2019 yılı başında IMDb Freedive ismiyle yayın hayatına başlayan ve çok geçmeden IMDb TV adını alan, bu yılın ilkbahar dönemi içerisinde ise Amazon Freevee ismiyle yayın yapmaya başlayan platformun yeni dizisi Sprung‘un tanıtımıyla karşınızdayız bugün.

19 Ağustos’ta çift bölümle başlayan komedi türündeki dizi, haftada 2 bölüm şeklinde yayınlanmaya devam edecek. 9 bölümden oluşacak olan sezonun sürece daha uzun son bölümü ise 16 Eylül’de izleyiciyle buluşacak. Dizinin ilk 2 bölümünün 37 ve 34 dakika uzunluğunda olduğunu da belirtelim.

My Name Is Earl, Raising Hope ve The Guest Book gibi dizilerinin yaratıcısı olarak tanıdığımız ve komedi tarzına fazlaca aşina olduğumuz Gregory Thomas Garcia, dizimizin yaratıcısı konumunda. Ona yazar masasında Wally Baram ve Aixsha Hiciano; yapımcı koltuğunda Jonathan Berry, Garret Dillahunt ve Michael Rotenberg gibi isimler eşlik etmişler. Garcia, dizinin yönetmenliğini de üstlenmiş ayrıca.

2020 senesindeyiz. Jack ve Rooster, 2 hücre arkadaşılar. Pandemi şiddetini artırınca cezaevindeki mahkumların bir kısmı salınıyor. Jack ve Rooster da bundan nasipleniyor. Jack, 26 sene önce girmiş hapse. Suçu ot satmak. Aldığı ceza ise 30 sene. Dış dünyadan bir hayli bihaber bir adam Jack. Rooster ise dondurma kamyonu çalmaktan girmiş hapse.

Jack karakterine Raising Hope, The Guest Book, Fear the Walking Dead, The Mindy Project, Hand of God ve The 4400 gibi çok sayıda diziden yakinen tanıdığımız Garret Dillahunt hayat veriyor.

Rooster karakterini Phillip Garcia canlandırıyor.

İkili hapisten çıktıktan sonra Rooster, kalacak bir yeri olmayan Jack’i annesiyle yaşadığı eve davet ediyor. Yanlarına bir de yine onlar gibi yeni salınmış Gloria isimli bir eski mahkumu alıyorlar. Gloria, üniversite mezunu, aklı başında sayılabilecek bir tip. Kadın ve erkek hapishanelerinin bitişik olduğu bir düzenekte Jack ve Gloria, bir şekilde iletişim kurmayı başarmışlar ve birbirlerini görmeden manitacılık oynamaya başlamışlar. Tahliyelerinin ardından Jack’in söylediği yalanlar ortaya çıkınca manitacılık oyunu rafa kalkıyor tabii.

Rooster, Jack ve Gloria, Rooster’ın annesi Barb’ın liderliğinde bir hırsızlık takımı oluşturuyorlar. Jack, gerçek bir suçlu olmadığını söyleyip ilk etapta bu oluşumun içerisinde yer almak istemese de devamında yelkenleri suya indiriyor. Barb’ın onca yıllık küçük çaplı hırsızlık tecrübeleri, Jack’in sahip olduğu, hapishanede muhabbet ettiği hırsızlardan aklında yer edinmiş olan iş bitirici hırsızlık tüyoları, Gloria’nın zekası ve Rooster’ın minik çaplı desteğiyle takımımız mesaiye başlıyor.

Gloria rolünde GLOW dizisinden anımsanabilecek Shakira Barrera‘yı izliyoruz.

Barb karakterinde Raising Hope ve The Real O’Neals dizilerinden tanıdığımız Martha Plimpton‘ı izleme fırsatı yakalıyoruz.

Cooper Barrett’s Guide to Surviving Life, Ground Floor, Glee ve Glory Daze gibi dizilerden hatırlanabilecek James Earl, takımımızın ilk hırsızlık hedefi Melvin karakterini canlandırıyor.

Clare Gillies, Melvin’in sevgilisi ve Rooster’ın unutamadığı eski sevgilisi olan Wiggles rolüyle karşımıza çıkıyor. Biraz saf bir kadın olan Wiggles, striptizcilik yapıyor.

Kate Walsh, Chris Bauer, David Wells, Susan Ruttan, ve Zach Strum, tekrar eden rollerle boy gösterecekler dizide. Steven Ogg, Mark Christopher Lawrence ve Timothy Stack ise tek bölümlük konuk oyuncu olarak karşımıza çıkacaklar.

Dizinin yayınlanan iki bölümünü izledim. Gregory Thomas Garcia’nın My Name Is Earl, Raising Hope ve The Guest Book dizilerinden alışkın olduğumuz oturmuş tarzı burada da ekrana yansımış durumda. Raising Hope sonrası Martha Plimpton-Garret Dillahunt ikilisini yeniden bir araya getiren bir iş olması da dizinin bir diğer artısı. Pandemi döneminden kendince absürt bir komedi çıkarmış olması da fena değil gibi. Yukarıdaki 3 diziyi izleyip sevmiş olan izleyici kitlesi için şans verilesi bir dizi olduğunu düşünüyorum kısacası Sprung’un.