Star Media yapım şirketine ait Rusya yapımı 2 mini diziyi tanıtacağım bu yazıda.

Minus One (Minus Odin), bilim kurgu ve ilişki draması ögelerini harmanlayan bir komedi drama dizisi. 45’er dakikalık 4 bölümden oluşuyor. Anna Anosova, dizinin yaratıcısı konumunda. Ona yazar masasında Olga Zhabina eşlik etmiş. Filipp Brusnikin ve Vladislav Ryashin ise 2014 yılı yapımı dizinin yapımcılığını üstlenmişler.

Dizinin hikayesi Lena ve Vasia isimli bir çifti merkezine alıyor. İki yabancıyken bir asansörde mahsur kalmalarıyla başlayan ilişkileri evlilikle taçlanıyor. Sonrasında iki çocukları oluyor. Vasia, fotoğrafçılık yapıyor. Lena ise ev hanımı. Birbirlerini sevseler de çocuklar ve hayatın getirdiği ekonomik zorluklar derken evlilikleri ilk zamanlardaki kadar mutluluk içermemeye başlıyor. Çift taraflı kıskançlıkla patlak veren bir kavganın ardından da Vasia bir hışımla evi terk ediyor. Hikayedeki bilim kurgu sosu da tam burada devreye giriyor. O gece çiftimiz iki paralel evrene dağılıyorlar. Birbirlerine sahip olmadıkları iki evren. Lena’nın evreninde Vasia o gece eve dönmemiş oluyor. Vasia’nın evreninde ise Vasia eve döndüğünde Lena’yı evde bulamıyor.

Dizi böyle bir ortamda “Ya olmasaydı?” sorusu üzerinden ilerliyor. “Tek başıma çocuklara bakabilir miyim?”, “O olmasaydı başkasıyla daha mutlu olabilir miydim?” gibi düşüncelere girecek karakterlerimiz. Lena ve Vasia’nın o gece birbirleriyle televizyon vasıtasıyla iletişim kurduklarını ve paralel evren durumunun farkında olduklarını da ekleyelim.

Lena karakterine Tatyana Kazyuchits hayat veriyor. Vasia karakterini ise Ivan Stebunov canlandırıyor. Artyom Grigorev, Lena’nın parkta tanıştığı kibar ve yardımsever bir adam rolüyle karşımıza çıkıyor. Olga Dibtseva‘yı ise çiftin güzeller güzeli alt komşuları Inna karakteriyle izliyoruz. Bir de Vasia’nın kız kardeşi Stasia var hikayemizin içerisinde.

Bu da dizinin kısa fragmanı:


Distorting Mirror of the Soul (Krivoe Zerkalo Dushi), drama türünde bir dizi. 45-47 dakika aralığındaki 4 bölümden oluşuyor. 2014 yılı yapımı dizinin hikayesi, trajedi ve romantizmi harmanlıyor. Dizinin senaryosunu Anna Olkhovskaya kaleme almış. Yönetmenliğini Maksim Mekheda üstlenmiş. Ona yapımcı koltuğunda Vladislav Ryashin ve Larisa Zhuravskaya gibi isimler eşlik etmişler.

Dizi, Olya Terenteva isimli genç bir kadını merkezine alıyor. Olya, herkesin parmakla gösterdiği örnek bir genç. İyi kalpli, yardımsever ve sevecen bir üniversite öğrencisi. Hafiften alkolik ve maddiyata önem veren bir baba; silik bir anne; kumarbaz, duygusuz ve üçkağıtçı bir ağabey; kıskanç, kötü kalpli ve yalancı bir ablayı içeren beş para etmez bir ailesi var. Ona gerçek manada değer veren tek yakını ise sık sık ziyaret ettiği anneannesidir.

Kumarbaz ağabeyi ve kıskanç ablası, ortak çıkarları doğrultusunda Olya’ya öyle bir oyun oynarlar ki Olya’nın hayatı bir anda değişir. Bu oyun, insanın bırak ailesine düşmanına bile yapmayacağı bir oyundur ama söz konusu ikili hiç rahatsızlık duymazlar yaptıkları bu kötülükten ötürü. Olya’nın çok kötü bir olayla başlayan hikayesi başka kötü olaylarla da birleşerek kaderin çileli yollarında akmaya devam edecek bundan sonraki süreçte. Bakalım Olya için hayat bir gün yeniden tozpembe bir hale gelebilecek mi? İzleyip göreceğiz.

Olya karakterine Return to Yourself dizisinden hatırlanabilecek Tetyana Lyalina hayat veriyor. Ilya Noskov‘u Olya ile hayatı bir saunada kesişen Vadim isimli karizmatik bir iş adamı rolünde izliyoruz. Anna Kazyuchits, Vadim’in bir iş evliliği yapmak üzere olduğu ama hiç sevmediği, kötü kalpli, şımarık ve sadakatsiz sevgilisi Ksenia rolüyle karşımıza çıkıyor. Yury Belyayev, Vadim’in birlikte iş yaptığı müstakbel kayınpederi Golitsyn karakterini canlandırıyor. Yana Glushchenko ise Olya’nın ablası Vera karakterine hayat veriyor.

Bu da dizinin fragmanı:

Distorting Mirror of the Soul, son derece sinir bozucu karakterlere sahipti ama izlemesi keyifliydi. Tetyana Lyalina, Return to Yourself’teki gibi dertli bir karakter bulmuş yine kendine. Yakışıyor bu tarzlar roller de ona. Yan karakterlere hayat veren oyuncular da görevlerini gayet iyi yapmışlar bu arada.

Minus One ise bilim kurgu soslu hikayesi sayesinde bir şansı hak eden çerezlik bir dizi konumunda. Olga Dibtseva da diziyi izlemek için güzel bir yan faktör elbette.