Paramount+ dizisi Mayor of Kingstown’ın fragmanı ve posteri yayınlandı.
18 yorum abidin77 14 Ekim 2021 21:44
Mayor of Kingstown, 14 Kasım’da Paramount+’ta başlıyor.
Yellowstone‘un ortak yaratıcısı Taylor Sheridan’ın Paramount+’ta yayınlanacak yeni dizisi Mayor of Kingstown’ın başrolüne Jeremy Renner‘ın geldiği ile ilgili haberi bu senenin Şubat ayında almıştık.
Sheridan ve Hugh Dillon tarafından yaratılan Mayor of Kingstown, hapsetme işinin gelişen tek sektör olduğu Kingstown, Michigan’daki güç simsarları olan McLusky ailesini takip ediyor. Sistematik ırkçılık, yolsuzluk ve eşitsizlik temalarını ele alan dizi, ikisinin de olmadığı bir kasabaya düzen ve adalet getirme girişimlerine keskin bir bakış sunuyor.
Renner dışında, 2 Oscarlı Dianne Wiest (Hannah and Her Sisters, Edward Scissorhands), Kyle Chandler (Friday Night Lights), Emma Laird (In Conversation With a Goddess), Taylor Handley (Jack Frost, Bird Box), Tobi Bamtefa (The Witcher, Feel Good), Hamish Allan-Headley, Aidan Gillen (GOT, Kin), James Jordan (Yellowstone), Pha’rez Lass ve dizinin yaratıcılarından Hugh Dillon (Yellowstone) 10 bölümlük sezonda öne çıkan oyuncular.
Nishi Munshi (Lethal Weapon), Nichole Galicia (Defiance), Andrew Howard (Perry Mason), Michael Beach (Truth Be Told), Necar Zadegan (NCIS: New Orleans), Jason Kelley, Mandela Van Peebles (Salt N Pepa), Rob Kirkland (Criminal Minds) ve Natasha Marc (The Good Lord Bird) tekrar eden rollerle dizide rol alacaklar.
Renner, Kingstown Belediye Başkanı Mike McLusky’yi; Wiest, Kingstown Kadınlar Hapishanesinde öğretmenlik yapan McLusky ailesinin başı Miriam’ı; Chandler, hapishane sisteminin hem içinde hem de dışında bir iş bitirici olan, Mike’ın ağabeyi Mitch McLusky’yi; Taylor Handley, McClusky ailesinin en küçüğü, polis memuru Kyle McClusky’yi; Emma Laird, kendisine karşı kullanılana kadar cazibesini kendi yararına kullanan bir dansçı olan Iris’i canlandıracak.
Yapımcılığını MTV Entertainment Studios ve 101 Studios’un üstlendiği dizinin yönetici yapımcılığını Sheridan, Dillon, Renner, Antoine Fuqua, David C. Glasser, Ron Burkle, Bob Yari ve Michael Friedman üstleniyor.
yorumlar
Çift bölümle gelmiş.
Hatta ilk bölümün bazı sürümlerinde problem var. 2. bölümü koymuşlar, “previously” diye giriyorlar. “Proper” olana bakmak gerekiyor.
* Jeremy Renner ağırlıklı bir iş çıkmış. 10 gün sonra Hawkeye başlayacak, aynı haftada iki dizide görünmek biraz ilginç olabilir.
* İlk bölümde tartışmalı denebilecek bir hamle var. Devamını merak ettirici cinsten de denebilir aslında ama kiminin tepkisini de çeker herhalde. Geçen sezonun yeni dizilerinden birisi de yaptı bunun bir benzerini, aklıma o geldi.
* Dianne Wiest’in “Ben niye bunların yerine taş doğurmadım ki?” hallerine şimdilik bayıldığımı da eklemem lazım.
* 2. bölümün temposu ilk bölüme göre daha düşük gibiydi. İlk bölümün üstüne kurdular. Sistematik ırkçılık, yolsuzluk, eşitsizliğin olduğu, düzen ve adaletin olmadığı bir kasabada çarkları döndürenlere güya genel bir bakış. Detayına devamında giriverirler artık.
Ah be @aytackara, geçen sezonun yeni dizileri kısmını twitter da da uygulasaydın ya Şimdi hangisi diye bekliycem. Umarım bozulacağım birisi değildir.
Hem buradakini hem oradakini okumanı takdir etmekle birlikte bu söylemden olası bir spoilerı yiyebilecek numuneden birisinin çevremde olduğu gerçeğini düşünmemiştim ben. Karakter tasarrufu yapmak adına işime geldiydi.
Ok, sorry.
Yok be nolcek sıkıntı değil Teşekkür ederim, iyi bir takipçin olduğumu gösterdim @aytackara Muhtemelen ben de senin gibi düşünürdüm haklısın
Renner olmasa izlemezdim herhalde onun hatrına bi sezon sonunu görürüz gibi geliyor.
Dianne Wiest olsam alınırdım. Sen terapiyi de görmedin tabii.
O kadını sanırım sadece Life in Pieces da izlemiştim 1 sezon, biliyorum iyi oyuncu ama terapiyi izlesem fikrim değişir mi bilmiyorum ama onu da izleyeceğim istiyorum.
Hell or High Water’dan beri Taylor Sheridan’ın imzası olan işleri kaçırmamaya çalışıyorum ama Wind River sonrası pek takip edemedim.
Neyse ki previously hatasını görünce hemen kapadım spoiler yemedim. Konuyu hiç okumadan girdiğim için biraz şaşırdım tabii. Mayor yazınca politik drama/suç tarzı bir diziye giriyorum sanmıştım. Değişik bir suç ortamı var. Bu kadar hapishanenin yan yana olması da çok garip.
Bazı yerlerde de jargonu hiç takip edemedim. Özellikle şu mektup muhabbeti yordu, neyi yakaladıklarını 10 dakika sonra anlayabildim. Bölümün 2.yarısı daha güzel geçti.
Diziye zaten Jeremy Renner için başladım
Bu bölümü daha çok sevdim, daha hareketliydi. Bu ay Jeremy Renner’a doyacağız.
Mike neler yapacak merak ediyorum, aslında tüm bölümler gelseymiş de olurmuş. Bu Milo
O kadar olaydan sonra Mike ve Bunny’nin sondaki sohbeti de sürpriz oldu.
İlk 2 bölümü izledim. Yalnız 1.bölümü biraz araştırma yaparak buldum. Çoğu site fark etmemiş galiba 1 ve 2. bölümü aynı koymuşlar..
Neyse bana baya sağlam dizi hissi uyandırdı. 3. bölüm fragmanı izleyince her yerden tanıdık yüzler çıkıyor dedim. Prodüksiyon aşırı kaliteli. Konusu ise tam kavrayamadım biraz karışık geldi bana herhalde ilerleyen bölümlerde açıklanacak. Bazı sahneler çok iyi bazı sahne geçişlerini tam oturmadı. Bunu niye gösterdiler şimdi ? dediğim oldu.
Bütün hapishanelerin aynı yerde olması çok ilginç. Normal hayat ile Hapishane hayatı arasında değişik bir kontrol sistemi yapmışlar. Gerçekten ilgi çekici.. Oyunculuklar ise yerli yerinde.. Bozmazlarsa başarılı bir yapım izleyeceğimiz aşikar
1×03 üzerine:
Yuh yuh yani, öyle bir yozlaşmışlık var ki her türlü halt pazarlık haline gelmiş, hayretle izledim o sahneleri. Bunny
Anneyi canlandıran oyuncunun suratında sürekli karşısındakinden nefret eden bir tip var, alışamadım bir türlü. Bu arada şu ofise bir koruma tutun artık, her türlü adam geliyor.
Mike’ın suçlular ile arasındaki dinamiği seviyorum, Mike’ı tehdit edince ya da emir vermeye çalışınca sonunda neler olduğunu da görüyoruz. Bunların 3.bölümde yedikleri haltın sonuçlarını görmemiz eğlendirdi, kolay gelsin, herkesle ayrı ayrı uğraşın şimdi.
Dizi güzel gidiyor ama annenin Amerika’nın kirli tarihi derslerini dinlemeye niyetli de değilim, o kadar uzatmanın gereği yok. Sekreter kız daha da önemli bir karakter haline gelebilir gibime geliyor.
Littlefinger yine bir şeyler çeviriyor, bakalım Iris neler getirecek. Sondaki
Dizinin her yerinden tanıdık yüzler fışkırıyor yav En sevdiğim ikili ile kapattı 5.bölümü Bunny&Mike Yavaş yavaş dozu verdi bize her halde olayların kopmasını bekliyorum artık.. Son zamanlarda çıkan en ilgimi çeken ve severek izlediğim dizi.
Hem dizi hem de Mike’ın karakter çok hoşuma gidiyor, Jeremy Renner’a da yakışıyor.
Bu pizzacı mevzusu şimdi anlaşıldı,
Sezon sonunda dizideki ayı mı yoksa Iris mi daha fazla tehlike yaratacak merak ediyorum, ikisi de başa bela olacak gibi.
Bunny ve Mike’ın oturup hayat hakkında sohbet etmesi dizinin en sevdiğim kısımları.
1×06 üzerine:
Bu adam damgalamayı pek seviyor. Ayrıca bölümün son kısmı güzeldi.
Bütün bölüm
diye beklemekle geçti. Güldüm artık