USA Network’ün 2002-2007 yılları arasında yayınladığı The Dead Zone isimli dizinin tanıtımıyla karşınızdayız. Dizi, 6 sezon ve 13+19+12+12+11+13 olmak üzere toplam 80 bölümden oluşmakta.

Gizem, gerilim, suç draması ve polisiye türlerini harmanlayıp üzerine bilim kurgu sosu ekleyerek servis eden bir drama dizisi The Dead Zone.

Ünlü yazar Stephen King‘in 1979 yılında yayımlanan aynı isimli romanından uyarlanmış dizi. 1983 yılında gösterime giren aynı isimli bir film uyarlaması da mevcut söz konusu romanın.

6 sezon ve 80 bölümle TV’deki en uzun soluklu Stephen King uyarlaması olmayı başarmış dizi. Haven ise 5 sezon ve 78 bölümle bu diziyi zorlasa da geçememiş.

Dizi, UPN kanalı için bir deneme bölümü olarak ortaya çıkmış ilk olarak. UPN’den diziye onay çıkmayınca USA Network kapmış. Dizi, 6. sezon sonunda iptal edilince de SYFY kanalı tarafından kapılacağı yönünde dedikodular çıkmış ama bu birleşme gerçekleşememiş.

Dizinin çekimleri Kanada’da yapılmış. (İlk 5 sezonu Vancouver’da, son sezonu ise Montreal’de.)

İlk sezonunda 6.4 milyon izleyici sayısı ortalaması tutturan dizi, 4. sezonunda 3.4 milyon seviyelerine, 6. sezonunda ise 2.1 milyon seviyelerine gerilemiş. 6. sezonda iyice düşen reytingler, yapımcıların finansal endişelerini artırınca da aslında 7. sezon onayı alması beklenirken bir anda iptal edilivermiş.

Dizinin TV uyarlamasında imzası olan isimler Michael Piller (Star Trek: Deep Space Nine, Star Trek: Voyager, Wildfire) ve oğlu Shawn Piller. Bu ikiliye yapımcı koltuğunda Lloyd Segan, Robert Petrovicz, Michael Taylor ve Anthony Michael Hall gibi isimler eşlik etmişler.

Dizimizin merkez kahramanı, Johnny Smith isimli, otuzlu yaşlarının ortalarında bir adam. Bir ortaokulda Fen Bilgisi öğretmeni olarak çalışmaktaymış bundan 6 sene öncesinde Johnny. Kız arkadaşı, çocukluk arkadaşı, hayatının aşkı konumundaki Sarah da Johnny’nin okulunda müzik öğretmeni olarak çalışmaktaymış. Evlenme, birlikte bir aile kurma planları yapan aşık çiftimizin arasına trajik bir trafik kazası girmiş. Söz konusu trafik kazasının ardından komaya girmiş Johnny ve 6 yıl boyunca komada kalmış.

Sarah da bu süre zarfında evlenmiş ve kendisine bir aile kurmuş tabii. Sarah, evlendiği adam konumundaki Walt Bannerman ile Johnny’yi hastanede ziyaret etmeye gidip geldiği esnada tanışmış. Walt da o sıralarda bir yakınını ziyaret etmekteymiş hastanede. Git-gel ikilinin muhabbetleri gelişmiş ve bu durum Sarah’nın Johnny’nin uyanacağına dair umudunu yitirmiş olmasıyla birleşince de evlenip bir yuva kurmuşlar.

Walt, kasabanın şerifi bu arada. Çiftin bir de Johnny isimli bir oğulları var. Aslına bakarsak Sarah ve Johnny’nin oğlu küçük Johnny. Kazadan hemen öncesindeki birlikte oluşlarının bir meyvesiymiş.

Johnny, komadan uyanışının ardından hayatındaki 6 yıllık boşluğu sindirmeye çalışacak. Sevdiği kadın başkasıyla evlenmiş, varlığını yeni öğrendiği oğlu başka bir adamı babası bilmekte, annesi bu süreçte vefat etmiş, üvey babası annesinden aldığı paralarla kasabanın en zengin ve en güçlü adamı haline gelmiş… Ama tüm bunları gölgede bırakacak bir şey vuku buluyor Johhny’nin hayatında. O da yeni kazandığı bir yetenek. Aslına bakarsak çocuk yaşta kazandığı şimdi gün yüzüne çıkan bir yetenek.

9-10 yaşlarında bir sınıf gezisindeyken düşüp buza kafasını vurmuş Johnny. O olayın hemen ardından da bir sınıf arkadaşının dakikalar içerisinde başına gelecek olan bir kazayı görmüş. Bu yetisi sonrasında kaybolup gitmiş. Ta ki komadan uyandığı ana kadar. Johnny, komadan uyandıktan sonra insanlara ve nesnelere dokunarak geçmişte yaşanmış olaylara ve  çok yakın gelecekte vuku bulacak olaylara dair görüntüler görmeye başlıyor. Johnny’de gelişen bu 6. his, beyninin farklı şekilde çalışmaya başlamasını sağlıyor. İnsanlara, nesnelere dokunduğunda sadece görüntülerle de sınırlı kalmayabiliyor bu 6. his durumu. Düşünceler, hisler de tüm vücudunu sarar hale gelebiliyor ve çok yoğun trans anları yaşayabiliyor.

Johnny, komadan uyanıp elinde bastonuyla hayata adapte olma adına ilk adımlarını atmaya çalıştığı sıralarda kasabada genç kadınları hedef alan bir seri katil türemiş durumda. Johnny de bu hikayeden başlayarak şerif departmanıyla, yani doğal olarak Sarah’nın kocası Walt ile işbirliği halinde suç dünyasında bir aydınlatıcı fener etkisi oluşturmaya başlayacak.

*Johnny Smith karakterinde Reacher, The Goldbergs, Awkward ve Claude’s Crib gibi dizilerden anımsanabilecek Anthony Michael Hall‘u izliyoruz.

*Sarah karakterine 5ive Days to Midnight, Private Eyes, Star Trek: Deep Space Nine ve Catwalk gibi dizilerden anımsanabilecek Nicole de Boer hayat vermiş. Johnny’nin komada olduğu süreçte müzik öğretmenliğini bırakıp şarkıcı olmaya çalışmış Sarah ama başarılı olamamış bu alanda. Şimdilerde ara sıra yedek öğretmenlik yapmakta olan bir ev hanımına dönüşmüş durumda.

*Şerif Walt Bannerman karakterini Chris Bruno canlandırmış. Elbette Johnny’nin uyanıp hayatlarının orta yerine düşmüş olmasından bir rahatsızlık duymakta Walt ama soğukkanlı kalarak Sarah’nın gözünde bir hödüğe dönüşmemek için de bir iç mücadele vermekte.

*John L. Adams‘ı Johnny’nin hastanede tanışıp arkadaş olacağı fizyoterapisti Bruce Lewis rolüyle izliyoruz. Johnny’nin bu yeteneğinden büyük heyecan duymakta ve ona bu kapsamda elinden geldiğince yardımcı olmaya çalışmakta.

*M*A*S*H, North and South, Love & Money ve Two Guys, a Girl and a Pizza Place gibi dizilerden hatırlanabilecek David Ogden Stiers‘ı Eugene “Gene” Purdy  rolüyle izliyoruz. Johnny’nin üvey babası Purdy. Johnny komaya girmeden önce annesinin servetini tırtıklayan bir rahip konumundaymış. Şimdi ise kasabanın en güçlü ve en zengin adamına dönüşmüş durumda. Johnny’nin uyanmasından elbette rahatsız olacak ve iki yüzlü bir şekilde onu kendisine yakın tutup kontrolünden uzaklaşmamasını sağlamaya çalışacak.

*Kristen Dalton‘u yerel bir haber kuruluşunda çalışan, sık sık şerif departmanına uğrayıp haber kovalayan, Johnny’nin bu yeni yeteneği de dikkatinden kaçmayan, hırslı, çekici ve de duygusuz bir kadın olan Dana Bright rolüyle izleme fırsatı yakalıyoruz.

*Çocuk karakterimiz Johnny rolünde Spencer Achtymichuk karşımıza çıkmakta. Son sezonda rolü The Truth About the Harry Quebert Affair, X Company ve Being Human gibi dizilerden anımsanabilecek Connor Price devralmış.

*Şerif Yardımcısı Roscoe rolünde ise Bill Mondy karşımıza çıkıyor.

Tekrar eden rollerle dizide boy göstermiş isimler arasında Cara Buono, Sean Patrick Flanery, Sarah Wynter, Martin Donovan, Suleka Mathew, Laura Harris ve Jennifer Finnigan gibi isimler mevcut.

1-2 bölümlük konuk oyuncular arasında ise Dedee Pfeiffer, Karin Konoval, Jessica Amlee, Bryce Hodgson, Maxim Roy, Kevin Durand, Stephen Tobolowsky, Lauren Lee Smith, Greg Grunberg, Edward Asner, Lourdes Benedicto, Christopher Heyerdahl, Christopher Masterson, Lindsay Price, Michelle Harrison, Tracey Gold, Danny Masterson, Michael Cudlitz,  Chris Kramer, Sarah-Jane Redmond, Alicia Coppola, Anne Marie DeLuise, JR Bourne, Dustin Milligan, Erin Karpluk, Eric Johnson, Sarah Lind, Jane Lynch, Genevieve Buechner, Erica Cerra, Colin Cunningham, Aleks Paunovic, Grace Park, Anna Hopkins, Nicole Muñoz, Pascale Hutton, David Nykl, Alexander Calvert, Agam Darshi, Kirsten Zien ve Genevieve Padalecki gibi tanıdık simalar bulunmakta.

Şu ana kadar hiç adını bile duymadığım ve tesadüfen varlığını fark ettiğim dizinin ilk 2 bölümünü izledim ve şu an için yeterli buldum. 80 bölüm, uzun bir yolculuk. Bir noktada illaki sıkacaktır diye düşünüyorum ama en azından 1-1.5 sezon boyunca sıkmamasını umut ediyorum.