TOD’un yeni dizisi Zamanın Kapıları, 23 Mayıs’ta çift bölümle başladı. Bu da romantizm, gizem ve gerilim türlerini harmanlayan diziye ait fragman:

https://www.youtube.com/watch?v=3XodWQ7EFEI&ab_channel=TODTR

Bir MEDYAPIM ürünü olan dizinin yönetmenliğini Yunus Ozan Korkut (Aynen Aynen, Ölüm Zamanı, Magarsus) üstlenmiş. Senaryoyu Büşra Cebe kaleme almış. Hikaye ise Ayşe Övür‘ün 2022 yılında yayımlanan Zamanın Kapıları: İstanbul’un Öteki Yüzü isimli kitabından uyarlanmış.

Yayınlanan ilk 2 bölüm, 50 ve 47 dakika uzunluğunda.

Diziyi iki merkez kahramanımızın harabe bir binadan bir şeye sarılmış bir ceset çıkarıp dışarıdaki arabanın bagajına koydukları ve o esnada da uzaktan polis arabası sirenlerinin işitildiği bir sahneyle açıyoruz. Sonrasında da hikayemizin en başına, yani 4 ay öncesine uzanıyoruz.

Bir şirket, bir liman projesiyle ilgili önemli bir sunum yapmaya hazırlanıyor. Tam sunumun başlayacağı sırada da hackleniyorlar. Söz konusu şirket, projenin yazılım işleri için Amerikalı bir şirketle anlaşmış. Hackleme işinin arkasında ise söz konusu yazılım işini almak için girişimde bulunmasına rağmen ciddiye alınmamış olan küçük, yerli bir yazılım şirketi mevcut. Bu hackleme işini dikkat çekmek için yapıyorlar ve yukarıdaki fotoğraf karesinde de görüldüğü üzere açık bir şekilde kendilerini adres gösteriyorlar.

Sunum sırasında hacklenen şirketin CEO’su Nevra çok sinirlenerek soluğu hackleyen şirketin binasında alıyor. Söz konusu firmada baş yazılımcı olarak çalışan ve hackleme işini bizzat yürüten Sinan ile tanışıyor oraya geldiğinde. İlk başta bir atarlar giderler, sonrasında bir panik atak süreci, ufak tefek yaralanmalar, akabinde de bir etkilenme hissiyatı derken Nevra yumuşuyor yavaş yavaş. Büyük oranda Sinan’dan etkilenmiş olmanın neticesinde de işi onun çalıştığı şirkete vermeye karar veriyor. Böylece hikayemiz başlıyor.

Nevra karakterine daha önce Diriliş: Ertuğrul, Ramo ve Kanunsuz Topraklar gibi dizilerde rol almış olan Esra Bilgiç hayat veriyor.

1 yıldan az süredir şirketin başındaymış Nevra. Şirketin sahibi olan annesi, kocasını yani Nevra’nın babasını şirketin başından indirmiş, yerine Nevra’yı getirmiş. Nevra da görevi devraldığından beri fena bir iş çıkarmamış. Hırslı bir kadın Nevra. Sevgisiz bir ailede büyümüş. Bunun da etkisiyle olsa gerek poz kesmeyi seven, havalı ve güçlü görünmeye çalışan, gardını indirmeyi pek tercih etmeyen tiplerden. Söz konusu Sinan olduğunda o gard konusu pek işlemeyecek yalnız.

Sinan karakterinde Küçük Sırlar, Masumlar Apartmanı, Bir Aile Hikayesi, Hayat Şarkısı ve Yaşamayanlar gibi dizilerle tanınan Birkan Sokullu‘yu izliyoruz.

Anadolu’nun bir köyünde doğup büyümüş Sinan. Bundan 20 sene kadar önce annesiyle birlikte İstanbul’a gelmiş. Babası onlar İstanbul’a gelmeden önce öldürülmüş. Sonrasında üvey baba problemleri yaşamış. Islah evine girmiş çıkmış. Üniversiteye gidememiş. Çalışıp çabalayıp bir lise mezunu olarak yazılım alanında bir kariyer inşa etmiş. Gözü kara ve inatçı bir tip. Çok fazla sayıda insanla iletişim kurmayı tercih etmeyen, kendi kabuğuna çekilip asosyal seviyede takılmayı seven bir tip. Geceleri bir kulübe gidip keyfine dövüş organizasyonunda ter atmak gibi bir huyu var. Bitkilere karşı da özel bir ilgisi var.

Kalbim Ege’de Kaldı, Yerden Yüksek, Beni Böyle Sev ve Aşkın Tarifi gibi dizilerden tanıdığımız Alper Saldıran, Nevra’nın şirketinde çalışan ve babasının bir oğul misali güvendiği bir adam olan Onur karakterine hayat veriyor.

Aslında hiç güvenilmeyecek bir tip. Hırslı, hazımsız biri. Şirketin başında Nevra’nın değil kendisinin olması gerektiğini düşünüyor. Nevra ile birbirlerini çocukluktan beri tanırlarmış. Bir ara çıkmayı da denemişler ama olmamış, yürümemiş. Uzun zamandır süre gelen bu liman projesiyle Nevra şirkete gelmeden önce asıl olarak o ilgilenmekteymiş. Amerikalı yatırımcıları da o bulmuş. Bir anda bu yeni yazılım şirketinin ve beraberinde Sinan’ın ortaya çıkmasından son derece rahatsız.

Aldatmak, Alev Alev, Çıplak Gerçek ve Gülperi gibi dizilerden hatırlanabilecek Cem Bender‘i Nevra’nın babası Adnan rolüyle izliyoruz. Ülkenin tanınmış iş adamlarından biri. Pek de tekin biri olmadığı hissedilmekte. Bu şirketin yönetimini Nevra’ya devrettikten sonra başka alanlarda hizmet veren şirketlerine daha fazla zaman ayırır hale gelmiş.

Saygı, Çarpışma, Mahallenin Muhtarları, Tövbeler Olsun, Kara Para Aşk, Kapalıçarşı ve Son gibi dizilere ek olarak çok sayıda sinema filminden de yakinen tanıdığımız Erkan Can, Sinan’ın eski mahallesinden değer verdiği bir ağabeyi olan ve Arif Baba olarak hitap ettiği birine hayat veriyor. Sinan’ın bitkilerle olan münasebeti de ondan geliyor. Sinan’ın geçmişiyle olan en önemli bağı Arif. O ne zaman arasa nerede olursa olsun Arif’ten gelen telefonları hep öncelikli olarak cevaplamayı ihmal etmiyor Sinan.

Bu aralar daha ziyade talk-showcu kimliğiyle tanınan, oyunculuk kariyerinde ise Şubat, Şahsiyet, Uysallar ve Dünyayla Benim Aramda gibi diziler bulunan Ibrahim Selim, Sinan’ın yazılım şirketindeki patronu Kemal karakterine hayat veriyor. Sinan gibi bir yeteneğin şirket için değerinin farkında ve onun üzerine titriyor.

Çöp Adam, Sen Çal Kapımı, Bir Aile Hikayesi ve Kadın gibi dizilerden tanıdığımız Elçin Afacan, Kemal’in kız kardeşi İrem karakterini canlandırıyor. O da yazılım şirketinde görev yapıyor. Sinan’a aşık. Sürekli olarak ona yürümekte ama karşılık alamamakta.

Kırgın Çiçekler, Hudutsuz Sevda ve Tövbeler Olsun gibi dizilerden tanıdığımız Çağla Irmak‘ı Nevra’nın yakın dostu Derya karakteriyle izliyoruz. Nevra’nın yanındayken kendisi olabildiği, gardını kenara fırlatabildiği, hayatında olan biten şeyleri rahatça konuşabildiği yegane kişi.

Kardeşlerim dizisinden tanıdığımız Elçin Zehra İrem‘i Nevra’nın asistanı Aslı rolüyle izliyoruz.

Kara Tahta, Koca Koca Yalanlar ve İffet gibi dizilerden hatırlanabilecek Selen Uçer, Nevra’nın alkolik annesi Nilgün rolüyle karşımıza çıkmakta.

Engin Yüksel ise Adnan’ın emir eri, kara kutusu Mehmet rolünü canlandırmakta.

Dizinin yayınlanan ilk 2 bölümünü izledim ve idare eder buldum. Tüm kadro tanıdık oyunculardan oluşmakta. Başroldeki Esra Bilgiç’i hiç tanımıyordum ben daha öncesinde ve dizinin başlarında soğuk geldi bana açıkçası. Aşırı boyalı/makyajlı oluşu da biraz dağıttı sanırım. Ama ilerleyen süreçte alıştım kendisine. Diziyi an itibarıyla Nevra karakterinin rüzgarı taşımakta diyebilirim.

Bir noktaya kadar klasik yaz dizisi izlenimi verdi dizi romantik unsurlar, atarlar-giderler açısından değerlendirildiğinde. Sinan karakteri tam anlamıyla Can Yaman için yazılmış gibiydi. O son dönemde yurt dışında yaşadığı ve çalıştığı için başka seçeneklere yönelmek zorunda kalmışlar da 2. ve 3. seçeneklerden bile sonuç çıkmayınca Birkan Sokullu’da karar kılınmış gibi bir his geçti bana izlerken.

Alper Saldıran’ı fırlama, sevimli adam rollerinde izlemeyi daha çok seviyorum ben. Burada ve Aşkın Tarifi’nde olduğu gibi kötü adam rollerinde sunulduğunda ise pek memnun kalamıyorum.

Cem Bender, Aldatmak dizisindeki karakterini buraya alıp gelmiş gibi. Bu sezon Kardeşlerim dizisinde izleyip tanıdığım Elçin Zehra İrem’i küçük bir rolle de olsa görmek güzeldi burada. Erkan Can’ın varlığı ve karakteri ise pek de gerekli değilmiş sanki.