The Deuce: Pornonun Altın Çağı || Tanıtım
40 yorum necdetcem7 09 Ekim 2017 08:39
HBO geçmişte ve günümüzde birçok efsane yapımı bizlere sunmuş ve sunmaya da devam eden bir kanal. Bu sonbaharda da bizleri efsaneleri arasına eklenebilecek bir yapımla daha tanıştırdı: The Deuce…
The Deuce’a şimdiden efsane dememin bir sebebi var: David Simon. The Wire, Treme, Show me a Hero, Generation Kill gibi efsane yapımları HBO’ya kazandırmış bir isimdir kendisi. Bu dizinin de mutfağında yer alıyor. Yanında da aynı zamanda onunla önceki işlerinde çalışmış olan George Pelecanos var. Dizinin başrolleri James Franco ve Maggie Gyllenhaal da yapımcı olarak yer alıyorlar. Hatta James Franco dizinin ilk sezonunda iki bölümünün yönetmenliğini de yaptı. (3. ve 7. bölüm)
Şu ana kadar ilk 5 bölümü yayınlandı, sezonu da 8 bölüm sürecek. 2. bölümün sonunda 2. sezon onayını almış bulunuyor. Dizinin ilk bölümü 84 dakika, diğer bölümleri de şimdilik 60 dakikadır.
Şimdi, isterseniz daha yakından tanıyalım.
KONU
1970 yılının New York’u ile tanışıyoruz. Amerika daha fazla kapitalistleşmeye başlamış; insanlar artık sadece tüketme ve çok para kazanma peşindedir. Bu sebeple de porno, uyuşturucu ve gayrimenkul sektörleri doğup büyümeye başlamıştır, bu sektörlere girenler köşeyi dönme yolunda önemli bir adım atmıştır. Biz de porno sektörünün altın çağına ve diğer sektörlerin de onunla beraber yükselişine tanık olacağız. Bu dönemde hayatını düzene sokmaya çalışan, yaşamak için uğraşan insanların hikayelerini izleyeceğiz.
KARAKTERLER VE OYUNCULAR
Vincent Martino / Frankie Martino (James Franco)
Vincent, barda barmenlik yaparak geçimini sağlayan birisidir. Daha sakin bir hayat sürüyordur. Eşiyle bir takım sorunları vardır ve şimdilik ayrı yaşıyorlardır. İkizi Frankie‘nin peşinde olan adamlar onun da peşine düşer ve bu yüzden başı biraz belaya girer. Fakat Vincent bunu bir fırsat olarak görür ve baronlarla iş birliği yaparak çok para kazanabileceğini keşfeder. İkizi Frankie‘nin de şehre gelmesiyle tehlikeli olsa da birlikte mafya baronuyla iş birliği yaparlar.
Frankie Vincent’a göre daha deli dolu bir tiptir ve bir sürü tehlikeli insana borçlandığı için zor durumda kalmıştır. Vincent’ın fikrini o da bir fırsat olarak görür. İkisi birlikte New York’un mafya baronu olma yolunda önemli bir adım atmışlardır.
Bu iki karakteri de Oscar ve Emmy adaylığı bulunan Altın Küre ödüllü ünlü oyuncu James Franco canlandırıyor.
Candy (Maggie Gyllenhaal)
Köşe başlarında çalışan fahişelerden birisidir. Fakat Candy diğer fahişelerden farklıdır. Kendi bedeninden sadece kendisinin para kazanabileceğini savunur ve kimseye bağlı çalışmaz. Önüne gelen teklifleri de reddeder. Kendisi aynı zamanda yükselişte olan porno sektörünü keşfeder ve orada da çalışmaya başlar.
Oscar ve Emmy adaylığı bulunana Altın Küre ödüllü Maggie Gyllenhaal‘u bir sürü sinema filminden ve The Honourable Woman dizisinden tanıyabiliriz. Ayrıca kendisi ünlü oyuncu Jake Gyllenhaal’un kardeşidir.
Abigail ”Abby” Parker (Margarita Levieva)
Abby üniversite öğrencisi ve kültürlü birisidir fakat ailesinin baskılarından usanmıştır. Kendisine yeni maceralar aramaktadır; bu sırada Vincent ile tanışır.
Oyuncuyu The Blacklist ve Allegiance dizilerinden hatırlayabilirsiniz.
Lori (Emily Meade)
Minnesotta’dan New York’a gelmiştir. Geldikten sonra C.C. ile tanışır ve onun himayesi altında fahişelik yapmaya başlar.
Oyuncuyu The Leftovers dizisinden hatırlayabilirsiniz.
C.C. (Gary Carr)
New York’ta muhabbet tellallığı yaparak zengin olmuştur. Yeni gelen genç kızları kandırarak himayesi altına alır.
Oyuncuyu Death in Paradise dizisinden hatırlayabilirsiniz.
Bobby Dwyer (Chris Bauer)
Vincent ve Frankie‘nin kayınbiraderidir. İnşaat ustalığı yapmaktadır. Vincent ve Frankie‘ye yeni işlerini kurmasında yardımcı olur.
Oyuncuyu The Wire, True Blood ve Survivor’s Remorse dizilerinden hatırlayabilirsiniz.
Chris Alston (Lawrence Gilliard Jr.)
NYPD devriye polislerinden birisi. Sokaklardaki yasa dışı olayların önüne geçmek istiyor.
Oyuncuyu The Walking Dead ve The Wire dizilerinden tanıyabilirsiniz.
Darlene (Dominique Fishback)
Köşe başında çalışan fahişelerden biri. Larry Brown‘a bağlı çalışıyor.
Oyuncuyu Show Me a Hero dizisinden hatırlayabilirsiniz.
Larry Brown (Gbenga Akinnagbe)
Köşe başında çalışan kadınların bazılarının muhabbet tellalı. Darlene ile o ilgileniyor.
Oyuncuyu The Wire, The Good Wife ve Graceland dizilerinden hatırlayabilirsiniz.
Paul Hendrickson (Chris Coy)
Vincent‘ın yanında çalışmaya başlar. Eşcinselliğini gizlemeye çalışsa da pek başarılı olamaz.
Oyuncuyu Banshee, Treme ve The Walking Dead dizilerinden hatırlayabilirsiniz.
Sandra Washington (Natalie Paul)
Seks endüstrisini araştırması için o çevreye gönderilen gazeteci.
Oyuncuyu Show Me a Hero dizisinden tanıyabilirsiniz.
Rudy Pipilo (Micheal Rispoli)
Seks, uyuşturucu ve gayrimenkul işleriyle uğraşan baronlardan biri. Vincent ve Frankie ile iş yapmaya başlıyor.
Oyuncuyu Feed the Beast, Magic City, The Sopranos ve Madoff dizilerinden hatırlayabilirsiniz.
- Dizide ayrıca tekrar eden rollerde Pernell Walker, Don Harvey, Method Man, Daniel Sauli, David Krumholtz, Anwan Glover ve Zoe Kazan gibi isimler yer alıyor.
TIRIVIRI BİLGİLER
- James Franco’nun canlandırdığı Vincent karakteri aslında gerçek hayatta yaşamış birisiymiş. Dizinin pilot bölümü çekilmeden önce vefat etmiş. Fakat bir gün hikayesini birisi anlatır diye evindeki kasetlere kayıtlar doldurmuş.
- Aynı zamanda Maggie Gyllenhaal’un canlandırdığı karakter de gerçek bir karaktere dayanıyormuş.
- Lawrence Gilliard Jr.’ın canlandırdığı karakter de o dönemlerde devriye gezen bir polisten ilham alınmış.
- Dizinin ismi, gerçek hayatta o çevrede Forty-Deuce isimli bir porno film satan mekandan ilham alınarak konulmuş.
- Maggie Gyllenhaal rolüne hazırlanmak için porno yıldızı Annie Sprinkle ile görüşmüş. Ayrıca Tina Russell’ın Porno Star isimli kitabını okumuş.
- Gbenga Akinnagbe, Chris Bauer, Anwan Glover, Method Man, Michael Kostroff, ve Lawrence Gilliard Jr., aynı zamanda The Wire dizisinde rol almış oyuncular.
- Abby isimli 20 yaşında bir üniversiteli genci canlandıran Margarita Levieva, gerçek hayatta 36 yaşında. Aynı zamanda Margarita Levieva da New York Üniversitesi’nde okumuştur.
- Emily Meade daha önce James Franco’nun kardeşi Dave Franco ile Nerve adlı filmde rol almıştır.
SON SÖZ
Bu diziyi öncesinde başrol ikilisini çok sevdiğimden merakla bekliyordum fakat dizi başlamadan önce The Wire dizisini izleyip bitirince David Simon için de beklemeye başladım. Adamın tarzını bildiğimden dolayı da dizi ile kolay bir şekilde kaynaştım. İnsanların değinmediği, bazen söylemekten korktuğu şeyleri cesurca televizyonda gözümüze sokan birisi David Simon. İlk dört bölüm itibarıyla beklediğimi de aldığımı söyleyebilirim. Bu diziyi kısa bir cümleyle özetlemem gerekirse ”Bu dizide yalan yok, her şey gerçek!” demem yeterli olacaktır. Oyuncular zaten şahane. Herkes işini yapıyor. Arka ekip de harika. Dizinin tek eksi yanı dönem dizilerinde ve çoğu HBO dizilerinde olduğu gibi 60 dakikalık sürede yavaş akması. Bu bazı kesimi rahatsız edebilir ama bana şimdilik batmadı uzun süreleri, yavaş akması.
David Simon dizilerini seviyorsanız bu diziyi zaten tanıtımı okumadan önce izlemiş olmanız lazım. Tanımıyorsanız da konusu ilginizi çekiyorsa bir deneyin derim.
İzleyecek olanlara iyi seyirler.
yorumlar
Tanıtımı olmaması şaşırtmıştı beni, eline emeğine sağlık.
Gayet güzel dizi ama tabi konu olarak herkese hitap etmeyebilir.
Franco abimiz akıyor rolde.
Tanıtım güzel olmuş eline sağlık öncelikle. Bütün bölümleri izlemiş biri olarak herkese hitap etmediğinden bu efsane dizinin maalesef sonunun vinyl gibi olacağından şüphelenmekteyim. Sezon sonunda iptal olma riski bana kalırsa var 2. sezon onayına güvenmiyorum. Reyting durumu çok iyi değil bildiğim kadarıyla umuyorum 2.sezon olur
Daha önce şurada yazdıklarımı yapıştırayım:
Mevzuya girmek için bu kadar oyalanan diziler beni yoruyor artık. Çift bölüm uzunluğundaki ilk bölümde anlattığını, tanıttığını, verdiği duyguyu getirsinler ben 44 dakikaya sığdırırım.
Hoşgeldin Vinyl dedim izlerken. Yine belgesele bağlamış HBO.
The Wire’ı 2-3 bölüm izleyip kızağa çekmiş biri olarak bunda mevzu porno olmasa herhalde yarısında ipini çekerdim.
3. (benim açımdan 4.) bölümün sonunda bunu da bıraktım. Güzel konu, güzel karakterler, iyi oyunculuklar. Ama bu anlatım açmıyor beni. Wire’da da böyle olmuştu. Herhalde onu o kızaktan hiç indirmemeliyim.
S01E01
Beklediğim üzere çok güzel bir dizi olmuş. 1 saat 24 dakikalık bölüm keyifle izletti kendini hiç sıkmadan. Kıyafetler, çekimler falan iyi para harcandığı belli. James Franco, Maggie Gyllenhaal ve Margarita Levieva’yı bünyesinde barındıran kadro zaten şahane. Franco her zamanki gibi ekrana kilitliyor insanı. Levieva sonunda doğru diziyi bulmuş kendisi için çok şükür. Yalnız 20 yaşındaki bir karakteri oynatmaları akıl karı değil ama neyse! Emily Meade, Amber Skye Noyes, Jamie Neumann, Gary Carr ve Don Harvey de çok yerinde oyuncu tercihleri gibi duruyor.
Daha asıl konuya bile girmediler ama nur topu gibi yeni bir dizimiz doğdu gibi, aman nazar değmesin!
Bölüm için puanım: 9.0
S01E02
2. bölüm de gayet başarılıydı maşallah, nazar değmez inşallah!
Sektöre, doğal olarak da ana konuya hafiften giriş yaptık bu bölüm. Karakterleri izlemek de ayrı ayrı keyif verdi ve hiçbir sahnesi sıkmadı yine.
Film çekimindeki ek şarjör taktiği komikti.
Dizideki bence tek sıkıntı James Franco’ya canlandırmak üzere 2 karakter verilmiş olması. Erkek kardeşi onun canlandırmasına gerek yokmuş bence. Bir erkek kardeşe bile gerek yok ya hadi neyse. İki Franco arasında tip olarak da karakteristik olarak da bariz farklar yok. Bu da bu erkek kardeş olayını başarısızlığa iten en büyük faktör bence.
S01E03
İlk 2 bölümde hiç sıkıldığım sahne olmamıştı ama bu bölüm vardı dürüst olmak gerekirse küçük küçük sahneler. Bu açıdan ilk 2 bölümün altında kaldı bana göre ama yine güzeldi tabi. 58 dakika içinde toplasan 8 dakika eder tabi bu sıkıcı bulduğum sahneler. Gerisi 50 güzel dakika. Bu da gayet iyi bir oran bence.
David Krumholtz her geçen gün daha da fazla kilo alıyor. Görmeyeli iyice şişmiş. Patlayacak kendine dikkat etmeye başlamazsa yakında.
S01E04
Tam yaklaşmışken asıl konudan uzaklaştığımız bir bölüm oldu. Candy üzerine fazla yüklendik bu bölüm sanki ama izletti kendini, tükenmişliği iyi yansıttı. Açılış sahnesi de kapanış sahnesi de suratta bir tebessüm ile bitti onun sayesinde.
*Vince her tarafa para savurmaya başladı, bu yolun sonu karanlık.
*İçim acıyor şu Ashley’nin pezevenginden gördüğü muameleye.
*Sandra’nın polisten telefon numarasını iş için istediği barizdi. Randevu sanmış garibim.
*Candy’nin yeni tanıştığı adam da ne yüzsüz çıktı öyle yahu! Bir insan ısrarla 100 kere arar mı yeni tanıştığı, hatta tam olarak tanışmadığı birini.
S01E05
Güzeldi.
*Candy’nin başına elbet böyle bir olay gelecekti. Geldiği de iyi oldu artık bir zahmet. Bu işi bırakıp asıl sektöre giriş yapma kararı aldı kesin olarak böylece. Rodney’nin sıkıştırdığı dakikalarda pes etmemesi de takdire şayandı.
*Candy’nin manitasından taksi parası aldığı sahne bizim Türk filmlerinde geçse 5 dakika onun gurur dramasını yapar, sinirlendirir ya da ağlatırlardı. Normal bir şeymiş gibi geçmeleri hoşuma gitti.
*Chris’in Sandra’ya olan yardımları tek yönde devam ettikçe bir süre sonra elbet bir patlama anı yaşayacaktır bizimki.
*Böyle bir diziye soktukları gey barmen tiplemesinden hiç haz etmiyorum. Tam bir ortam öldüren yeminle.
*Ve Frankie genelev sektörüne giriyor. Porno sektörüne girmesi 2. sezonu bulacak belli ki bu gidişle.
@necdetcem7 Bu arada “pezevenk” kelimesini kullanmanda bi sakınca olmazdı bence.
@dkamoy Çok çabaladım kullanmamak için Ben kadın taciri ni kullanacaktım aslında @okakacukaka muhabbet tellalı olsun dedi benim de ilgimi çekince öyle kullanayım dedim.
Ben de taşıyorum şuradaki yorumları.
S01E01
The Wire dizisinin yapımcısından geldiğini bilmiyordum, bilseydim 3 bölüm beklemezdim bile. Çok beğendim diziyi.
Franco bayağı karizmatik, ayrıca favori oyuncularımdan Maggie Gyllenhaal da var daha ne olsun. Zoe Kazan’ın da kadroda olduğunu bilmiyordum onu görünce de güzel bir sürpriz oldu İlk bölüm uzun olmasına rağmen hiç sıkılmadım sinema tadında geçti. 70’lerin atmosferini güzel yansıtmışlar
S01E02
Dizinin böyle yavaş yavaş ilerlemesine bayılıyorum. Sokakta,polis merkezinde geçen sahneler ara ara Wire sahnelerini hatırlatıyor. Direkt ana konuya geçmek yerine sokak hayatını derinlemesine işlemelerini beğendim. Yalnız Franco ve Maggie’nin yolları biraz daha çabuk kesişse fena olmaz, aralarındaki kimya güzel
Dizi olmuş.
Güzel bölümdü. Ana konunun nasıl ilerleyeceği de belli oldu bu bölüm. İlerleyen bölümlerde
5. ve 6. bölümlerde ilk iki bölümündeki ivmeyi yakaladı, keyifle seyrediyorum. Tam dağılacakken güzel toparladı beni.
Güzel bölümdü. Hızı da hiç sıkıntı değil keyifli ilerliyor dizi. Polis merkezinde ne zaman toplu konuşma olsa The Wire sahneleri aklıma geliyor, güzel detaylar bunlar.
Chris Bauer çok iyi olmuş kadroda.
S01E07
Sezon finali öncesi çok güzel bölüm olmuş, bölüm sonuna bayıldım Slim Charles ortaya çıktı bir anda. Haftaya nasıl olacak çok merak ediyorum.
Çok güzel bir bölümdü yine. 2-3 bölümlük malzemeyi tek bölümde kullanmışlar. Rudy’nin ve Paul gereksizinin sahneleri hariç hiç boş sahnesi yoktu, dolu doluydu.
*Ashley-Frankie sahneleri de güzeldi. Biraz daha devam etselerdi keşke bu ikiliye.
*Abby’nin Darlene’den sonra Ashley’ye de yeni bir başlangıç yapması için para vermesi akıllanmadığının göstergesi. Ama Ashley, Darlene gibi kazık atmayacak ve cidden yeni bir başlangıç yapacak bana göre.
*Abby demişken; cidden niye ailesine bu kadar gıcık bu kız?
*Üç pezonun yeni sistemde kendilerini boşlukta hissetmeleri üzerine yaptıkları muhabbet eğlenceliydi. Sezon finalinde bu konunun devamı gelir herhalde.
*Candy’nin sanat yönetmenliği turları da verimli geçti. Lori’ye yön verişlerini izlemesi keyifliydi.
*Lori demişken; filminin sergilenmesinden duyduğu gurur sahnesi de gayet hoştu.
*Chris’in Sandra’yı sonunda yatağa atabilmesi ve yozlaşmayı değiştirmek niyetinde olan yeni amir ile olan sahnesi de güzel ayrıntılardı bölümle ilgili.
*Bernice’ten tam randımanlı bir fahişe olmayacağı belliydi cidden aslında.
*Bobby’nin çalışan kayırışı da hoşuma gitti her ne kadar icraatta bulunmadan para saçıyor olsa da. Danielle Burgess oldukça cooldu bu arada.
*Hırsız ikilinin sonunda yakalanması da iyi oldu. Baya gıcık oluyordum bunlara.
*Restorancı siyahi adamın patlama anı yaşayıp pezoyu öldürdüğü an da gayet şıktı. Ama neye ve kime güvendi de böyle bir delilik yaptı anlayamadım açıkçası. Kimi aradı ki telefonda?
Cidden dolu dolu bir bölümdü be! Darısı sezon finalinin başına.
1 x 08 / Sezon Finali üzerine:
Çok sezon finali havası olmayan bir bölümdü. Uzun sürelerinden dolayı arada dağıtması dışında memnunum diziden. 2. sezona bazı şeyler daha fazla rayına oturur diye umut ediyorum. Senenin enlerine koymam ama diziyi, öyle bir beklentiniz olmasın.
2. sezonda görüşmek üzere.
S01E08 Sezon Finali
Aslında tam bir sezon finali havasıydı bu dizi için. Bu bölümden diğer bölümlere oranla daha çok memnum kalktım. 2. Sezon daha çok suç ve polisiye tarafına odaklanacak gibi gözüktü bu bölüm bana. Biraz daha mafya olaylarına girse çok mükemmel olacak dizi hep bir havada kalıyor o yanı bu bölümde kısadan vardı. Ellerinde o kadar büyük malzeme var ki istediği yerlere götürebilirler konuyu. Yalnız Rudy Pipilo sahnelerinde durmadan bir Sopranos etkisi hissediyorum şu adamın sahnelerini uzatsınlar ikinci sezonda daha ön plana çıkartsınlar mafya olaylarınada daha çok el atsınlar ondan sonra kendisini efsaneler arasında saydırabilir..
S01E08 (Sezon Finali)
Gayet güzel bir bölüm olmuş yine. Bir dizi 60-70 dakikalık bölümler yayınlayacak ve hiç sıkmayacak? Kolay şeyler değil bunlar. Bu bölüm 70 dakikalık uzunluğuna rağmen keyifle izletti yine kendini. Çok güzel bir sezonu geride bıraktık gerçekten. 8 bölüm yetmedi, bir 8 bölüm daha olsun isterdim valla. Elinde büyük bir oyun alanı var dizinin. Bu sezonki yolda, bu kalitede akmaya devam etsin 2. sezonda da. 2017’nin en başarılı işlerinden biri oldu kesinlikle. Emeği geçen herkesin eline, emeğine sağlık.
James Franco ikinci sezonda yer alacakmış.
Zaman atlaması ile başlamışlar sezona. Bölüm bitiminde konuşan yönetmenin dediğine göre 5-6 yıllık bir zaman atlaması.
Tipsel değişimler bazında ise James Franco’nun saçlarını kestirmesi ve karakterlerden birini perukla oynaması iyi olmuş. 2 karakteri de hala tekdüze oynamaya devam ettiği düşünüldüğünde en azından tipsel olarak bir fark var ikizler arasında artık. Buna da şükür.
Margarita Levieva’nın yeni saçları bok gibi olmuş. Bardaki gey çalışan bıyık bırakmış ve garip durmuş. David Krumholtz’u verdiği kilolardan ötürü kutluyorum. Tığ gibi kalmış resmen. Birkaç da yeni sima katılmış elbette. Ama ilk sezonla kıyaslandığında vasat sayılabilecek bir başlangıç yapmış bana göre. Açılır herhalde ilerleyen bölümlerde.
S02E01
Vasat yorumunu görünce bölümden korkuyordum biraz ama bence kabul edilebilir bir bölümle başlamış. İlk sezonunda tek farkı bence zaman diliminin ileriye atması olmuş. Dönem yine iyi yansıtılmış,yeni simalarda hoşuma gitti. Rudy Pipilo’yu bölümde göremeyeceğimi sandım ama görmek güzeldi. Şu adamın sahnelerini daha çok arttırmalarını diliyorum. Tam bölümden yorulmuşken iyi geldi. Yalnız dizi tamamen The Wire temposunda gidiyor bence. Zaman zaman izlettirmeyi zorladığından bölüm kötü gözükebiliyor. Ayrıca bu sezonun opening’i daha çok hoşuma gitti
2 x 01 üzerine:
Fena bir başlangıç olmamış, bu seviyelerde gider herhalde. 7 yıllık bi atlama olmuş, 1970 de başlamıştı.
S02E01
Güzel açılış yaptılar, ilk sahne de güzeldi. İlk sahnedeki kısımlara gelmemiz 3. ya da 4.sezonu bulur diyordum o yüzden iyi olmuş zaman atlaması.
Geçen sezon sadece bir kez Vincent – Candy sahnesi izlemiştik, daha da artması iyi oldu. Sadece jenerik şarkısının değişmesini sevmedim, eski şarkıyı seviyordum ben. Ayrıca izlediğim versiyonda inside of episode kısmı vardı her bölümde olsa keşke.
Bu bölüm daha güzel aktı ilk bölüme göre. Son sahne şaşırttı
S02E02
Geçen bölüm ilk bölümdür, tesadüftür diyerek yorum yapasım gelmemişti bu konuda ama yeni jenerik şarkısını sevdim ve bu nedenle elim jeneriği atlamaya gitmiyor kesinlikle.
Açılış sahnesi güzeldi. Finalinde de güldürdü. Kapanış sahnesi ise şaşırttı. Bunu görmeyi hiç beklemiyordum cidden.
Bu bölüm Lori’nin sahneleri baya keyifli geçti. Vincent’ın Abby ile beraber çıktığı geçmişi yad etme yolculuğu da keyifliydi. Larry de bölümün iyilerindendi. Chris iyice gereksizleşti bu sezon dizide. Dış kapının mandalı gibi duruyor. Paul’den de çok sıkıldım. Candy’nin ve Abby’nin hallerini de sinir bozucu buluyorum biraz. Shay’e daha fazla sahne yazılsın istiyorum. Ve Alysia Reiner’ın kadroya dahil olmasına sevindim.
2 x 05 üzerine:
Sezonun şimdiye kadar ki en sevdiğim bölümü olabilir, iyiydi.
S02E06
Geçen haftaki gibi bu bölümde güzeldi. Candy’nin film çekimleri falan derken eğlenceli geçti. Sezonda en zevk aldığım bölüm oldu benim.
Sanırım bu sezonun en beğendiğim bölümü bu oldu.
*Pezolara iş öğretmeye kalkıyor, Vincent’ın hatunu düdüklüyor… Şu Dave’deki cesarete bak sen ya!
*Bu arada sayın Vincent Bey, bu sezon 50 kere terk etmiş olmalıydın şu Abby uyuzunu ya! Nasıl bir tipsin oğlum sen?
*Bu C.C.’nin ölmediği bir sezon finali benim için çoook büyük bir hayal kırıklığı olacak. 2 sezondur kendinden tiksindirttiği yeter karakterin yahu! Defterini dürelim artık bir zahmet!
*İkiyüzlülük yapma Bobby! Sen yapınca bir şey yok da oğlan yapınca mı var?
*İyi halt ettin Shay!
8’i daha izlemedim ama bu sezon 9 bölüm değil miydi? Ben mi yanlış biliyorum.
imdb’de 9 gözüküyor ama
Ek: tvseriesfinale sitesinde de reyting yerinde de 9 gözüküyor.
Sanırım bu sezonun en güzel bölümü bu oldu. Bölümün en iyisi Candy idi diyebilirim. Lori’nin psikolojisi de iyi yansıtılmış.
Hazır kendi yoluna gitmişken final sezonunda dönmesine gerek yok artık bence onun. Final sezonu demişken James Franco’nun final sezonundan mahrum bırakılmasını da istemem dış güçlerce.
Genel bir sezon değerlendirmesi yapacak olursam;
İlk sezonuyla yılın en iyi işlerinden biri olan dizi bu sezon biraz yolundan saptı ve haliyle vasatlaştı bana göre. Elbette hala izlenir durumda ama o ilk sezonun da epey altında.
Chris karakterinin bu sezon kadroda kalmasının bir esprisi yoktu mesela. Ya da Luke Kirby’nin o karakterle kadroya dahil olup vakit çalmasının. Abby ve Dorothy de çekilmez durumdaydılar bu sezon. Ve yanlarındaki Dave embesili elbette. Paul denen lalenin sahnelerini full atladım zaten bu sezon. Vincent karakteri ilk sezona kıyasla büyük ivme kaybetti. Frankie desen ne yaptığı belirsizdi ama izletti elbette yine kendini. Candy’nin idealist tavırları da baydı bir saatten sonra. Larry, Lori, Bobby, Shay, Irene ve C.C. falan taşıdı bu sezonu.
3. sezonun final sezonu olacak olmasından mutluyum.
2 x 09 (Sezon Finali) üzerine:
Fena bir sezon finali değildi. Sezonu çok beğenmedim, çoğu yerinde koptum. 3. sezona belki bakarım, belki bakmam.
David Krumholtz, Daniel Sauli, Sepidah Moafi & Olivia Luccardi, 3. sezon için kadrolu olmuş.
Season 3 Official Trailer
Poster
S03E01
Yine okkalı bir zaman atlaması yapmışlar. 1985 yılına ulaştık şaka maka. 1970 yılında açmıştık galiba ilk sezonu. O ilk sezonla pek alakası kalmadı artık dizinin. İzleniyor bir şekilde ama o eski tadı yok.
çok şaşırtmadı beni ama az da olsa üzüldüm. Sadece ben biraz daha erken bekliyordum bu olayı.
Herkesin ilgisini çekebileceği bir sezon belki olmayabilir zaten hatta daha iyi olma potansiyeli oldu her zaman bu dizinin. İlk sezonundan beri bu düşünce içerisindeydim ama diğer sezonlar kadar da beğendiğim şekilde devam ediyor benim açımdan. Anlatmak istediğini çok abartmadan yavaştan yavaştan anlatıp gidiyor. Yani diğer sezonlarından çok abartılacak bir farkı ve şu sezonu daha mükemmeldi denebilecek bir tarafı olmadığını düşünüyorum. Sezonu beğenmeyen kişiler ya ne beklediğini bilemedi bu diziden ki ben beklediğimi buluyorum bu sezondan ya da zamanla ilgisini kaybetmeye başladığından ve son sezon olduğundan sonunu göreyim diye zorlayarak başına oturduğunu düşünmekteyim.
S03E05
Sezonun en güzel bölümüydü diyebilirim. İlk güzel bölümüydü hatta.
-Açılış sahnesi güzel olmuş. ‘Daha iyisi şamda kayısı’ dedirten bir veda oldu dizinin formsuzluğunu da hesaba kattığımızda. Bazılarına sade gelebilir belki ama benim için idealdi.
-Abby, bu sezon hiiiiiiiiiiç çekilmiyor. Zenci polis zaten sırf vakit israfı. Candy formsuz, Vincent formsuz … İyi ki Lori var cidden.
-Lori demişken; tatlım n’apıyon sen be ya? Öyle bir şeyden iyi bir şey çıkmayacağını tahmin edemeyecek kadar saf da değilsin aslında ama …
*
*Candy, garson kadını inceledi, inceledi … Sonrasında muhabbetini de yaptı. Garson fantezisi üzerine bir film çekecek derken kalkmış kendi hayatını anlatıyor bize.
*Vincent, hatun senin de dediğin üzere yıllardır seninle değil zaten ruhen. Şimdilerde bedenen de seninle değil. Niye ‘Gitme!’ diyorsun şuna hala birader sen? Sal, nereye gidiyorsa biptirsin gitsin ya!
*Emily Meade’nin herhangi bir yerden adaylık bile almadan şu dizinin bitiyor oluşu onun adına üzülmemi sağlıyor cidden. Bu bölüm yine öne çıkan bir performans ortaya koydu bence.
S03E08 (FİNAL)
Büyük oranda atlaya atlaya izlediğim bir final bölümü oldu. Derken bitime 12 dakika kala 2019’da bulduk kendimizi. Oradan sonrasını izlemesi çok ama çok keyifliydi işte. Cidden güzel bir veda olmuş o son 10-12 dakikalık kısım.
İlk sezonunu bayıla bayıla izlemiştim bu dizinin. 2. sezonunda ciddi bir düşüş yaşadı. 3. sezonunda ise dip yaptı. Yine de totale vurduğumda varlığından memnun olduğum bir dizi oldu diyebilirim herhalde. Daha fazla uzamamış olmasından memnunum elbette.
3 x 08 / Final üzerine:
Güzel bir final olmuş. Yani bu sezon son olmasaydı izlemezdim muhtemelen, dizi hiçbir zaman ilk sezondaki kadar iyi olamadı. David Simon The Wire daki kadar etkileyemedi beni bu diziyle, kendisini sever, sayarım ama hala daha.
Çok sevdiğim Maggie Gyllenhaal ı izlediğim için mutluyum.
Bi ara Treme e de bakacağım.