Flashforward — tanıtım
18 yorum dkamoy 08 Ekim 2009 23:51
2009-2010 sezonunda 24 Eylül 2009 tarihinde yayına başlayan ve “Yeni Lost” olarak lanse edilen bir dizi Flashforward.
Daha başlamadan, hakkında bir sürü haber gelen, üzerinde konuşulmaya başlanan dizi, sezona beklendiği kadar hızlı bir giriş yaptı ve olumlu eleştiriler aldı. ABC’nin iddialı dizisinin şu ana dek 2 bölümü yayınlandı ve şimdiden didik didik edilip öküzlerin altına saklanmış buzağılar aranmaya başlandı.
Flashforward dizisi, Hugo ve Nebula ödüllü Kanada’lı bilimkurgu yazarı Robert J. Sawyer‘ın 1999’da yazdığı aynı isimli romanın uyarlaması. Konusu ise şöyle :
FF Kitap Kapağı
Dünyada tüm insanlar birdenbire bayılır. 2 dakika 17 saniye boyunca baygın kalırlar. Baygınlıkları boyunca bulundukları zamandan 6 ay sonraki hayatlarında 29 Nisan 2010 günü saat 10:00’da (amerikan saati ile) ne yaşadıklarını görürler (daha çok gelecekte geçen bir anılarını hatırlar gibidirler). Kendilerine geldiklerinde dünyada birçok kaza ve patlama olmuştur. Zira, işleri başındaki ya da direksiyon arkasındaki birçok insanın bir anda bilincini yitirmesi çeşitli kazalara yol açmıştır. Başta FBI ajanlarımız Mark Benford ile Demetri Noh olmak üzere, dünya üzerinde birçok kişi bu olayın neden olduğunu anlamaya ve 29 Nisan’da ne olacağını, birbirlerinin gelecekteki hikayelerini birleştirerek bulmaya çalışmaktadır.
FBI Ajanlarımız Mark Benford ve Demetri Noh
Romanda insanlar kendilerini bulundukları zamandan 21 yıl sonrasında görürken, dizide 6 ay sonralarını görüyorlar. Bazı karakter değişiklikleri ve eklemelerinin yanısıra, kitapta hikaye ağırlıklı olarak İsviçre’nin Cenevre şehrinde geçerken, dizide Amerika’da geçiyor.
Bu orijinal fikri kitaptan televizyona uyarlayan dizi yaratıcıları ve yapımcıları David S. Goyer (The Dark Knight yazarı) ile Brannon Braga (Star Trek serilerinden yazar ve yapımcı). Şu anda tam zamanlı olarak 24‘ün yapımcı ve yazar kadrosunda bulunan Braga iki diziyi bir arada götürmek için önümüzdeki günlerde gecesini gündüzüne katacak görünüyor.
(Dikkat! Dizideki karakterlere dair bilgi içeren alttaki kısım ilk iki bölüme dair ispiyon (spoiler) içerir.)
FBI ajanlarından Mark Benford evli ve bir kızı var. Eski bir alkolik. Gelecekte kendisini ofiste bu olayın neden olduğunu çözmeye çalışırken silahlı adamlar tarafından takip edilirken gördü.
Mark Benford’u canlandıran bol ödüllü ingiliz aktör Joseph Fiennes‘i dizilerden değil başrolünü oynadığı Shakespeare in Love, Elizabeth, Enemy at the Gates, Luther gibi filmlerden tanıyoruz.
Demetri Noh, Mark Benford’un FBI’daki ortağı. Zoey isimli bir nişanlısı var. Gelecekte hiçbir şey görmedi ve bu yüzden 6 ay içinde öleceğini düşünüyor.
Demetri Noh’u güney kore doğumlu amerikalı aktör/müzisyen John Cho canlandırıyor. Cho, en çok American Pie filmlerinden hatırlanıyor. Kendisini en son 2009 yapımı Star Trek filminde Teğmen Hikaru Sulu rolünde izlemiştik.
Mark’ın karısı doktor Olivia Benford bir travma cerrahı. Gelecekte kendisini tanımadığı bir adamla birlikte gördü.
Olivia Benford’u Sonya Walger canlandırıyor. Kendisini Tell Me You Love Me ve Lost‘taki rolleri ile hatırlarsınız.
Lloyd Simcoe herkesin bayıldığı sırada gerçekleşen kazalardan birinde karısını kaybeden ve oğlu yaralanan bir baba. Gelecekte kendisini Olivia Benford’un evinde gördü.
Coupling ile gönüllerimize yerleşip, Swingtown ile bunu pekiştiren ingiliz aktör Jack Davenport‘u Lloyd Simcoe rolünde görmek ayrı bir tad.
Aaron Stark, Mark’ın yakın arkadaşı ve akıl hocası. Los Angeles su ve enerji departmanında teknisyen olarak çalışıyor. Kızı Tracy Afganistan’daki savaşta ölmüş. Gelecekte kızının yaşadığını gördü.
Aaron Stark’ı Frozen (Donmuş) oyunundaki rolü ile Tony ödülü almış irlanda’lı aktör Brian F. O’Byrne canlandırıyor.
Stanford Wedeck, ajanlarımızın amiri, Los Angeles FBI ofisi yöneticisi. Evli ve çocuklu. Gelecekte, kendisini tuvalette gazete okurken gördü.
Stanford Wedeck rolünü Courtney B. Vance canlandırıyor. E.R.‘ın son sezonundan ya da Law & Order: Criminal Intent‘ten hatırlanabilir.
Janis Hawk, L.A. FBI ofisinin ‘erkek fatma‘sı. Polis okulunda Demetri ile birlikte okumuş, aşk hayatı çok başarısız. Gelecekte kendisini ultrason yapılan hamile biri olarak gördü.
Janis Hawk rolünü Christine Woods canlandırıyor.
Bryce Varley Doktor Olivia Benford’un cerrah intern’lerinden biri. Aynı zamanda da bir ressam. Gelecekte gördükleri belirsiz. Ama bayılma öncesi intihar etmek üzereyken, gelecekte gördükleri yüzünden uyandığında bundan vazgeçiyor.
Bryce Varley’i Zachary Knighton (Life on A Stick) canlandırıyor.
Nicole Kirby Benford’ların çocuk bakıcısı ve aynı zamanda Aaron Stark’ın merhum(?) kızı Tracy’nin eski arkadaşı. Gelecekte kendini nasıl gördüğü belirsiz.
Nicole Kirby’i Big Shots ve Mad Men‘deki rolleri ile hatırlayacağınız Peyton List canlandırıyor.
Ayrıca Benford’ların kızı Charlie (Lennon Wynn) ile Lloyd Simcoe’nun oğlu Dylan (Ryan Wynott) da gelecekte ne gördükleri mualllak olan çocuk karakterler olarak diziye ayrı bir gizem faktörü oluşturmuş durumdalar.
Lost’un sevilen yıldızı Dominic Monaghan‘ın canlandıracağı karakter Simon ise 4. bölümden itibaren bizimle birlikte olacak.
Flashforward aslında HBO tarafından hazırlanmış. Ancak şifreli bir kablo kanalı olan HBO, bu dizinin ulusal bir kanalda daha geniş bir kitleye yayınlanmasının daha uygun olacağını düşünerek haklarını ABC‘ye satmış. ABC de diziye güzel sahip çıktı ve reklam kampanyasını hakkıyla sürdürüyor.
Örneğin, dizinin resmi web sitesinde bir sponsor promosyonu var. Şöyle ki her hafta, dizinin gelecek bölüm fragmanının içinde ve abc.com’da yayınlanan anahtar kelimeyi sponsor telefon operatörüne gönderen amerika’lılar diziye ait bir bonus içerik kazanıyorlar. (Bu içerik ne derseniz, sitede “video, fotoğraf ya da yazı” denmiş) İşin eğlenceli tarafı, bu kelimeleri bir araya getirince yine diziye dair bir ipucu ortaya çıkacağının belirtilmesi. Şu ana kadar çıkan kelimeler sırasıyla “if” (eğer) , “murdered” (öldürülmüş). Bakalım ilerleyen bölümlerde meraklı izleyici bu kelimelerle ne oyunlara girişecek.
Bunun yanında, Lost ile bağlantıları (ortak aktör, dizi içinde görünen Oceanic Airlines reklamı gibi) ve “Yeni Lost” yakıştırması yüzünden, Lost’un 6. sezonuna dair cevapları bu dizide arayanlar da yok değil.
Sloganı “Can you change fate?“, yani “Kaderi değiştirebilir misin?” olan diziyle ilgili teoriler arasında 2 dakika 17 saniyenin, İncil’deki dünyanın son günleri ile ilgili olan 2:17 numaralı ayete gönderme olduğu da var.
Dizinin ingilizce bir wiki sitesi var.
Ayrıca, dizi ile ilgili röportaj, ön gösterim, fragman, türkçe altyazı, forum, teoriler ve nicesini bulabileceğiniz başarılı bir türk hayran sitesi de mevcut.
Şuradaki “yan dönmüş evin içindeki ff karakterleri” temalı reklam fotoları da hayranlar için hoş masaüstü resimleri olabilir.
Yetmedi diyenler için bu dizinin fragmanı.
İlk iki bölümü izlemiş ve “Yaptın bir hayır, tut bacağından ikiye ayır” diyecekler için bu da dizinin bugün Amerika’da yayınlanacak olan 3. bölüm fragmanı.
yorumlar
Yazi icin tesekkurler. Acaba kitap Turkiye’de var mi, bir bilginiz var mi?
ben de merak ettim kitabı araştırdım da türkçesi yok ingilizcesinin de ilk 2 3 çeptırı bedava indirilebiliyor…dizi bu kadar popülerse kesin pdf ‘si vardır.
güzel bir tanıtım olmuş. çok şey öğrendim. kitap uyarlaması olduğunu bilmiyordum mesela. ilk iki bölümü izledim. bana 2:17 olayında sanki gelecekteki insanların parmağı vamış gibi geldi. geleceğinizi görün tedbiri alın gibisinden.
Beklediğime değmiş gerçekten,mükemmel bir dizi. “Lost” tan sonra açıkçası onun tarzında bir dizi gelir mi diyordum ve nihayet “FlashForward” şimdiden kendini “Lost” kadar sevdirdi. Umarım bu çizgiyi bozmazlar da dizi sonradan bu bölümleri aratmaz.Tanıtım çok güzel olmuş gerçekten. Teşekkürler dkamoy
@serkkkan : Web’de bakındığım kadarıyla türkçesi henüz yok. Ama eminim ki dizi türk tv kanallarına düşünce, kitap da türkçeye çevrilir.
Tanıtımın beğenildiğine sevindim. O kadar çok konuşulup, hakkında bolca türkçe içerik bulunan bir dizi ile ilgili bilinmedik ayrıntılar yakalayıp burada paylaşabilmiş olmak sevindirici. Olumlu yorumlar için herkese teşekkürler.
Bu arada kitap için bakınırken, şuradaki yazıyı görüp, pek beğendim ve üstte dizinin sloganına değinmediğimi hatırladım. Az önce ekledim.
lost mu? peh! bence zor.belli hız periyoduyla başlayan dizilerin sonu hüsran oluyor, bence olsa olsa 4400 olabilir.daha ikinci bölümünde dr. gibbons olduğunu iddia eden kurabiyeci kadının 6 ay sonraki görüntüsünde ajan demetri ile görüşeceğini anlatırken kimse demekki demekki yaşıyormuşumyaşıyormuşsun gibi tepki de bulunmadı.neyse bekleyelim görelim bakalım. geleceğini görmeyenlerinde bir gizemi olduğu çıkar yakında.
Mükemmel bir dizi konusu orjinal inşallah ilerleyen bölümlerde bozmazlar diye umuyorum. Bu arada başka bir fan sitesi daha var Flashforward.gen.tr güzel bilgiler var karakterlerle ilgili
on numara bes yıldız bir dizi. merakle 5inci bölümünü bekliyorum
321ksd bilmiyorum nasıl izliyorsun ama kurabiyeci kadın telefonda tanımadığı biriyle konuşuyor.İsim vermiyor hatta diyor ki ” güvercinler hakkında hiçbirşey bilmiyorum ajan benford veya noh ile konuşmanız gerek diyor ” N-O-H diye heceliyor ve asyalı çinli diyor “karşı tarafa bunları aktarıyor telefonda..yani konuştuğu kişi bu ajanlar değil.O yüzdende kimse aa noh bak ölmüyormuşsun demiyor.Zaten kaçırdığın nokta şu ki bir kişi seninle konuştuğunu görüyorsa sende onunla konuştuğunu görmelisin.Olayın özü bu zaten..”321ksd ” bence tüm bölümleri tekrar bi izle.çok şey kaçırmışsın
Ben dayanabilirsem en son sezon izlemeye başlıycam, lost gibi senelerce beklemek istemiyorum:)
Çok iyi bir giriş yapmıştı fakat son bölümlere doğru gündemden düştü gibi.
Tekrar başladım açıkcası ilk başladığında merakla başlamış ve takip etmiştim ama ne olduysa araya mı girmişti bilmiyorum belli bir bölümden sonra kopmuştum ki hangi bölümde kaldığımı unuttmuştuım toplu bir şekilde bulup tekrardan seyretme isteği gelişmişti hep ama hep uğraşmak istememiştim disney. De görünce başlayayım dedim tekrardan ilk 6 bölüm bitti epey de sağlam gidiyor bakalım ne olucak
Bu dizinin en büyük talihsizliği, ‘Lost’ bittikten sonra gizem tarzında ABC’nin yayınladığı ilk dizi olmasıydı. Maalesef ‘Lost’ şöhretinin ağırlığı altında ezildi ve gerçekten sağlam bir ilk sezon ve sezon finalinin ardından iptal edildi. İptaline en üzüldüğüm dizilerdendir…Çok yazık oldu.
Ucu da açık bitmişti değil mi?
Sezonun konusunu nihayete erdirdiler ama yeni sezon olursa diye yol yapıp gittiler
Benim de sevdiğim dizilerden biriydi, çok erken iptal görmüştü. Şimdi izlesem o kadar etkili olmaz ama 2009 yılı için heyecan veriyordu.
Ulusal kanallarda yüksek bütçeli dizi dönemini bitiren bir dizi olarak anılır.
dizide ki aksiyon heyecan gitti nedensiz koptu dizi açıkcası benim açımdan başladığı gibi bitmedi ama gene de kötü bi dizi demem herkese gene tavsiye edeceğim bir dizi olacak