Öğretmen || Her Zaman Hayattan Alınacak Bir Ders Vardır – Tanıtım
36 yorum aserat 24 Mart 2020 08:22
afra saraçoğlu ceren moray fox türkiye ilker kaleli koray kerimoğlu medyapım Merve Girgin Aytekin mf yapım mr. hiiragi's homeroom öğretmen rahşan çiğdem inan serhat kılıç şerif erol serkan keskin tanıtım uyarlama dizi yerli dizi
Mucize Doktor’un ardından FOX Türkiye vesilesiyle yine sosyal sorumluluk projesi niteliğinde bir yapımla tanıştık. 2019’da yayınlanan, 10 bölümlük Mr. Hiiragi’s Homeroom adlı Japon dizisinden ekranlarımıza uyarlanan Öğretmen, kısa zamanda reytinglerde kendine sağlam bir yer edinirken sizi kendisiyle tanıştırmak da boynumuzun borcu oldu.
KİMLİK BİLGİLERİ
Tür: Gerilim, Dram
Sezon/Bölüm Sayısı: Şimdilik ilk 3 bölümü yayınlandı.
Yayın Durumu: 4 Mart 2020 – devam ediyor
Süre: 110-120 dakika
Yapımcı: Medyapım & MF Yapım
Yönetmen: Koray Kerimoğlu | Uyar. Senaryo: Merve Girgin Aytekin & Rahşan Çiğdem İnan
Kanal: FOX Türkiye
Önemli Bağlantılar: Resmi Site – Vikipedi – Facebook – Twitter – Instagram – Youtube
KONU
Küçükkapı Lisesi’nde fizik öğretmeni olarak görev yapan Akif Erdem, 12-A sınıfının başarılı öğrencisi Rüya Örnek’in intihar etmesinden çok etkilenir ve buna kimin neden olduğunu ortaya çıkarabilmek için tehlikeli bir planı devreye koyar: 29 kişilik sınıfı rehin alacak ve gerçekler açıklanana kadar onların gitmesine izin vermeyecektir. Her yeni derste eski defterler açılacak, büyük sırlar ortaya çıkacak ve kimin ak, kimin kara olduğunu herkes öğrenecektir.
KARAKTERLER
- Akif Erdem (İlker Kaleli): Küçükkapı Lisesi’nde fizik öğretmenliği yapıyor. Dışarıdan gizemli ve içine kapanık biri olarak göründüğü için öğrenciler ona ‘ezik’ yaftası yapıştırsa da hassas, zeki ve idealist biri. Nişanlısının ardından Rüya’nın başına gelenler de onu sarsarken gerçeklerin peşine düşüyor.
- Zeynep Talaslı (Ceren Moray): Küçükkapı Lisesi’nde edebiyat öğretmenliği yaparken korkunç bir trafik kazası sonucu yoğun bakıma giriyor. Akif’e deliler gibi aşık, uysal ve kararlı biri. Onun aylar boyunca yaşam savaşı vermesine sebep olan kazanın ardında daha büyük bir şeyin olduğundan habersiz.
- Gizem Bozkurt (Afra Saraçoğlu): Rüya’nın en yakın arkadaşı. Ona yapılan zorbalıktan rahatsız olsa da çevre baskısı nedeniyle sesini çıkaramıyor. Sessiz, sakin biri olsa da içinde büyük fırtınalar kopuyor. Sınıf arkadaşlarının hırçın davrandığı Akif’e karşı yakınlık duyuyor.
- Yılmaz (Serkan Keskin): Eski öğretmen, şimdilerde polislik yapıyor. Akif’in ihbarının ardından kendini rehine vakasının içinde buluyor. Rehineleri kurtarmak için büyük çaba gösterse de düşmanının hep bir adım önde oluşu işini zorlaştırıyor.
- Taner Yıldız (Serhat Kılıç): Küçükkapı Lisesi’nin müdür yardımcısı. Zamanında bir öğrencinin hayatını kurtardığı videosuyla büyük sükse yaptığı için eğitim camiasında büyük bir kredisi var. Nabza göre şerbet vermesini bilen ve gösteriş yapmaktan çekinmeyen biri.
- Metin (Şerif Erol): Emniyet Müdürlüğü’nde başkomiser. İçine düştüğü beladan yakayı kurtarabilmek için Yılmaz’la birlikte işin peşine düşüyor. Ancak onun da göründüğü gibi biri olmadığı, yaşanan gelişmelerle birlikte ortaya çıkacak.
SON SÖZ
Kendi adıma son dönemin en yetenekli oyuncularından biri olan İlker Kaleli’nin daha önce birçok teklifi reddettikten sonra bu diziyi kabul etmesi sayesinde merakım ve beklentim yükselmişti. Neyse ki kendisi yine bizi yanıltmadı ve iki yıl aradan yine özel bir yapımla TV ekranlarına döndü. Poyraz Karayel ile yaptığı büyük çıkışın ardından performansında ondan esintiler görecek miyiz diye düşünürken eski karakterini tamamen unutturup Akif’e kendini adamış olması hayranlık verici. Hatta her bölüm küçük bir oyunculuk gösterisi yapıyor desem pek de abartmış olmam.
Dizinin ağırlıklı olarak tek mekanda geçmesi nedeniyle genç kadro da kendilerine düşen büyük işin üstesinden hakkıyla geliyor. Henüz karakterleriyle çok yakından tanışmamış olmamıza rağmen Ceren Moray, Serkan Keskin, Serhat Kılıç gibi oyunculuklarından şüphe duymadığım isimleri görmek de şahsen sevindirici. Tabii kadroyu övüp gerisini de kenara atmayalım; çünkü ortada Türk televizyonları için bıçak sırtı olan bir konuyu başarıyla ülkemize uyarlayan, çoğu dizinin aksine bir yandan düşündüren, bir yandan isyan ettiren ama her anlamda incelikli, derin ve önemli bir iş var. İzleyecek olanlara iyi seyirler.
FRAGMAN VE JENERİK
yorumlar
İlk üç bölüm itibarıyla hoşuma gidiyor. Sadece konunun nereye varacağını merak ediyorum. Bazı gençler özellikle de gereksiz şekilde bağırıp birbirlerine girdiklerinde antipatik oluyor işte, o var.
Bir de fragman izlemeyi bırakmam gerek sanırım, hem her hafta üçer fragmanla gittikleri için hem de biraz fazla spoiler verdikleri için bölümün önemli kısımları ortaya çıkıyor.
İlk üç bölüm itibarıyla benim de hoşuma gittiğini söyleyebilirim, çok fazla beğendiğim bir yapım oldu.
İlker Kaleli uçuk kaçık tipleri çok iyi canlandırıyor burada da biraz öyle olduğunu söyleyebilirim. Hep dediğim İlker Kaleli uğuru bu dizide de var. Seçici bir oyuncu ama seçtiği projelerde hep güzel çıkıyor. Umarım devamında da bozmadan devam eder.
Genel çevremdeki büyükler de bu diziyi izliyor ama pek alışık olmadıklarından bu tarz işlere şaşırarak izliyorlar.
İlk iki bölümüyle bizde bir sorun yaşamıyoruz şu an kendisiyle. Sadece şu kız öğrencilerden birinin (Merhamet’te oynayan kız) sürekli bağırarak konuşması ve overacting halleri yoruyor bazen beni.
Normalde bayram sonrası çekimleri başlayacaktı ama risk devam ettiği için Medyapım’ın diğer dizileriyle birlikte sezonu kapatma kararı almış. Eylül’de kaldığı yerden devam edecek.
Kaynak
Dizi çok güzel gidiyordu, kötü oldu baya
Doğru karar almışlar tabii ki, ona sözüm yok. Eylül de baştan bir daha izlerim artık.
Yeni sezonda 32 bölüm daha çekip 36’da bitirmeyi planlıyorlarmış. Çekimler 21 Temmuz’da başlayacak, yayın da Ekim’de.
Kaynak
Belli planlı programlı gittiğine sevindim. Zaten öyle sezonlar sürecek bir konusu yoktu bence. Umarım reyting kurbanı olmadan yayınlayıp bitirirler.
Ben de planlı gitmesine sevindim ama 32 bölüm çok fazla değil mi ya?…
Bir sezon. Mayıs gibi biter muhtemelen. Zaten ortalamamız 35 gibi. Hikaye bazında ise vardır bildikleri. Rehineliğin ötesine geçebilirler.
Yeni Bölüm Fragmanı
11 Ekim Pazar
Aynı ayarda dönmüş gibi. Hatta öyle ki çocuklar hala avazları çıktığı kadar bağırıyor. Halkımızın diziyi hala hatırladığından emin değilim ama 36’yı bir şekilde görebilirse memnun olurum.
Valla, 5.bölümüyle sahalara dönünce başlayayım artık deyip başladım ve çok hoşuma gitti ilk 2 bölüm. Benlik bir diziymiş.
İlker Kaleli çok iyi, öğrencilerin de büyük çoğunluğu iyi denilebilir. Çok gerçekçi tiplemeler seçmişler, o yüzden tam bir devlet okulu lise sınıfı olmuş. Anlatım tekniği, gizemi ve sürükleyiciliği, bilhassa Akif Hoca’nın replikleri son derece iyi.
Şu jenerik müziğindeki acemice ve ergence rap sözleri sinir bozucu; sadece müzik olarak kalsa iyiymiş.
Bir de Müdür Muavini rolündeki Serhat Kılıç’ın Taner karakteri çok karikatürize, ortamla çok uyumsuz ve rahatsız edici. Karakter, o ciddi ortamda resmen dalga geçer gibi konuşan ve mimik yapan bir tipleme. Orijinalinde de mi böyle bilmiyorum ama hiç uymuyor.
– Akif Hoca’nın ilk bölümde “Değişin artık vs.” diye ağlayıp zırlaması, diz çökmesi olmamış. Soğukkanlılıkla vurgulayabilirdi bu noktayı.
– 2.bölümde de tuvalette o çocukları nasıl haşat etti, anlayan beri gelsin…3 tane lise ergeni adamı yere yatırdı ve son görüntüde biri yumruğu çaktı yerdeyken. Sen n’aptın da kalkıp üçünü indirdin? Biraz basite kaçılmış.
– Şu Mevsim denen çirkef kız nedir ya?.. Çemkirirken o yüz ifadesi ve ses tonuyla acayip antipatik ve sinir bozucu oluyor ama her sınıfta vardır böyle bir tip zaten, cuk oturmuş.
– İlk bölümde Gizem’in yerlerdeki hali biraz fazla abartılı oyunculuk olmuş.
-Bazı yerlerde öğrenciler zırlayıp bağırırken istemsizce gülüyorum, arada dozu kaçırabiliyorlar trajikten komediye doğru.
-Salak ergenlerden bir tanesinin de hocayı bayıltmak aklına gelmedi ya !..
– Bence Akif Hoca kanser ve belli bir vakti kaldı, o yüzden böyle bir işe kalkıştı gibi geliyor.
– Akif Hoca’nın aldığı önlemler güzel, çok sırıtmamış ve iyi hazırlanmış plana.
– Emniyet müdürü’nün Akif Hoca tarafında olması iyi sürprizdi, beklemiyordum ne yalan söyleyeyim.
– Şu agacım konuşan esmer çocuk müthiş uymuş role, çok gerçekçi.
– Tuğrul adlı çocuğun ölmediği belli. Muhtemelen kan torbası filan koydu ve kalp atışını yavaşlatan bir zehir vererek ölü görünmesini sağladı.
Bu konuyu 36 bölüme nasıl uzatacaklar, benim için gizem unsurlarından biri de bu…
Güncele yetişince haftalık beklemesi zor olacak.
O döndü ama benim hiç dönesim yok. O kadar aradan sonra zaten koptum, böyle kalsın bari. Şimdilik TR dizi kotamı Masumlar ve Menajerler dolduruyor.
Güzel dönmüş, özellikle bu dizinin en azından 100 dakikalık süresi iyi oluyor. Ne günlere geldik, 100 e iyi diyoruz ama en azından 90-100 arasına çekseler süreleri daha güzel olacak.
* Yılmaz’ın diğer kişilerden şüphelenmesinin sırası gelmişti. Başladık bakalım, hayırlısı.
Her şey iyi hoş da biz bu 36 bölüm planını revize edip 13 civarı yapalım. Huzur içinde mini dizi olarak tamamlarız. Reytinglerin ve benim buna ihtiyacımız var diye düşünüyorum.
Dizi mükemmel gidiyor. Bu bölüm de ders niteliğinde, okullarda izletilmesi gereken bir bölüm olmuş. Mesajlar ve replikler aşırı sağlamdı.
– Dizide dikkatimi çeken, telefon konuşmaları hiç mi dinlenmiyor? Şu an bir tek buna takmış durumdayım.
-Bir de cidden 30 bölüm daha nasıl uzayacak, en merak ettiğim bu. Arkadaş bu konu taş çatlasa 6-7 bölümde biter. Matruşka gibi Sur Çetesi’nin arkasından başka biri, onların arkasından başka biri çıkarsa fazla süner. Sanki Rüya meselesi haricinde başka durumlara da el atacak gibi geliyor Akif Hoca.
– Bu arada reytinglere baktım da hiç iç açıcı değil maalesef. Geçen hafta ve bu hafta Total’de ilk 10’a giremeyip AB Grubu’nda 7.olmuş. Umarım sonunu görebiliriz adamakıllı.
Final kararı çıkmış. 9’da. İyi bari, toplarlar böylece. Zaten pek bir şey kalmadı.
Çok üzgün ve kızgınım, böyle bir işin sonu bu olmamalıydı. Ama kanal doğru düzgün tanıtımını yapmayınca dizinin elinden ne gelebilir ki. 2 haftada final kararı vermek zaten büyük acımasızlık ama bari orijinal dizi gibi 10. bölümde bitseymiş. Yazıklar olsun diyorum sadece.
Bari 13 te falan bitirselermiş. Yazık oldu gerçekten çok iyi bir diziydi. TV izleyicisi ne anlar böyle orjinal diziden gerçekten izlesinler saçma sapan dizileri.
Covid-19 öncesinde aldığı reytingler dizi için yeterliydi. Sonrasında çok uzun süre ara verdi haliyle ki hepi topu 4 bölümü çıkmıştı. O dönüşün yaramadığı dizilerden oldu.
Bu da şaşırılası değil. Başka diziler de gerek sezona girdiğimizden gerek uzun ra vermekten vs.den dolayı etkilendi. Hafta sonu halkımız yeterince dizi izlemiyor gibi zaten. Menajerimi Ara’nın Pazar gününe geçişi de etkilemiş.
Ben asıl çekimlere önceden başladıkları için durduklarından, stok bölümleri yayınlacaklarından ve bu nedenle tam bir final olmayabileceğinden şüpheleniyorum. O sorun değilse 9’da bitmesi kısmı idare edilir artık.
Öff, çok canım sıkıldı gerçekten. Böyle değerli bir yapımın sonu böyle olmamalıydı kesinlikle. Yine ağlamalı zırlamalı, sırf birbirine bakan suratların olduğu, baskın anne, zengin köşkleri, aşk sekizgenlerinin cirit attığı saçma sapan yapımların ilk 3’te 5’te olduğu bir ülkede şaşırılmamalı…
Anlamadığım şey, FOX neden gün değiştirmeyi denemedi?..
Bir de @aytackara gibi korkum, 9.bölümün istediğimiz tarzda final olmayabileceği; çünkü çekimlere 21 Temmuz’da başladılarsa şimdiye 5 bölümden fazla çekmiş olabilirler. O yüzden stok bölüm olma ihtimali var gibi geliyor.
FOX’un büyük stratejik hatasının da kurbanı oldu dizi. Çok yazık…
FOX’un değiştirecek bir günü yok. 7 gün de dizi yayınlıyor. Ayrıca peşi sıra gelecek dizileri de var. Bu sezon bol bol anlaşıverdiler… Daha Kefaret’i başlatacak. Ayrıca Covid nedeniyle gelen ertelemeler de etkiledi. Bir Annenin Günahı, FOX’tan Kanal D’ye transfer oldu mesela.
Star’ın iki gün boşluğu vardı, Menajerimi Ara için şansını denedi mesela. FOX, bırak değiştirmeyi 1-2 diziyi daha yerinden edebilir şu an.
En azından reytingi garanti bir dizi ile yer değiştirip öyle bir deneyebilirdi anlamında dedim.
Bizim ülkemizde reytingi garanti olan bir dizi varsa o anca Arka Sokaklar’dır ^.^
Alışıldık bir şey değil o. Kurulu düzeni bozmak kimsenin işine gelmez hem, iki dizi birden patates olabilir. Hele de peşi sıra başka projeler de varsa onu alıyorlar direkt.
Zaten bizde sezon kavramı da zayıf. Başı sonu belli de, çat diye yayından alıp yerine en fazla iki hafta bekleyip başka şey getiriyorlar.
O da doğru…Yedek proje filan olmasa belkiydi ama Kefaret’e oldukça güveniyorlar.
Deprem felaketi yüzünden bu akşam yeni bölüm yayınlamayacakmış. Menajerimi Ara, Maria ile Mustafa, Arıza devam gibi duruyor.
Dün de Kuzey Yıldızı İlk Aşk ve Gönül Dağı yayınlanmamıştı, Zümrüdüanka’yı yayınladılar.
Babil de cuma yayınlanmadı.
Yanlış görmediysem uyarlandığı Kore dizisine uygun olarak veda etmiş. Kapalı olarak.
Oh be çok sevindim. Açık kalacak diye düşünüyordum. Darısı Babil in başına. Gerçi o açık bitse de çok umurumda değil.
Finali izledim. Evet gayet kapalı bitmiş. Güzel bir final oldu, diziyi çok severek izledim. Herkese de önerebilirim. İlker Kaleli çok özel bir isim, umarım dizi sektörüne küsmez, çünkü hep güzel işlerle ekrana geliyor. Aslında dijitalde daha çok iş yapsa güzel olabilir. Bu dizi de dijitalde yayınlansaydı daha iyi olabilirdi.
Yalı Çapkını dizisini izlerken Afra Saraçoglu-Mert Ramazan Demir uyumunu fena bulmayınca ve daha önce bu dizide birlikte rol aldıklarını fark edince bir şans vermek istedim ben de.
Gayet iyi başladı ilk bölümde dizi. ‘İlker Kaleli > dizi‘ durumunun mevcut olduğunu söylemeliyim öncelikle. Onun olmadığı sahnelerde düşüyor dizi. Onun karakteri üzerinden gerilimi gayet iyi veriyorlar. Öğrenciler üzerinden duygusallık vermeye çalıştıkları anlarda ise dip yapıyor resmen dizi. O işlere çok fazla girmesinler çünkü hiç beceremiyorlar. Bölümün en iyi oyuncusunu açıklamışken en kötüsünü de pas geçmeyeyim: Seyit Nizam Yılmaz. Aşırı yeteneksizliğinin yanı sıra aşırı antipatik aynı zamanda. Bu dizinin ardından hiçbir dizide rol almamış olması tam isabet olmuş kesinlikle.
Afra ve Ramazan dışında Elif Ceren Balıkçı (Kırgın Çiçekler), Efekan Can (Ufak Tefek Cinayetler), Ezgi Gör (Sadece Arkadaşız), Bensu Uğur (Kara Tahta) ve Can Bartu Aslan (Tozluyaka, Ulan İstanbul) gibi tanıdık yüzler var öğrenci tayfa arasında. Bartu ve Ezgi, bunlar arasında açık ara en pasif kalanlar oldu ilk bölümde. Rolleri fazla küçük. 29 kişilik sınıfta tanıdık sima sayısının daha fazla olmasını isterdim açıkçası. En azından 2-3 tanıdık yüz daha görmek isterdim.
Afra demişken; buradaki karakteri Yalı Çapkını’ndaki karakterinden de ezik. 2 kat daha başı yerde, 2 kat daha iki büklüm, 2 kat daha ağlak. Hep böyle deva edecekse işimiz var yani Gizem ile. Elif Ceren Balıkçı ise Kırgın Çiçekler’deki karakterinden 2 kat daha cazgır, 2 kat daha duygusuz. Onun da bir başka açıdan yorma ihtimali yüksek yani.
Geleyim bölüm sonuna.
Ders 1, Rüya ile ilgiliydi. Son ders muhtemel ve şarttır ki Zeynep ile ilgili olacak. Geri kalan 7 bölümde bu ikisini göz ardı etmemekle birlikte başka mazlumlar da ortaya çıkarmaları gerek. Bunu yapamazlarsa düşüş kaçınılmaz olur.
Son olarak; orta dozda Asperger sendromu var di mi bu Akif’te? Ben yanış hissetmiyorum?
Bölüm 3
*Günün suçlusu konusunda şaşırtmıyorlar 2 bölümdür.
Bir sonraki günde günün sorusu biraz daha zor mu olsa ne?
*Akif’in
demesini bekledim ama demedi.
*Bölüm sonu zaten beklediğimiz şeydi.
*Bir sus artık Taner ya!
*Keşke Rüya rolü için gerçekten koşabilen birini bulsaydınız.
Bölüm 4
Sezon finali tabirine uygun bir bölümdü.
Bölüm 5
hepimiz en başından beri tahmin ediyorduk. Nihayet açıkladık. Bu dizinin şaşırtmak gibi bir derdi yok. Bilinene doğru yol almayı seviyor.
Bölüm 6
Şu ana kadarki en iyi bölüm buydu. Öğrencilerin deney grupları (Sorgulayıcı grup/çıkar-menfaat grubu) misali ayrılışları üzerinden bir politik mesaj da verilmedi değil hani. Düello sahnesi de gayet iyiydi. Adam cidden soğukkanlı, başarılı bir şovmen.
Bölüm 7
Yalnız o bu değil de kaç gün oldu ve o sakallar hala sinekkaydı.
Bölüm 8 (FİNAL)
*5 sene sonraki Selin çok hoş olmuş cidden.
Şükür ki dizinin en başından beri maruz kalmadık bu mala.
*Bu son emniyet müdürü ne uyuz, ne duygusuz, ne beyin özürlüydü öyle ya!
Bitti bu da. Güzel diziydi. Ulusal kanal standartlarında değerlendirildiğinde kaliteli bir işti. İlk defa izlediğim bir oyuncu olan İlker Kaleli iyi iş çıkardı cidden. Serhat Murat Kılıç da görevini layıkıyla yaptı. Bu ikisi dışında aman aman öne çıkan başka biri oldu diyemem.
4’er bölümden 2 sezon. Bölümler de 95-105 dakika civarında. Sünmeden, tadında bittiği için mutluyum cidden. Uluslararası dijital platformlardan biri almalı bu diziyi. Bölümleri 2’ye bölüp 8’er bölümden 2 sezon şeklinde yayınlamalı.
9. bölümü de var.