘ temalı 5. bölüm de gayet eğlenceli geçti. Kevin Durand oldukça iyi iş çıkardı. Kedicik ve Kafa da bölüme pozitif katkı sağladı.
S02E06—15
-6, 7 ve 8. bölümler idare ederdi.
-9. bölüm güzeldi. Joshua ve yeni tutkusu hikayesini izlemesi eğlenceliydi. Joshua ve Alex’i yan yana izlemek oldukça keyifliydi.
-10. bölüm dizinin en çok sevdiğim bölümlerinden biri oldu. Brain karakteri büyük renk kattı bölüme. Onu Max ile yan yana izlemesi çok keyifliydi.
-11. bölüm de güzeldi. Alex’in geçmişten gelen hikayesini izlemesi keyifliydi. O vakitler henüz 19 yaşında olan Meghan Ory’yi görmek de güzel bir bonus oldu.
-Canavarın sunumunda yine sıçmış olsalar da 12. bölüm de gayet güzeldi. Geri sayım hikayesi keyifliydi.
-13. bölüm aşırı sıkıcıydı.
-14 ve 15, idare ederdi.
S02E21 (FİNAL)
Bitti.
İlk sezon sonunda ‘Ne demeye böyle boş beleş bir dizi yapmışlar ki?’ dedirten dizi 2. sezonda şaha kalktı. Genel olarak güzel geçen sezonu başarılı bölümlerle kapattık. Ve bittiğinde ‘En azından 1 sezon daha ekranda kalmalıymış bu dizi.’ dedirtti. Çünkü cidden hak etti.
16. bölüm sıkıcıydı. 17’de Joshua ve hikayesini izlemesi keyifliydi. 18’de hareketlenmeye başlayan ana hikaye son 4 bölümde güzel aktı ve sağlam bir noktada veda etti.
2. sezon başında açtıkları konunun ilgi çekiciliği olsun, Jensen Ackles ve Kevin Durand’in sezona büyük katkısı olsun, Jessica Alba’yı izlemenin bu sezon daha çok keyif vermesi olsun 3-4 bölüm dışında sıkmadan izletti kendini bu sezon. Ve 3. sezon olsaymış çok daha güzel şeyler sunabilirmiş. Yazık olmuş.
İlk X-Men filmi 3 Kasım 2000 tarihinde izleyici ile buluşmuş, Dark Angel ise 3 Ekim 2000 tarihinde başlamış. Kim kimden ilham aldı bilinmez ama bu kadar yakın tarihlerde başlamaları ilginç bir tesadüf olmuş. Özellikle 2. sezonda X-Men dünyasına büyük selam çakmış dizi. 3. sezon olsaymış çok daha büyük selam çakıp çok daha büyük sükse getirebilirmiş. Bu sebeple X-Men film evrenini sevenler ile Jessica Alba ve Jensen Ackles’a hayranlık duyanların 2. sezon hatırına bu diziye şans verebileceklerini düşünüyorum.
2 J.A.’yı bir arada izlemesi çok keyifliydi. Keşke burada doğan set arkadaşlığı Jessica Alba’yı 1-2 bölümlüğüne Supernatural’a konuk edebilecek kadar gelişebilseymiş.
Dizinin tekrarları her gün akşam saatleri (yayın akışları güncel olmadığı için tam bilmiyorum ama 17:00 civarı diyeyim) TV41’de (Kocaeli’nin yerel televizyonuymuş) yayınlanıyor, kanalları zaplarken denk geldim. (Doğal olarak) Türkçe dublajlı yayınlanıyor. Geçen gün Jensen Ackles’ın oynadığı bir bölüme denk geldim. Yayınlandığı yıllarda (2002 civarı) Kanal 7’de, sonrasında Ege TV gibi yerel kanallarda yayınlanmış, muhtemelen o yıllarda dublajlanmıştır.
Ayrıca, aynı kanalda ”Bau Bau” isimli bir program da yayınlanıyor. Filmlerde yapılan hataları (Oz Büyücüsü’nde Dorothy’nin ayakkabıları bir sahnede mor renkteymiş, Die Hard 2’de bir karakter telefonu ters tutuyormuş vb.) esprili bir dille gösteriyorlar. O da hoş bir program.
Dizi ismini görünce bile heyecanlandım, bir tekrar daha yapasım var ama 2.sezonu ve başına gelenleri hatırladıkça sinirlerim hopluyor.
Jensen Ackles Loves Jessica Alba but Says She Was ‘Horrible’ to Work With on ‘Dark Angel’
anaokulu repliği gibi başlık: “ali ayşe’yi seviyoooo”