Party of Five (2020) – Tanıtım
9 yorum pirate 14 Ocak 2020 08:24
Freeform ekranlarında 8 Ocak 2020 tarihinde yeni bir dizi başladı: Party of Five
1994-2000 yılları arasında FOX ekranlarında yayınlanan, Matthew Fox, Scott Wolf, Neve Campbell, Lacey Chabert, Jennifer Love Hewitt, Paula Devicq ve Jeremy London gibi isimleri kadrosunda barındıran, Golden Globe ödüllü aynı isimli aile dramasının yeniden çevrim dizisi olma özelliği taşıyan Party of Five, orijinal dizinin yaratıcıları Christopher Keyser ve Amy Lippman tarafından hazırlandı. Bu ikiliye yapımcı koltuğunda Rodrigo García ve François Sylvestre eşlik ediyor.
İlk sezonu 10 bölüm sürecek olan dizinin 2. sezonunun olup olmayacağı henüz bilinmiyor. İlk bölümü 45 dakika uzunluğunda olan dizinin bölüm süreleri ise 40-45 dakika aralığında değişecek.
Orijinal dizi beyaz bir aileyi merkezine alıyordu. Yeniden çevrim dizimiz ise Latin kökenli bir aileyi merkezine almakta. Orijinal dizide 5 Salinger çocuğu anne ve babalarını talihsiz bir trafik kazası sonucu kaybetmişti. Yeni dizide ise Acosta ailesinin anne ve babası sınır dışı ediliyor ve Acosta kardeşler kendi başlarının çaresine bakmak zorunda kalıyorlar.
Tıpkı orijinal dizide olduğu gibi 5 kardeşten sadece bir tanesi 18 yaşın üzerinde. Söz konusu bu tek yetişkin kardeş, pek gönüllü olmasa da aile üyelerinin yetiştirme yurtlarına ya da koruyucu ailelere dağılmaması için kardeşlerinin vasisi olma görevini üstlenecek yine. 1 minik bebek ve problem çıkarmaya meyilli 3 asi ergenle başa çıkmak, hayatı boyunca sorumluluk duygusundan uzak durmuş bu genç adam için oldukça zor olacak elbette.
Aile üyelerinin aşk hayatları, okul yaşamları, birbirleriyle aralarındaki dinamikler, ekonomik olarak hayata tutunma mücadeleleri vb. konular üzerinden çatışmalar, duygusal durumlar ve eğlenceli anlar sunarak ilerlemeye devam edecek dizimiz.
Ailenin yaşça en büyük üyesi ve aynı zamanda tek yetişkin üyesi olan Emilio karakterine 13 Reasons Why ve Bloodline dizilerinden anımsanabilecek Brandon Larracuente hayat veriyor.
Yirmili yaşlarının başında olan Emilio’nun babasıyla arası pek iyi değildir ve bir süredir ailesinden uzakta yaşamaktadır. Hayallerinin peşinden koştuğu, gönlünce eğlendiği, sorumluluktan uzak bir hayatı vardır. Bir müzisyen olan Emilio, grubuyla birlikte küçük bir mekanda sahne almaktadır. Şimdi ise ailesini bir arada tutup kardeşleriyle ilgilenmek ve babasının restoranını işletmek zorundadır. Yakışıklı, çapkın ve baskıya gelemeyen biri olan Emilio, kendisi için oldukça ağır bir sorumluluğun altına girmiş bulunmaktadır.
16 yaşındaki ikiz kardeşlerden erkek olanı olan Beto rolünde The Goldbergs dizisinden anımsanabilecek Niko Guardado‘yu izliyoruz.
Duygusal bir genç olan Beto’nun Emilio’ya oranla sorumluluk bilinci daha gelişmiş bir genç olduğunu söyleyebiliriz. Çok zeki biri olmayan Beto, sporda iyi ama derslerinde oldukça kötü biri. Ailesinin durumu sonrası bu konudaki kötülüğü artarak devam ediyor.
Beto’nun ikizi Lucia karakterini Mayans M.C. dizisinden anımsanabilecek Emily Tosta canlandırıyor.
Sürekli olarak drama yaratmaya meyilli bir ergen, ailenin en bencil üyesi. Derslerinde oldukça başarılı, örnek gösterilen bir öğrenciyken ailesinin söz konusu durumu patlak veriyor ve Julia derslerini geri plana atmaya ve asi bir ruh olmaya başlıyor duyduğu üzüntünün ve öfkenin yarattığı tepkimeyle. Tutum ve davranışlarını, ilgi alanlarını, önceliklerini ve arkadaş çevresini değiştirme yolunda adımlar atmaya başlıyor. Haliyle de yanlış kararlar vermeye meyilli biri haline geliyor.
Orijinal dizide karaktere karşılık gelen Julia’nın Beto’ya karşılık gelen Bailey’den 1 yaş küçük olduğunu belirtelim aklımıza gelmişken.
Acosta kardeşlerin dört numarası olan Valentina rolünde Elle Paris Legaspi‘yi izliyoruz.
12 yaşındaki Valentina, her şey hakkında fikir sahibi olan ya da olmaya çalışan, oldukça meraklı bir çocuk. Son derece duygusal bir yapısı var. Yaşına göre fazlasıyla olgun bir karakteri var ama nihayetinde bir çocuk kendisi. Haliyle genel olarak uysal bir yapısı olsa da çatışma çıkarmaya meyilli biri olduğunu söylemek mümkün. Ailenin en zeki ferdi diyebiliriz onun için.
Acosta ailesinin babası Javier rolünde Absentia, Narcos ve The Bridge gibi dizilerden anımsanabilecek olan ve ünlü aktör Demián Bichir‘in küçük kardeşi olarak da bilinen Bruno Bichir karşımıza çıkıyor. Ailenin annesi Gloria rolünde ise Narcos: Mexico dizisinden anımsanabilecek olan Şilili aktris Fernanda Urrejola‘yı izliyoruz.
Javier ve Gloria, ABD’ye yaklaşık 23 yıl önce yasa dışı yollardan göç etmişler. Yıllardır belgesiz bir şekilde yaşamayı başarmışlar ülkede. Ani bir baskınla restorandan alınıp apar topar götürüldükleri o talihsiz güne kadar. Hukuk onlardan yana olmayınca doğdukları ülke olan Meksika’ya geri gönderiliyorlar çıkarıldıkları mahkeme sonrasında ve çocuklarına veda etmek zorunda kalıyorlar. Çocukların tamamı ABD’de doğmuş durumda ve hepsi de Amerikan vatandaşı pozisyonunda. Bu gerçek bir yana Javier ve Gloria, yasal sebeplerle 1 yaşındaki bebekleri Rafa dahil hiçbir çocuklarını yanlarında götüremiyorlar bu arada. İşin o kısmını pek anlayabilmiş değilim açıkçası.
Devious Maids dizisinden anımsanabilecek Arjantinli aktris Sol Rodriguez‘in ilerleyen bölümlerde orijinal dizideki Kirsten’e karşılık gelecek olan Natalia rolüyle kadroya dahil olacağını da belirtmeden geçmeyelim bu arada. Natalia, Rafa’ya bakıcılık yapmak üzere Acosta evine gelecek.
Rodriguez dışında tekrar eden rollerle kadroda yer alacak isimler arasında Audrey Gerthoffer, Garcia ve Elizabeth Grullon da bulunuyor.
İlk bölümünü yeterli bulduğumu söyleyebilirim dizinin. Bu ayarda devam ettiği sürece sezon sonunu görürüm rahat bir şekilde.
Bir takım yorum farklılıkları var görüldüğü üzere orijinaliyle arasında. Olması da lazımdı zaten. Değişmeyen şeyler de mevcut elbette. Kardeş sayısı ve ortalama yaş dağılımı, restoran faktörü ve Julia’ya eş değer karakter olan Lucia’nın yine en fazla kafa ağrıtacak olan karakter olması gibi. Sezonun 10 bölüm sürecek olmasının önemli bir artı olduğunu düşünüyorum ayrıca.
Benim diziyle ilgili söyleyeceklerim şu an için bu kadar. İzlemeye niyeti olanlara iyi seyirler dilerim.
Bunlar da dizinin fragmanları:
yorumlar
S01E03
*Beto’nun yerinde olmak istemezdim kesinlikle. Lakin diğer her şey düşünüldüğünde Emilio’nun yerinde de olmak istemezdim.
*Bu baba tam anlamıyla bir mal yalnız. O restoranı yıllardır batırmamış olması bir mucize.
*Şunu The Fosters’ın aksine burada aksanlı izlemek garip geldi. Latin aksanı da az garipti gerçi. Sonrasında baktım nereliymiş bu adam diye. Baba İtalyan, anne ise Faslı bir Yahudi. Avusturya’da doğmuş, 8 yaşına kadar İtalya’da yaşamış, sonrasında ABD’ye taşınmışlar.
S01E04
Güzel bölüm olmuş. Şu ana kadarki bölümler arasında en iyisi buydu hatta. Bunu sağlayan şey de ilk defa gerçek manada duyguyu geçirdiler bence bu tarafa.
*Emilio’nun sonda yaptığı şey saçmalıktı.
*Yeni kızı sevdim.
*Valentina: Diğerlerine oranla küçüksün tamam ama biraz fazla abartıyorsun sanki.
S01E05
Güzeldi bu bölüm de.
*Beto: I need instructions.
*I like Ella a lot. So guys, be nice to her!
S01E06
*Sol Rodriguez de dahil oldu sonunda bu bölüm kadroya. Kahkülller yakışmış bu arada.
*Ella kadar taş düşsün başınıza emi! Bu tatlış kız ne yapsa batıyor bunlara da. Anlamak mümkün değil cidden.
*Lucia’yı The Fosters’taki Callie’ye doğru evirmeye çalışıyorlar iyice. Sosyal sorumluluk bilinci aşılamaya çalışma olayının dozunu kaçırabiliyor çoğu zaman Freeform.
*A.P. Bio’dan Sari Arambulo’yu görmek güzeldi.
S01E09
Javier-Gloria ağırlıklı ‘Ne yapar, ne ederler?’ bölümü yapmışlar. Biraz realistik biraz da duygusal bir bölüm olmuş. Gloria’nın da Javier’in de haksız taraftarları olduğunu söyleyebilirim.
Ne diyebilirim ki? Bu tarz dizilerde çoooook uzun zamandır bu kadar iyi bir bölüm izlememiştim kesinlikle. Yazarından yönetmenine ve oyuncusuna herkesin eline sağlık.
Bölüm için puanım: 9.9/10 (O 0.1 puanı da araya 1-2 tane ‘Seni seviyorum.’ cümlesi sıkıştırmayı tercih etmedikleri için kırdım.)
Duygusal yoğunluğu yüksek bir bölüm olmuş. Herkesin payına bir duygu girdabı düşmüş diyebilirim. Bolca gözlerimi doldurdu, ufak ufak eğlendirdiği anlar da oldu elbette. Tüm karakterler adına söylenmesi gereken her şeyin söylendiği bir bölüm olmuş ayrıca. Neredeyse hiç boş sahnesi yoktu herhalde bölümün. 61 dakikanın nasıl geçtiğini anlamadım valla.
*Valentina’nın ‘Beni ve Rafa’yı yanınıza alın.‘ önerisi ise şu ana kadar çoktan olmuş olması gereken bir şeydi. Gloria’nın ‘Evet’ demeden önce uzunca düşünmesine ise ne desem bilemedim. Neyse, nihayetinde herkes için en iyisi oldu bu durum bence.
*Lucia’nın lezbiyenliğiyle imtihanı, kendi içinde ve annesinin karşısında yaşadığı karmaşık duygular oldukça iyi yansıtılmış bana göre.
*Beto’nun annesiyle ve Valentina ile yaptığı konuşmalar ciddi miktarda olgunluk içeriyordu ve hoşuma gitti. Ella ile olan sahneleri de fena akmadı genel olarak ama onca olan biten şeyin üstüne Ella’dan bir ‘Seni seviyorum.’ cümlesini esirgemiş olması bir eksiklik hissi yarattı bende açıkçası.
*Ne güzel bir kalbin var be senin Ella? Çok zor cidden bu kıza kalbini kaptırmamak. Çok zor …
*Emilio’nun kardeşlerini önce bir yük sonra bir ihtiyaç olarak gördüğü süreç de fena işlemedi genel olarak baktığımızda. Emilio-Natalia olayını ise Lucia en yalın ifadeyle yorumladı zaten: ‘Finally!'
Güzel bir sezon oldu genel olarak baktığımda da. Karakterleri de hikayesi de gayet iyiydi. Orijinalinden çok daha iyi bir dizi olmayı başardı bana göre. Freeform bu diziyi iptal ederse çok ama çok üzüleceğim cidden. Bu bölüm ciddi miktarda final tadı verdi bu arada; orası ayrı konu. Yeni sezon onayı almazsa zirvede bırakmış olacak kesinlikle.
Resmi açıklama gelmese de, iptal edilmiş gibi duruyor.