The Trial of Christine Keeler — Tanıtım
1 yorum aytackara 29 Ocak 2020 08:18
İngiliz siyasetine yön veren tarihi olaylardan birisi “Profumo Skandalı”dır. 1961 yılına dayanan, 1963’te patlak veren skandalla ilgili şimdiye kadar pek çok şey yazıldı çizildi veya olayların ekrana uyarlaması yapıldı. Son uyarlaması ise “The Trial of Christine Keeler” oldu.
BBC One’da 29 Aralık’ta başlayan mini dizinin sezonu 6 bölümden oluşuyor ve kısa süre önce sezonunu tamamladı. Amanda Coe‘nun senaryosunu kaleme aldığı dizinin kadrosunda Sophie Cookson, James Norton, Ellie Bamber, Ben Miles, Visar Vishka, Emilia Fox, Nathan Stewart-Jarrett ve Anthony Welsh gibi isimler bulunuyor.
Not: Dizi, aslında geçtiğimiz yaz ekrana gelecekti ama İngiltere’deki siyasi karmaşasa ve devam eden seçim çalışmaları nedeniyle yeni yıl öncesine kaldı.
Not 2: Bahsi geçen skandaldan The Crown’ın ikinci sezon finalinde de kısaca bahsediliyor. İkinci sezonu 1964 yılında kapatmıştı.
Not 3: Diziye ismini veren, skandalın tam merkezindeki isim olan Christine Keeler, 2017 yılında hayatını kaybetti. Tahminen projeyi gündeme getiren de bu oldu.
Soğuk Savaş’ın hala devam ettiği bir dönemde, 1960’lı yılların başlarındayız. Yönetimde Muhafazakar Parti, hükümetin başında Harold Macmillan var. İngiliz model ve şov kızı Christine Keeler‘a henüz 19-21 yaşlarındayken konuk oluyoruz. Skandalın bir diğer aktörü ise Birleşik Krallık’ın Savaş Bakanı John Profumo.
1963 yılında patlayan skandal Keeler ile Profumo’nun arasındaki ilişkiye yönelik. Ama skandal, ülkenin savaş bakanının gizli bir ilişkisi olması veya karısını aldatıyor olması değil aslında. Keeler’ın aynı dönemde Sovyet ateşesi Yevgeny Ivanov‘la da gizli bir ilişkisinin olması muhtemel bir güvenlik açığı ihtimalini gündeme getiriyor.
Siyasi kariyeri güzel giden Profumo’nun büyümeden engellemeye çalıştığı skandala dizide daha çok Christine üzerinden tanık oluyoruz. Özellikle eski sevgilileri Johnny Edgecombe ve Lucky Gordon‘la yaşadığı bazı olaylar nedeniyle bir anda MI5’ın ve gazetelerin dikkatini çekiveriyor. Bu da adım adım onları Profumo’ya yönlendiriyor. Bu yolda Christine’in yanında bulunan kişilerse yakın arkadaşı Mandy Rice-Davies ve kendisine kol kanat geren Dr. Stephen Ward. Bu arada aynı Ward, Profumo ile Christine’in tanışmasına vesile olmuş, eğlenceyi ve kendi çıkarını düşünmeyi seven bir adam.
Not 4: Dizinin hikayesi anlatılırken geriye dönüşler veya ileriye gidişler de kullanılıyor. Yavaş yavaş skandalın detaylarına inerek ilerlesek de zaman zaman daha öncesinden veya daha sonrasından bazı anları ziyaret ediyorlar. Tam bir kronolojik sıralama yok anlayacağınız.
İngilizlerin tarihindeki önemli olayları konu alan diziler genelde ilgi çekici oluyor ya da bana öyle geliyor. Kadrosu da ilgi çekici olursa izlemeye çalışıyorum. “The Trial of Christine Keeler” da bunlardan birisi. İzlemeyi sevdiğim İngiliz aktörlerden James Norton’u da bulundurmasıyla öne çıktı.
Profumo Skandalı’nı sadece yüzeysel olarak biliyordum. Fazla karıştırmadan izlemeye çalıştım, belki bunun da katkısıyla beğendim. Kronolojik bir ilerlemeyi tercih ederdim, bu nedenle ilk bölümü izlerken biraz afallattı ama sorun olduğunu iddia edemem. Dizide aslında detaylı bir şekilde skandalın kendisini değil, merkezindeki isimlerin perde arkasında yaşadıkları anlatılıyor.
Hatta dizinin adı Christine Keeler’ın Davası gibi bir şey olsa da Christine’in toplum ve medya gözündeki yargılanmasına daha çok tanık oluyoruz. Polisin araştırması, muhabirlerin yaptıkları haberler ve halkın olanlar karşısındaki ön yargısı Christine’in ve Stephen’ın hayatını şekillendiriyor. Çeşitli sebeplerden mahkemenin devreye girdiği de oluyor elbette.
Skandalın etrafında olup bitenler gün geçtikçe ilgimi çekti aslında. Başta neden bu kadar büyük mesele olduğunu anlamasam da fark etmesi uzun sürmedi. Devamında Stephen’ın başından geçenlerle ve Stephen-Christine arkadaşlığıyla ilgimi canlı tuttular. James Norton da bir başka destek noktasıydı tabii. Sophie Cookson ve Emilia Fox hoşuma giden oyunculardan oldu. Final kısmıyla elbette yaşanmış tarihin bizi getirdiği noktaya varıyoruz. Benim için yeterliydi diyebilirim. Hatta belli bir-iki noktada kalbim bile kırıldı.
Ben Miles’ın makyaj desteğiyle girdiği Profumo tiplemesini pek beğenmedim açıkçası. Göreceli az yer alması ve gerektiğinde kullanmaları isabet olmuş. Christine’in diğer sevgilileri Johnny ve Lucky çerçevesinde olup bitenler ise skandal açısından bakarsak gerekli, benim gözümde gereksizdi. Medyaya, adalet sistemine, polislerin işleri yürütmesine sinir olması bedava. Kimisine olanlar saçma gelebilir, bazısı koyunun kendi bacağından asılması olarak görebilir, elbette trajik bulunan noktalar da olabilir.
Nihayetinde The Trial of Christine Keeler, izlediğim için memnun olduğum bir yapım oldu. İyi seyirler.
Tavsiye: İngiliz siyasetinin bilindik skandallarından “Thorpe Skandalı”nın dizisi olarak ekrana gelen ödüllü mini dizi A Very English Scandal. Başroller Hugh Grant ve Ben Whishaw. Üç bölüm.
yorumlar
S01E06 Final
Bu tarz gerçek hikayeleri genelde sevdiğim için ilk bölüm ilgimi çekmişti ama geri kalanı için aynısını söyleyemiyorum. Konuyu düşününce beklediğimden çok daha zayıf bir dizi çıktı. Yaklaşık 6 saatten 6 bölümün pek faydası olduğunu da söyleyemem, 3.bölümde dayanamayıp bırakacaktım ama madem başladım bitireyim bari diyerek izledim.
Benim için tek artı 2 başrol oldu. Karakteri 100 kere ‘little baby’ diyerek sinir bozsa da James Norton’ı severim. Asıl başrol Sophie Cookson da ilgimi çekti, ilerideki işlerine göz atarım en azından.