
Your Honor || Tanıtım
39 yorum necdetcem7 22 Aralık 2020 08:51

The Good Wife ve The Good Fight yaratıcıları Robert ve Michelle King, Showtime için yeni bir dizi hazırladı: Your Honor.
6 Aralık tarihinde başlayan dizinin şu ana kadar 3 bölümü yayınlandı. Bölüm süreleri 50-60 dakika aralığında değişmekte ve ilk sezonu 10 bölüm sürecek. Henüz devamı için bir haber yok. Dizi aynı zamanda İsrail orijinli bir diziden uyarlama. The Night Of dizisinin senaristi Peter Moffat‘ın yürütücüsü olduğu dizi New Orleans’ta çekildi.
Micheal Desiato (Bryan Cranston), güçlü bir yargıçtır. Eşini kaybetmiştir ve oğluyla tek başına yaşamaktadır. Yitirdiği insanın acısını yüreğinde hala daha hissetmeye devam ederken bir gün oğlunun talihsiz bir olaya karıştığını öğrenir. Adam‘ın (Hunter Doohan) yaptığı ölümcül bir hata onu o bölgenin en büyük suç patronu Jimmy Baxter‘ın (Michael Stuhlbarg) başını çektiği bir organize suç ailesine bulaştırır. O günden sonra Michael, oğlunu korumak adına ona yardım etmeye çalışır.
“Bir Baba Oğlunu Korumak İçin Ne Kadar İleriye Gider?”
Dizinin kadrosunda Sofia Black-D’Elia, Isiah Whitlock Jr., Tony Curran, Lilli Kay, Carmen Ejogo, Benjamin Flores Jr., Jock McKissic, Jimi Stanton, David Maldonado ve Hope Davis de yer almaktadır.
Your Honor, uzun zamandır merakla beklediğim bir diziydi. İlk 3 bölüm itibarıyla diziden memnun olduğumu söyleyebilirim. Bryan Cranston ve Hunter Doohan’ın güzel oynadıklarını düşünüyorum. Dizinin aslında bir yandan HBO dizisi gibi olduğunu düşünüyorum. Hikaye olarak biraz daha genişleyeceğini düşünüyorum. Şimdilik üç bölümüyle gelecek vaat eden bir dizi olduğunu söyleyebilirim. Böyle devam ederse kendisini bu yılın iyi dizileri arasına yazdıracaktır. Başrolü veya bu tarz dizi severlere tavsiye ederim.
İzleyecek olanlara iyi seyirler.
NOT: Daha önce dizi hakkında burada yorum yapılıyordu.
TANITIM FRAGMANI
yorumlar
zamanında ailesini kurtarmak için öğretmenlikten uyuşturucu mafyalığına girişen adamımız şimdi de yine ailesini kurtarmak için yargıçlıktan nerelere gidecek bakalım.
ilk bölümün temposu gayet iyiydi. cranston’ı özlemişim. umarım heyecanı düşürmeden devam ederler…
O bu değil de 3. bölüm çok pis yerde bitti.
Gelmişken şuradan alıp buraya kopyalayayım eski yorumumu:
İlk bölümü beğendim ben. Konuya bakmadan sadece Showtime, yapımcılar ve başrol üçlemesi yüzünden deneyeyim dedim. Hele başlarda epey gerildiğimi de söyleyebilirim.
aytackara’nın yazdığı CSI yorumuna da katılıyorum. Bindik bir alamete gidiyoruz kıyamete. Bakalım daha ne kadar çetrefilleşecek iş. Şişeceğim kesin. Hayırlısı…
İlk bölümden bu kadar gerildiğime göre 10. bölümde ne halde olurum emin değilim. Bu diziyi üst üste izlemem mümkün değil, ondan eminim.
5. bölümü 31 Aralık’ta internete verecekmiş Showtime.
Bölümü bugünden izledim. İyi yapmışım. Tempoyu bir tık hızlandırsak iyi olacak tabii.
* Çok güzel batıyorlar, takdir ediyorum. Adam’ın ismi hala deşifre olmuş değil ama Michael’ın sağlam bir açıklamaya ihtiyacı olduğu kesin. Böyle bir şeyi de nasıl kıvırırsın ki?
Bir de bankanın parayı vermediğine sevindim. Parayı vermeden halledebilse keşke.
* Bu mafya ailesi sıkıcı yalnız. Matem havasından mı bilmiyorum ama yer yer içimi bayıyorlar.
Ilk 3 bölüm ağır ilerledi. Ileri sarma gibi bir huyum hiç olmasa da kendimi zor tuttum. Sanirim bu aralar böyle bir tempo bana göre değil benden pas.
Benzer düşüncede olduğumdan ben de pas dedim.
Ben de geçen posketten sonra ilk 2 bölümü izledim. Beni pek germedi şimdilik, hatta Bryan Cranston’ın buradaki ve BB’deki karakterlerini ve çevrelerinde olanları kıyaslayarak eğlendiğim bile oldu. Yavaş yavaş devamına da bakacağım.
İlk bölüm yorumunu yazarken yine sadece birkaç kişinin izleyeceği bir dizi olacak galiba demiştim ama tam tersi oldu.
İlk bölümü sevmiştim ama 2.bölümü genel olarak daha fazla sevdim. İşler bir anda hiç beklemediğim bir yöne doğru gitti.
Carmen Ejogo güzel bir sürpiz oldu.
Bryan Cranston’ın niye bu rolü seçtiği belli, yakışmış. Dizinin içinde A Teacher dizisi de izliyoruz galiba.
The Night of sonrası Sophie Black-Delia’yı ilk izleyişim, dikkatimi çekti hemen. Vicdan meselesini anlayabiliyorum ama
Olan diğer çocuğa oluyor.
Hiçbir şey doğru gitmiyorken bir de Margo Martindale yine sinir bozucu bir karakterle çıktı geldi. Zaten gerilim yüksek
Geçen bölüm Kofi iyi bir seçim yaptı gider suçlu olmadığını anlatır belki yaşar diyordum çocuk ölmüş bile. Hayvan herif hiçbir şeyi dinlememiş belli ki, gitti çocuk.
Carmen Ejogo’nun 47 yaşında olduğunu fark edince biraz şaşırdım, dizide onun da olması iyi oldu. Bizimkinin mahkemedeki çocuklara tüyo verme sahnesi güzeldi, mahkemede biraz daha zaman geçiririz diyordum ama şimdilik olmadı.
Tempo bu bölümle biraz daha arttı ama haftalık izlemeye geri döndüğüm iyi oldu. Arka arkaya izlemesi zor olan dizilerden.
Beklentimin en yüksek olacağı sahne
Bu çocuk sezon sonunda ölecek, pek akıllı hareketler yapmıyor. Asıl babasının sonu ne olacak onu merak ediyorum.
Ee, daha daha sonra?
Carlo’yu koz olarak kullanması iyiydi de yahucum sen nasıl kurtaracaksın ki onu mahkemenin elinden? Orasına artık sonra bakarız. Bu durumda sıra yavaştan Maura Tierney’e de geliyor.
* Yalan üstüne kurulu olarak başlasa da güzel gidiyorlar en azından. Yalnız kız “Bana yalan söyleme,” dedikçe gülesim geliyor.
Yalnız, dizi ilerledikçe bende sürekli “mini olsun, tek sezonda kalsın, sezonlarca çekemem ben bunları böyle” hissi hasıl olmaya başladı. Çünkü baştan tek sezon sanıp izliyordum, ilerledikçe “lan devamı gelir mi acaba?” diye korkmaya başladım.
Futon, limited series diyor buna. Sabah baktım hatta. Onçün sezonu makul denebilecek bir sona ulaştıracaklarını düşünüyorum.
Ortalığı ayağa kaldırdığı söylenemez ama fazla gömülmüyor da. Sanki mini kalacak ama Showtime dizinin finaline göre onay verir belki. Adam yargıç nasılsa, gelecek sezon önüne gelen bir dava sebebiyle ortalık karışır vs.
Ben de işte o limited’a taktım kafayı. Mevzuyu sündürme kapasitesi her bölümde daha yükseliyor gibi geliyor bana. Neyse bakalım görüciz.
Umuyorum ilerleyen bölümlerde gerilim unsuru olarak sırtını tamamen buna yaslamıyordur.
O durumda oğlunu teslim etmesi adalet değil de infaz olurdu. Benzer gerilimi zannedemedim.
* Maura Tierney de bu bölümden çıktı. Farklı bir imaj olmuş.
*
Bu hafta bölüm yokmuş. Bekleşmeye devam.
S01E07
Bu dizinin ilk bölümünün ilk yarısı gereksiz sıkıcı geçmiş ama sonlarda gerilim artınca pek şikayet etmemiştim. Hatta ilk bölüm sonrası gelen olumlu tepkilere de şaşırmıştım. Herkes sevmedi belki ama Defending Jacob, The Outsider gibi dizilerin temposunu kesinlikle bu diziye tercih ederim. Onlar yavaşsa bu ne, izlediğim her bölümde diziden soğuyorum. Sadece yavaşlık da değil, dizideki olayların yarısını çıkartsak hiçbir şey değişmeyecek.
Bryan Cranston dışında gönül rahatlığıyla övebileceğim bir şey yok şu an. İsimlere bakıyorum Robert King, Michelle King, Peter Moffat nasıl böyle bir şey çıktı anlayamıyorum, 6. ve 7.bölüm yeter artık dedirtti.
* Bunu görünce güldüm. Müzikler benim de dikkatimi çekti bu arada.
*
Senin bir yargıç olarak çevirmediğin dalavere kalmasın, ama oğlun beraber olmaması gereken iki kızla görüştüğü için her şey batsın
”ay içim şişti, oğluna da sana da, yaktınız len milleti” deyip deyip izliyorum :))) ana karakterden bu kadar soğudum bir başka dizi izlemedim yeminlen
1 x 08
Böyle evlat düşman başına gelmesin temalı bölümümüz sona erdi, sonumuz hayrola…
Finali gelince 3 bölümü 1.5 saate düşürüp öyle bitiririm bunu, o da Cranston için.
Ya Vizontele Emin repliği gibi olacak ama “Şerefsizim benim aklıma gelmişti!”. Hatta ev muhabbetinde de “Bu dizinin tam Türk versiyonu olur, hakimi de Haluk Bilginer filan oynar” diye
Mafya babasına da çok rahat bulurlar birini.
BBC America The Watch’u, Epix de Bridge and Tunnel’ı yayınlayacak gibi duruyor.
1×09 üzerine:
Frannie’nin kazadan bahsederken öbür adamın aslında gerçeği öğrenmesi komikti
Kaldı 1. Ha gayret.
@aytackara bence onlar da “bitse de gitsek” oldu.
Mini diziye uygun denebilecek bir sonla kapatıp bitirdi. Böyle de kalır diye düşünüyorum. Hadi geçmiş olsun.
Ama en sondaki kısım o kadar saçma, o kadar komikti ki… Hadi birinizin aklına geldi bu, diğerleri niye destekledi ve bir de üstüne yazdı-çekti? Un-fucking-believable.
* O zaman dans?
Dermişim. Geçenlerdde bir ara engel olamaz da suçlu kararı çıkar mı diye düşündüm aslında ama böyle olacağı belliydi. Devamında ne olacaksa bundan sonra olacaktı zaten.
* Eğlenmemem lazımdı aslında ama acayip eğlendim bir ara.
Gerçeği öğrenen herkesin ufak çaplı bir yüz felci geçirmesi çok zevkliydi. Çoğu kişinin sündürme sonrası finalde öğrenmesini geçiyorum.
* Buna biraz güldüm.
* Buna kesinlikle gülmedim. Hatta çığlık atasım var.
#yazıklarolsun
İlahi adalet diye de bakamıyorum mevzuya. Kofi’nin katili dışarıya çıkmış oldu sonuçta vs. vs. Pöf.
İlk 2 bölümden sonra kalmıştım ben, devamına bakıp bitireyim mi yoksa pas mı geçeyim?
@ahmetoktay Yok, hem de hiç gerek yok.
Finali izledim. Kapadılar mevzuyu tamam. Kötü bir diziydi. Beğenmedim. Ortasında bıraksam hiç bişi kaybetmezmişim. Saatlerime yazık oldu. Meh…
Çok kaliteli bir diziydi, finali de hem gayet güzel hem de oldukça anlamlıydı. Tahminimden daha değişik ve iyi bitirdiler.
Eleştireceğim tek nokta, o jürinin oğlanı nasıl suçsuz bulduğu… Çocuğun serbest kalışı biraz daha iyi işlenebilirmiş.
Sonuç olarak çok güzel başladı, devam etti ve toparlayıp başarılı bir şekilde bitti. Yargı ve adalet kavramlarına bakış açısı ve insanı sorgulatışı anlamında son derece kaliteli bir dizi.
Teşekkürler @dkamoy
Finali gördüm açıkçası yer yer finalde olanları türk dizisi kıvamındaydı, biz yapsak meh işte türk dizisi falan deriz yani şaşırdım burada görmeyi beklemiyordum.
Genel olarak başından memnun kalktım gibi aslında ama beğenmeyeni de anlıyorum kesinlikle bu dizi başta dediğimiz hbo kıvamında olan kısımlarını sürdürdüğü için de biraz aydı baydı.
Neyse Bryan bey i daha fazla bir yerde görmek isterim.
@ahmetoktay, yani çok seviyorsan oyuncuları falan izle onun dışında çokta izlenmese olmaz diyeceğim bir yapım değil.
Uyarlama hakkını alan Limon Film‘miş. Bknz: Hakim
Showtime’ın şimdiye kadar ilk sezonu en çok izlenen dizisi olmuş.