Dracula & V-Wars || İkili Tanıtım
1 yorum aytackara 10 Ocak 2020 08:44
Son dönemde ekrana gelen iki vampir dizisini bir arada tanıtayım dedim. Üstelik iki dizi de Netflix’te yer alıyor.
1) Dracula
Bram Stoker‘in 1897’de yayımlanan romanıyla edebiyata, sinemaya, televizyona, tiyatroya ve daha fazlasına kazandırılan Dracula’yı bileniniz çoktur. Romanın en yeni uyarlaması bu sefer televizyon için hazırlandı.
Sezonu üç bölümden oluşan mini diziyi Sherlock’un senaristleri Mark Gatiss ve Steven Moffat kaleme aldı. Hatta Sherlock’un bir türlü geri dönmesinin bilmem kaç tane nedeninden birisi senaristlerin Dracula’ya öncelik vermesi. 1-2-3 Ocak’ta BBC One’da yayınlanan, 4 Ocak itibarıyla Netflix Türkiye’ye gelen dramanın bölümleri 90 dakika civarı sürüyor.
Claes Bang‘in başrolünü üstlendiği dizinin kadrosunda John Heffernan, Dolly Wells, Joanna Scanlan, Morfydd Clark, Lujza Richter ve Mark Gatiss gibi isimler bulunuyor.
Dizide romanla bağlantılı olarak Doğu Avrupa’dan başlayarak Dracula’nın geçmişi, Van Helsing‘in soyundan gelenlerle olan savaşı, işlediği çeşitli suçlar ve daha fazlası anlatılıyor.
Önceki yapımlardan Dracula’yı az çok bilsem de Stoker’ın romanını okumadım ve hikayenin tamamına aşina olduğumu söyleyemem. Yanılmıyorsam Dracula karakteriyle en son NBC’nin hazırladığı Dracula dizisiyle karşılaşmıştık ama o da sayılmaz. Başlamadan önce Sherlock’un senaristlerinin yazmış olmasını referans aldığımı da iddia edemem hatta.
Dracula’nın hikayesini genel çapta baktığımızda beğendim. Vampir edebiyatı ve yapımları bu zamana kadar çok fazla değişim geçirdi haliyle. Bu nedenle çeşitli şeyler bilindik geldi elbette. Ama rahatsız edici anlamda değil. Üstelik kendileri özellikle final bölümünde olmak üzere modern bir bakış açısı kazandırarak farklı bir uyarlama çıkarmak için çeşitli adımlar atmışlar. Bunlar için fena durmamış denebilir. Son bölüm dizinin en sevdiğim bölümüydü hatta.
Dizinin (benim için) zorlayıcı diyebileceğim belki de tek tarafı bölümlerinin 90 dakika sürmesiydi. Her birini BBC üzerinden reklamsız olarak tek oturuşta izlediğim için bir yere bırakıp gidememiş oldum. Sherlock derecesinde hızlı bir temposu olmadığını ve karanlık bir atmosferinin olduğunu eklemiş olayım. Kan beklentisinde olanlar için de yeterli diyebilirim.
Claes Bang doğru bir seçim olmuş, zaten dizi onun sayesinde aktı. Ama diğer karakterlerde de iyi seçimler yapmışlar. Agatha, Jonathan ve Jack karakterleri de hoşuma gitti. Final bölümünde hikayeyi mini diziye uygun şekilde kapatıp gittiler. Güzel de oldu.
Dracula özetle böyle bir dizi işte.
Not: Diziyle ilgili daha önce burada yorum yapılıyordu.
yorumlar
Ay ben bu Dracula’nın ilk bölümünü izledim geçen gün de… Öğk yani!
“Ne işim var ben bunu izliyorum? Mark Gatiss ve Steven Moffat’a ne demeye kandım?” diye diye getirdim bölümün sonunu. Bi de bibuçuk saat! Daha da bakmam devamına. Türün iyi bir örneği olmadıkça bunlara bulaşmamam gerektiğini hala öğrenemedim gitti.